Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/789 E. 2022/540 K. 14.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/789 Esas
KARAR NO : 2022/540

DAVA TARİHİ : 18/10/2017
KARAR TARİHİ : 14/06/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 27/06/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE : Takip dayanağı son ödeme tarihi 16.02.2017 olan faturayı davalının ödememesi üzerine aleyhine Bakırköy …….. İcra Müdürlüğü’nün …….. E. Sayılı dosyasıyla icra takibine başlandığını, davalının açılan icra takibine alacağın tahsilini geciktirmek amacıyla, mesnedsiz gerekçelerle, haksız ve kötü niyetli olarak itiraz ettiğini, borçlu olmadığını beyan ederek takibi durdurduğunu, davalının borca ve ferilerine ilişkin itirazları soyut, gerçek dışı ve dayanaksız olduğunu, davalı yanın icra takibine ilişkin, borca itirazının iptaline, takibin 18.010,59-TL Üzerinden takip talebindeki şartlarla devamına, İcra takibinde yazılı asıl ve feri alacakların davalı yandan tahsiline, davalının icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE : Davacı tarafın özel sözleşme ile ceza-i şart adı altında 22.133,00-TL elektrik bedeli tahakkuk ettirip iş bu bedel üzerinden davalının yatırmış olduğu 5.230,05-TL depozito bedelini düşerek kalan miktar ile ilgili ceza-i şart adı altında enerji tüketim bedelini istemesi kanuna ve hukuka aykırı olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, elektrik aboneliğine ilişkin düzenlenen fatura alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı, davalıya verilen hizmete karşılık düzenlenen faturanın ödenmemesi sebebiyle icra takibi başlatıldığını iddia etmekle, icra takibine yapılan itirazın iptalini talep etmiştir.
Davalı, elektrik abonelik hizmetinin indirimli bir oranla verileceği anlaşmasına istinaden farklı bir tedarikçi firma ile sözleşme imzalayarak, davacı ile olan sözleşmesini haklı sebeple feshettiğini, bir yıldan uzun süreli sözleşmeyi herhangi bir gerekçe göstermeksizin feshedebileceğini, fesih tazminatına ilişkin hükmün Elektrik Piyasası Tüketim Hizmetleri Yönetmeliğine aykırı olduğunu, sözleşmenin tek tip sözleşme olduğu ve kanuna aykırı olup geçersiz olduğunu savunmaktadır.
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. esas sayılı dosyasının tetkikinde; alacaklı/davacı ..… A.Ş. tarafından borçlu/davalı ……..’e yönelik toplam 16.902,95-TL asıl, 938,68-TL işlemiş faiz, 168,96-TL temerrüt faizi, gider vergisi olmak üzere toplam 18.010,59-TL toplam alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu, davanın İİK.nın 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık, davalının sözleşmeyi haklı sebeple feshedip etmediği, haksız sebeple fesih mevcut ise davacının cezai şart alacağının bulunup bulunmadığı, sözleşme hükümlerinin geçerli olup olmadığı, kanuna aykırı olup olmadığı ile bu kapsamda davacıya borçlu olup olmadığı ile icra takibine yapılan itirazın yerinde olup olmadığı hususlarına ilişkindir.
Bu kapsamda dosyadaki delillerin incelenmesinde; davalının ticaret siciline kayıtlı şahıs şirketi sahibi ve bilanço usulüne göre defter tutan tacir olduğu, taraflar arasında kurumsal elektrik enerjisi satış sözleşmesinin imzalandığı, sözleşmenin 9.maddesinde “Taraflardan herhangi birisi sözleşme bitiş tarihinden itibaren doksan gün öncesine kadar sözleşmenin feshedilebileceğini diğer tarafa TTK.’ya uygun olarak bildirmediği sürece Sözleşme birer yıllık sürelerle kendiliğinden uzar.” 10.maddesinde “Tüketici, iki yıllık sözleşme süresi içerisinde herhangi bir zamanda haklı bir gerekçe olmadan sözleşmeyi sona erdirdiği takdirde Sözleşme çerçevesinde tahakkuk ettirilecek en yüksek elektrik faturasının iki katı tutarında fesih tazminatı bedeli ödemeyi kabul, beyan ve taahhüt ederim.” düzenlemesinin yer aldığı abonelik detay başlıklı belgelerden, davalının 23.01.2016 tarihi itibariyle davacı şirket abonesi olduğu, 14.07.2016 tarihi itibariyle başka bir tedarikçi aboneliğine geçtiği, davacı müzekkere cevabından davalının 5.230,05-TL bedelinde güvence bedelini davacıya ödediği, 01.01.2017 tarihinde 22.133,00-TL bedelli sözleşme ceza faturası düzenlendiği görülmüştür.
Mali müşavir bilirkişi aracılığıyla alınan rapor kapsamında; davalıya tahakkuk edilen ve en yüksek kullanım bedelini içeren 2016/4 ayına ait fatura bedelinin KDV dahil 11.066,50-TL olduğu, taraflar arasındaki sözleşmenin 10.maddesi uyarınca fesih ceza bedelinin bu miktarın iki katı olan 22.133,00-TL olacağı, davalının davacıya ödediği güvence bedeli 5.230,05-TL’nin mahsubu ile alacak bedelinin 16.902,95-TL olacağı, işleyen yıllık %16,8 oranındaki faizinin 925,82-TL olduğu, işlemiş faizin gider vergisinin ise 46,29-TL olduğu, dolayısıyla davacı alacağının 17.875,07-TL olduğu tespit edilmiştir.
Davalının tacir olması, aboneliğin şirkete ait oluşu dikkate alınarak, imzalanan abonelik sözleşmesinin “Elektrik Piyasası Tüketim Hizmetleri Yönetmeliğine” aykırı olduğu, geçersiz hükümler içerdiği iddiasına itibar edilmemiştir. Zira davacı basiretli bir tacir gibi hareket ederek imzaladığı sözleşme hükümlerine riayet etmekle yükümlü olmakla birlikte, “Elektrik Piyasası Tüketim Hizmetleri Yönetmeliği”nde tüketiciler lehine yapılan düzenlemelerden, tüketici sıfatına haiz olmadığından faydalanmasının mümkün olmadığı, davalının daha düşük bir fiyatla başka bir tedarikçi ile anlaşmış olmasının davacıdan kaynaklanan bir sebep olmadığı, fesihin haklı sebeple fesih sebebi olarak kabul edilmesinin mümkün olmadığı, davalının imzaladığı sözleşme hükümlerine riayet ederek, 9.madde uyarınca sözleşmeyi sonlandırmakla, aksi halde 10. Maddede belirtilen fesih tazminatını ödemekle yükümlü olacağı değerlendirilmiştir.
Taraflar arasında fesih cezasına işletilecek faiz oranının belirlenmesine ilişkin bir anlaşmanın bulunmaması, tarafların tacir oluşu, dava konusu işin ticari bir iş niteliğinde olduğu değerlendirildiğinden; fatura son ödeme tarihi 17.02.2017 ile takip tarihi 15.06.2017 tarihleri arasında işlemiş 2017 yılına ait avans faizinin hesabı mahkememizce yapılarak denetlenmiş olmakla, işlemiş faiz bedelinin 532,79-TL olduğu, işlemiş faize ilişkin gider vergisi bedelinin ise 26,63- TL olduğu kabul edilerek, davacının davasının toplam 17.462,38-TL üzerinden kabulüne, işleyecek faiz oranının %16,8 oranında belirlendiği hususunda taraflar arasında bir anlaşmanın mevcut olmaması, yıllık faiz oranının neye istinaden bu şekilde belirlendiği anlaşılamamış olmakla söz konusu alacağın likit olmadığı değerlendirildiğinden icra inkar tazminatının salt asıl alacak üzerinden hesaplanmasına, icra takibine konu alacağa ise tarafların tacir, işin ticari olması nedeniyle avans faizi işletilmesine karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile,
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğünün …….. esas sayılı dosyası üzerinden davacı alacaklı tarafından, davalı borçlu aleyhine yürütülen icra takibine yapılan İTİRAZIN KISMEN İPTALİNE, asıl alacak miktarı olan 17.462,38-TL (16.902,96-TL asıl alacak, 532,79-TL işlemiş faiz, 26,63-TL gider vergisi olmak üzere) üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
Devamına karar verilen 16.902,96-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi işletilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
Davalı itirazında haksız çıktığından ve alacağın 16.902,96-TL’lik kısmının likit olması sebebiyle İCRA İNKAR TAZMİNATI TALEBİNİN KABULÜ ile 12.741,00-TL toplam alacağın % 20’si üzerinden hesaplanan 3.380,59-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.192,85.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 307,58.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 885,27.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 31,40.-TL başvurma harcı ve 307,58.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 865,60.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 839,19 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderleri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 548,21.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
14/06/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır