Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/62 E. 2022/429 K. 23.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/62 Esas
KARAR NO : 2022/429

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 17/01/2022
KARAR TARİHİ : 23/05/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 21/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilleri şirket ile davalı şirket arasında ……. Tekstili fuarının 21 – 25 Nisan 2020 tarihlerinde gerçekleştirilmesi üzerine fuar katılım sözleşmesi yapıldığını, fuarın en son erteleme ile 20-24 Eylül 2021 tarihleri arasında gerçekleştirileceğinin kararlaştırıldığını, müvekkilleri şirket tarafından fuara yönelik tüm hazırlıklar yapılmışken, davalı tarafça fuarın Mayıs ayı 2022 yılına yine ertelendiğini, davalı şirketin defalarca kez fuarı erteleyerek sözleşmeye aykırı davranışlarda bulunduğunu, yapılan araştırmalarda davalı şirketin 1-4 Eylül 2021 tarihlerinde gıda fuarını düzenlediğini, 8-12 Eylül tarihleri arasında da …… fuarını düzenlediğini ve yine zamanında …….. gibi sektörel fuarları düzenlendiğini, ayrıca yapılan araştırmalarda fuarların pandemi nedeniyle ertelenmesinde karar mercii olan T.O.B.B’nin de bu yönde bir kararı veya tavsiyesi söz konusu olmadığını, müvekkilleri şirketin bu nedenle Çorlu ……. Noterliği kanalı ile ……. yevmiye numaralı ihtarnameyi keşide ederek sözleşmeden döndüğünü ve fuara katılmak amacıyla şirket tarafından ödenen tutarın şirkete 3 iş günü içerisinde iadesini ihtar ettiğini, tutarın iade edilmediğini, müvekkilleri şirket nezdinde yüksek boyutlarda maddi zarar ve kâr kaybı meydana geldiğini, buzararlardan davalı şirketin sorumlu olduğunu, belirterek davalı şirkete fuarın gerçekleştirilmesi ödenen 108.827,23TL’nin temerrüt tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte davalı şirketten alınarak müvekkil davacıya ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; müvekkillerinin pandemi nedeniyle devlet tarafından alınan kararlar ve yayınlanan genelgeler nedeni ile fuarı ertelemek zorunda kaldığını, belirlenen tarihte yurt dışından misafirlerin pandemi nedeniyle katılamayacak olmaları nedeniyle fuar katılımcıları tarafından ertlenmesinin talep edildiğini, fuarın defalarca ertelendiği iddiasının gerçeği yansıtmadığını, müvekkilleri şirketin, fuarın tarihini değiştirme hakkı bulunduğunu, belirterek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki fuar katılım sözleşmesinden dönülmesi nedeni ile verilen paranın iadesi istemli alacak davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı tarafça sözleşmeden dönülmesinin haklı olup olmadığı ve bu doğrultuda davacının davalıya yaptığı ödemenin iadesinin istenip istenemeyeceği olarak saptanmıştır.
Taraflar arasında, davacı tarafın davalı tarafça 21-25 Nisan 2020 tarihinde düzenlenecek olan ……. Tekstil Fuarına katılması hususunda sözleşme yapıldığı ve bu sözleşmeye istinaden davalı tarafa 108.827,23 TL ödendiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamakta olup; davalı tarafça cevap dilekçesinde özetle; fuarın Covid-19 vakaları nedeni ile 20-24 Eylül 2021 tarihine ertelendiği, düzenlenecek fuarın uluslararası bir fuar olduğu, taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre fuarı erteleme hakkının bulunduğunu ve fuar tarihinin değiştirilmesinin katılımcılara sözleşmeyi fesih ve ödenen bedelin iadesi hakkını vermeyeceğini bildirdikleri görülmüş, mahkememizce davalı vekiline fuarın yapılacağı tarihi bildirmeleri konusunda süre verilmesi üzerine bu kez fuarın 10-14 Eylül 2022 tarihleri arasında …… Merkezinde gerçekleştirileceğini bildirdikleri görülmüştür.
Taraflarca dayanılan ve uyuşmazlığın uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte bulunan tüm deliller toplanmış ve mahkememizce değerlendirilmiştir.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde;
Davalı tarafça her ne kadar söz konusu fuarın Ticaret Bakanlığı tarafından alınan karar doğrultusunda sözleşmede kararlaştırılan fuar katılım tarihinde düzenlenemeyip bir sonraki fuar dönemine ertelendiği ve bunun sonrasında de en son olarak olan 10-14 Eylül 2022 tarihine ertelendiği ve sözleşme hükümlerine göre fuar tarihini değiştirme hakları bulunduğu ileri sürülmüş ise de; Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından pandemi (küresel salgın) ilan edilen Coronavirüs (Covid-19) hastalığının ülkemizde resmi açıklama ile ilk olarak 13 Mart 2020 tarihinde görüldüğü, sözleşme tarihi ve sözleşmeyle belirlenen fuar katılım tarihinde (21-25 Nisan 2020) pandeminin etkisinin henüz dünyada ve ülkemizde tam olarak hissedilmediği, düzenlenecek fuarlara tedbiren yasaklama geleceği hususunda henüz bir gelişme olmadığı, bu doğrultuda davacının fuarın sözleşme ile kararlaştırılan tarihte düzenleneceği inancı ve düşüncesi ile sözleşmeyi imzaladığı, bunun aksinin düşünülmesinin yani davacının yapılamayacağını bildiği bir fuara katılmak için sözleşme imzalamasının hayatın olağan akışına da aykırı olacağı, dolayısıyla ifanın başlangıçta objektif imkansızlığının söz konusu olmadığından taraflar arasında geçerli bir sözleşme kurulduğu, davalı tarafça, sözleşme ile 21-25 Nisan 2020 tarihleri arasında yapılması planlanan fuarı pandemi gerekçesiyle ilk önce 20-24 Eylül 2021 ertelendiği, bu tarihte de yapılmayarak en son olarak 10-14 Eylül 2022 tarihinde yapılacağının bildirildiği, davacı tarafın ilk olarak fuarın düzenlenmesi planlanan tarihten 2 buçuk yıl sonra üstelik sözleşmede kararlaştırılan İstanbul yerine Antalya’da yapılacağı bildirilen fuara katılmaya zorlanmasının -davalı tarafça başka bir takım fuarların bu süreçte gerçekleştirilmiş olduğu da nazara alındığında- TMK’nun 2.maddesinde yer alan objektif iyiniyet kurallarına ve hakkaniyete de aykırı olacağı, davacı tarafın fuarın gerçekleştirilmesi planlanan 10-14 Eylül 2022 tarihinde ve Antalya ilinde fuara katılmasında artık yaptığı sözleşme ile beklediği faydanın da ortadan kalktığı, işbu nedenlerle davalının sözleşmeden dönmekte haklı olduğu, haklı nedenle sözleşmeden dönülmesi durumunda verilen paranın iadesinin istenebileceği sonuç ve kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davacı tarafın sözleşmeden haklı nedenle dönmesi nedeni ile 108.827,23 TL’nin temerrüt tarihi olan 21/11/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.433,99.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.858,58 TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 80,70.-TL başvurma harcı ve 1.858,58.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 26,60.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 14.288,59-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 23/05/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır