Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/587 E. 2022/998 K. 07.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/587 Esas
KARAR NO : 2022/998

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/02/2013
KARAR TARİHİ : 07/11/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 07/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacılar vekili 25.02.2013 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; Kadıköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyası ile kısıtlı aleyhinde 10.03.2011 tanzim ve 15.04.2011, 29.04.2011, 13.05.2011, 27.05.2011 vadeli 40.000-TL, 45.000-TL, 45.000-TL, 45.000-TL olmak üzere toplamda 175.000,00-TL ilk kambiyo vasıflı icra takibi başlatıldığını öğrendiklerini, kısıtlı …’nın 1927 doğumlu olup 89 yaşında olduğunu ve hakkında Silivri Sulh hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile malvarlığını kötü yönetme, akıl hastalığı ve akıl zayıflığı nedeni ile kısıtlama davasının devam ettiğini, Sulh Hukuk Mahkemesinde devam eden dosyada en son aldırılan raporda kısıtlı …’nın akıl zayıflığı nedeni ile vasi atanması gerektiği soncuna varılmasıyla …’in geçici olarak vasi atanmasına karar verilerek kendisine bu davayı açmak için yetki ve izin verilmesiyle bu davanın açıldığını, takibe konu senetlerin 10.03.2011 keşide tarihli olduğunu, kısıtlı müvekkilinin davalılardan alacaklı …’i hiçbir şekilde tanımadığını, yine davalılardan …’nun borca batık olup bu miktarda bir parayı müvekkile vermesinin mümkün olmadığını, diğer davalı …’in borca batık olduğunu bildiği …’na ve bütün malları tedbirli olan müvekkili …’ya ait senetlere istinaden hiçbir araştırma yapılmaksızın borç alacak ilişkisine girmesinin hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, kısıtlı müvekkilinin okuma yazmasının olmadığını, kısıtlının … Mahallesindeki evinde tek başına kalmakta olup hiçbir masrafının olmadığını, kıstılının bankada parasının bulunduğunu, senedin keşide tarihinin kısıtlının parasının olduğu ve hiçbir giderinin olmadığı döneme ait olduğunu, kısıtlı …’nın evrakları karalamakta ancak okuma yazmasının olmadığı için evrakların içeriğini bilmeden bu işi yaptığını, senet metninde borcun sebebinin nakden diye yazıldığını, 89 yaşında bankada parası varken kısıtlının böyle bir parayı almasını gerektirecek bir durumunun söz konusu olmadığını, bankaların bile 65 yaş üstüne kredi vermediği bir dönemde davalının 89 yaşındaki kişiyle senet ilişkisine girmesinin hayatın olağan akışına uygun olmadığını, kısıtlı hakkında … Hastanesinde 19.07.2010 tarihinde dinlenmesinde yarar olmadığı ve vasi tayini gerektiğine ilişkin rapor verildiğini, daha sonra … Hastanesinde akıl sağlığının yerinde olduğunu ancak yasal danışman atanmasının uygun olacağının tespit edildiğini, itiraz üzerine Adli Tıp Kurumu tarafından … tarihli raporunda da akıl sağlığının yerinde olduğunu ve kendisine müşavir ve vasi tayinine gerek olmadığı tespit yapıldığını ve son olarak 2012 tarihli Devlet Hastanesi tarafından verilen raporda vasi tayinini şart olduğunun tespit edildiğini, özetle 89 yaşındaki okuma yazma bilmeyen bankada parası bulunan ve aklı gidip gelen kısıtlının kandırıldığı kendisine içeriğini bilmediği senetlerin imzalatılmış olduğu ve davalıların kısıtlının bu durumundan yararlanmaya çalıştığının açık olduğunu, bu nedenle öncelikle senetlerin keşide tarihinde kısıtlının akıl sağlığının yerinde olup olmadığının tespitini kısıtlıda var olan malvarlığının kötü yönetme sıkıntısının da dikkate alınarak borçlu olunmadığının tespiti için bu ihtiyati tedbir talepli menfi tespit davasının açılma zaruretinin doğduğunu, müvekkilinin yaşlı olup herhangi bir gelirinin bulunmadığını, mevcut ekonomik durumuyla yargılama harç ve giderlerinin karşılamasının mümkün olmadığını, müvekkilinin mevcut sosyal ve ekonomik durumuna ilişkin sunacakları belgelerinde dikkate alınarak adli yardımdan yararlandırılmasını talep ettiğini, yukarıda arz ve izah edilen nedenlerle öncelikle müvekkilinin adli yardımdan yararlandırılarak yargılama harç ve giderlerinden muaf tutulmasına, senetlerin keşide tarihinde akıl sağlığı itirazları olduğundan ve takibin devamı halinde telafisi imkansız zararlar doğacağından müvekkilinin mevcut durumu dikkate alınarak takibin teminatsız olarak dava sonuna kadar durdurulmasına, borçlu olunmadığının tespiti ile takibin iptalini, davalıların kötü niyetli olması nedeniyle %20 tazminata mahkum edilmesini vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davalı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili 27.06.2013 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacı vekili tarafından açılan bu davada Kadıköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile takibe konu yapılan bonolardan sebep borçlarının bulunmadığının tespitine karar verilmesini talep ettiğini, söz konusu davanın haksız ve mesnetsiz olduğunu, öncelikle müvekkilinin takibe dayanak bonoların dördünde de ciranta olduğunu, dolayısıyla kötü niyetli olduğundan bahsedilemeyeceğini, ayrıca müvekkilinin davacı keşideci borçluyu tanımadığını, müvekkilinin ciranta olduğundan iyi niyetli 3.Kişi olduğunu, takip dayanağının bonolarda kıymetli evrak vasfında olduğundan müvekkilinin iyi niyetinin korunacağını, müvekkilinin borçlu ile diğer şahıslar arasındaki ilişkiyi bilmesinin mümkün olmadığını, davacının iddialarını yazılı delille ispatlaması gerektiğini, ancak davacının dava dilekçesinde görüleceği üzere delillerini faraziyelere dayandırdığını, iş bu sebeple haksız ve dayanaksız davanın reddi ile yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesi ile yine lehlerine %20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkememizden verilen 24/09/2018 tarih ve …. Esas … sayılı kararı Yargıtay, ……. Hukuk Dairesi’nin 02.11.2020 tarih ve ….. Esas …… Karar sayılı ilamıyla BOZULMAKLA, dava mahkememizin yukarıdaki esasına kaydı yapılıp incelendi:

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacılar tarafından kısıtlı … aleyhine 4 adet toplam 175.000,00 TL bedelli bonolara dayalı olarak icra takibi yaptığını, 89 yaşında okuma yazma bilmeyen, bankada parası bulunan ve aklı gidip gelen kısıtlının kandırıldığını, kendisine içeriğini bilmediği senetlerin imzalatılmış olduğunu iddia ederek, borçlu olmadıklarının tespiti ile davalıların tazminata mahkum edilmelerini talep ve dava etmiş olup Silivri …. Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas …. Karar sayılı ilamı ile davanın kabulüne dair verilen karar yalnızca davalı … tarafından temyiz edilmiş, diğer davalı … tarafından ise temyiz edilmemiş,Yargıtayca yapılan temyiz incelemesi sonucu kazanılmış haklar gözetilerek hükmü temyiz eden davalı … yönünden davanın reddi gerektiğinden bahisle karar verilerek Silivri … Asliye Hukuk Mahkemesi … Esas … Karar sayılı ilamının bozulmasına karar verilmiş,dosla Silivri asliye Hukuk Mahkemesi …. Esas …. Karar sayılı ilamı ile görevsizlik kararı verilerek mahkememize gelmiş, Yargıtay ilamı gereğine aleyhine verilen davanın kabulüne dair kararı temyiz etmeyen … yönünden davanın kabulüne dair kararın kesinleştiği yargılamanın temyiz eden ve Yargıtay tarafından lehine bozma kararı verilen … yönünden devam edilmesi gerekirken Mahkememiz … Esas …. sayılı karar sayılı dosyasında, her iki davalı ile ilgili olarak
Dosya kapsamı, bozma ilamı ve mevcut delil durumunun birlikte değerlendirilmesi neticesinde; Dava konusu senetlerin tanzim tarihleri itibariyle davacıların murisi …’nın medeni haklarını kullanma ehliyetinin bulunduğunun Adli Tıp Kurulu raporu ile saptanmış olduğundan davaya konu senetlerden dolayı murisin sorumlu olduğu takdir ve sonucuna varılarak davanın reddine dair karar verildiği ve verilen kararın temyizi üzerine
Yargıtay, …… Hukuk Dairesi’nin 02.11.2020 tarih ve …… Esas ……. Karar sayılı ilamı ile ” …
HMK geçici md. 3 uyarınca halen yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK’nun 429/2 maddesi uyarınca mahkemece Yargıtay’ın bozma kararına uyulup uyulmayacağı yönünde bir karar oluşturulmadan yargılamaya devam edilmesi doğru olmamıştır. Mahkemece fiilen bozmaya uyularak yargılamaya devam edildiği ve her iki davalı yönünden davanın reddine karar verildiği görülmüştür. Bozma öncesi mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ve bu karar yalnız davalı … vekili tarafından temyiz edilmiş, diğer davalı … tarafından ise temyiz edilmemiştir. Dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu usulü kazanılmış haklar gözetilerek hükmü temyiz eden davalı … yönünden davanın reddi gerektiğinden bahisle hüküm bozulmuştur. Mahkemece bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda önceki kararı temyiz etmeyen davalı … yönünden de davanın reddine karar verilmesi doğru olmayıp kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
Ayrıcı muris …’nın ölü olduğu ve diğer davacıların muris’in mirasçıları olduğu belirtilmeksizin karar başlığı oluşturulması da doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davacı … mirasçıları vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, …” gerekçesi ile davanını reddine dair verilen kararın bozularak mahkemiz esasına kaydedilmiş ve mahkememizce yargıtay bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Dosyada mevcut Yargıtay, …… Hukuk Dairesi’nin 02.11.2020 tarih ve ……. Esas ……. Karar sayılı ilamı ve Yargıtay ….. Hukuk Dairesi ……. Esas ……. Karar sayıkarar düzeltme ilamları dikkate alındığında Yargıtay ilamı gereğine aleyhine verilen davanın kabulüne dair kararı temyiz etmeyen … yönünden davanın kabulüne dair kararın kesinleştiğinden bu davalı yönünden karar verilmesine yer olmadığına ve davalı … yönünden davanın reddine
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Davalı … yönünden karar kesinleştiğinden karar verilmesine yer olmadığına,
B- Davalı … yönünden davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
1-Davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL red karar harcının, harcın davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … tarafından yapılan 190,00.-TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 27.250,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair, davacı ve davalı …. vekilinin yüzüne karşı karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içerisinde tarafların Mahkememize verecekleri dilekçe veya başka bir Mahkeme aracılığı ile Mahkememize gönderecekleri dilekçe ile temyiz için Yargıtay’a başvurma hakları hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 07/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır