Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/98 E. 2021/547 K. 11.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/98 Esas
KARAR NO : 2021/547

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 03/02/2020
KARAR TARİHİ : 11/06/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 09/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 03/02/2020 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE; Davalı taraf ile aralarında 30/5/2017-14/09/2017 tarih aralığını kapsayan tahsilat raporuna göre 8.929,68 TL alacaklı olduğunu, davalı tarafa alacağın tahsili için icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz ettiğini ve takibin durdurulduğunu, davalı tarafın %20 üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, itirazın iptali ile takibin devamına, davalı tarafın aleyhine takip miktarının %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. E. sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçluya yönelik alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir
Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor sonuç kısmında özetle ; Davacı tarafın 2017-2018-2019-2020 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davacı tarafın 2017-2018 yıllarına ait ticari defter ve kayıtlarını usulüne uygun tuttuğunu ve sahibi lehine delil niteliği taşıdığını, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde 29/05/2017 tarihli devir bakiyesi kayıtlı işlemi davacı tarafın davalı taraftan 6.430,84 TL alacaklı olduğu, 14/09/2017 tarihinde davacı tarafın davalı taraftan 8.929,68 TL alacaklı olduğu, 18/09/2017 tarihinde 8.929,68 TL alacağın hukuki carisine virman işlemi açıklamalı kayıt işlemi ile alacağın şüpheli ticari alacaklar hesabına alındığı, 25/09/2017 takip tarihinde bu tutar üzerinden takibe geçildiği, davacı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu 30/05/2017-14/09/2017 tarihleri arasındaki tahsilat raporunda davacı tarafın davalı taraftan 07/09/2017 tarihinde 8.929,68 TL alacaklı olduğu, davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 10/01/2017 tarihli “…… ” açıklamalı, 2,36 TL (A) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, davalı tarafın davacı tarafa 2,36 TL borçlu olduğu fakat aynı açıklama, tarih ve tutar ile hesabın kapatıldığı, 30/12/2017 tarihe kadar bütün işlemlerin bu şeklide devam ettiği, 2017 yılında toplam 6.337,00 TL tutarlı işlemin bu şekilde kapatıldığı, cari hesap işlemlerinin neden bu şekilde sürekli ayın işlemin tekrar ile ters kayıtla kapatıldığının anlaşılamadığı gibi bunun genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine de aykırı bir durum olduğu, 31/12/2017 tarihi itibariyle hesabın sıfırlandığı, KDV dahil 9.046,95 tutarlı toplam 54 adet adrese teslim kargo faturasının dosya muhteviyatına eklendiği iş bu faturaların büyük bir kesiminin gönderen kısmında şelil araştırma …… bilgisinin yazıldığı küçük bir kesiminin alıcı kısmında şelil araştırma ……. yazıldığı … adının ve soyadının veya TC kimlik numarası vs.bilgisinin bulunmadığını, davacı tarafın davalı hakkında 8.929,68 TL asıl ve toplam alacağın takip tarihinden itibaren icra harç masrafları ve vekalet ücretiyle asıl alacağa işleyecek yıllık %9 adi yasal faizi tahsili talebi ile Bakırköy …… İcra müdürlüğünün …… esas sayılı dosyası üzerinden 25/09/2017 tarihinde takibe geçtiği davalı tarafın 29/05/2018 tarihinde takibe itiraz ettiği icra müdürlüğünün 29/05/2018 tarihinde takibi durdurduğu, dosya muhteviyatında taraflar arasında imzalanmış herhangi bir iş-taşıma-hizmet sözleşme olmadığı tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı tarafça davalıya kargo hizmeti verilmesi nedeni ile alacaklı olduğundan bahisle başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davalı tarafa usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve hukuki dinlenilme hakkı tanınmış, ancak davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamış ve herhangi bir delil de bildirmemiştir. Davacı tarafça bildirilen ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte bulunan tüm deliller toplanmıştır.
Davacı taraf kargo lojistik firması olup, davalı tarafa kargo-taşıma hizmeti verdiğinden bahisle alacaklı oldukları iddiası ile icra takibi başlatıldığı anlaşılmakta olup davalı tarafça davaya cevap verilmeyerek dava dilekçesindeki vakıaları inkar etmiş sayılmışlardır. Ancak davalı tarafça icra takibine itiraz dilekçesinde; “…Alacaklı firmadan tarafımıza borcumuz olduğuna dair gönderi listesi, mutabakat, fatura vb hiçbir evrak tarafımıza ulaştırılmamıştır. Alacaklı firmanın ilgili şubesi ile bir dönem çalıştık ve borcumuzun tamamını ödeyerek çalışmayı bıraktık. Lakin alacaklı firmanın ilgili şubesinden cari hesabımızdan gönderiler yapıldığını fark ettim bunu bir çok kez şube müdürüne bildirdim. Bunun sonlandırılmasını istediğimizde alacaklı firmanın şube müdürü bunların tamamının parasını aldığını ve tarafımıza borç çıkartılmayacağını söylediği için durum es geçilmiştir. Bu duruma eski ve mevcut çalışanlarımız şahittir. Bahsi geçen borç bana sadece şubenizle çalışmayı sonlandırdıktan uzun zaman sonra firma yetkililerinizin telefonla çağrısı üzerine bildirmiş olup tamamen firmamızdan bağımsızdır. Bize ödetilmek istenen borç faturaların tamamında firma adresimiz, vergi numaramız vs farklıdır. Firmamız adına usulsüz gönderim yapılmıştır. Tüm bunlar neticesinde bahsi geçen borcun tamamına ve ferilerine itiraz ediyorum…” şeklinde takibe itiraz ettiği ve bu itirazında taraflar arasındaki ticari ilişkiyi kabul ettiği ancak borcu ödediğini ve borcu kalmadığını ileri sürdüğü görülmüştür.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir marifetiyle inceleme yaptırılarak 13/12/2020 tarihli bilirkişi raporu aldırılmıştır. Bilirkişi raporunda özetle; taraflarca tutulan ticari defter ve belgelerin usulüne uygun olarak tutulmuş olduğu, 24/10/2015 tarihinden 25/06/2019 tarihine kadar toplam 1.142 adet fatura düzenlendiği ve toplam tutarın KDV dahil 24.838,20 TL olduğunun görüldüğü, davacı tarafın ticari defter kayıtlarına göre davalıdan 8.929,68 TL alacaklı göründüğü, davalı tarafın dosya muhteviyatına sunduğu cari hesap ekstresinde, davacı taraf ile cari hesap ilişkisinin 10/01/2017 tarihli ” …… KARGO” açıklamalı 2,36 TL (A) tutarlı kayıt işlemi ile başladığı, davalı tarafın davacı tarafa 2,36 TL borçlu olduğu fakat aynı açıklama tarih ve tutar ile hesabın kapatıldığı, 30/12/2017 tarihe kadar bütün işlemlerin bu şekilde devam ettiği, 2017 yılında toplam 6.337,00 TL tutarlı işlemin bu şekilde kapatıldığı, cari hesap işlemlerinin neden bu şekilde sürekli aynı işlemin tekrarı ile ters kayıtla kapatıldığının anlaşılamadığı gibi bunun genel kabul görmüş muhasebe ilkelerine de aykırı bir durum olduğu, 31/12/2017 tarihi itibariyle hesabın sıfırlandığının görüldüğü, KDV dahil 9.046,95 TL tutarlı toplam 54 adet “adrese teslim” kargo faturasının dosya muhteviyatına eklendiği, işbu faturaların büyük bir kesiminin gönderen kısmında “…… ARAŞTIRMA …… ” bilgisinin yazıldığı, küçük bir kesiminin alıcı kısmına “….. ARAŞTIRMA …… ” yazıldığı, davalının adının ve soyadının veya TC kimlik numarası vs bilgisinin bulunmadığının tespit edildiği… bildirildiği görülmüştür.
Bilirkişi raporunda her ne kadar faturaların büyük bir kesiminin gönderen kısmında ” …… ARAŞTIRMA ……” bilgisinin yazıldığı, davalının adı ve soy adına veya TC kimlik numarasının yazılmadığı bildirilmiş ise de; davalı tarafından 19/04/2021 tarihli celsede beyanında ” …… Araştırma” şeklinde geçen işletmenin kendi şahıs şirketi olduğunu beyanı ile kabul ettiği görülmüştür.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan deliller muvacehesinde; davalı tarafça davacı taraf ile aralarında ticari ilişki bulunduğu hususunun icra takibine itiraz dilekçesinde kabul edildiği, tarafların ticari defter ve belgelerinin incelenmesine yönelik bilirkişi raporu ile dava konusu alacağın davacı tarafın usulüne uygun olarak tutulan ticari defterlerinde kayıtlı bulunduğu, dava konusu alacak meblağı her ne kadar davalı tarafın ticari defter ve belgelerinde bakiye olarak görünmemekte ise de, alınan bilirkişi raporunda da belirtildiği üzere davalı ticari defterlerinde davacı taraf faturalarının ters kayıtlarla usulsüz olarak kapatıldığı, davalı tarafça bu ters kayıt ve kapatma işlemlerinin sebep ve gerekçesi konusunda bir açıklama veya delil sunulmadığı, bu kapsamda davalı ticari defterlerindeki kayıtların birbirini doğrulamadığı ve usulsüz kayıtlar içerdiğinden davalı lehine delil olarak kabul edilemeyeceği, tüm bu nedenlerle dava konusu alacağın davacı tarafça ispat edildiği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,
Davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile, takibin takipteki şartlarla aynen devamına,
Davalı itirazında haksız çıktığı ve alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, asıl alacağın %20 si oranında hesaplanacak İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 609,98.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.392,50.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
6-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
11/06/2021

Katip …
e-imzalı

Hakim …
e-imzalı