Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1064 E. 2019/601 K. 20.06.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1064
KARAR NO : 2019/601

DAVA : İflas (İflasın Ertelenmesi)
DAVA TARİHİ : 23/12/2014
KARAR TARİHİ : 20/06/2019
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 30/06/2019
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: Davacı vekili özetle; müvekkilinin tekstil mamülleri, pamuklu, ipekli, iplik dokuma ve kumaş alım satım ve ihtlat ihracat işleri yaptığını, borca batık olan müvekkilinin iyileştirme projesinde belirttikleri surette; şirketin nakit yaratma ve borçları geri ödeme kabiliyetinin bulunduğunu, şirketin borçlarının aktifler üzerindeki baskısı azaltıldığı takdirde faaliyetlerine devam etmesi ve bu faaliyetlerle nakit yaratmalarının mümkün olacağını, mahkemece erteleme fırsatı verildiği takdirde borçlarını faizleri ile birlikte tasfiye etme kabiliyetine sahip olacaklarından bahisle, müvekkili şirket hakkında iflas erteleme kararı verilmesini talep ve dava etmiştir.
Müdahiller vekilleri özetle; davacı-borçlu şirketin borca batık olmadığından davanın reddi ile verilen ihtiyati tedbir kararlarının kaldırılmasını istemişlerdir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, ticaret sicil kaydı, ilan evrakı, vergi kayıtları, SGK kayıtları, tapu kayıtları, müdahale dilekçeleri, iyileştirme projesi, mahallinde yapılan keşif ve şirketin borca batık olup olmadığı, borca batık ise miktarının tespiti ile davacının iyileştirme projesinin uygulanabilir, ciddi ve inandırıcı olup olmadığı ve davacı şirketin ıslahının mümkün bulunup bulunmadığına ilişkin alınan bilirkişi raporu, kayyum raporu ile diğer bilgi ve belgeler, incelenmiş, irdelenmiş ve içerikleri anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, borca batıklık nedeniyle iflasın ertelenmesi istemine ilişkindir.
İflasın ertelenmesini isteyen kooperatif ve sermaye şirketlerinin borca batık durumda bulunması (bir diğer ifade ile varlıklarının rayiç değerlerinin borçlarını karşılayamaması), fevkalade mühletten yararlanmamış olması ve sunacakları iyileştirme projesi kapsamında mali durumlarının ıslahının imkân dâhilinde görülmesi gerekir. (İİK.mad. 179) Gerek borca batıklığın ve gerek iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı olup olmadığının tespiti özel ve teknik bilgiyi gerektirdiğinden bu değerlendirmelerin yapılması için bilirkişi görüşüne başvurulmalıdır. (HMK. 266. madde ) Hâkim de bu raporla o konudaki özel ve teknik bilgi ihtiyacını giderebilmeli ve raporun hukuka uygunluğunu denetlemelidir. Projenin ciddi ve inandırıcılığı öncelikle ve özellikle sermaye ve/veya kârlılığın ne şekilde arttırılacağı ve borca batıklıktan kurtulmanın ne şekilde sağlanacağı somut, belgelere dayalı ve gerçekçi bilgi ve öngörülerden yola çıkılarak tespit edilmeli, diğer proje unsurları için de bilimsel veriler değerlendirilmelidir. Yüksek Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin 11/02/2016 gün ve ……. sayılı kararı.
Yüksek Yargıtay’ın yerleşik içtihatları doğrultusunda bilirkişiler marifetiyle yerinde incelemeler yaptırılmak suretiyle şirket varlıklarının rayiç satış değerleri üzerinden borca batıklık tespiti yaptırılmış, sonuç olarak rayiç değerlere göre -3.477.955,85 TL borca batıklığın bulunduğu tespit edilmiştir.
Bu şekilde borca batıklığı tespit edilen şirketin sunmuş olduğu borca batıklıktan kurtulmaya ilişkin iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcılığı hususunda gerek alınan bilirkişi heyet raporları, gerek kayyım raporu ve Yüksek Yargıtay’ın iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcılığı noktasındaki görüşleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde; davacı-borçlu şirketin sunmuş olduğu iyileştirme projesinin somut belgelere dayalı ve gerçekçi nitelikte olmadığı aksine tamamen afaki taahhütlerden oluştuğu, öngörülen nakdi sermaye attırımının dahi gerçekleştirilmediği, davacı şirketin 2018 yılı içerisinde herhangi bir ticari faaliyetinin olmadığı, davacının satışı yapılabilecek herhangi bir stok ve benzeri duran varlığının bulunmadığı, 06.02.2019 tarihli kayyım raporunda göre, davacının alıcılar hesabında ve diğer alacaklar hesaplarında yer alan şirketi aktifleri ile ilgili herhangi bir tahsilat yapılamadığı tespit edilmiştir. Tüm bu hususlar dikkate alındığında davacının faaliyetlerine devam etmesinin şirket alacaklıları için herhangi bir katkı oluşturmayacağı, Şirketin mali verilere göre yapılan kambiyo gelir ve giderlerinin şirket faaliyeti şeklinde değerlendirilmemesi gerektiği, diğer taraftan davacının aktifinde yer alan kayıtların şirkete herhangi bir katkısının olmadığı gibi geçen uzun süreye rağmen de herhangi bir katkı sağlamadığı, şirket tarafından 2018 yılında resmi olarak herhangi bir satışın yapılmadığı ancak şirketin kayıtlarında bulunan stoklar ile ilgili de herhangi bir depo ve benzeri herhangi bir yerin bulunmadığı, Uzun süredir ticari faaliyetlerine devam etmeyen firmanın hali hazırda işleri yürütebilmesinin mümkün olmadığı, bu durumda ticari faaliyeti bulunmayan davacı şirketin iyileşmesinin mümkün olmadığı, davacı şirketin ticari faaliyetlerini yapma imkanının kalmadığı, şirket ortaklarının iş bu alacakların tahsili ile ilgili herhangi bir çalışmalarının bulunmadığı, talebin sırf ihtiyati tedbire yönelik olduğu ve sonuç itibariyle iyileştirme projesinin ciddi ve inandırıcı bulunmadığı bu haliyle borca batık olan davacı şirketin iflas erteleme için öngörülen şartları taşımadığı anlaşılmakla ıslahı mümkün bulunmadığından iflasına karar verilmesi uygun görülmüş aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-İflas erteleme talebinin reddi ile borca batık olan İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün …… sicil numarasında kayıtlı bulunan davacı …… SAN. TİC. LTD. ŞTİ’nin iflasına, iflasın 20/06/2019 günü saat 13:00 itibariyle açılmasına,
2-İİK’nun 166.maddesi uyarınca gerekli işlem ve ilanların yapılmak üzere kararın derhal Bakırköy Nöbetçi İcra İflas Müdürlüğüne ayrıca bilgi için İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne bildirilmesine, iflas avansının Bakırköy Nöbetçi İcra İflas Müdürlüğüne aktarılmasına,
3-Kararın niteliği de göz önünde bulundurularak safahatta verilen tedbir kararının kaldırılmasına,
4-Kayyımın görevine son verilmesine,
5-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 44,40 TL harçtan peşin alınan 25,20 TL harcın mahsubu ile eksik 19,20 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
6-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
7-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacıya iadesine,
Dair karar, müdahil …… ve…… vekilinin yüzlerine karşı diğerlerinin yokluğunda gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük süre içerisinde HMK’nun 342. Maddesi gereğince dilekçe ile mahkememize veya başka bir yer mahkemesine İstinaf kanun yolu harcı, tebliğ giderleri dahil olmak üzere tüm giderler ödenerek istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 20/06/2019

Başkan …..
¸(e-imzalıdır)
Üye …….
¸(e-imzalıdır)
Üye ……
¸(e-imzalıdır)
Katip …….
¸(e-imzalıdır)