Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 7. Asliye Ticaret Mahkemesi 2011/585 E. 2021/322 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 7. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2011/585 Esas
KARAR NO : 2021/322

DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
DAVA TARİHİ : 04/07/2008
KARAR TARİHİ : 15/03/2021
KARAR YAZILMA TARİHİ : 24/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin davalı kooperatifin büyük çarşı gurubundan dükkan almak için SS Bağcılar Güngören çevresi toplu iş yeri yapı kooperatifine 14/08/1994 tarihli olağanüstü genel kurul kararına istinaden üye olduğunu, müvekkillerinin kooperatifin gerek yönetim kurulunun gerekse genel kurulun aldığı kararlarla üyelere yüklemiş oldukları tüm müvekellefiyetleri yerine getirdiğini, aidatlarını zamanında ödediklerini, 05/06/2005 tarihli genel kurulda üyeliklerinin üzerinden 11 yıl geçtikten sonra 28 adet dükkan sahibinin 90.000,00 er YTL daha ödemelerine karar verildiğini, bu kararın haksız olduğunu bu kararın iptali için İstanbul ….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyası ile iptal davası açıldığını, Bakırköy Ticaret Mahkemesi kurulduğu için dosyanın Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesinin …… esas sayılı dosyasına kayıt olduğunu, halen derdest olan bu davanın sonucunun beklenmeden ihraç kararı verilmesinin yönetimin ne kadar tarafgir hareket ettiğini gösterdiğini, müvekkillerinin borçlu olmadığının tespiti için menfi tespit davaları açıldığını, bu davaların Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. esas sayılı dosyasında birleştiğini beyan ederek davalı kooperatif yönetim kurulun müvekkillerinin ihracına ilişkin 25/10/2007 tarih ve 62 sayılı kararının iptaline müvekkillerinin davalı kooperatife üyeliklerinin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili Kooperatif Yönetim Kurulu’nun davacının 05/06/2005 tarihli genel kurul kararı uyarınca ödemesi gereken meblağı derhal ödemesi için, ana sözleşmeye hükümlerine göre hemen ihtarname keşide etmeyip, hakka rücu eylemesini bekleyerek davacıyı kolladığını, olmayınca, Kanun ve Anasözleşmenin kendisine verdiği görev ve yetki gereği, Kooperatifler Kanunu’nun 27. Anasözleşmenin 14. Maddesi gereği davacılara ihtarname gönderdiğini, Kooperatif Genel Kurulu’nun ve Kooperatifi temsil eden yönetim kurulunun eski 381 ada 1 (yeni 843 ada 1) parsel yakılı arsa üzerine kurulu 28 dükkan sahiplerine karşı herhangi bir düşmanlığı, kini, garezinin olmadığını, 28 dükkan sahipleri davacıların, hukukun gereğine uymak yerine, 1994 yılındaki yönetim kurulunun, genel kurulu bilerek yanıltmak, aldatmak suretiyle aldırığı hukuka aykırı kararlarda diğer ortaklara karşı elde ettiği avantajlı ve imtiyazlı durumu kaybetmek istemediklerinden eldeki davaları açtıklarını, kural olarak iddialarını ispat külfeti davacılara ait olduğunu, davalarını ispat etmeleri gerektiğini, Mahkememiz ….. esas sayılı dosyası ile Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyalarının sonucunun beklenilmesine, haksız ve dayanaksız davanın reddine karar verilmesini, masraflar ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davacılar ….. vekili tarafından Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyasında açılan davada; 12/09/2008 tarihli ilk duruşmasında alınan karar gereğince; davanın 5 ayrı kooperatif üyesi tarafından açılmış 5 ayrı ihraç kararının iptali hakkında olduğundan, davacılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından ve tek maktu harçla davaların birlikte açılıp sonuçlandırılamayacağından, ……. tarafından açılan davanın söz konusu dosyada kalmak kaydıyla diğer davacılar ……. tarafından açılan davaların HUMK m.46 vd. hükümleri uyarınca tefrik edilerek ve ayrı ayrı harçlandırılarak yeni esasa kaydedilmesine karar verilmiş ve iş bu dosyada davacı olan … tarafından açılan davanın Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. esas sayılı dosyasında esas alarak devam etmiş, 6110 sayılı Kanun’un 13. Maddesi ve HSK …… Dairesi’nin 16/05/2011 tarihli 879 sayılı ve 11/07/2011 tarihli 1298 sayılı kararları gereğince dosyanın Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esasına kaydının yapılarak yargılamasının yapıldığı tespit edilmiştir.
Davalı Kooperatifin 02/09/2007 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul toplantısında gündemin 4. maddesinde; 14/08/1994 tarihli olağanüstü genel kurul kararının kaldırılmasına, anılan dönem yönetim kurulunun 30/04/1995 tarihli olağan genel kurul toplantısında ve 07/04/1996 tarihli olağan genel kurul toplantısında alınan bilanço kabul ve ibra kararlarının kaldırılmasına, anılan dönemde yönetim kurulu başkan ve üyesi olarak görev yapmış ortakların hukuki ve cezai açıdan sorumlu tutulmalarına, anılan dönem yönetim kurulunun hukuki – maddi sorumluluklarının kapsamının belirlenmesi bakımından üç kişiden oluşacak hesap tetkik komisyonu kurulmasına, komisyona bundan sonra ilk toplanacak olağan genel kurul toplantısına rapor sunma görev ve yetkisi verilmesine, yönetim kurulunun hukuki – maddi sorumlulukları yönünden raporun görüşüleceği genel kurulda alınacak karar doğrultusunda işlem yapılmasına, aynı konuda gündemin 7. maddesinde; genel kurulca, 14/08/1994 tarihli olağanüstü genel kurul toplantısında o tarihteki yöneticilerin aldatması ile alındığı ve iptaline ve kaldırılmasına karar verildiği, 28 adet dükkan için ortak yazılan kişilerin, 28 dükkan için ortak yazılmalarının dayanağının da böylece ortadan kalktığı gibi, “50 m2 kullanım alanlı projeyi gördüm kabul ediyorum” diye taahhütname imzalamış oldukları vc 125 er m2 dükkan sahibi olmadıklarını bildikleri ve bu nedenle 125 er m2 dükkan sahibi olma iddialarında iyi niyetli olmadıkları kooperatif kayıtları ile de sabit olduğundan, bu kişilerin 28 dükkan için ortaklık haklarının hiç doğmadığının, hukuken hiç ortak olmadıklarının ve ortak sayılamayacaklarının tespit ve kabulüne, bu yerler için ortaklık kayıtlarının silinmesine, bu dükkanlar için kooperatif ortağı olmayan bu kişilerin kooperatife yaptıkları sabit olan ödemelerle ilgili olarak, 1996 yılından itibaren dükkanlara fiilen tasarruf etmekte olduklarından öncelikle elde ettikleri maddi menfaati mahkeme eliyle tespit ettirmek, kooperatifçe göz önünde tutularak, dükkanlardan haksız elde ettikleri menfaatin bu kişilerin ödemelerinde mahsup etmek suretiyle kıyasen, anasözleşmemizin ortaklarla hesaplaşmayı düzenleyen maddesine göre hesaplaşması ve ödediklerini iade etmesi, kooperatif alacaklı kaldığı takdirde bakiyeyi tahsil etmek üzere yönetim kuruluna görev ve yetki verilmesine karar verilmiştir.
İş bu dosyamıza konu ve iptali istenen 25/10/2007 tarihli ve 62 sayılı kooperatif yönetim kurulu kararı incelendiğinde;
Genel kurul kararına uymakla yükümlü olan yönetim kurulunca, ……. ada ……. parselde kayıtlı dükkanlar için genel kurulun 14/08/I994 tarihli olağanüstü toplantısında alınan genel kurul kararına istinaden Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesine aykırı olarak ortak yazılanların ünite başına 90.000,00-TL ödemelerine ilişkin tebliğ edilen ihtarnamelere rağmen ödeme yapılmadığı, muhatapların bir kısmının özünde 05/06/2005 tarihli genel kurul kararının iptali talebi anlamına gelen menfi tespit diye açtıkları davalarda yürütmenin durdurulması istekleri de reddedildiğinden, halen İstanbul …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas sayılı dosyası ile görülmekte olan davada verilecek karara göre davranmak hususu mahfuz kalmak kaydı ile yönetim kurulunca ihraç karan verilmek gerektiği,
Genel kurulun 02/09/2007 tarihli olağanüstü toplantısında alınan kararlarına göre ise, ….. ada ……. parsel için ortak yazılanların, ortaklık kayıtları baştan itibaren geçersiz sayıldığından ortaklık kayıtlarının silinmesi gerekmekte, fakat anılan genel kurul kararları aleyhine İstanbul ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. sayılı dosyası ile iptal (bozma) davası açıldığı, 28 dükkan için yazılanların ortaklarının ortaklık kayıtları baştan itibaren geçersiz sayılmalarına dair genel kuıul kararı, anasözleşmenin 14. maddesine göre verilen bir ihraç kararı değilse de, ihraçla benzer sonuçlar doğurduğu, ortaklık kayıtlarının silinmesi ve anasözleşmenin 14/son maddesine göre ortaklık statüsünü sona erdiren kararların iptali için dava açıldığında ortaklık hak ve yükümlülükleri karar kesinleşinceye kadar devam edeceğinden, anılan ve açılabilecek sair bozma davalarının sonucunun beklenmesi gerektiği,
Genel kurulun bu iki kararının, 28 dükkan ortaklarının imtiyazlı statüsüne son verme, ortaklar arasında eşitsizliği giderme, adaleti sağlama amacı güttüğü, bu amacın gereği olarak 28 dükkan ortaklarının genel kurulca belirlenen adaleti ve eşitliği sağlayacak meblağlar ödenmediğinden yasaya aykırı ortak kayıtlarının baştan itibaren geçersiz sayıldığı, her iki genel kurul kararının yürürlükte olduğu, 02/09/2007 tarihli genel kurul kararının öncelikle uygulanacağı, muhalfarz kararın mahkemece iptali halinde, 05/06/2005 tarihli kararın uygulanacağı, bu durumda anılan davalarda mahkemelerin karar vermesini beklemek gerekmekle birlikte yönetim kurulunca yürürlükte olan ve yürürlüğü durdurulmayan her iki geınel kurul kararlarının diğerinden doğan hak ve borçlara halel gelmemek kaydı ile ayrı ayrı uygulanması gerektiği, Kooperatifler Kanunu ve anasözleşmeye göre ihraç şartları gerçekleşenler hakkında yasanın ve anasözleşmenin emrettiği kararın verilmesi gerektiği sonucuna ulaşıldığı belirtilerek;
Bu gerekçelerle davacı ve bir kısım ortakların; tebliğ edilen ihtarnamelere rağmen 05/06/2005 tarihli kararı uyarınca yapılması gereken ödemeyi yasal sürede yapmadığı, yasal şartlar gerçekleşmekle ihracına karar verilmek gerektiği belirtilerek, kooperatifin 02/09/2007 tarihli genel kurul kararı saklı kalmak kaydı ile yine kooperatifin 02/09/2007 tarihli genel kurul kararından ve devam eden hakları saklı kalmak kaydı ile ortaklıktan ihracına karar verilmiştir.
Bu tespitler ışığında 25/10/2007 tarihli ve 62 sayılı kooperatif yönetim kurulu kararının esas dayanağının davalı kooperatifin 02/09/2007 tarihli olağanüstü genel kurul kararında alınan kooperatif üyeliğinden ihraç kararı dayanak gösterilmiştir.
Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… Esas sayılı dosyası yukarıda belirtilen genel kurul kararının iptaline ilişkin olduğundan dosyamız açısından bekletici mesele yapılmıştır.
Bekletici mesele yapılan Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyası (eski …… esas sayılı dosyası) celbedilmiş, Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas ……. Karar sayılı ve ……. tarihli ilamında; davalı kooperatifin 02/09/2007 tarihli olağanüstü genel kurulunda alınan gündemin 7. maddesindeki 28 adet ortağın üyeliklerinin silinmesi ve kendileri ile mali açıdan hesaplaşılmasına ilişkin alınan kararın geçersizliğinin tespitine, ayrıca asıl davada, aynı genel kurulun gündemin 4. maddesindeki eski yönetimin ibrasının kaldırılmasına ilişkin kararın geçersizliğinin tespitine karar verildiği, kararı aslı ve birleşen davalarda davalı kooperatif vekilinin temyiz ettiği, Yargıtay ….. Hukuk Dairesi’nin ……. Esas ……. Karar sayılı ve 08/06/2017 karar tarihli ilamında; dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delilerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve özellikte temyiz edenin sıfatına göre, asıl ve birleşen davalarda davalı kooperatif vekilinin temyiz itirazlarının yerinde görülmediğinin karar düzeltme yolu açık olmak üzere onanmasına karar verildiği, asıl ve birleşen dava davalısı tarafından karar düzeltme yoluna başvurulmuş, Yargıtay …… Hukuk Dairesi’nin ……. esas …… karar sayılı ve 06/03/2019 karar tarihli ilamında; karar düzeltme isteminin reddine karar verildiği anlaşılmıştır.
Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…… esas sayılı dosyası ( eski ……. esas sayılı dosyası) ve en son esasıyla …… esas sayılı dosyası) iş bu dosyamız için bekletici mesele yapılmışsa da; dosyanın incelenmesinde; birleşen dosyalar ile birlikte sonuç taleplerin davalı kooperatifin 5/6/2005 tarihli genel kurulun gündem 3., 4., ve 5. maddelerinin iptali istemine ilişkin olduğu, dava dilekçesinde; gündemin 5. maddesinde gündemde olmadığı hâlde ve nisaba uyulmadan 28 adet dükkân sahibi ortakların şahsî sorumluluklarının ağırlaştırıldığı ve ek ödeme yükümlülüğü getirildiği, dükkânların anahtar teslimi fiyatla ihale edildiği ve satışın kesinleştiğini, o dönemin genel kurullarında bu satışlara karar verildiği ve yapılan ihalelerin onaylandığını, aradan 10 yıl geçtikten sonra kooperatifin bu dükkânlarının tapusunu verme yükümlülüğünü yerine getirmek yerine, neye dayanarak dükkân sahiplerinden para istediğinin belli olmadığı, dolayısıyla bu kararın da iptalinin gerektiği iddiasıyla dava açılmışsa da, söz konusu genel kurulda 28 adet dükkan sahibinin ihracına ilişkin doğrudan verilen bir karar söz konusu olmayıp, esasen dosyamıza konu yönetim kurulu kararında bahsedilmişse, dosyamıza konu iptali talep edilen yönetim kurulu kararının dayanağının 02/09/2007 tarihli genel kurul kararı olduğu ve bu genel kurula karşı açılan davanın Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasında görüldüğü davanın kabulüne ilişkin verilen kararın kesinleştiği, bu aşamadan sonra Bakırköy ……. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …… esas (yeni esas ,…… ) sayılı dosyasının sonuçlanmasının beklenmesine gerek olmadığı anlaşılmıştır.
Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas – ……. Karar sayılı 26/11/2019 tarihli ilamının 01/07/2020 tarihinde kesinleştiği, Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin…….Esas – ……. Karar sayılı 14/11/2019 tarihli ilamının 04/03/2020 tarihinde kesinleştiği, Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas – …… Karar sayılı 19/06/2020 tarihli ilamının karar tarihi itibariyle kesinleşmediği ancak her üç davada aynı doğrultuda kararlar verildiği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan deliller birlikte değerlendirildiğinde; davalı kooperatifin 02/09/2007 tarihli olağanüstü genel kurul kararı esas alınarak Kooperatif yönetim kurulu kararı ile davacı dahil bazı kooperatif üyelerini ihracına karar verildiği, anılan genel kurul kararı mahkeme kararı ile iptal edilmiş olup mahkeme kararının da kesinleştiği, bu durumda yönetim kurulu kararının da haksız olduğu ve davalının ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının iptali gerektiği anlaşılmakla davanın kabulüne, davalı …… Kooperatifi yönetim kurulunun davacı …’ün ihracına ilişkin 25/10/2007 tarihli ve 62 sayılı kararının iptaline, davacının davalı kooperatife üyeliğinin devamına dair karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Karar yazım aşamasında davacının Mernis bilgilerinde güncelleme olduğuna dair sistemsel bildirim üzerine yapılan kontrolde davacının 16/09/2015 tarihinde vefat etmiş olduğu tespit edilmiştir. Yargılama esnasında Uyap sisteminin uyarı vermediği gibi davacı vekilince de bu konuda bildirimde bulunulmamıştır. Yargılama sırasında taraflardan birinin ölmesi halinde, ölen tarafın ehliyeti sona ereceğinden, ölen tarafın vekili varsa ölüm ile vekalet ilişkisi de kural olarak sona erer. ( TBK m.43/1 , 513/1 ) Vekilin davaya devam etmesi mümkün olmayıp, sadece bu kişinin mirasçıları tarafından davaya devam edilebilir. Davacının mirasçılarının davaya devam edip etmeyecekleri yönünde beyanlarının alınması ve talep etmeleri halinde yargılamaya mirasçılar bakımından devam edilmesi gerekirken müteveffa … hakkında hüküm kurulmuş olması hatalı olmakla kısa karar ve gerekçeli kararın birbirinden farklı olamayacağı nedeniyle değişiklik yapılmamıştır. Ölüm tarihi 16/09/2015 itibariyle müteveffanın vekilinin vekillik görevi sona erdiğinden avukatlık ücretine hükmedilmemiştir.

HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalı ……. Kooperatifi yönetim kurulunun davacı …’ün ihracına ilişkin 25/10/2007 tarihli ve 62 sayılı kararının İPTALİNE, davacı …’ün davalı Kooperatife üyeliğinin devamına,
2-Alınması gerekli 59,30-TL harçtan davacı tarafça yatırılan 14,00-TL harcın mahsubuyla bakiye 45,30-TL harcın davalıdan alınarak hazineye irat kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan 14,00-TL başvurma harcı, 14,00-TL peşin harç, 2,30-TL vekalet harcı, 3,45-TL vekalet pulu, 24,50-TL posta ve tebligat masrafı olmak üzere toplam 58,25-TL’nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
4-Kararın kesinleşmesine kadar yapılan yargılama giderlerinin davacı tarafça peşin olarak yatırılan yargılama gider avansından mahsubu ile bakiye kısmın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
Dair, 6100 sayılı HMK’nun 342 ve 345.maddeleri gereğince karşı tarafın sayısı kadar örnek eklenmek suretiyle tebliğden itibaren 2 haftalık süre içerisinde mahkememize verilecek dilekçe ile ilgili İstinaf Dairesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar davacı vekilinin yüzünde davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup, usulen anlatıldı.15/03/2021

Katip …
e-imzalıdır

Hakim …
e-imzalıdır