Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2022/10 E. 2022/1027 K. 14.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2022/10 Esas
KARAR NO : 2022/1027

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 05/01/2022
KARAR TARİHİ : 14/11/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; davalıanın müvekillerine ticari ilişki sonucu borcu oluştuğunu, davalının borcunu ödemediğini, açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı tarafından süresinde cevap dilekçesi sunulmadığından HMK 128. Maddesi uyarınca davacı tarafından ileri sürülen vakıaların tamamını inkar ettiği sayılmıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor sonuç kısmında özetle ; Davacı Firmanın 2019 – 2020 – 2021 yılı yasal defterlerinin incelendiğini, 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 64.maddesi uyarınca ve 213 sıyılı Vergi Usul Kanununun 221 ve 222. maddeleri uyarınca defter tasdiklerinin yasal süresinde yapıldığını, davaca firma davalı firmaya 2019 yılı Şubat ayı itibari ile fatura kesmeye başlamış ve son faturayı 2021 yılının ekim ayında kestiğini geçen bu üç yıllık sürede davacı firmanın davalı firmaya toplamda 1.923.160,59 TL tutarında fatura kestiği, davalı firmadan 1.894.726,00 TL ödeme aldığı, tüm dönemler defter ve belgeleri incelendiğinde davacı firmanın davalı firmadan 31/12/2021 tarihi itibari ile 28.434,59 TL tutarında alacağı bulunduğu belirtilmiştir.
Deliller; dava dilekçesi, davacı ticari defterleri,Küçükçekmece …İcra Dairesi …. Esas sayılı dosyası
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava,cari hesap alacağından kaynaklı takibe davalının itirazının iptali istemine ilişkindir.
İİK’nın 67. Maddesinde itirazın iptali davası düzenlenmiş olup maddede takip talebine itiraz edilen alacaklının, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebileceği, davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilmesi halinde borçlunun takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklının, diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edileceği düzenlenmiştir.
İtirazın iptali davaları icra takibine ve takipteki sebebe sıkı sıkıya bağlı davalar olup takipte hangi sebebe ve miktara dayanılmış ise yargılama da o miktar ve sebep üzerinden yürütülür. Öyle ki itirazın iptali davalarında ıslah yolu ile müddeabihin arttırılması da mümkün değildir.
Küçükçekmece ….İcra Dairesi … Esas sayılı dosyasının incelenmesinde alacaklının …, borçlunun ….. Limited Şirketi, alacağın cari hesaptan kaynaklı 28.434,59-TL alacağa ilişkin olduğu, 22/11/2021 tarihinde ödeme emrinin hesabına iletilmesi üzerine borçlunun 22/11/2021 tarihli üzerine takibin durduğu ve alacaklı tarafından İİK 67 de belirtilen yasal bir yıllık itiraz süresinde davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Dava 6100 sayılı TTK’nun 5/A maddesi uyarınca zorunlu arabuluculuğa tabi olup, arabuluculuğa başvuru şartının sağlandığı ve arabuluculuk sürecinin tarafların katılımı neticesinde anlaşmama ile sonuçlandığı anlaşılmıştır.
Kanunda aksine özel bir düzenleme olmadıkça; taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlü (4721 sayılı TMK m. 6), diğer bir ifadeyle, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran taraf ispat yükü altında (6100 sayılı HMK m. 190) olup, bu temel kuralların da sonucu olarak herkes iddiasını ispat etmekle yükümlüdür. İspat yükü kendisinde olmayan diğer taraf da ispat yükünü taşıyan tarafın iddiasının doğru olmadığı hakkında delil sunabilir. Karşı ispat faaliyeti için delil sunan taraf, ispat yükünü üzerine almış sayılmaz (6100 sayılı HMK m. 191). Eldeki davada ispat yükü cari hesaba konu faturalardaki ürünlerin davalıya teslim edildiğini iddia eden davacı üzerindedir.
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya ilgili hususta hiç bir kayıt içermemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
HMK’nun 220 ve devamı maddeleri uyarınca tarafların ticari defter ve kayıtları üzerinde mali müşavir bilirkişisi marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmasına karar verilerek gerekli ihtaratların 18/04/2022 tarihli ara karar ile yapıldığı, ara kararın davalı tarafa 24/04/2022 tarihinde tebliğ edlidiği, davacı tarafça defterlerin ibraz edildiği ancak davalı tarafça defterlerin ibraz edilmediği, yapılan inceleme neticesinde davacının ticari defterlerinin
usulüne uygun tutulduğu ve HMK 222. Maddesu uyarınca sahibi lehine delil niteliğine sahip
olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafa bilirkişi raporunun 21/06/2022 tarihinde tebliğ edilmesine rağmen
Süresinden sonra 10/10/2022 tarihinde davaya ve rapora karşı beyanlar sunulmuş olup HMK
127 ve 281 maddeleri uyarınca iki haftalık yasal sürede sunulmayan beyan ve itiraz dilekçesi
kabul edilmemiştir.Ayrıca bilirkişi raporuna karşı süresinde itiraz edilmediğinden karşı taraf
için kazanılmış hak oluşturduğu kabul edilmiştir.
Dosya kapsamında davacının defterlerinin incelenmesi neticesinde 2019-2020-2021
yıllarında davacı tarafça 1.923.160,59-TL tutarında fatura kesildiği ve davalı tarafça
1.894.726,00-TL ödeme yapıldığı,davalının davacıya 28.434,59-TL borcunun bulunduğu,
davalı tarafça ticari defterlerin ibrazdan kaçınılması nedeniyle usulüne uygun olarak tutulmuş davacı tarafın defterlerinin sahibi lehine delil teşkil edeceği nazara alınarak davacı ticari defterine göre davacının davalıdan 28.434,59-TL alacaklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne, tarafların tacir olması nedeniyle alacağa takip tarihinden itibaren reeskont faiz uygulanmasına ve alacağın likit itirazın da haksız olması nedeniyle davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın KABULÜ ile
1-Davalının Küçükçekmece ….İcra Dairesi … E sayılı dosyasıyla başlatılan takibe yönelik itirazının 28.434,59-TL asıl alacak yönünden iptali ile takibin kabul edilen 28.434,59-TL üzerinden aynen devamına,
-Devamına karar verilen 28.434,59–TL alacağa takip tarihinden itibaren reeskont faiz uygulanmasına
2-Alacağın likit olması nedeniyle 28.434,59-TL alacak üzerinden %20 oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.942,37.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 343,43.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 142,17.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.456,77.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 80,70.-TL başvurma harcı ve 343,43.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan 750,00 TL bilirkişi ücreti 49,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 799,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen karara karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istanbul Bölge Adliyesi (istinaf) Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.14/11/2022
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır