Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1020 E. 2022/996 K. 07.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1020 Esas
KARAR NO : 2022/996

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/12/2021
KARAR TARİHİ : 07/11/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 07/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle; Davalıya düzenlenen Eyüpsultan … Noterliği … sayılı ihtarname 20.9.2019 tarihinde tebliğ edilip sonuçsuz kaldığını, dava şartı arabuluculuk başvurusu 29.11.2019 tarihinde anlaşmazlıkla sonuçlandığını, müvekkili şirket davalıdan 08.04.2019 tarih 11.000.- TL. tutarlı faturayla standart aksesuarları ile 2 adet komple … elektronik dikiş makinesi satın aldığı, bedelini tamamen ödediği,
söz konusu makineler ayıplı olduğu, işlem yapılan ürünlere zarar verdiğinden hiçbir zaman kullanılamadığı, 18.04.2019, 24.04.2019 ve 26.04.2019 tarihlerinde arızalar davalıya bildirilmiş, bakım için gelen görevliler sorun giderildi diyerek servis formları düzenlendiği, makinelerdeki sorunlar giderilmediği, sorunlu makineler 03.05.2019 tarihinde davalıya gönderildiği halen de davalının yedinde bulunduğunu kısa zamanda bir çok kez servise giden makineler, Müvekkili şirketteyken de çok kısa süreli olarak kullanılmış arıza yapınca servise gitmeyi beklediğini, dikiş makineleri, dikilen mala zarar vermekte, sakatlamakta ve personel için de risk oluşturduğunu, makinelerin kullanımı hiçbir şekilde mümkün olmadığını, ayıplı mallar, halen davalı tarafın elinde bulunduğunu taraf mal bedellerini iade talebimizi kabul etmediğinden dava açıldığı davanın kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; Davacının iddiaları gerçek dışı ve kötü niyetli olduğu, müvekkili şirket 60 yıla yakın bir süredir dünya devi … dikiş makinelerinin Türkiye Distribitörü olduğu, davacıya satışı yapılan makineler müvekkil şirketin çok uzun yıllardır satışını yaptığı model yenilemeleri ile de üretici firmanın 100 yılı aşkın olarak ürettiği ana modeldeki makine olduğu, söz konusu makine tüm dünyada tekstil sektöründe gözü kapılı herkesin üstünlüğünü kabul ettiği bir makine olduğunu, Bu makine patenti, üretimi, çalışması, kalitesi vs ile muadili diğer tüm markalara üstünlüğünü kabul ettirmiştir bir makine olduğu, davaya konu makine düz dikiş makinesi olup niteliği gereği sektörde en çok satılan makine olduğu, her yıl dünyaya milyona yakın adet civarında satışı gerçekleştirildiğini, ülkemizde de yüzbinlere yakın adette satışı yapılan bir makine olup bu satış rakamlarını ve başarısını çalışması, sağlamlığı, sorunsuzluğu vs ile yakalamış bir model olduğunu, 1970 yılı üretimleri dahi halen bir çok terzi ve atölyede çalışmakta ve iş ürettiğini, Davacı bu makinelerden sadece iki adet satın aldığını, makinelere karşı şirket çalışanları direnç göstermişler ve makineleri istemediklerini, manasız şikayetlerle servis istemişler ve teknik servis ekibimiz gittiğinde ise makinelerde kullanıcı hatası dışında sorun göremediğini, müşteri memnuniyeti çerçevesinde kullanıcı hatalarından kaynaklanan ve makinelerin ayarlarında yaptıkları bozulmalar düzeltilmiş, kullanım şekli tekrar izah edilerek çalışır vaziyette bırakıldıklarını, ancak davacı buna rağmen kötü niyetle makineleri bu sefer müvekkil şirketin bünyesinde bulunan teknik servis merkezine gönderdiği, yapılan kontrollerde yine makinelerde sorun olmadığı tespit edilmiş ve durum davacıya bildirildiği, ancak davacı üzerinden 2,5 yıl geçmesine rağmen makineleri dahi gelip almadığını, davacı üzerinden geçen 2,5 yıla ve defalarca söylenmesine rağmen gelip almadığı için makineler halen şirketimiz teknik servisi deposunda beklediğini, zaten makineler üzerinde yapılacak teknik bilirkişi incelemesi ile konu ve iddialarımız net bir şekilde anlaşılacağını, davacı bu makineleri 2,5 yıldır teknik servisten almamış ve makineler depolanmak zorunda kaldığı, depolama maliyetine ilişkin dair talep hakkımız saklı olduğunu beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
Bilirkişi raporu sonuç kısmında özetle ;… Numaralı ve … numaralı künye sahip “ …. Elektronik Dikiş Makinesi ve eklerinin gizli ayıplı olduğu, bu gizli ayıp ile; alıcının ve /veya tüketicinin, malı iade etme / kendisince alınanan malın, alım sözleşmesinden cayma hakkının bulunduğu, bu söz konusu makinelerin güncel tarih itibariyle üretiminin yapılmadığı ve bu sebeple de ülkemiz içinde sıfır satışının da olmadığı kıymet takdiri olarak ise 1 bir adet makine değeri için 756,00 USD ve/veya karşılığı olan makinenin emsal unsurlar ile aynı firmanın üretimi olan …. Marka düz dikişi makinesinin sıfır rayiç fiyatı olarak, TL değerinin ise; 12.400,00TL + KDV Olduğu, görüşü ile, davalının davacı tarafa, iki makine için 24.800,00 TL + KDV tutarında bir bedeli ödemesinin gerektiği, dava değerinde malın İade bedeli talebi olarak, davacı Talebinin 11.000,00 TL olduğunun görüldüğü belirtilmiştir.
Deliller; dava dilekçesi, cevap dilekçesi,davaya konu dikiş makinasında dikilen numune ürünler,Eyüpsultan ….Noterliği19/09/2019 tarih …. yevmiye nolu ihtarname, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, satın alınan dikiş makinasının ayıplı olması nedeniyle bedel iadesi istemine ilişkindir.
Taraflar tacir olup uyuşmazlık ticari satışa konu olayda 6102 sayılı TTK’nun 23. maddesindeki ayıplı mal satışına ilişkin özel hükümlerin uygulanması gerekir.
6102 sayılı TTK’nun 23/1-c maddesine göre; “Malın ayıplı olduğu teslim sırasında açıkça belli ise alıcı 2 gün içinde durumu satıcıya ihbar etmelidir. Açıkça belli değilse alıcı malı teslim aldıktan sonra 8 gün içinde malı incelettirmekle ve bu inceleme sonucunda malın ayıplı olduğu ortaya çıkarsa haklarını korumak için durumu bu süre içinde satıcıya ihbarla yükümlüdür. Diğer durumlarda TBK’nun 223.maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.
Borçlar Kanunu’nun “Ayıptan Sorumluluk”a ilişkin 219.maddesinde: “ Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur. Satıcı, bu ayıpların varlığını bilmese bile onlardan sorumludur .” hükmü yer almaktadır.
Ayıba karşı tekeffül borcu, satıcının mülkiyeti geçirme borcunun tamamlayıcısıdır. Satıcı, malın değerini veya yararını azaltan eksikliklerin bulunmadığını ayrıca garanti etmese bile, bu borç kanunen mevcuttur. Satıcı satış sözleşmesine konu taşınır malın niteliği ve kullanım amacı bakımından malın değerini ve kullanım amacını azaltan veya ortadan kaldıran mülkiyet hakkının sonucu olan tasarrufi işlemler yapmasını engelleyen bir eksikliğin bulunmamasını sağlama borcu altındadır. Satıcının bu borcunun söz konusu olabilmesi için satılanda bu çeşit eksikliklerin var olduğunu bilmesi gerekmediği gibi satılandaki bulunması gereken vasıfları ayrıca zikir ve vaad etmesine de gerek yoktur.
Ayıba karşı tekeffül borcuna ait 6098 sayılı Borçlar Kanunu’nun 219 ila 226. maddeleri arasında belirtilen koşullarının gerçekleşmesiyle, alıcı aynı Kanunun 227 ve devamı maddeleri kapsamında kendisine tanınan seçimlik haklarını satıcıya karşı kullanabilecektir.
Alıcı, satılan malın ayıbının bulunması halinde TBK’nun 227. maddesine göre satılanı redde hazır olduğunu beyanla sözleşmeden dönme, satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinde indirim isteme, aşırı bir masrafı gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, imkân varsa, satılanın ayıpsız bir benzeri ile değiştirilmesini isteme hakları mevcuttur. Alıcının genel hükümlere göre tazminat isteme hakkı saklıdır.
Taraflar arasında davaya konu dikiş makinalarının satımı hususunda uyuşmazlık bulunmadığı uyuşmazlığın dikiş makinalarının ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği ve bedel iadesinin mümkün olup olmadığı hususlarından kaynaklandığı, bilirkişi tarafından yapılan inceleme neticesinde davaya konu dikiş makinasının kumaşa baskı izi bıraktığı, bu izin kumaştan kaynaklandığı iddia edilmiş ise de başka bir dikiş makinasında yapılan dikiş esnasında iz oluşmadığı,baskı izinin ütü soncunda da giderilemediği, ayıbın gizli ayıp niteliğinde olduğu ,15/04/2019 tarihinde davaya konu dikiş makinaları için ödeme yapıldığının tahsilat makbuzu ile sabit olduğu, dosyaya sunulan numunelerin incelenmesinde gözle görünemeyecek nitelikte olduğu 19/09/2019 tarihinde ayıp ile ilgili bildirimde bulunulduğu, 29/04/2016 tarihinde davaya konu makinaların denendiğinde herhangi bir sorun olmadığı,TBK 223. Maddesi uyarınca olağan gözden geçirme ile ortaya çıkamayacak gizli ayıbın satıcıya derhal bildirildiği, davaya konu makinalar için davacı tarafından davalıya 11.000,00-TL ödendiği, makinalardak igizli ayıp nedeniyle davacının TBK 227. Maddesi uyarınca sözleşmedin dönme hakkını kullanmakta haklı olduğu anlaşıldığından davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
-11.000,00-TL alacağın 28/09/2019
tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 751,41‬.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 187,86.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 563,55‬.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 59,30.-TL başvurma harcı ve 187,86.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan 1.500,00 TL bilirkişi ücreti 134,20 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.634,2‬0.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 9.200,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karara karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde istanbul Bölge Adliyesi (istinaf) Mahkemesi nezdinde istinaf yasa yolu açık olmak üzere verilen karar alenen okunup usulen anlatıldı.
07/11/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır