Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/862 E. 2022/522 K. 08.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/862 Esas
KARAR NO : 2022/522

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/10/2021
KARAR TARİHİ : 08/06/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 04/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilinin lokum ve şekerleme sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı borçlu ile aynı sektörde perakende satış yaptığını, davalı firma tarafından davalı borçluya farklı çeşitlerde lokum ve şekerleme sattığını, söz konusu satıştan ödemelerini yapmadığını, bunun üzerine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün …… E. sayılı dosyasıyla 9.753,00 TL tutarındaki alacak icra takibine konulduğunu, davalı borçlunun borca itiraz ettiğini, davalı borçlunun borcun tamamına yapmış olduğu haksız ve yasal dayanaktan yoksun itirazın iptaline, takibin devamına, alacağın tahsiline, itiraz haksız ve kötü niyetli olduğundan davalı borçlu aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, mahkeme masraf ve avukatlık ücretinin davalı yana hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı tarafça süresinde cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Büyükçekmece ,….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklının …… Şekerleme Satış Ve Pazarlama Sanayi Ticaret Limited Şirketi borçlunun ……. olduğu, takibe konu alacağın 9.753,00TL olduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satım sözleşmesinden kaynaklı icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı vekilinin dava dilekçesinden özetle; davalı tarafa farklı tarihlerde lokum ve şekerleme satıldığı, davalının satıştan kaynaklı ödemeyi yapmadığı belirtilerek itirazın iptalinin talep edildiği,
Davalı tarafın süresinde cevap dilekçesi sunmadığı, iki nolu duruşmaya katılarak beyand abulunduğu ayıp savunmasında bulunduğu,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; satım ilişkisinden kaynaklı alacak istemine ilişkin Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali talebi ile satılan ürünlerde ayıp iddiasına ilişkin olduğu,
Taraflar arasında satım sözleşmesi ilişkisi olduğu, 6102 sayılı TTK’nun 23.maddesinin ilk cümlesinde “Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır. Bu maddedeki özel hükümler saklı kalmak şartıyla, tacirler arasındaki satış ve mal değişimlerinde de Türk Borçlar Kanununun satış sözleşmesi ile mal değişim sözleşmesine ilişkin hükümleri uygulanır” denildikten sonra, aynı maddenin c bendinde “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı iki gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra sekiz gün içinde incelemek veya incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa, haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda, Türk Borçlar Kanununun 223 üncü maddesinin ikinci fıkrası uygulanır” hükmünün öngörüldüğü, dolayısıyla bu hükümlerden yola çıkarak ayıp ihbarı konusunda, aleni ayıp söz konusu ise 2 gün, açık ayıp söz konusu ise 8 gün içerisinde muayene ve ihbar yükümlülüğü bulunduğu, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olması durumunda ise gizli ayıbın muayene ile ortaya çıkarılamayacak olması nedeniyle TBK’nun 223.maddesinin ikinci fıkrası uyarınca ayıbın öğrenilir öğrenilmez hemen satıcıya bildirilmesi gerektiği, ayıplı mal satışı durumunda alıcının seçimlik hakları konusunda ise, TTK’nun 23.maddesinin ilk cümlesi atfı ile TBK’nun satım sözleşmesine ilişkin hükümlerin uygulanması gerektiği,
Ayıp ihbarlarına ilişkin olarak ayrıca TBK MADDE 225. Maddesinde; “Ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa kurtulamaz. Satıcılığı meslek edinmiş kişilerin bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hüküm geçerlidir.” hükmünün düzenlediği, bu maddeyle bağlantılı 231. Maddede satıcının satılanı ayıplı olarak devretmede ağır kusurlu ise iki yıllık zamanaşımı süresinden yararlanamayacağının düzenlendiği,
TBK’nun 227.maddesinde alıcının seçimlik haklarının;
“Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim, satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini kullanabilir” şeklinde düzenlendiği,
Somut olayın incelenmesinde; Davalı tarafın icra dosyasına yaptığı itirazda ayıp savunmasında bulunduğu, her ne kadar süresinde cevap dilekçesi sunulmamış ise de itirazın iptali davasının icra takibi ile sıkı bağlantı içerisinde olduğundan iş bu dosyada ayıp savunmasında bulunabileceğinin değerlendirildiği, davalının ayıba ilişkin değerlendirmeye elverişli belge sunmadığı, süresinde ayıp ihbarının yapıldığını ispat edildiğini ispat edemediği, ayıba konu ürünlerin incelemeye de sunulamadığı bu nedenle ayıp iddiasının ispata muhtaç olduğu, davacının ürünleri teslim ettiği hususunda ihtilaf olmadığı, davalın icra takibine itirazında ödeme yapmadığını beyan ettiği, bu nedenle her ne kadar davacı tarafın bilirkişi rapor incelemesinde alacak kaydı olmadığı görülmüş ise davalı tarafın ödeme yapmamış olması davacı vekilinin son celsedeki beyanı birlikte değerlendirerek açılan davanın kabulüne, alacak likit olduğundan icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile;
Davalının Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin, takipte talep edilen 9.753,47 TL asıl alacak üzerinden devamına, devamına karar verilen alacağa takip talebinde geçerli olan yıllık %16,75 oranında avans faizi uygulanmasına,
2- Davalı itirazında haksız çıktığından ve alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 9.753,47 TL alacağın %20 si üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 666,26.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 117,79.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 548,47‬.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30.-TL başvurma harcı ve 117,79.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.720,20.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
9-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen kararının, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstanbul BAM ‘ne İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/06/2022

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır