Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/949 E. 2023/162 K. 01.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/949 Esas
KARAR NO : 2023/162

DAVA : Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen)
DAVA TARİHİ : 25/10/2022
KARAR TARİHİ : 01/03/2023
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 22/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sigorta Ödemesine Dayanan Rücuen) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkili şirketin 16/11/2021 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde sigortalıya ait kullanılmamış kablolar ve duvar içlerinden geçen klima boru ve kabloları çalınmak suretiyle sigortalı şirketi zarara uğratıldığını, meydana gelen hadise sebebiyle müvekkili şirket tarafından yaptırılan ekspertiz sonucu sigortalının 26.311,70TL değerinde hasar ve zararının meydana geldiği tespit edildiği, müvekkili şirket tarafından 24/12/2021 tarihinde sigortalısı ödendiğini, hasar tazminatını ödeyen müvekkilinin sigortalısının hukuken halef olduğundan bu kanuni halefiyete dayanılarak dava açtıklarını kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davaya konu hırsızlık olayı 16.11.2021 tarihinde gerçekleştiği, müvekkili şirket ile dava dışı sigortalı şirket arasındaki sözleşme 22.08.2021 tarihinde, olay tarihinden önce, sona erdiği, bu husus dava dışı sigortalı şirketinin muhasebe ve personel sorumlusu … tarafından SGK’ya yapılan kapanış bildirimi ve müvekkil şirkete de bu hususa ilişkin gönderilen e-posta ile sabit olduğu dava dilekçesi ekinde sunulan tutanakta yer alan güvenlik personelleri, hırsızlık olayının gerçekleştiği şirkette çalışmadığını, dava dosyasına sunulan tutanak, hırsızlık olayının gerçekleştiği bloğun yanında yer alan blokta görevli güvenlik personelleri tarafından imza altına alındığı, görgü tanığı olarak bu personellerin bilgisine başvurulduğu, müvekkili şirketin olayın gerçekleştiği blok ile hizmet akdi sona erdiğinden; hırsızlık olayının gerçekleştiği blokta ve tarihte müvekkil şirketin personeli bulunmadığı, zira bu durum dava dışı sigortalı şirketinin de malumu olup kendileri tarafından müvekkil şirkete ve SGK’ya yapılan bildirim ile de sabit olduğu, bu sebeple müvekkile kusur izafe edilmesi mümkün olmadığını beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, sigorta şirketi tarafından açılan rücuen tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki davacı sigorta şirketinin sigortalısına yapmış olduğu hırsızlığa konu olay nedeni ile ödemenin davalı güvenlik şirketinden inşaat alanının güvenliğinin sağlanmasına dayanılarak açılan rücuen tazminat talebi olduğu anlaşıldı.
Dosyanın yapılan incelemesinde; arabuluculuk dava şartının sağlandığı, davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte delillerini sunduğu, davacının sigortalısının … Şirketi olduğu, hırsızlıktan kaynaklı davacı tarafın eksper raporu kapsamında ödemesini yaptığı, bu nedenle aktif husumetinin bulunduğu, bununla birlikte davalı tarafın cevap dilekçesi ile birlikte 30.08.2021 ve 31.08.2021 tarihli belgelerini sunduğu, sunduğu, sigortalı şirket ile aralarındaki sözleşmenin olay tarihinden önce sona erdiğini belirttiği, pasif husumet itirazında bulunduğu, davalının pasif husumet itirazı üzerine … SGK Müdürlüğü’ne yazı yazıldığı yazı cevabının geldiği, davacının sigortalısına yazı yazıldığı, sigortalının 08.02.2023 tarihli yazı cevabında davalıdan alınan hizmetin 10.09.2021 tarihinde bittiğini, 02.09.2021 tarihinde ise bağlı bulunan SGK İl Müdürlüğü’ne elden verilen dilekçe ile fiilen işçi çalıştırılmasının bitirilmesine yönelik bildirim yapıldığını beyan ettiği, dosya kapsamındaki belgelerden davalının olay tarihi olan 16.11.2021 tarihinden önce davacının sigortalısı ile güvenlik hizmeti ilişkisinin sona erdiğini ispat ettiğinden meydana gelen zarardan kaynaklı davacının davalıya rücu şartları oluşmadığı değerlendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 179,90.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 449,34.-TL peşin harcından mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 269,44‬.-TL harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 3.120,00TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen kararının, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstanbul BAM ‘ne İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 01/03/2023

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır