Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.
T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/75 Esas
KARAR NO : 2022/553
DAVA : Ticari Ünvanın Korunması
DAVA TARİHİ : 22/01/2021
KARAR TARİHİ : 17/06/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 04/07/2022
Mahkememizde görülmekte olan Ticari Ünvanın Korunması davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekillerinin yaklaşık 25 yıldır kullanmakta olduğu ticari ünvanının davalı tarafından benzer nitelikte kullanılarak haksız rekabet oluşturduğunu belirterek ticaret ünvanına tecavüzün önlenmesini benzer ibarenin kaldırılmasını talep etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.
Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor sonuç kısmında özetle ; Haddecilik veya haddeleme işi” aynı zamanda taraf şirketlerin yaptıkları ticari işin niteliğini göstermesi ve TTK.m.43 uyarınca ticari unvana konulması yasa gereği zorunlu olduğu, davalının davranışının TTK m. 52 anlamında “ticari dürüstlüğe aykırı bir davranış” olarak nitelendirilemeyeceği, mahkememece aksine bir görüş oluşursa davalı ticari ünvanından sadece ağır sözcüğünün çıkarılması suretiyle iddia edilen hukuka aykırılıkların önlenebileceği belirtilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, TTK’nun 50.vd.maddeleri uyarınca ticaret ünvanının korunması davasıdır.
Davacı tarafça; davalının ticaret ünvanının davacı ile ayırt edilemeyecek kadar benzer olmasından dolayı haksız rekabet teşkil ettiğinden bahisle haksız rekabetin tespit ve meni ile davalının ticaret ünvanında yer alan “……… Haddecilik” ibaresinin çıkarılarak sicilden terkinine ve hükmün ilamına karar verilmesinin talep ve dava edildiği anlaşılmıştır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; davalının ticaret ünvanında yer alan “……… Haddecilik” ibaresinin davacı yönünden haksız rekabet oluşturup oluşturmadığı, taraf şirketler yönünden iktibas yaratıp yaratmadığı ve sonuç olarak davacının ticaret ünvanına tecavüz oluşturup oluşturmadığı hususları olarak belirlenmiştir.
Tarafların ticaret sicil kayıtları getirtilerek dosya arasına alınmış, incelenmesinde; davacı şirketin ticaret ünvanının “……… HADDECİLİK ANONİM ŞİRKETİ” olduğu, davalının ticaret se “……… HADDECİLİK DEMİR ÇELİK SANAYİ VE TİCARET LİMİTED ŞİRKETİ” olup davalının 31/12/2020 tarihinde tasfiyesine karar verilmesi neticesinde davalının bu ticaret ünvanının başına mevzuat gereği “TASFİYE HALİNDE” ibaresinin getirildiği, tasfiyenin henüz kapanmamış olduğu anlaşılmıştır.
Mahkememizce bir nitelikli hesaplamalar uzmanı, bir haksız rekabet (ticaret hukuku) uzmanı ve bir maden mühendisinden (sektör bilirkişisi) oluşan üç kişilik bilirkişi heyetinden 28/03/2022 tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; davalını davranışının ticari dürüstlüğe aykırı bir davranış olarak değerlendirilemeyeceği, mahkemenin aksi bir görüşe sahip olması durumunda davalı ticaret ünvanında bulunan “………” sözcünün çıkartılması suretiyle iddia edilen aykırılıkların önlenebileceği yönünde görüş bildirildiği görülmüştür.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; taraf şirketlerin faaliyet alanları dikkate alındığında, her iki şirketin ticaret ünvanlarında yer alan “……… Haddecilik” sözcüklerinin faaliyet alanları itibariyle yapılan işin gereği olarak kullanılan ibareler olup, davacı şirket tarafından ticaret ünvanına özgülenemeyeceği, davalının ticaret ünvanında yer alan “…….. ” sözcüğü ve yine “……. Sanayi ve Ticaret” eklerinin şirketlerin müşteri ve 3.şahıslar nezdinde karıştırılmasının ve iktibasın önüne geçtiği, yine davalı şirketin tasfiyeye girmesi nedeni ile ticaret ünvanının başına “Tasfiye Halinde” ibaresini aldığı gibi, her iki sermaye şirketinin farklı türde olduğu (davacı şirketin Anonim Şirket, davalı şirketin ise Limited Şirket olduğu), tüm bu nedenlerle ticaret ünvanının korunması hükümleri açısından TTK’nun 52.maddesinde veya haksız rekabet hükümleri açısından alnı kanunun 55.maddesinde yer alan dürüstlüğe aykırı bir davranıştan veya iktibasa yol açma durumundan söz edilemeyeceği sonuç ve kanaatine varılarak davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 59,30.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.17/06/2022
Katip ……
¸e-imzalıdır
Hakim …….
¸e-imzalıdır