Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/80 E. 2022/1023 K. 14.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/80 Esas
KARAR NO : 2022/1023

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/01/2022
KARAR TARİHİ : 14/11/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; müvekillerinin davalıya satış yaptığını, davalının cari hesaptan kaynaklanan borcunu ödemediğini, açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının fatura karşılığı hizmeti müvekillerine vermediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor sonuç kısmında özetle ; davacının 2019-2020-2021 yılları ticari defterlerinin lehine delil niteliğinin bulunduğu, davacının ticari defterlerine göre; Davacı yanın incelenen ticari defterlerinde takip tarihi (08.11.2021) itibariyle davalı yandan 285.034,07 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu, davalı yanın yapılan incelemeye katılmadığı, ticari defter ve belge ibraz etmediği, davacı yanın 2021 yılı BS formunda; davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen 7 adet KDV Hariç 613.255,00 TL bedelli faturanın davacı tarafından maliyeye bildirimde bulunulduğu, davalı yanın 2021 yılı BA formunda; davacı yan tarafından davalı yana düzenlenen 7 adet KDV Hariç 613.255,00 TL bedelli faturanın davalı tarafından maliyeye bildirimde bulunulduğu, davacı yan tarafından davalı tarafa gönderilen davalı şirket kaşesini ve imzasını içeren mutabakat mektubunda tarafların 31.12.2020 tarihi itibariyle 16.161,92 TL borç bakiye hususunda mutabık kaldığı, başka bir deyişle 31.12.2020 tarihi itibariyle davalı yanın davacıya 16.161,92 TL borçlu olduğu davalı tarafın kabulünde olduğu ve mutabık kalınan tutar davacı ticari defterleriyle doğrulandığı, davacı …. Şti. tarafından davalı adına tanzim edilen cari hesaba konu faturaların E-fatura şeklinde usulüne uygun olarak düzenlediği, faturaların davacı yanın ticari defter ve kayıtlarında mevcut olduğu, faturaların taraflar arasında bulunan ticari ilişki kapsamında mal/ürün bedeli olarak düzenlendiği, dosyada mübrez davalı şirketin kaşe ve imzasına haiz mutabakat mektubunda tarafların 31.12.2020 tarihi itibariyle mutabık kaldığı göz önünde aldığında 31.12.2020 tarihinden önceki tarihli faturalar yönünden taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, dosyaya celp edilen vergi dairesi cevabi yazısıyla da tarafların 2021 yılı Ba-Bs bildirimlerinin birebir uyuştuğu görüldüğünden davacı yan tarafından davalı adına düzenlenen cari hesaba konu tüm faturaların davalı yanın bilgisi dahilinde ve kabulünde olduğu kanaati hasıl olduğu, neticeten; dosyada mübrez belgeler ile davacı yanın incelenen ticari defterlerine göre, davacının takip tarihi (08.11.2021) itibariyle davalı yandan 285.034,07 TL cari hesap bakiye alacaklı olduğu belirtilmiştir.
Deliller; dava dilekçesi, cevap dilekçesi, Bakırköy … İcra Dairesi …. E sayılı dosyası, ticari defterler, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava,cari hesap alacağından kaynaklı takibe davalının itirazının iptali istemine ilişkindir.
İİK’nın 67. Maddesinde itirazın iptali davası düzenlenmiş olup maddede takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği, davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi halinde borçlunun takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının, diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiştir.
İtirazın iptali davaları icra takibine ve takipteki sebebe sıkı sıkıya bağlı davalar olup takipte hangi sebebe ve miktara dayanılmış ise yargılama da o miktar ve sebep üzerinden yürütülür. Öyle ki itirazın iptali davalarında ıslah yolu ile müddeabihin arttırılması da mümkün değildir.
Kanunda aksine özel bir düzenleme olmadıkça; taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü (4721 sayılı TMK m. 6), diğer bir ifadeyle, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran taraf ispat yükü altında (6100 sayılı HMK m. 190) olup, bu temel kuralların da sonucu olarak herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. İspat yükü kendisinde olmayan diğer taraf da ispat yükünü taşıyan tarafın iddiasının doğru olmadığı hakkında delil sunabilir. Karşı ispat faaliyeti için delil sunan taraf, ispat yükünü üzerine almış sayılmaz (6100 sayılı HMK m. 191). Eldeki davada ispat yükü cari hesaba konu faturalardaki ürünlerin davalıya teslim edildiğini iddia eden davacı üzerindedir.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
HMK’nun 220 ve devamı maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişisi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek gerekli ihtaratların 04/04/2022 tarihli celse de ara karar ile yapıldığı, davacı tarafça defterlerin ibraz edildiği ancak davalı tarafça defterlerin ibraz edilmediği, yapılan inceleme neticesinde davacının ticari defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve HMK 222. Maddesu uyarınca sahibi lehine delil niteliğine sahip olduğu anlaşılmıştır.

Dosya kapsamında alınan bilirkişi raporuna göre 31/12/2020 tarihi itibariyle taraflarca mutabık kalınan borç bulunduğu,davacı tarafından gönderilen faturalara davalı tarafça 8 günlük süre içinde itiraz edilmediği, tarafların BA-BS kayıtlarının birbirini teyit ettiği ve 613.255,00-TL tutarında olduğu, davalı tarafça ticari defterlerin ibrazdan kaçınılması nedeniyle usulüne uygun olarak tutulmuş davacı tarafın defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edeceği nazara alınarak davacı ticari defterine göre davacının 285.034,07-TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne,talep üzerine alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına ve alacak likit olup davalı itirazında haksız olduğundan davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile
1-Davalının Bakırköy ….İcra Dairesi …. E sayılı dosyasıyla başlatılan takibe yönelik itirazının 285.034,07-TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin kabul edilen 28.434,59-TL üzerinden aynen devamına,
-Devamına karar verilen 285.034,07-TL alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına
2-Alacağın likit olması nedeniyle 285.034,07-TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 19.470,68.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 3.442,50.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 1.425,17.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 14.603,01.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70.-TL başvurma harcı ve 3.442,50.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 900,00 TL bilirkişi ücreti 68 TL posta gideri olmak üzere toplam 968,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 42.904,81.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/Amaddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istanbul Bölge Adliyesi (istinaf) Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı. 14/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır