Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/288 E. 2022/823 K. 04.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/288 Esas
KARAR NO : 2022/823

DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)
DAVA TARİHİ : 22/03/2022
KARAR TARİHİ : 04/10/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 31/10/2022

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, 6102 sayılı TTK’nın 638. maddesi gereğince açılan limited şirket ortaklığından haklı nedenle çıkma istemine ilişkindir.
Somut olayda davacı şirket hissesinin yarısına sahip olduğunu, diğer ortak …….’in şirket işlemleri kapsamında kendisine bilgi vermediğini, davacıya şirketi yönetmeyi bilmediğini söyleyerek yönetimden ve şirketten uzaklaştırdığını, kar dağıtımının yapılmadığını, diğer ortağın tek başına hareket ettiğini, ortaklar arasında güven ilişkisinin zedelendiğini iddia ederek, şirket ortaklığından haklı sebeple çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Limited ortaklık sürekli bir borç ilişkisi teşkil etmekle, haklı sebeplerin mevcut olması halinde söz konusu ilişkinin hakkaniyet gereği sona erdirilmesi mümkündür. Limited ortaklıklarda, haklı bir sebebin gerçekleştiğini düşünen her ortak TTK m. 638/2 hükmüyle verilen imkândan yararlanarak haklı sebeple çıkma davası açabilir.
Haklı sebebin gerçekleşip gerçekleşmediğini takdir yetkisi hâkime ait olmakla birlikte, ortaklığın sürekli zarar etmesi, uzun yıllar boyunca kâr dağıtılmaması, şirketin atıl durumda olması, ortakların birbirlerine duydukları güven ortamının kaybolması, amacın gerçekleşmesinde hukuki veya ekonomik imkânsızlıkların doğması şeklinde doktrinde birçok husus örnek olarak sayılmıştır. (Yrd.doç.Dr.Bünyamin Gürpınar,Gazi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dergisi C. XX, Y. 2016, Sa. 2,http://webftp.gazi.edu.tr/hukuk/dergi/20_2_4.pdf,Erişim Tarihi: 25/11/2017)
Genel anlamda ortakların davranışları limited ortaklığın faaliyetlerini önleyecek, zarara uğratacak yahut karşılıklı güveni sarsmış ve ortaklar artık bir arada olamayacaklar ve ortaklık faaliyetlerini sağlıklı şekilde yürütemeyecekler ise haklı sebeplerin varlığını kabul gerekir. (Baştuğ, s. 47).
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; şirket ticaret sicil adresinde kolluk vasıtasıyla yapılan tespit kapsamında, şirketin üç ay önce adresten ayrıldığı ile şirketin iflas ederek adresten ayrıldığı bilgisinin edinildiği, şirket İTO kaydından şirketin yeni adresinin ilan ve tescilinin yapılmadığı, şirketin vergi kayıtlarından 2019 yılı için kar, 2020 yılı için ise zarar bildirdiği, şirket ticaret sicil gazetesi ilanlarından şirketin 05.05.2018 tarihinde tescil edildiği, 14.10.2019 tarihinde adres değişikliğinin tescil edildiği, bu ilanlar haricinde tescil ve ilanın söz konusu olmadığı, davacı şirkete yapılan tebligata rağmen şirket karar defteri ve ticari defterlerinin mahkememiz nezdinde incelemeye sunulmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tanığı …; davalı şirkette bir süre çalıştığını, davacıyı da yaklaşık 10 senedir iş sebebiyle tanıdığını, ……. isimli kişinin şirket muhasebe işleriyle tek başına ilgilenerek davacıya bilgi vermediğini bildiğini zira …….’in davacıya bilgi vermek yerine kendisi ile iletişim kurduğunu, defalarca bu tarz bilgileri davacı ile paylaşmadığına şahit olduğunu, davacıyı ….. isimli kişinin dolandırıcı olduğu hususunda da uyardığını beyan etmiştir.
Bu kapsamda, davacının şirket işleri ile ilgili bilgilendirilmemesi, diğer ortağa ulaşamaması, şirketin 2020 yılında kar etmiş olmasına rağmen kar payı dağıtımına ilişkin bir karar alınmamış olması, şirketin atıl durumda olması ve davacı ile tanık beyanları kapsamında ortakların birbirlerine duydukları güven ortamının kaybolduğu hususu dikkate alınarak, davacının haklı sebeplerinin mevcut olduğuna kanaat edinilmiş olup, davacının davasının kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davacının İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğü’nde …… sicil numarası ile kayıtlı davalı …’nin ortaklığından TTK’nın 636/3. maddesi uyarınca HAKLI NEDENLE ÇIKMASINA İZİN VERİLMESİNE,
Talep bulunmadığından ayrılma akçesine hükmedilmesine yer olmadığına,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan peşih harcın mahsubu hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 80,70-TL başvurma harcı, 80,70.-TL peşin harç ile dosyada yapılan toplam 191,75-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 04/10/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır