Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2014/1007 E. 2020/902 K. 24.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2014/1007
KARAR NO : 2020/902

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 23/11/2012
KARAR TARİHİ : 24/12/2020
KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/01/2021
Yukarıda isim ve adresleri yazılı taraflar arasında mahkememizde görülen davanın açık yargılaması ve dosyanın tetkiki sonunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
TALEP: davacı vekili özetle; 05/11/2010 tarihinde ……. yönetimindeki iş makinasının müvekkili …….’a çarptığını, daha sonra altına alarak yaralanmasına neden olduğunu, müvekkilinin bunun üzerine hastaneye kaldırıldığını ancak 2 gün sonra vefat ettiğini, ATK Başkanlığı’nın 29/03/2010 tarihli otopsi raporunda ölüm nedeninin bildirildiğini, ayrıca yapılan bilirkişi incelemesinde davalı …….’nın ikinci derece kusurlu olduğu, ……. Ltd. Şti. Yetkilisi …… ve ……. Ltd. Şti. Yetkilisi …….’nun birinci derecede asli kusurlu olduğunun belirtildiğini, aynı raporda müvekkili …….’a da ikinci dereceden tali kusur izafe edildiğini, ancak müvekkilinin kaldırım üzerinde borular olması nedeniyle karşıya geçmek durumunda kaldığını, bu nedenle müvekkiline kusur izafe edilmesinin hatalı olduğunu, davalılar hakkında Küçükçekmece …… Asliye Ceza Mahkemesinde ceza davası açıldığını ve sorumluların cezalandırılmasına hükmedildiğini, ……. A.Ş.’nin, …… Sigorta A.Ş.’nin, …… Sigorta A.Ş.’nin,…….’ın ayrıca sorumlu olduğunu belirterek; müvekkilinin eşi …… için 50.000,00TL, çocukları ……. için ayrı ayrı 20.000,00TL olmak üzere toplam 130.000,00 manevi tazminatın, ayrıca 20.000,00TL maddi tazminatın yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalılara tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMA: Davalı……. vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin ……. ‘nin iştiraklerinden olduğunu, İstanbul ili genelinde doğalgaz dağıtımı işi yapan, TTK’ya göre kurulmuş bir şirket olduğunu, yaptığı işin gereği olarak kamu hizmeti gördüğünü, haksız fiilin gerçekleştiği tarihin 05/11/2009 olduğunu, davanın açılış tarihinin ise Kasım 2012 olduğunu, bu nedenle davanın tabi olduğu Eski Borçlar Kanunu Yasal düzenlemeler gereğince zamanaşımına uğradığını, davacının Küçükçekmece …… Asliye Hukuk Mahkemesinin …… E. Sayılı dosyasından dava konusunu talep ettiğini, ilgili mahkemenin dava harcını yatırması için davacıya kesin süre verdiğini, ancak davacı tarafın dava harcını yatırmadığını bu nedenle davanın açılmamış sayılmasına karar verildiğini, davacının dava dilekçesinde 20.000,00 TL maddi tazminat talep ettiğini ancak, buna ilişkin herhangi makbuz ibraz etmediğini, olayın haksız fiilden kaynaklandığını, kaza mahallinde ilgili firmalar tarafından tüm emniyet tedbirlerinin alındığını, söz konusu kaza sonucu meydana gelen vefat nedeniyle taraflarına atfedilen kusurun varlığını kabul etmediklerini, davacılar vekilinin …….’un Bağ-Kur’dan emekli olduğunu ve 569,96 TL emekli maaşı aldığını , bu şahsın vefatı nedeniyle müvekkilerinin destekten yoksun kaldıklarını iddia ettiğini, ancak vefat nedeniyle …….’un yasalarda belirtilen yakınlarına Dul- Yetim maaşı bağlandığını göz ardı ettiklerini, vefat eden şahsın kazadan sonra bilincinin yerinde olduğunun ve oturduğunun, daha sonra ambulansla hastaneye kaldırıldığının……. kayıtlarında mevcut olduğunu, Yargıtay kararlarında manevi tazminatın talebi için ağır zarar ve kusur şartının varlığının bulunması gerektiğine karar verildiğini, kişinin ağır kusuru olmadıkça manevi tazminata hükmedilemeyeceğini, olay anında tutulan raporlar ve yapılan teknik incelemeler sonucunda…….’ın bir kusuru olmadığının tespit edildiğini, davacının 130.000,00 TL manevi tazminat talebinin çok fazla olduğunu, davacının acılarını hafifletme talebinden ziyade zenginleşmeye çalıştığını, davacının husumeti kazı çalışmasını yapan müteahhit firma ……. İnş. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti’ye yönlendirmesi gerektiğini, işin ifası esnasında meydana gelen zararlardan işi yapan ve hasarı verdiği iddia olunan ……. İnşaat’ın bizzat sorumlu olduğunu, müteahhit firmaların vermiş olduğu hasarlara ilişkin olarak iş sahinine husumet yöneltilemeyeceğine dair bir çok emsal mahkeme kararları ve Yargıtay kararlarının bulunduğunu, ayrıca olay mahallindeki doğalgaz hatlarının ALL RİSK poliçesi ile …… Sigorta A.Ş.’ye sigorta ettirildiğini belirtelerek; hem usül hem esas yönünden davanın reddine karar verilmesini, masraf ve vekalet ücretinin davacıdan tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar ……. ve ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; müvekkili …….’nın söz konusu kazadan dolayı hiçbir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını, Küçükçekmece …… Asliye Ceza Mahkemesinin …… E. Sayılı dosya içeriğinde bulunan tüm kanıtlar ve tanık beyanlarının da bu durumu doğruladığını, talep edilen tazminatın hukuksal koşulları oluşmadığını, talep edilen tazminatla zenginleşme amacı güdüldüğünü, talep edilen tazminat miktarının neye göre belirlendiğinin açıklanmadığını, talep edilen manevi tazminatın amacına uygun düşmediğini, müvekkilinin ekonomik ve sosyal koşullarının talep edilen tazminatı ödemeye uygun olmadığını, müvekkilinin ceza davası süresince davacı yanın ailesi ile acılarını paylaşmak ve taziyelerini sunmak istediğini ancak davacı tarafın buna olumsuz cevap verdiğini, diğer müvekkili olan ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin de bu olayda hiçbir kusur ve sorumluluğunun bulunmadığını belirterek; dava zamanaşımı süresinin dolmasından sonra açıldığı için davanın öncelikle zamanaşımı yönünden reddine, tazminat talebi yasanın amacına uygun düşmediği için davanın reddine, tüm yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… Sigorta A.Ş. Vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; kazaya konu aracın müvekkili şirket nezdinde inşaat sigortası ile sigortalı olduğunu, şahıs mali mesuliyet teminatının tefriksiz 100.000,00 TL olduğunu, 3. Şahıs mali sorumluluk için %10 tenzili muafiyet uygulanacağını, inşaat sigorta poliçesinin özel şartlarında; ” 3. Şahıs mali sorumluluk teminatı açısında makul güvenlik önlemlerinin alınması şarttır.” ibaresinin bulunduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun doğması için gerekli güvenlik önlemlerinin alınmasının gerektiğini, Küçükçekmece …… Asliye Ceza Mahkemesinin bilirkişi raporunda; önlemlerin alınmadığına dair görüş beyan edildiğini, bu nedenle ……. İnş. Tur. San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin asli derecede kusurlu bulunduğunu, bu ve tüm sebeplerden dolayı müvekkili şirketin sorumluluğunun doğmasının mümkün olamayacağını, ayrıca davacının dava dilekçesi ve eklerini kendilerine tebliğ ettirmediğini belirterek; davanın reddi ile yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …… Sigorta A.Ş. ( …… Sigorta) vekili dosyaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; kazaya karışan ……. plakalı aracın müvekkili şirket nezdinde sigortalı olduğunu, müvekkili şirketin sorumluluğunun poliçede yazılı limitle sınırlı olduğunu, sigortalı aracının kusurunun tespiti ve davacılar lehine bir tazminatın belirlenmesi durumunda, tazminat miktarından indirim yapılması gerekeceğini, müvekkili şirketin faizden dava tarihinden itibaren sorumlu olduğunu, davacı tarafın müvekkili şirkete başvuru yapmadan dava açtığı için dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu tutulmaları gerektiğini, davacı tarafın sigortalının kusurunu ve zararını ispat etmesi gerektiğini, sigorta poliçesinde yazılı teminat tutarının vefat ve sakatlık halinde doğrudan doğruya hak sahiplerine ödeneyemeceğini, davacıların gerçek zararının saptanması gerektiğini, aktüer bir bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, dava dilekçesinde davacının kaza sırasında hangi işi yaptığının belirtilmediğini, aylık gelirinin ne kadar olduğunun belirtilmediğini, bu nedenle davacının tazminat hesabının asgari ücret üzerinden hesaplanması gerektiğini, davacıların kaza sebebiyle elde ettiği gelir ve tazminatların mahsubunun gerektiğini, özel yasaları gereği SSK, BAĞ-KUR ve EMEKLİ SANDIĞI kurumunun yaptıkları ödemeler sebebiyle rucu hakkı bulunduğunu, bu sebeple bu kurumlara resen yazı yazılarak, davacılara peşin sermaye değerli ödeme yapılıp yapılmadığının sorulmasının gerektiğini, ödeme yapılmışsa tazminattan düşülmesine karar verilmesi gerektiğini belirterek; davanın reddine, davacının davasının ispatı halinde, müvekkili şirketin asıl alacak, yargılama giderleri, ve avukatlık ücreti açısından ayrı ayrı poliçe limiti ile sorumlu tutulmasına, faizin dava tarihi itibariyle başlatılmasına, davanın reddedilen kısmı açısından yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Küçükçekmece ……. Asliye Hukuk Mahkemesince 02/08/2013 tarih ve ……. Esas – …… K. sayılı görevsizlik kararı ile, mahkememizin ……. Esas sayılı dosya numarasını almış, mahkememizin …… esas ….. karar sayılı kararı ile görev uyuşmazlığının giderilmesi ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay …… Hukuk Dairesine gönderilmesine karar verilmiş, Yargıtay ……. Hukuk Dairesi’nin ….. esas, ……. karar sayılı ilamı ile mahkememiz yargı yeri olarak belirlenmiştir.
Davacılar vekili 24/10/2019 tarihinde UYAP üzerinden gönderdiği ıslah dilekçesi ile; ……’un mütevaffa eşi …….’un kaza sonrası vefatı sonucu desteğinden yoksun kalması nedeniyle uğradığı maddi zarar için şimdilik 184.845,03 TL’nin (davalı sigorta şirketlerinden poliçe limitleri ile sınırlı olmak üzere) kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizleriyle davalılardan müştereken ve müteselsilen Tahsiline, …… için 50.000,00 TL, çocukları ……. için ayrı ayrı 20.000,00 TL olmak üzere toplam 130.000,00 TL manevi tazminatın davalılardan (sigorta şirketleri hariç) kaza tarihinden itibaren işleyecek faizleriyle müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 24/10/2019 tarihinde ıslah harcını yatırdığı anlaşılmıştır.
DELİLLER: Trafik kaza tutanağı, sigorta poliçesi, ceza dosyası, Hastane kayıtları, SGK kayıtları, Sağlık Kurulu Raporları, Adli Tıp Raporu, tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ölümle biten trafik kazası nedeniyle desteğin vefatından dolayı destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
Sorun: 05/11/2010 tarihinde meydana gelen trafik kazası nedeniyle davalı araç sürücüsü, maliki ve sigortacısının olaydan dolayı sorumlu olup olmadığı, kusur oranları, davacıların maddi-manevi tazminat taleplerinin yerinde olup olmadığı, yerinde ise hükmedilmesine ilişkin olan miktarların tespitine ilişkindir.
Tarafların aktif ve pasif dava ehliyetleri denetlenip uyuşmazlık konuları re’sen belirlenerek taraflarca gösterilen deliller toplanmış ve konunun incelenmesinde uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle dava sonuçlandırılmıştır.
Olay, …….’un 05/11/2009 tarihinde, ……… kaldırımda yürüdüğü sırada……. ‘ın burada devam eden doğalgaz hattı inşaatında çalışan kepçe iş makinesinin çarpması sonucu ağır yaralanmış ve tedavisinin devam ettiği sırada kazadan iki gün sonra 07/11/2009 tarihinde vefat etmiştir.
Davalı ……. ile ……. İnşaat şirketi arasındaki ……. İnşaatı konulu 24.08.2009 tarihli eser sözleşmesinde alt yükleniciye devir yasağının (m. 15), ve işin ……. personelinin sürekli denetimi altında ifa edileceğinin (m. 18) düzenlendiği görülmektedir. Aralarındaki 24.08.2009 tarihli eser sözleşmesi uyarınca sigorta ettiren tarafı davalı ……. İnşaat ve sigortalısı davalı ….. olan 27.08.2009-30.04.2010 süreli inşaat sigorta sözleşmesinde, konu …..’ın “İstanbul’un muhtelif ilçeleri Küçük Çekmece -Silivri – Bakırköy-Avcılar Büyükçekmece – Esenyurt – Başakşehir- Beylükdüzü İstanbul adresinde yapmakta olduğu doğal gaz / petrol boru hattı inşaatı” olarak tespit edilmiştir.
Kazaya neden olan iş makinesinin kaza anındaki operatörünün davalı ……. olduğu, Tanık beyanlarında kaza sırasında sokakta açılan hendekteki işin bitmesi üzerine doldurularak kapatıldığı, kepçenin bunun için ileri geri hareket ettiği, operatörün arkasındaki kaldırımdan iki kadın ile çocuğun geçmesi için durduğu, onlar geçtikten sonra yeniden geriye doğru hareket ettiğinde kazalı …….’un oradan geçtiği ve iş makinesinin arkadaki kepçesinin kendisine çarptığı anlaşılmaktadır.
Müteveffa olay günü verdiği ifadesinde, sokakta karşıya geçerken yolun çamurlu olması ve kendisinin de sağlık durumu itibariyle hızla geçemediğini ve bu sırada iş makinesinin geri geri gelirken arka kepçesinin kendisine çarptığını beyan etmiştir.
Olay ile ilgili olarak, Küçükçekmece ….. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ceza kovuşturmasında alınan 04.06.2010 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, kaza sırasında iş sahasına yayaların girişini önleyici tedbirlerin alınmamış olması, iş makinesinin manevra sırasında tüm çevreye hakim olacak şekilde düzenleme yapılmaması ve kazalının da sağlık durumu itibariyle kendi güvenliğini gözetmemesi nedenleriyle kazalının ve iş makinesi operatörünün tali ve yüklenici şirketler ……. İnşaat Turizm ve tic. Ltd.Şti. ve ……. Yapı İnş. Oto. San. ve Tic. Ltd. şirketleri yetkililerinin de asli kusurlu olduğu görüşü bildirilmiştir.
Ceza yargılamasında mahkemece 28.11.2011 tarihinde her üç sanık hakkında 2 yıl hapis cezasından 1/6 oranında indirim ile 1 yıl 8 ay ceza verildiği, asli kusurlu sanıkların hapis cezalarını aynen çekmelerine ve tali kusurlu sanık makine operatörünün cezasının da ertelenmesine karar vermiştir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “işletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur”, aynı yasanın 85/1 maddesinde, “bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yararlanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, araç işletenin bu zarardan sorumlu olacağı”, aynı yasanın 85/son maddesinde ise, “işleten ve araç işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.” hükümlerine yer verilmiştir.
Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder” şeklinde ifade edilmiştir.
Yukarıda açıklanan madde hükümlerinden, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası; motorlu bir aracın karayolunda işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına neden olması halinde, o aracı işletenin zarara uğrayan 3. kişilere karşı olan sorumluluğunu belli limitler dahilinde karşılamayı amaçlayan ve yasaca yapılması zorunlu kılınan bir zarar sigortası türü olduğu anlaşılmaktadır.
Motorlu araçların işletilme tehlikesine karşı, zarar gören üçüncü şahısları, korumak amacıyla getirilmiş olan bu düzenleme ile öngörülen sorumluluğunun bir kusur sorumluluğu olmayıp, sebep sorumluluğu olduğu; böylece araç işletenin sorumluluğunun sebep sorumluluğunun ikinci türü olan tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğu, öğretide ve yargısal içtihatlarla kabul edilmektedir (Fikret Eren, Borçlar Hukuku, 9. Bası, s. 631 vd.; Ahmet Kılıçoğlu, Borçlar Hukuku, Genişletilmiş 10. Baskı, s. 264 vd).
2918 sayılı Kanunun 86. maddesinde ise, bu Kanunun 85. maddesinde düzenlenen sorumluluktan kurtulma ve sorumluluğu azaltma koşullarına yer verilmiştir.
Bu düzenlemelere göre, araç işleteni veya araç işleteninin bağlı bulunduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın kazanın bir mücbir sebepten veya zarar görenin veya üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse sorumluluktan kurtulabilecek; sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi ise kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun bulunduğunu ispat ederse, hakim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını indirebilecektir.
Burada kanun koyucu zarar görenin kusuru nispetinde indirim yapılabileceğini öngörmüş ve indirimi zorunlu tutmayarak hakimin takdirine bırakmıştır. Uygulama ve öğretide de (S. Ünan, “Ergün A. Çetingil ve Rayegan Kender’e 50. Birlikte Çalışma Yılı Armağanı 2007”, s. 1180) bu husus kabul edilmektedir.
Kanun koyucu, açıklanan düzenlemeler yanında 2918 sayılı KTK’nun 91. maddesiyle de; işletenin Aynı Kanunun 85. maddesinin birinci fıkrasına göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası (Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası) yaptırma zorunluluğunu getirmiştir.
Hemen belirtmelidir ki, işletenin sorumluluğu hukuki nitelikçe tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunmakla, işletenin hukuki sorumluluğunu üstlenen zorunlu sigortacının 91.maddede düzenlenen sorumluluğu da bu kapsamda değerlendirilmelidir. Öyle ise, hem işleten hem de sigortacının sorumluluğu, hukuki niteliği itibariyle tehlike sorumluluğuna ilişkin bulunduğundan, uyuşmazlığın bu çerçevede ele alınıp, çözümlenmesi gerekmektedir.
MADDİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Maddi zarar, kişinin isteği dışında malvarlığında meydana gelen eksilmesini ifade eder. Zarar miktarı malvarlığının hukuka aykırı eylemden önceki durumu ile eylemden sonra arz ettiği durum karşılaştırılarak belirlenir. Hukuka aykırı eylem malvarlığının aktifini azaltımda veya pasifini çoğaltımda yahut aktifin çoğalmasına veya pasifin azalmasına engel olmak suretiyle zararın oluşumuna sebebiyet verir. Diğer bir deyimle zarar, eylemli zarar veya kardan yoksunluk biçiminde gerçekleşir.
Dava, trafik kazası nedeniyle desteğin ölümünden dolayı destekten yoksun kalma tazminatı ile manevi tazminat istemine ilişkindir. Kural olarak, eşin ölümü durumunda onun desteğinden yoksun kalan diğer eş yararına destekten yoksun kalınan süre ile sınırlı olarak kanun gereğince destekten yoksun kalma tazminatına hükmedilir.
Tarafların karşılıklı iddia ve savunmaları, araç trafik kayıtları, olay nedeniyle hak sahiplerine ödeme yapılıp yapılmadığına ilişkin SGK ve sigorta şirketinden alınan yazı cevapları, sigorta poliçesi, kaza tespit tutanağı, sağlık kuruluşlarından celp edilen tıbbi bilgi ve belgeler, ATK raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına binaen; 05/11/2010 günü meydana gelen trafik kazası sonucunda vefat eden …….’un çocuklarının destekten yoksun kalma tazminatı talepleri hep birlikte değerlendirildiğinde, olay ile ilgili olarak, Küçükçekmece …… Asliye Ceza Mahkemesinde görülen ceza kovuşturmasında alınan 04.06.2010 tarihli bilirkişi heyeti raporunda, kaza sırasında iş sahasına yayaların girişini önleyici tedbirlerin alınmamış olması, iş makinesinin manevra sırasında tüm çevreye hakim olacak şekilde düzenleme yapılmaması ve kazalının da sağlık durumu itibariyle kendi güvenliğini gözetmemesi nedenleriyle kazalının ve iş makinesi operatörünün tali ve yüklenici şirketler ……. İnşaat Turizm ve tic. Ltd.Şti. ve ……. Yapı İnş. Oto. San. ve Tic. Ltd. şirketleri yetkililerinin de asli kusurlu olduğunun rapor edildiği, dosyada mevcut 17/12/2018 tarihli kusur raporu olayın meydana gelmesinde; “… yargılama konusu kazada müteveffanın bir kusurunun olmadığı ve diğer davalıların farklı hukuki gerekçelerle ancak %100 kusur oranı üzerinden 818 sayılı Kanunun 50. maddesi ve şimdiki 6098 sayılı Kanunun 61. maddesi uyarınca dış ilişkide zarar gören davacılara karşı müteselsilen sorumlu olduklarına… ” demek suretiyle davacılar miras bırakanı …….’un kazada kusuru olmadığı belirtilmiştir.
Davacılar vekilinin destekten yoksun kalma tazminatı talebi yönünden değerlendirme: Çocuklar için destekten yoksun kalacakları sürenin belirlenmesinde, yaşları, okuldaki eğitim durumları, içinde yaşadıkları sosyal ekonomik koşullar değerlendirilerek ayrı ayrı belirlenmesi, öğrenim yapacaklar ise, öğrenimlerinin sona erdiği tarih, yapmamakta ise yerleşik kabul gören uygulamaya göre, erkek çocukları için 18 yaşın, kız çocukları için 22 yaşın desteğin sona ereceği yaş olarak kabulü gerekmektedir. (Yargıtay 17.HD.2018/959 E.2018/11263 K. sayılı kararı) somut olayda, destekten yoksun kalma tazminatı taleplerinin, müteveffa …….’un vefat ettiği tarih dikkate alınarak davacı çocukların yaş itibariyle destek tazminatı talep edemeyecekleri açıktır. Dosyada bulunan belgelerden müteveffa …….’un emekli olduğu, emekli aylığının 596,29 TL olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay’ın yerleşik içtihatlarında belirttiği üzere emekli iken yaşamını yitiren desteğin, yardım ve hizmet ederek eşine destekliği kabul olunmalıdır. Bu noktada Yargıtay tarafından emekli iken yaşamını yitiren desteğin kalan ömrü süresinde ev ve çarşı pazar işleri gibi günlük işleri yaparak aile bütçesine asgari ücret düzeyinde katkı sağlayacağı göz önüne alınıp net asgari ücret üzerinden davacı eş yararına destekten yoksun kalma tazminatı hesaplattırılması içtihat edilmektedir. (Yargıtay 4.HD.24.06.2008 , 2007/11168 Esas 2008/8629 Karar) Toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde, 05/11/2009 tarihinde meydana gelen kazada müteveffa …….’un kusursuz olduğu dikkate alınarak …….’un vefatı nedeniyle davacı eş ……’un destekten yoksun kalma sebebiyle maddi zararı itibar edilen 21/10/2019 tarihli bilirkişi raporunda 184,845.03 TL olarak hesaplanmış olup, bu miktar yönünden Müteveffanın davacı eşi …… yönünden, eşinin vefatından dolayı destek tazminatı talebi uygun görülmüştür.
MANEVİ TAZMİNAT YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRME:
Manevi zarar, hukuka aykırı eylem sonucu kişisel değerlerde meydana gelen eksilmedir. Kişisel değerlerin soyut niteliği nedeniyle meydana gelen eksilmenin rakamsal karşılığını parasal değerini ifade etmek mümkün değildir. Bununla birlikte kişisel değerlere yapılan saldırı neticesi ruhsal dengenin bozulması yaşama sevincinin eksilmesi kaçınılmaz olduğunda, hukuk manevi zararı giderim yükümlülüğü dışında tutmamış, genel değer ölçüsü olması nedeniyle, belli bir miktar paranın verilmesi suretiyle zarar görenin tatmin edilmesini amaçlamıştır. Olayın niteliği, bilirkişi raporu, ATK raporları, hasta kayıtları, kaza tespit tutanağı, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, manevi tazminatın zenginleşmeye veya yoksullaşmaya neden olamaması temel ilkesi de dikkate alınarak davacıların olaydan dolayı çekmiş olduğu elem ve ızdırabın bir nebze de olsa telafisi için davacılar lehine aşağıdaki miktarda manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmüştür.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın maddi tazminat bakımından KABULÜ ile; 184.845,03 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. İnş. Otom. San. Ve Tic. Ltd. Şti., …… Dağ. San. Ve Tic. A.Ş, …… Sigorta A.Ş (Poliçe limiti 100.000 TL ile sınırlı olmak üzere) ……. Sigorta A.Ş (Poliçe limiti 150.000 TL ile sınırlı olmak üzere)’den kaza tarihi olan 05/11/2009 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ……’a verilmesine, sigorta şirketlerinin yasal faizinin dava tarihi olan 23/11/2012 tarihinden itibaren işletilmesine,
2-Davanın manevi tazminat bakımından KISMEN KABULÜ ile; davacı …… açısından 25.000 TL, ……. açısından 7.500 TL, ……. açısından 7.500 TL, …… açısından 7.500 TL’nin kaza tarihi olan 05/11/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile müştereken ve müteselsilen davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. İnş. Otom. San. Ve Tic. Ltd. Şti., …… Dağ. San. Ve Tic. A.Ş’den tahsili ile davacılara verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine,
3-Harçlar Kanunu gereğince alınması gerekli 15.871,48 TL harçtan, 445,50 TL peşin alınan harç, 2.816,00 ıslah harcı ve 2.116,60 tamamlama harcının mahsubu ile eksik 10.493,38 TL harcın davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. İnş. Otom. San. Ve Tic. Ltd. Şti., …… Dağ. San. Ve Tic. A.Ş, …… Sigorta A.Ş. ve ……. Sigorta A.Ş’den tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-Davacı tarafından yapılan 4.542,25 TL posta masrafı ile 445,50 TL peşin alınan harç, 2.816,00 ıslah harcı ve 2.116,60 tamamlama harcı olmak üzere toplam 9.920,35 TL. yargılama giderinin davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. İnş. Otom. San. Ve Tic. Ltd. Şti., …… Dağ. San. Ve Tic. A.Ş, …… Sigorta A.Ş. ve ……. Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
5-HMK’nun 333. maddesi uyarınca yatırılan avanstan kullanılmayan gider avansının (iş bu kararın tebliğ gideri avanstan karşılanmak ve bu gider mahsup edilmek kaydıyla) kararın kesinleşmesinden sonra resen davacılara iadesine,
6-Kabul edilen maddi tazminat talebi yönünden, davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 21.389,15 TL avukatlık ücretinin davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. İnş. Otom. San. Ve Tic. Ltd. Şti., …… Dağ. San. Ve Tic. A.Ş, …… Sigorta A.Ş. Ve ……. Sigorta A.Ş’den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
7-Kabul edilen manevi tazminat talebi yönünden, davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden Yürürlükteki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca hesap edilen 6.975,00 TL avukatlık ücretinin davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. İnş. Otom. San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Dağ. San. Ve Tic. A.Ş,.den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara ödenmesine,
8-Reddedilen manevi tazminat talebi yönünden AAÜT 10/2. maddesi gereğince hesap edilen 6.975,00 TL ücreti vekaletin davacılardan alınarak kendilerini vekille temsil eden davalılar ……., ……. İnşaat Turizm San. Ve Tic. Ltd. Şti., ……. Yapı İnş. Oto. San. Ve Tic. Ltd. Şti., …… Dağ. San. Ve Tic. A.Ş.’ye verilmesine,
9-HMK’nun 333. maddesi uyarınca davalılar tarafından yatırılan avanstan kullanılmayan bakiye avansın kararın kesinleşmesinden sonra resen davalılara iadesine,
Dair, karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 15 günlük süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile Yargıtay nezdinde temyiz yolu açık olmak üzere oy çokluğu ile verilen karar davacılar vekili ve davalı ……. İnşaat vekilinin yüzünde diğer davalıların yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/12/2020

Başkan …..
¸(e-imzalıdır)
Üye …….
¸(e-imzalıdır)
(Muhalif)
Üye ……
¸(e-imzalıdır)
Katip ……
¸(e-imzalıdır)

MUHALİF ŞERHİ: Dosyaya arızi olarak çıkıldığından duruşmadan önce dosyaların müzakeresinin yapılmamış olması nedeniyle dosyanın hüküm kısmıyla alakalı olarak münfi ya da müspet herhangi bir görüş ve kanaat bu aşamada edinilememekle sayı çoğunluğu kararına iştirak edememekteyim. 24/12/2020
Üye ……….
¸(e-imzalıdır)