Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/511 E. 2022/804 K. 28.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/511 Esas
KARAR NO : 2022/804

DAVA : İtirazın İptali
DAVA TARİHİ : 29/08/2018
KARAR TARİHİ : 28/09/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 16/10/2022
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkil şirket tarafından Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı icra dosyası davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının borcu bulunmadığı iddiası ile itirazda bulunması üzerine takibin durduğunu, dava konusu takibin 15.10.2016 tarihinde davalının maliki olduğu …… Plakalı araç ile İstanbul Emniyet Müdürlüğüne ait ……..plakalı motorsiklete çarpması sonucu maddi hasarlı trafik kazası meydana geldiğini, müvekkil şirket sigortalısı olan davalı zararına sebebiyet vermiş olup, müvekkil firma tarafından işbu miktar karşılandığını, söz konusu hasara ilişkin olarak müvekkil şirket tarafından …….. Sigorta Ekspertiz şirketinden hasarı ve sorumluların tespiti için ekspertiz çalışması talep ettiğini, gerçekleştirilen ekspertiz çalışması sonucu 14.11.2016 tarih ve …… nolu rapor ile hasarın toplam miktarı 19.658,00-TL olarak hesaplandığını, dava ve takip konusu emtianın hasarlanması nedeniyle müvekkil şirket mağdur tarafın zararını tazmin etmek için müvekkil firma sigortacı sıfatı ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne 19.658,00-TL ödediğini, davamızın Kabulü ile borçlunun takibe, asıl alacağa ve faize ilişkin haksız itirazlarının kaldırılmasına, Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü …… Esas sayılı icra dosyasındaki Takibin Devamına, davalı borçlunun asıl alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili ile davalı şirket arasında tüketici ilişkisi olmadığını, Davanın görevli mahkemede açılmadığını, görevsizlik kararı verilmesi gerektiğini, davacı şirketin iddialarının haksız ve kötü niyetli olduğunu, ispat edilemeyen haksız davanın reddine, davacnın %20 oranında kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının zorunlu mali mesuliyet sigortası ile sigortalı bulunan davalıya ait aracın karıştığı kaza sebebi ile dava dışı 3. Kişiye karşı ödemiş olduğu zararın davalının sürücüsünün olay yerini terk etmesi sebebine ve ZMMS yan şartlarına dayanarak rücusu istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafın dava dilekçesinden özetle; 15.10.2016 tarihinde davalının maliki olduğu …….. plakalı araç ile İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne ait ……. plakalı motorsiklete çarptığını, davacı tarafından bu zararın karşılandığını, 15.10.2016 tarihli trafik kazası tutanağına göre sürücünün olay yerini terk ettiği, hasar meydana geldikten sonra ehliyetin bulunmaması nedeniyle olay yerinin terk edildiği, ktk 81,95 ve poliçe genel şartlarının b4/f maddesi gereğince sürücünün olay yeri terk etmesi ağır kusur nedeniyle sigorta şirketinin ödemek zorunda kaldığı tazminatı rucuen tazmin etmek durumunda olduğunu, itirazın iptalini talep ettiği,
Davalı tarafın cevap dilekçesinden özetle; Mahkemenin görevine itiraz ettiği, kusur oranının tespitini, kazada davalı ve araç sürücüsünün kusurlu olmadığını, sürücünün olay yerinden kaçmadığını, sürücünün kusuru olmadığını davanın reddini talep ettiği,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, olay günü meydana gelen trafik kazasında davalının olay yerini terk edip etmediği, kazadaki kusur oranının ne olduğu, davacının kaza nedeniyle sigortalısına ödemiş olduğu tazminatın rücuen tahsilini talep edip edemeyeceği noktalarında toplandığı ,
Dosyanın yapılan incelemesinde, iş bu davanın Bakırköy Tüketici Mahkemesinde açıldığı, görevsizlik kararı ile mahkemenin ……. esasına kaydedildiği, Mahkememizce karşı görevsizlik kararı verilerek İstanbul BAM ….. HD’nin …… esas …….. karar sayılı ilamıyla Mahkememizin görevsizlik kararının kaldırıldığı, yargılama ….. esas üzerinden devam olunduğu, iş bu davanın itirazın iptali davası olup hak düşürücü sürede açıldığı, icra takibinde rücu sebebinin olay yeri terk olarak belirtildiği, itirazın iptali davasının icra takip talebi ile sıkı ilişki içerisinde olduğundan, iş bu davanın icra takibinde belirtilen nedenle bağlı olduğu,
Dosyada delillerin toplandığı, kaza ve olay yeri terke ilişkin tanık dinlendiği, bilirkişiler ……. ‘ten oluşan heyetten rapor alındığı, raporda sigortalı araç sürücüsünün tam kusurlu olduğu, davacı sigorta şirketinin 19.658 TL sigorta tazminatı ödediği, kaza tespit tutanağından olay yerinden firarın belirtildiği, tutanakta belirtilen …….’nın tanık olarak dinlenildiği, tanığında aracı süren kişinin olay yerinden kaçtığını teyit ettiği, bu nedenle olay yerini terk edilmesi iddiasının ispatlandığının kabul edildiği,
Emsal ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 26. HUKUK DAİRESİ’nin ESAS NO: 2019/565,KARAR NO: 2021/1254 sayılı ilamında;
“KTK’nun 95. maddesinde, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigortacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği öngörülmüş olduğundan, sigorta sözleşmesinin tarafı (akidi) olan sigorta ettiren davalı, sigorta poliçesinin ve sigorta genel şartlarının kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmekle yükümlüdür.
Sigorta sözleşmesine dayalı rücu davalarında, tarafların yükümlülüklerinin belirlenmesinde, taraflar arasındaki ilişkinin sözleşme ilişkisi olması nedeniyle, poliçe ve poliçenin tanzim tarihinde yürürlükte bulunan sigorta genel şartları nazara alınır.
Somut olayda, davacı ile davalı arasında tanzim edilen Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Mesuliyet Sigortası 08.09.2015 tanzim tarihlidir. Bu nedenle rücu şartlarının belirlenmesinde 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının nazara alınması gereklidir.
Sigorta Genel Şartlarından Sigortanın, sigortalıya rücu hakkı “B.4. Zarar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortanın Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı maddesinde düzenlenmiş, ilgili madde “Sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez.
Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigortalıya rücu edebilir.
Sigortalıya başlıca şu nedenlerle rücu edilir:
a) Tazminatı gerektiren olay, sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kasti bir hareketi veya ağır kusuru sonucunda meydana gelmiş ise,
b) Tazminatı gerektiren olay, aracın ilgili mevzuat hükümlerine göre gereken ehliyet ameye sahip olmayan veya geçerliliğini yitirmiş sürücü sertifikasına sahip ya da ehliyetine geçici/sürekli el konulmuş kimseler tarafından sevk edilmesi veya trafik kurallarının ihlali sonucunda meydana gelmiş ise,
c) Aracın, uyuşturucu madde veya ilgili mevzuatta belirlenen seviyenin üzerinde alkollü içki almış kişilerce veya aynı mevzuatta alkollü içki alamayacağı belirtilen kişilerce alkollü içki alınmak suretiyle kullanılması sırasında meydana gelen zararlar,
ç) Tazminatı gerektiren olay, yolcu taşımaya ruhsatlı olmayan araçlarda yolcu taşınması veya yetkili makamlarca tespit edilmiş olan istiap haddinden fazla yolcu veya yük taşınması veya patlayıcı, parlayıcı ve tehlikeli maddeleri taşıma ruhsatı bulunmayan araçlarda, bu maddelerin parlama, tutuşma ve infilakı yüzünden meydana gelmiş ise,
d) Sigortalının rizikonun gerçekleşmesi halinde bu genel şartların B.1. maddesinde belirtilen yükümlülükleri yerine getirmemesinden dolayı zarar ve ziyan miktarında bir artış olursa,
e) Tazminatı gerektiren olayın aracın çalınması veya gasp edilmesi sonucunda olması halinde, çalınma veya gasp edilme olayında sigortalının kendisinin veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin kusurlu olduğu tespit edilirse,
f) Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitme, can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,
Sigortacı rücu sebeplerine dayanarak tazminat sürecini geciktiremez ve bu sebeplere dayalı bilgi ve belgeyi hak sahibinden talep edemez.” denilerek, sigortacının sigortalıya rücu edebileceği durumlar belirlenmiştir. İlgili maddede sayılan rücu sebepleri birbirinden bağımsız sebepler olup, rücu sebeplerinden birinin bulunması halinde sigorta şirketi yapılan hasar ödemesinin rücuen tazminini sigortalısından talep edebilir.
Bu çerçevede, 01.06.2015 tarihinden önceki sigorta genel şartlarında olay yerini terk, kaza tutanağı ve alkol vb. belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranılması rücu şartı olarak öngörülmemişken, ilgili maddenin (f) bendinde, belirli durumların haricinde olay yerinin terk edilmiş olması, kaza tutanağı ve alkol v.b. belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranılması da, rücu şartı olarak düzenlemiştir. Genel Şartlar B4-f bendi kapsamında sigortanın, sigortalısına rücu edebilmesi için ilgili yükümlülüklerin yerine getirilmemesi yeterli olup, sigortacının, sigortalısına rücu için sürücünün alkollü olduğunu yahut kasti eyleminin varlığını kanıtlaması istenemez.
Sigorta genel şartları B4-f bendin kapsamında sigortalı, sürücünün olay yerini terk etmiş olması durumunda ancak;
-Bedeni hasara neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gitmesi,
-Bedeni hasara neden olsun veya olmasın can güvenliği nedeniyle uzaklaşma gibi zorunlu hallerde, ilgili maddeden kaynaklanan sorumluluklardan kurtulur.
Davacının talebi genel şartlar “B4-f” maddesi gereğince sürücünün olay yerini terkine dayalı olup, ispat yükü davalıdadır. Davalı taraf ZMSS genel şartlarında öngörülen haklı sebeplerin varlığını ve haklı sebebe dayanılarak olay yerinin terk edildiğini somut şekilde ispatlayamamıştır.” denildiği,
Somut olayın, emsal Yargı içtihatları ile birlikte incelenmesi sonucunda, taraflar arasında ZMM sigorta poliçesi ilişkisi olduğu, davalı tarafın araç maliki olduğu, poliçe başlangıç tarihinin 9.9.2016 tarihi olduğu, 15.10.2016 tarihli trafik kazasında davalının maliki olduğu aracı kullanan sürücünün olay yerini terk ettiği, bu hususunun kaza tespit tutanağı ve tanık beyanı ile ispatlandığı, davalı tarafın olay yerini terkin tedavi ve yardım amaçlı sağlık kuruluşuna gidilmesi veya can güvenliği sebebinden kaynaklandığına ilişkin savunmasının olmadığı, davacı sigorta şirketinin 3. Kişiye yaptığı 19.658 TL ödemeye ilişkin dekontu sunduğu, alacak miktarının raporda 18.821,81 TL hesaplandığı, itirazın iptali davasında işlemiş faiz talebinin olmadığı, faiz olarak %9 yasal faiz oranı talep edildiği, dosya kapsamında kusura ilişkin rapor alındığı, alacağın likit olmadığı dikkate alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
Davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin, takipte talep edilen 18.821,81 TL fatura alacağı üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
Devamına karar verilen alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal faiz işletilmesine,
2- davaya konu talebin yargılamayı gerektirdiği, likit olmadığı icra inkar tazminat talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine
3-davalının kötüniyet tazminat talep şartları oluşmadığından reddine,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.285,72.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 335,71.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 950,01‬.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 35,90.-TL başvurma harcı ile 335,71.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 2.725,15.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 2.609,06.-TL’sının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 836,19TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
10-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen kararının, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstanbul BAM ‘ne İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 28/09/2022

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır