Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/631 E. 2022/1038 K. 15.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/631 Esas
KARAR NO : 2022/1038

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/08/2021
KARAR TARİHİ : 15/11/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 08/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, faturaya dayalı icra takibine itirazın iptaline ilişkindir.
Davacı, dava dilekçesi ile özetle; davalıya mal teslim ettiğini, malların fatura bedelinin ödenmediğini, faturalara ilişkin başlatılan icra takibine haksız şekilde itiraz edildiğini iddia ederek davanın kabulüne ve itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesi ile özetle; aralarında mal alım satımının söz konusu olmadığını, davacının gönderdikleri kumaşlara fason baskı işini yaptığını, gönderdikleri kumaşları kendilerine teslim etmediğini, baskılarını yapmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.
Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı ….Şti. tarafından borçlu …..Şti.’ye yönelik 50.180,50-TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, alacağa yasal faiz işletilmesinin talep edildiği, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Uyuşmazlık, davacının davalıya alacağına konu malları teslim edip etmediği, teslim gerçekleşmiş ise davalıdan takibe konu cari hesap kapsamında alacaklı olup olmadığı ile icra takibine yapılan itirazın iptaline ilişkindir.
Taraf ticari defterlerinin incelenmesine ilişkin alınan bilirkişi raporu ile; taraf defterlerinin lehlerine delil teşkil etme niteliğine haiz olduğu, davacının ticari defter kayıtlarında, takip tarihi itibariyle davalıdan 50.180,50-TL alacaklı gözüktüğü, davalının ticari defter kayıtlarında ise takip tarihi itibariyle davacıya borçlu olmadığı, aksine davacıdan 31.011,52-TL alacaklı gözüktüğü tespit edilmiştir.
Taraf defter kayıtları arasındaki uyuşmazlığın, davacı defterlerinde kayıtlı olmayan 81.192,02-TL bedelli fiyat farkına ilişkin iade faturasından kaynaklandığı, bu faturanın “Teslim edilmeyen ürünlerimizden dolayı kaynaklanan gecikme bedeli” açıklaması ile tanzim edildiği, bu fatura dışında taraf defter kayıtlarının 50.180,50-TL davacı alacağını gösterir şekilde paralel olduğu anlaşılmıştır.
Somut olayda; davacının, davalı ürünlerine fason baskı işini gerçekleştirmek üzere anlaştığı, davacının bu işe karşılık 50.180,50-TL bedelli alacağının dayanağı olan 40.710,00-TL ve 29.470,50-TL bedelli faturaların davalı tarafça defterlerine kaydedildiği, davalının bu faturalara ilişkin BA bildiriminde de bulunduğu, davalı tarafça düzenlenen 81.192,02-TL bedelli fiyat farkı faturasının davacı kayıtlarında yer almadığı, iade faturası bedelinin, mallara ilişkin fatura bedellerinden fazla bir bedelle ve fiyat farkı/gecikme bedeli şeklinde çelişkili açıklamalar ile düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı alacağına konu faturaların, davalı defterlerine itirazsız kaydedilmiş olması ve bu faturalara ilişkin BA bildiriminde bulunulmuş olması, davalının kısmi ödeme de gerçekleştirmiş olması nezdinde mal tesliminin eksiksiz gerçekleştiğinin kabul edilmesi gerekmekle, itiraza uğramadan deftere kaydedilen faturalara konu malların eksik teslim edildiği iddiasının davalı tarafça ispat edilmesi gerekmektedir. Dosyada mevcut yazışmalar, tarafların dava ve cevap dilekçesinde beyan ettikleri hususlar ile paralel olup, herhangi bir ikrar veya yazılı delil başlangıcı söz konusu değildir. İade faturasının hem fiyat farkı hem de gecikme bedeli olarak düzenlenmesi başlı başına bir çelişki oluşturmakla, davalı her ne kadar ürünlerin teslim edilmemesinden dolayı gecikme bedeline ilişkin fatura düzenlemişse de, taraflar arasında ürünlerin belirli bir tarihte teslim edileceğine ilişkin herhangi bir anlaşma olduğuna dair bir delil de dosyada bulunmamaktadır. Bu kapsamda, davacının davasının kabulüne, davalıdan 50.180,50-TL alacaklı olduğuna, alacağın fatura ve cari hesaptan kaynaklanan likit bir alacak olması ve davalının itirazında haksız çıktığı göz önüne alınarak, davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş ve aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulüne,
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün ….. esas sayılı dosyası üzerinden davacı alacaklı tarafından, davalı borçlular aleyhine yürütülen icra takibine yapılan İTİRAZIN İPTALİNE, toplam alacak miktarı olan 50.180,50-TL üzerinden TAKİBİN DEVAMINA,
Devamına karar verilen 50.180,50-TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren YASAL faiz işletilmesine,
Davalı itirazında haksız çıktığından ve alacağın likit olması sebebiyle İCRA İNKAR TAZMİNATI TALEBİNİN KABULÜ ile 50.180,50-TL toplam alacağın % 20’si üzerinden hesaplanan 10.036,10-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.427,82.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 606,06.-TL peşin harç ile 250,90 TL icra peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 2.570,86-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30.-TL başvurma harcı ve 606,06.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.086,50.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı taraftan alınarak hazineye gelir kaydına,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
15/11/2022 10:35:53

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır