Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/1009 E. 2022/1088 K. 13.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/1009 Esas
KARAR NO : 2022/1088

DAVA : Tazminat (Havayolu Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/11/2018
KARAR TARİHİ : 13/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 15/12/2022

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Havayolu Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Dava, havayolu taşımacılığında bagajın kaybedilmesi sebebiyle doğan maddi ve manevi zararın tazmini davasıdır.
Davacı, dava dilekçesi ile özetle; davacıların pazarlama işinde dünya lideri olan … şirketinin serbest girişimcisi olarak çalıştıklarını, 2017-2018 mali yıllarında gösterdikleri üstün başarı nedeniyle şirket tarafından gemi seyahatine davet edildiklerini, seyahat sırasında adlarına verilecek …. ve … düzenlenen kokteyle özel olarak davet edildiklerini, davacıların uçak biletlerinin şirket tarafından davalı şirketten alındığını, kokteyle 5000’den fazla … serbest girişimcisinin katılacağını, özel bir etkinlik olması nedeniyle kendilerine kostüm ve elbise yaptırdıklarını, gemiye biniş sırasında davacıların valizlerinin davalı tarafça İstanbul’da bırakıldığını öğrendiklerini, davalının törenden önce valizleri kendilerine ulaştırmayı taahhüt ettiğini fakat valizleri ulaştırmadığını, davacıların törene üzerlerine uyamayan kıyafetlerle katılmak durumunda kaldığını, seyahatlerinin ve elde ettikleri başarıya ilişkin kendilerine sunulacak zümrüt rozetlerin takdim seremonisinin hayal kırıklığı ile sonuçlandığını, davacıların bu sebeple büyük üzüntü yaşadığını, valizlerinin Türkiye’ye dönmelerinden sonra bulunduğunu, maddi ve manevi tazminat taleplerinden vazgeçmeleri halinde kendilerine teslim edileceğinin davalıca belirtildiğini, valizlerin hasarlı ve içindeki bir kısım makyaj malzemesi, parfüm eksik olarak teslim edildiğini, seyahat boyunca valizlerin teslim edilememesi nedeniyle kokteyl, yemek vb organizasyonlara katılamadıklarını ve bu nedenle büyük bir üzüntü ve çöküntü yaşadıklarını iddia ederek, davacıların maddi zararı için 500-TL, manevi zararı için ise her biri için 5.000-TL olmak üzere 10.000-TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı cevap dilekçesi ile özetle; dava konusu olayın hava taşıma sözleşmesinden kaynaklandığını, işbu olaya Montreal Konvansiyonu hükümlerinin uygulanması gerektiğini, davacıların bilet almaktaki saikini davalının bilemeyeceğini, davacıların kokteyle katılmamasının bagajın geç tesliminin doğrudan sonucu olmadığını, davacıların ancak bagajın geç teslimi nedeniyle doğrudan zararlarının tazminini talep edebileceğini, sınırlı sorumluluklarının mevcut olduğunu ve maddi zarar hesabının bagaj ağırlığı miktarınca ile …. çarpımı çerçevesinde hesaplanması gerektiğini ve her yolcu için sorumluluğunun 1000 SDR ile sınırlı olduğunu, bagaj kaybı olaylarının meydana gelmemesi için azami çaba sarf ettiklerini, dünyanın en az bagaj kaybeden hava yolu olduklarını, davacıların manevi tazminat taleplerinin yerinde olmadığını zira kişilik haklarının saldırıya uğramadığını, davacıların da bagajındaki değerli eşyalar için özel değer bildiriminde bulunması gerektiğini savunarak, davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık, davacıların, davalı ….. firmasının geç teslim ettiği ve zarara uğradığı iddia edilen bagajlar kapsamında talep edilen maddi ve manevi tazminattan davalının sorumlu olup olmadığı ile davalıdan talep edilebilecek tazminat miktarlarının ne olduğu hususlarına ilişkindir.
Davacılar, … arası davalının verdiği havayolu hizmeti çerçevesinde seyahat etmiş olup, yolculuk sırasında kaybolan bagaja ilişkin maddi tazminat talebi hususunda Hava Yoluyla Uluslararası Taşımacılığa İlişkin Belirli Kuralların Birleştirilmesine Dair Sözleşme (Montreal Konvansiyonu) hükümleri uygulanacaktır.
Konvansiyonun 17. Maddesinin “Taşıyıcı, kontrol edilmiş bagajın tahrip olması ya da kaybolması ya da bagaja zarar gelmesi durumunda uğranmış hasara karşı sadece, bagajın tahrip olmasına ya da kaybolmasına ya da bagaja zarar gelmesine neden olan olayın hava aracı içinde ya da kontrol edilmiş bagajın taşıyıcının sorumluluğu altında bulunduğu bir esnada meydana gelmiş olması halinde sorumludur…
Eğer taşıyıcı kontrol edilmiş bagajın kaybolduğunu kabul ederse, ya da kontrol edilmiş bagaj ulaşmış olması gereken tarihten sonraki yirmi bir (21) günün bitiminde ulaşmamışsa yolcu taşıma anlaşmasından doğan haklarını taşıyıcıya karşı uygulama hakkına sahiptir.” Hükümleri çerçevesinde, teslim aldığı bagajın geç veya hasarlı teslim edilmesinden sorumludur.
Konvansiyonun 18.maddesinin “Madde 19’da belirtilen biçimde yolcu taşımasındaki gecikmeden kaynaklanan bir hasar olduğu durumlarda, taşıyıcının her yolcu için sorumluluğu 4 150 Özel Çekme Hakkı ile sınırlıdır.
Bagaj taşımacılığında, kontrol edilmiş bagajın taşıyıcının sorumluğuna verildiği anda yolcu bagajın ulaşacağı yerde teslimi ile ilgili özel bir fayda beyanında bulunmadığı ve durumun gerektirmesi halinde ilave bir ödeme yapmadığı müddetçe, taşıyıcının bagajın tahrip olması, kaybolması ya da bagaja hasar gelmesi halinde her yolcu için sorumluluğu 1 000 Özel Çekme Hakkı ile sınırlıdır….” Hükümleri çerçevesinde davalının maddi tazminat sorumluluğunun belirlenmesi gerekmektedir.
Bu kapsamda alınan bilirkişi raporu çerçevesinde; davacıların valizlerin zamanında teslim edilmemesi sebebiyle beklenen faydayı sağlayamadıkları, Konvansiyon hükümleri çerçevesinde davalının 1131 SDR X 7.5587= 8.548,88-TL miktarı ile maddi tazminat sorumluluğunun bulunduğu tespit edilmiştir.
Davacı tanıkları beyanlarında özetle; davacılar ile birlikte … şirketi için çalıştıklarını, şirketin Barselona’da gemide düzenlediği kutlamaya davet edildiklerini, 7000 kişilik bir davetin söz konusu olduğunu, davacıların başarı göstermesi sebebiyle bir ödül töreninin de yapılacağını, törenlerde kıyafet zorunluluğunun bulunduğunu, davacıların valizlerinin kaybolması sebebiyle hem ödül törenine hem yemek davetine katılamadıklarını, yapılan gezilere de katılamadıklarını, davacıların takdim edilen en büyük ödülü alacaklarını, gemide kıyafet satın alınabilecek bir yerin olmadığını, ayrıca fiyatların da pahalı olduğunu, valizlerin seyahatten dönünce teslim edildiğini, davacıların seyahat boyunca davalı ile telefon görüşmeleri ve mesajlaşmalar gerçekleştirerek bagajına ulaşmaya çalıştığını, davacı ….’ı zor teskin ettiklerini, törenlerde ödül, çiçek takdimlerinin olduğunu, övgü konuşmaları yapıldığını, davacıların kurumsal hiçbir etkinliğe katılamadıklarını beyan etmişlerdir.
Somut olayda; davacıların 23.10.2018- 28.10.2018 tarihleri arasında yapacakları seyahat için …. arası davalı şirkete ait yolcu uçağı ile seyahat ettikleri, bagajlarının gidiş yerinde teslim edilmediği ve ancak seyahatten sonra ülkeye döndüklerinde hasarlı şekilde teslim edildiği anlaşılmıştır. Davacıların bagaj teslim ibra formuna, davalıyı ibra etmediklerini belirterek imza attıkları, işbu davayı 29.11.2018 tarihinde açtıkları, hasarlı bagaj resminin dosyada mevcut olduğu, dava dışı … şirketi tarafından davacılara, ….seviyesine ulaşmaları nedeniyle ödül töreninde sahneye davet edilerek, kendilerine hediyeler takdim edileceği ve kutlama partisine katılacakları hususunda davetiye gönderildiği görülmüştür.
Bu kapsamda, davalı, kendisine teslim edilen bagajı davacılara gidiş yerinde ulaştırmaması ve üstelik hasarlı şekilde seyahat sonrası ulaştırması sebebiyle Montreal Konvansiyonunun 17 ve 18. Maddeleri kapsamında; hesaplanan 8.548,88-TL maddi tazminattan sorumludur.
Davalı her ne kadar davacıların kişilik haklarının saldırıya uğramadığını bu nedenle manevi tazminata hükmedilmesinin mümkün olmadığını, doğrudan bir zararın söz konusu olmadığını iddia etmişse de; davacıların salt seyahat süresince bagajlarına, dolayısıyla kişisel eşyalarına ulaşamamış olmaları tek başına manevi tazminata hükmedilmesi için yeterlidir, zira davacılar seyahat süresince en basit kişisel ihtiyaçlarından mahrum kalmış ve bu nedenle seyahat sırasında sunulan imkânlardan faydalanamamış, seyahatten elde etmek istedikleri faydaya ulaşamamış, aksine bagajlarına ulaşmak için çaba sarf etmek durumunda kalmıştır. Bununla birlikte, davacıların bir yıl boyunca verdikleri emek sonucunda elde ettikleri başarının, şirket yetkilileri, çalışanları ve dostları karşısında ödüllendirilmesi ve tebrik edilmesi fırsatını kaçırmış olmaları da ayrıca bir elem ve ızdırap sebebidir. Yargıtay HGK.nın … E. … K. sayılı kararının “Davacının dinlenme, eğlenme ve tatil amacıyla gittiği Alanya’da ilk günden itibaren üzerindeki elbiseyle kaldığı ve otelin etkinliklerine katılamadığı, ayrıca bagajın teslim edilmemesi ve ne zaman teslim edileceğinin belirsizliği nedeniyle eş ve çocuklarıyla huzurlu vakit geçiremediği…bu tür gezilerden beklenen amaç ve yukarıda bahsedilen hususlar dikkate alındığında davacının tatili boyunca yaşadığı çöküntünün elem ve ızdıraba dönüştüğünün ve davacının kişilik haklarını zedelenmesi nedeniyle 6098 sayılı TBK’nin 58. maddesinde belirtilen manevi tazminat koşullarının gerçekleştiğinin kabulü gerekmektedir.” gerekçesi de bu yöndedir.
Bu kapsamda; taleple bağlı kalınarak 500-TL üzerinden maddi tazminat talebinin, davacılardan her biri için ise takdiren 2.500-TL manevi tazminat talebinin kabulüne karar verilmiştir.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın maddi tazminat yönünden Kabulüne,
Davacıların sabit görülen 500-TL alacağının dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
Davanın manevi tazminat yönünden Kısmen Kabulüne,
Davacılardan her biri için 2.500-TL olmak üzere toplam 5.000-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,
Fazlaya ilişkin talebin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 375,70.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan toplam 1.036,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 542,65.-TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada masraf yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.500,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre reddedilen miktar üzerinden hesaplanan 5.000,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,

8-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
13/12/2022 12:11:13

Katip ….
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır