Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/70 E. 2022/227 K. 21.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/70 Esas
KARAR NO : 2022/227

DAVA : İtirazın İptali (Kat Mülkiyeti Kanunudan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 19/01/2022
KARAR TARİHİ : 21/03/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 23/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalı tarafın müvekkillerine ait taşınmazlarda fuzuli şagil olarak bulunduğunu, ve aidat ödemelerini site yönetimine yapmadığını, bu nedenle malik olan müvekkilleri şirket tarafından yapılan aidat ödemelerinin rücuen tazmini için icra takibi başlatıldığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; dava konusu icra takibine esas alacaklarla herhangi bir ilgileri olmadığını fakat öncelikle davanın görev hususunda itirazları olduğunu belirtmiştir.
GEREKÇE:
Dava, icra takibine vaki itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafça, sahibi oldukları taşınmazda davalının fuzuli şagil sıfatıyla bulunduğunu, bu taşınmazın aidatlarının site yönetimine kendileri tarafından ödendiğinden bahisle ödenen aidat bedellerinin rücuan tahsili istemi ile icra takibi başlattıkları ve itiraz üzerine işbu davayı açtıkları anlaşılmıştır.
HMK’nun 114.maddesi uyarınca görev dava şartı olduğundan öncelikli olarak bu hususun değerlendirilmesi gerekmiştir.
634 sayılı kanunun 20.maddesi uyarınca aidat borcundan kat maliki sıfatı ile davacı sorumlu olup, davacının yaptığı aidat ödemeleri sonucunda halefiyat ilkesi uyarınca yaptığı ödemeyi davalıdan rücuan talep ettiği, dolayısıyla selefi bulunduğu site yönetimi ile davalı arasındaki ilişkinin irdelenmesi gerektiği, bu kapsamda davalının kiracı ve işgalci konumunda bulunmasının aidat ödeme yükümlülüğünü etkilemeyeceği, her iki taraf tacir olsa da uyuşmazlığın tarafları karşılıklı olarak ticari işletmelerinden kaynaklanmadığı, uyuşmazlığın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu hükümlerinden kaynaklandığı ve anılan kanunun ek-1.maddesi uyarınca görevli mahkemenin sulh hukuk mahkemesi olduğu sonuç ve kanaatine varılarak davanın görev dava şartı yönünden usulden reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kesinleşmesinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli KÜÇÜKÇEKMECE NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE.
3-Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
4-HMK nun 331. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece bir karara bağlanmasına.
5-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 21/03/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır