Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/147 E. 2021/970 K. 28.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/147 Esas
KARAR NO : 2021/970

DAVA : Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi)
DAVA TARİHİ : 12/02/2021
KARAR TARİHİ : 28/10/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/11/2021

Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı şirket, İstanbul Ticaret Sicilinin ,……. ) numarasına kayıtlı olup; merkezinin Zeytinburnu olduğunu, davacı ………., davalı şirket sermayesinin (%33,3) oranındaki paylarının/hisselerinin sahibi azınlık ortağı olduğunu, davalı şirketin 17.08.2020 tarihinde yapılan Olağan Genel Kurul Toplantısında görev yapmak üzere yönetim kurulu üyeliği ve başkan yardımcılığına atanmış; şirketi münferiden temsil yetkisi verildiğini, ancak olağan genel kurul toplantısında oy birliği ile karar alınmış olmasına karşın yineledikleri yönetim kurulu çoğunluk kararı ile yönetim kurulu üyesi (YK) seçimi, yk üyelerinin ücretleri ile huzur hakkı, ikramiye ve prim gibi haklarının belirlenmesi, yk üyelerinin (TK. m.395 ve 396) hükümleri kapsamında gerekli iznin verilmesi, yönündeki gündem konularını görüşüp karara bağlamak üzere, haklı hiçbir neden ya da gerek bulunmadığı halde şirket genel kurulunu 13.11.2020 günü olağanüstü toplantıya çağrılması kararlaştırıldığını, anılan toplantıda, sözü edilen gündem konuları davacının muhalefetine karşın çoğunluk oyları ile kabul edildiğini, İleri ……. A.Ş. ve …….. Yapı Taahhüt San. ve Tic. Ltd. Şti.’nin, tüm ticari defter kayıtları ve dayanağı olan belgeler ile, bilgisayar siteleri kayıtları; mali ve finansal tabloları ve dayanakları olan belgeler üzerinde ayrıntılı inceleme yapıp rapor düzenlemek üzere uzman ticaret/şirketler hukuku öğretim üyesi, yeminli mali müşavir, serbest muhasebesi mali müşavir’in özel denetçi kurulu olarak atanmasına karar verilmesini, özel denetçi kurulu ücretleri ve tüm giderleri ile avukatlık ücretinin davalı şirkete yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde ÖZETLE; Pay sahibinin özel denetim talep etme hakkını kullanabilmesi için öncelikle bilgi alma/inceleme hakkını kullanmış olması gerektiğini, bu ön şartın usulüne uygun kullanılmaması durumunda özel denetim talebinin dinlenebilmesi mümkün olmadığını, davacı işbu dava konusu özel denetim talebini …….. sürebilmek adına ön şart niteliğindeki bilgi alma/inceleme hakkını usulüne uygun olarak kullanmadığını, davacının genel kurul toplantısından önce göndermiş olduğu ihtarname, TTK madde 437’de ayrıntılı olarak düzenlenmiş olan bilgi alma/inceleme prosedürüne hem usul hem de esas bakımından açıkça aykırı olduğunu, genel kurul toplantısında ise bilgi alma/inceleme anlamına gelebilecek hiçbir talepte bulunulmadığını, kanuni ön şart niteliğindeki bilgi alma/inceleme hakkının kullanılmamış olması nedeniyle işbu davanın usulden reddini, ilgili kanun hükmünün sınırlarını açıkça ihlal eden ve belirli bir olayın açıklığa kavuşturulması talebi içermeyen işbu davanın reddini, kanunen şart koşulmasına rağmen, kanunun veya esas sözleşmenin ihlali suretiyle şirketin zarara uğratıldığının iddia ve ikna edici bir şekilde ispat edilemediği ve halihazırda şirketin hiçbir şekilde zarara uğratılmadığı göz önünde bulundurularak davanın reddine, yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, TTK’nun 438 ve devamı maddeleri gereğince Anonim Şirkete Özel Denetçi Atanması talebine ilişkindir.
“Özel Denetim İsteme Hakkı” başlıklı TTK.nun 438. maddesi gereğince; “….her pay sahibi, pay sahipliği haklarının kullanılabilmesi için gerekli olduğu takdirde ve bilgi alma veya inceleme hakkı daha önce kullanılmışsa, belirli olayların özel bir denetimle açıklığa kavuşturulmasını, gündemde yer almasa bile genel kuruldan isteyebilir. Genel kurul istemi onaylarsa, şirket veya her bir pay sahibi otuz gün içinde, şirket merkezinin bulunduğu yerdeki asliye ticaret mahkemesinden bir özel denetçi atanmasını isteyebilir….” Buna göre istemde bulunmak için şu koşulların birlikte bulunması gerekir;
-Talepte bulunanın pay sahibi olması,
-Haklı nedenin varlığı (pay sahipliği haklarının kullanımı ile ilgili)
-Bilgi alma ve/veya inceleme hakkının daha önce kullanılmış olması,
-Bilgi alma ve/veya inceleme konusu olguların somutlaştırılması,
-Genel Kurul’un istemi onaylaması,
-Onaydan itibaren otuz günlük hak düşürücü süre içinde başvuru.
“Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı”, aynı başlık altında TTK.nun 437/5. maddesinde düzenlenmiştir. Buna göre; “…Bilgi alma veya inceleme istemleri cevapsız bırakılan, haksız olarak reddedilen, ertelenen ve bu fıkra anlamında bilgi alamayan pay sahibi, reddi izleyen on gün içinde, diğer hâllerde de makul bir süre sonra şirketin merkezinin bulunduğu asliye ticaret mahkemesine başvurabilir. .”
TTK.nun 439. maddesinde düzenlenen başvuru yolu ise; TTK 437/5 maddesine göre bilgi alma ve inceleme prosedürünün işletilmesi sonrasında TTK 438/2 madde gereğince istemin onaylanmaması(reddi) durumunda devreye girmektedir. TTK.nun 439. maddesi gereğince özel denetim isteğinin reddi için daha önce Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı’nın kullanılmış olması(dolaylı zorunluluk) gerektiğinden bu hak kullanılmamış ise genel kurulun istemin onaylanması yahut reddi hakkında bir karar verme yetkisi dahi bulunmamaktadır. Böyle bir durumda genel kurul, herhangi bir gerekçeyle talebi reddetse bile şeklen var olan bu ret kararı, mahkemeden özel denetim talebinde bulunma hakkı doğurmaz. Zaten açılan davada da TTK 439. maddesi gereğince değil TTK 438. maddesine göre talepte bulunulmuştur.
Bilgi Alma ve İnceleme Hakkı’nın kullanılmış olması, Özel Denetim İsteme Hakkı’nın kullanımı için bir ön koşuldur.
Yasa koyucu, bilgi alma ve inceleme hakkının kullanımı suretiyle ilgili konular açıklığa kavuşturulabileceğinden istisnaî bir yol olan özel denetçi tayinine gerek kalmadan sorunun çözülebileceğini öngörmüştür.
Somut olayda, davacı tarafından bilgi alma-inceleme prosedürünün TTK 438 ve 439. Maddeleri uyarınca usulüne uygun olarak yerine getirilmemiş olması sebebiyle davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının REDDİNE,
2-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
6-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı TTK 437 ve 438. Maddeleri uyarınca kesin olarak verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 28/10/2021

Başkan ………
¸e-imzalıdır
Üye …….
¸e-imzalıdır
Üye …….
¸e-imzalıdır
Katip ……..
¸e-imzalıdır