Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/312 E. 2021/866 K. 07.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/312 Esas
KARAR NO : 2021/866

ASIL VE BİRLEŞEN DOSYADA

ASIL VE BİRLEŞEN DOSYADA

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2021
KARAR TARİHİ : 07/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 12/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan davanın yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil şirket, ayakkabı sektöründe faaliyet gösterdiğini, davalı ………, davalı ……… Ayakkabı şirketinin yetkilisi ve ortağı olduğunu, müvekkil ile davalı arasında cari hesaba dayalı olarak ayakkabı ticareti gerçekleşmekte, müvekkil yer yer davalıya pazarlama hizmeti de verdiğini, Taraflar arasındaki ticaret uzunca bir süre devam etmiş, ancak yakın bir geçmişte “………” ve “………..” firmaları borçlarını ödeyemez duruma geldiğini, bu firmaların verdiği çekler ve bonolar süresinde ödenmediğini, bunun üzerine davalılar, müvekkilin de cirosunun bulunduğu çekleri ve bonoları icra takibine koyduğunu, davacı “………” ve “………..” ile olan ticari ilişki haricinde de davalıdan mal alışlarında bulunduğunu, bunun için davalıya zaman zaman nakit avanslar gönderdiğini, davalı son döneme kadar müvekkile gönderdiği avanslar karşılığında mal teslim etmekteyken, son dönemde nakit avans aldığı halde müvekkile mal sevkiyatını durdurduğunu, Bakırköy …….. İcra Dairesi’ nin ………. E.,Bakırköy ……… İcra Dairesi’ nin …….. E., İstanbul ……. İcra Dairesi’ nin …….. E.,İstanbul ……… İcra Dairesi’ nin ……. E., İstanbul …… İcra Dairesi’ nin ……… E.,İstanbul ……… İcra Dairesi’ nin ……. E., İstanbul ……… İcra Dairesi’ nin …….. E. İstanbul …….. İcra Dairesi’ nin …….. E. Sayılı dosyaları ve tüm bu dosyaların müstenidatı olan senetler sebebi ile müvekkilin borçlu olmadığının tespitine, Yargılama sonunda asıl alacağın %20’ sinden az olmayacak tutardaki kötü niyet tazminatının davalıdan alınarak müvekkile verilmesine, Fazlaya ilişkin haklarımızın saklı tutulmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa müşterek ve müteselsilen yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bakırköy …….. Asliye Ticaret Mahkemesinin ……… Esas, …….. Karar sayılı birleştirme ilamıyla dosya mahkememize gönderilmiş, dosyanın davacının ……… Ayakkabıcılık ve Deri Mamülleri Sanayi ve Dış Ticaret Limited Şirketi, davalının ……… Ayakkabıcı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi olduğu, dava konusunun kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit davası olduğu anlaşıldı.

Mahkememiz dosyası ile birleşen Bakırköy …….. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dava dosyasında;
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin, davalının ……… ve ……… için ürettiği ayakkabıların pazarlamasını yaptığını, davalınında bu ürünleri davacıya fatura ettiğini, davacınında bunları ……… ve ………’ya fatura ederek, onlardan almış olduğu çekleri ve bonoları muhasebe nizamı gereği ciro ederek davalıya teslim ettiğini, çeklerdeki davacı cirosunun gerçek bir borç ilişkisine dayanmadığını, taraflar arasında bu konuda 10/02/2020 tarihli protokol imzalandığını, müvekkilinin, ayrıca kendisiyle ilgili mal alım satımı da yapmakta olup, bunlarla ilgili yaptığı avans ödemelerine rağmen mal teslim edilmediğini, Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü’nün ……… esas sayılı dosyasına konu ………. Bankasına ait 31/12/2019 keşide tarihli, 40.000,00 TL bedelli ve …….. bank’a ait 30/11/2019 keşide tarihli 80.000,00 TL bedelli çeklerden dolayı davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı cevap dilekçesinde özetle; borçlunun dava dilekçesinde, doğruyu söyleme mükellefiyetine uymadığını, ……… mağazasıyla ilgili bir protokol ve ibraname olmadığını, icra takibine konu çeklerle ilgili bir ibraname olmadığını, zaten yasaya uygun bir ibraname de olmadığını, ……… Deri firmasıyla ilgili gabinle malul bir belge olduğunu, onunda hükmünün kalmadığını, borçlunun avans verdiği iddiasına ilişkin bir makbuz ibraz etmediğini, takibe konu çekte borçlu lehtar ciranta olup, imzanın inkar edilmediğini, davacının kendi nam ve hesabına ticaret yapan bir tüzel kişilik olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
Davacı vekilinin 07/10/2021 tarihli duruşmadaki beyanında; İstanbul …….. ATM’nin ……. Esas sayılı dosyası da aynı protokole ilişkin olduğunu, iş bu dosya ile İstanbul ……..ATM dosyasının birlikte görülmesi gerektiğini, birleştirilme kararı verilmesini beyan ve talep etmiştir.
GEREKÇE:
Uyuşmazlık konusunun; Asıl ve birleşen dosyaya konu dosyalar 10/02/2020 tarihli sözleşme/protokol esas alınarak davacının Bakırköy …….. İcra Dairesinin ……… Esas, Bakırköy ……… İcra Dairesinin ……. Esas, İstanbul ……. İcra Dairesinin …….. Esas, İstanbul ………. İcra Dairesinin …… Esas, İstanbul ……….. İcra Dairesinin …… Esas, İstanbul ……. İcra Dairesinin ……… Esas, İstanbul …….. İcra Dairesinin …….. Esas, İstanbul …….. İcra Dairesinin ……… Esas sayılı icra takiplerinden dolayı borçlu olmadığının tespiti, aralarındaki ticari ilişkinin niteliği hususlarına ilişkin olduğu anlaşılmıştır.
HMK nun davaların birleştirilmesi başlıklı 166. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış davalar, aralarında bağlantı bulunması durumunda, davanın her aşamasında, talep üzerine veya kendiliğinden ilk davanın açıldığı mahkemede birleştirilebilir. Birleştirme kararı, ikinci davanın açıldığı mahkemece verilir ve bu karar, diğer mahkemeyi bağlar. (2)Davalar, ayrı yargı çevrelerinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde açılmış ise bağlantı sebebiyle birleştirme ikinci davanın açıldığı mahkemeden talep edilebilir. Birinci davanın açıldığı mahkeme, talebin kabulü ile davaların birleştirilmesine ilişkin kararın kesinleşmesinden itibaren, bununla bağlıdır. (3)Birleştirme kararı, derhâl ilk davanın açıldığı mahkemeye bildirilir. (4)Davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması durumunda, bağlantı var sayılır……” hükmünü amirdir.
HMK nun davaların birleştirilmesi ve ayrılmasında kanun yolları başlıklı 168. maddesi “(1)Aynı yargı çevresinde yer alan aynı düzey ve sıfattaki hukuk mahkemelerinde görülmekte olan davalar yönünden verilen birleştirme ve ayırma hususundaki ilk derece mahkemesi kararlarına karşı istinaf yoluna; bölge adliye mahkemesi kararları hakkında ise temyiz yoluna, ancak hükümle birlikte gidilebilir. Şu kadar ki, bu husus tek başına, bölge adliye mahkemesinde hükmün kaldırılarak esastan incelenme; Yargıtayda ise bozma sebebi teşkil etmez.” hükmünü amirdir. Bu açıklamalar ışığında; İstanbul ………. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin ……. Esas sayılı dosyasının uyaptan yapılan kontrolde; davacının …….. Ayakkabıcılık ve Deri Mamülleri Sanayi Dış Ticaret Limited Şirketi, davalıların ise ……… Ayakkabı Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ve ……… olduğu, dava konusunun aynı protokole ilişkin olduğu, bu nedenle iş bu dosya ile dosyamız arasında hukuki, fiili ve şahsi bağlantı bulunduğundan (davaların aynı veya birbirine benzer sebeplerden doğması ya da biri hakkında verilecek hükmün diğerini etkileyecek nitelikte bulunması nedeniyle) usul ekonomisi gereğince işbu dava dosyamızın HMK nun 166. maddesi gereğince sözü geçen dava dosyası ile birleştirilmesine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Mahkememizin iş bu dosyası ile İstanbul ………. .Asliye Ticaret Mahkemesinin ……. esas sayılı dosyası arasında bağlantı bulunduğundan HMK 166 /1 maddesi gereğince BİRLEŞTİRİLMESİNE,
2-Yargılamaya İstanbul …….. Asliye Ticaret Mahkemesinin …….. esas sayılı dosyası üzerinden devamına,
3-Birleştirme kararının HMK m.166/3 gereğince derhal mahkemesine BİLDİRİLMESİNE,
4-Yargılama harç ve giderlerinin birleştirilen dosyadan verilen nihai kararla birlikte değerlendirilmesine,
5-Talep üzerine kararın tebliğ ve kesinleşmesinden sonra, gerekli posta giderleri verildiğinde işbu birleşen dava dosyasının İstanbul ……… Asliye Ticaret Mahkemesinin ……… Esas sayılı dosyası arasına gönderilmesine.
Dair, HMK md.166/2 gereğince iş bu kararın tebliğden itibaren iki haftalık süre içerisinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere davacı tarafın yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile karar verildi. 07/10/2021

Başkan ……
¸e-imzalıdır
Üye ……….
¸e-imzalıdır
Üye ………
¸e-imzalıdır
Katip ………
¸e-imzalıdır