Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/569 E. 2022/706 K. 12.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/569 Esas
KARAR NO : 2022/706

DAVA : Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/06/2022
KARAR TARİHİ : 12/09/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 14/09/2022
Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan Sebepsiz İktisab Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili, davalılardan …’da olan alacağına karşılık birisi keşidecisi … olan, lehtarı … olan, 06.06.2020 tanzim tarihli 20.04.2021 ödeme tarihli olan 5.500.000,00 TL senet ile , keşidecisi …… Tekstil Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi olan 06.06.2020 tanzim, 20.04.2021 ödeme tarihli 1.100.000,00 TL bedelli bonoyu ise davalılardan …’dan Ciro yoluyla devir ve teslim aldığını, müvekkili vadesi geldiğinde ve önceden banka yoluyla ödememe protestosu çekmek sureti ile alacağını davalılardan talep ettiğini, davalıların haksız ve kötü niyetli olarak imza inkarına başvurduğunu, müvekkili, davalı keşideciler hakkında 27.04.2021 tarihinde Bakırköy ….. İcra Müdürlüğüne başvurarak ….. E. Ve …… E. Numaraları ile Kambiyo Senetlerine özgü haciz yoluyla takip başlattığını, borçlular tarafından hacze itiraz edildiğini, 6.500.000,00 TL alacaklarının ödeme tarihinden itibaren faizi ile birlikte davalılardan tahsilini, adli müzaheret taleplerinin kabulünü, İstanbul Anadolu …. İcra dairesinin ….. ve …… E. Sayılı takiplerinin müvekkilinin cebri icra tehdidi altında olmasından dolayı ivedi olarak İİK.170 amir hükmüne istinaden durdurulmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili cevap dilekçesinde ÖZETLE; müvekkillerinin hiçbir borçlarının bulunmadığını, evrakın sahte olduğunu, fazlaya dair her türlü talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla, karşı tarafın kötü niyetli tedbir taleplerinin reddini, karşı tarafın adli yardım taleplerinin reddini, karşı tarafa harç ve masrafları yatırmak üzere süre verilmesini, verilen bu kesin süre zarfında harç ikmal edilmediği takdirde davanın usulden reddine karar verilmesini, kötü niyetli karşı tarafın, HMK. 329 maddesi uyarınca ve üst sınırdan disiplin para cezasına mahkum edilmesini, yine HMK. Mad. 329 uyarınca müvekkilim ile aramızda kararlaştırılan vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin ayrıca karşı taraf yükletilmesini, davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İş bu dava, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında talep edilen alacağın tahsili talebine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış ve 114/ 2. maddesi gereğince diğer kanunlarda sayılan dava şartlarına da atıfta bulunmuştur. 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” şeklinde getirilen düzenleme ile konusu bir miktar paranın ödenmesi olan ticari nitelikteki davalarda arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğu benimsenmiştir.
Dava şartı medeni usul hukukuna ait bir kurumdur. Bunun amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek; böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır.
Dava şartları dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denir.
Mahkeme dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit ederse davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hâkim tarafından re’sen gözetilir.
Bu açıklamalar ışığında; somut olaya konu davanın niteliği gereği TTK’nun 4. maddesinde sayılan nisbi ticari davalardan olduğu ve talebin bir miktar alacağın tahsili talebine ilişki olduğu dolayısıyla davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olduğu kabul edilmiştir. Dosya kapsamı incelendiğinde davacının arabuluculuğa başvurduğuna ilişkin dosyaya yansıyan hiçbir bilgi, belge, delil bulunmadığı, davacı vekiline arabuluculuk müessesine başvurduğuna ilişkin belgeleri dosyaya sunması için bir haftalık süre verildiği, ancak ihtarlı tebliğe rağmen davacı vekilinin bu hususta herhangi bir belge sunmamış olması nedeniyle arabuluculuk müessesine başvurmadığı kabul edilmiş ve davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE
2-Alınması gereken 80,70-TL başvurma harcı, 80,70 peşin harç ve 132,50 TL posta ve yazışma gideri olmak üzere toplam 293,90 TL’nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
3-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden ve ön inceleme duruşması henüz yapılmadığından Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan usulden reddi yönünden 4.600,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
Dair, HMK. 320/1 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye mahkemesine İstinaf Yolu açık olmak üzere karar verildi.12/09/2022
Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır