Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/363 E. 2021/428 K. 28.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/363 Esas
KARAR NO : 2021/428

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 20/04/2021
KARAR TARİHİ : 28/04/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ :

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 20/04/2021 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;Müvekkili sigorta şirketi tarafından ……. Mah. ……. Cad. 2 / D:1 Esenyurt/İstanbul adresinde bulunan işyeri, …… numaralı 21/01/2020 – 26/12/2020 başlangıç ve bitiş tarihli Kapsamlı İşyeri Sigorta Poliçesi ile sigortalı …… Turizm Ve Ticaret A.Ş. adına sigortalı olduğunu, 18.03.2020 tarihinde sigortalı işyerinde dahili sudan kaynaklı olarak hasar meydana geldiğini, ……. Sitesi’nin yanında konumlanan sigortalı işyeri, siteye ait istinat duvarının çökmesi sonucu hasar gördüğünü, bu hasarın alınan ekspertiz raporundan görülebileceğini, ……. sitesinin kendi sınırları içinde bulunan atık su hatlarında kaçak olduğu bu sebeple de işyerinin binasının baktığı istinat duvarının yıkılması sonucu gerçekleştiğini, müvekkili şirkete yapılan müracaat sonucu açılan hasar dosyası ile 5684 sayılı Kanun’un 22. maddesi uyarınca bağımsız ve uzman eksper tarafından hasarın niteliğinin ve miktarının tespiti için yaptırılan ekspertiz incelemelerine istinaden hazırlanan rapora dayanarak toplam 201.375,00.-TL hasar tazminatı müvekkil şirket tarafından, poliçe kapsamında, ilgili hasar dosyası üzerinden dava dışı sigortalıya ödendiğini, sigortalı taşınmazda zarara yol açan istinat duvarının yıkılmasından dolayı davalı tarafın izafet etmekte olduğu yapı maliki sıfatına haiz olan kat maliklerinin sorumlu olduğunu, işbu nedenle müvekkili şirket tarafından yapılan ödemenin halefiyet prensipleri gereği davalı taraftan rücuen tazmininin gerektiğini, arabuluculuk bürosu kapsamında davalı taraf ile gerçekleştirilen arabuluculuk görüşmesinin olumsuz sonuçlandığını, ileride telafisi mümkün olmayan zararların doğmasını engellemek ve müvekkili şirketin alacağının yargılama sonucu ödenmesinin güvence altına alınması adına, davalının mal varlığı üzerine ihtiyati haciz konulması gerektiğini, açıklanan nedenlerle davanın kabulü ile, uyuşmazlık ile Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi ….. Esas numarası altında kayıtlı dosya konusu uyuşmazlığın aynı riziko adresine bağlı poliçe ve kazaya ilişkin olduğunu, her iki davanın da, müvekkili tarafından teminat altına alınan sigorta ilişkisi kapsamında, zarar gören sigortalısına yapılan ödemenin sorumlu davalıdan rücuen tazminine ilişkin olduğunu, bu nedenle bahsi geçen davaların, usul ekonomisi ilkesi uyarınca birleştirilmesine karar verilmesini, icra takibine yapılan haksız itirazın iptalini, davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, harç, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.

GEREKÇE
HMK nun davaların birleştirilmesi başlıklı 166. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4)Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır….” hükmünü amirdir.
HMK’nun davaların birleştirilmesi ve ayrılmasında kanun yolları başlıklı 168. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Şu kadar ki, bu husus tek başına, bölge adliye mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme; Yargıtayda ise bozma sebebi teşkil etmez.” hükmünü amirdir.
Bu açıklamalar ışığında; Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesi ….. Esas sayılı dosyasının celb edildiği, davacının, … olduğu, davalının …, davanın itirazın iptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) talepli dava olduğu, bu nedenle iş bu dosya ile dosyamız arasında hukuki, fiili ve şahsi bağlantı bulunduğundan (davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle) usul ekonomisi gereğince işbu dava dosyamızın HMK nun 166. maddesi gereğince sözü geçen dava dosyası ile birleştirilmesine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememiz dosyası ile Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi …… Esas sayılı dosyası arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğu anlaşıldığından her iki dosyasının BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Mahkememiz esasının bu şekilde kapatılmasına,
3-Birleştirmenin Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesi …… Esas sayılı dosyası üzerinde yapılmasına ve yargılamanın bu dosya üzerinden devamına,
4-Yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti konusunda birleşen dosya üzerinden karar verilmesine,
Dair; ön inceleme aşamasında evrak üzerinde yapılan inceleme neticesinde esas ile birlikte mukabil olmak üzere karar verildi.28/04/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır