Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/925 E. 2022/500 K. 06.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/925 Esas
KARAR NO : 2022/500

DAVA : Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi)
DAVA TARİHİ : 16/12/2020
KARAR TARİHİ : 06/06/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 04/07/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satıma Konu Malın İadesi) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekillerinin davalı …’dan forklift kiraladığını kira bedellerini kendisine gönderdiğini …’ın davalı … tarafından yetkilendirildiği şeklinde bir güven oluştuğunu davalı …’in buna itirazı olmadığını, daha sonra forkliftin davalı …’dan satın alınıp ücretinin ödendiğini, davalı …’in sonradan haberi olmadan forklifin kiralandığı ve satıldığı iddiası ile müvekillerinden şikayetçi olup forklifi yediemin olarak geri aldığını belirterek forkliftin iadesini veya 41.300 TL bedelinin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davalı …’ın davacı şirket yetkilisinin arkadaşı olduğunu, bilgileri haricinde forkliftin davalı … tarafından davacıya satıldığı bunun öğrenilmesine müteakip gerekli yasal işlemlerin başlatıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Davalı … tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, zilyetliğe dayanılarak TMK’nun 988.maddesi uyarınca açılan taşınır (olmadığı takdirde, terditli olarak açılan alacak) davasıdır.
Davacı tarafça; dava konusu forkliftin davalı … çalışanı olan davalı …’dan kiralandığı, kira bedellerinin tamamının davalı …’a banka kanalı ile ödendiği, bu davalının diğer davalının temsilcisi gibi davrandığı ve diğer davalının buna bir itirazda bulunmadığı, akabinde bu forklifti satın almak istemeleri neticesinde davalı … ile görüştüklerini ve anlaşarak forkliftin mülkiyetinin kendilerine geçtiğinden bahisle forkliftin davalı …’dan alınarak kendilerine teslimine, aksi takdirde ödenen 41.300 TL satış bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Davalı …’a usulüne uygun tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmış ve hukuki dinlenilme hakkı tanınmış, ancak bu davalı tarafça cevap dilekçesi sunulmamış ve herhangi bir delil de bildirmemiştir. Süresinde herhangi bir delil sunmayan bu davalı taraf HMK’nun 128.maddesi uyarınca dava dilekçesinde ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayılmıştır.
Diğer davalı … cevabında; derdestlik bulunduğunu, diğer davalı …’ın davacı ile birlikte hareket ederek emniyeti suistimal ettikleri ve kendilerini dolandırmaya çalıştıklarını, bununla ilgili savcılık soruşturmasının devam ettiğini, davacının, davalı …’ın forklift satımı konusunda yetkili olmadığını bildiğini ve bilebilecek durumda olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; dava konusu forklift aracının davacının mülkiyetine geçip geçmediği, davalı …’den alınarak davacıya teslimi gerekip gerekmediği, terditli olarak forklift için ödenen bedelin davalılardan tahsili talebinin yerinde olup olmadığı hususlarıdır.
Davacı tarafça bildirilen ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte bulunan tüm deliller; Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığının …. Sor sayılı dosyası(bu dosyanın birleştirildiği anlaşılan …. Sor.sayılı dosyası), Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün …. E sayılı takip dosyası ve Büyükçekmece …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin ….. E sayılı dosyası celp olunarak tüm deliller toplanmış ve mahkememizce değerlendirilmiştir.
Davalı …… vekili tarafından bildirilen tanıkların beyanları alınmıştır.

Davalı …’in derdestlik itirazı değerlendirilmiş, mahkememizin …. E sayılı dosyasında davanın esası ile ilgili bir hüküm kurulmayıp usulden red kararı verilmiş bulunduğu ve kararın 27/04/2021 tarihinde kesinleşmiş bulunduğu anlaşılmakla derdestlik söz konusu olmadığından bu yöndeki itiraz reddedilmiştir.

Böylece toplanan tüm deliller ışığında somut olay değerlendirildiğinde; dava konusu yapılan forklift aracının davalı ….. ‘e ait işyerinde çalışan davalı … tarafından davalı …… adına hareket edilerek bu forkliftin davacıya kiraya verildiği hususunda bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Davacı tarafça, forkliftin davalı …’la yapılan anlaşma sonucunda kendilerine satıldığı, bu satışın forkliftin sahibi olan diğer davalı …’in bilgisi ve rızası dahilinde yapıldığından bahisle forkliftin mülkiyetini kazandıkları iddiasıyla işbu dava açılmıştır. Hakim taraflarca ileri sürülen maddi vakıalarla bağlı olduğu halde, uyuşmazlığın çözümü için uygulanması gereken mevzuat hükmünün tespitinde, diğer bir değişle hukuki tavsifle bağlı değildir. Bu kapsamda, davacı tarafın talebi, taşınıra kiracı olması nedeni ile “Kısa elden teslim” suretiyle TMK’nun 988.maddesinde öngörülen taşınır davası olarak nitelenmiştir. Anılan maddede “Bir taşınırın emin sıfatıyla zilyedinden o şey üzerinde iyiniyetle mülkiyet veya sınırlı aynî hak edinen kimsenin edinimi, zilyedin bu tür tasarruflarda bulunma yetkisi olmasa bile korunur” şeklindedir. Bu hükme göre davacının söz konusu forkliftin mülkiyetini kazanabilmesi için “iyiniyetli” olarak hareket etmesi gerekmekte olup, buradaki iyiniyetten kasıt, davacının, söz konusu taşınırın emin sıfatı ile zilyede (davalı …’a) ait olduğunu bilmemesi veya bilmesinin gerekmemesidir. Ancak, davacı tarafça, forkliftin bu davalıya ait olmadığı, mülkiyetinin diğer davalı …’e ait olduğunun bilindiği açıkça kabul edilmiş, davalı …’ın davalı …’i temsilen onun adına hareket ettiği ileri sürülmüştür. Oysa gerek alınan davalı tanık beyanları, gerek ceza soruşturma dosyasının içeriği ve gerekse forkliftin davalı …’tan satın alınmasında kullanılan faturanın içeriği itibariyle davacı tarafın iyiniyetle hareket etmediği anlaşılmıştır. Davacının forklift üzerindeki zilyetliği mülkiyet hakkına değil, kiracılık sıfatına dayanmaktadır. Yine, davacı tacir olup, basiretli tacir olmanın gereklerine uygun olarak şayet söz konusu forklifti satın almak istiyorsa, davalı …’ın bu forklifti satması konusunda yetki sahibi olduğuna ilişkin vekaletname ve temsil belgesi gibi bir belge mukabilinde hareket etmesi gerekirken, bu davalının forklifti satması konusunda da yetki sahibi olduğu yönündeki haksız ön kabulle hareket ettiği anlaşılmıştır. Yine, TMK’nun 777/1 maddesinde öngörülen 5 yıllık zamanaşımı ile hak iktisabı süresinin de dolmadığı anlaşılmıştır. Tüm bu nedenlerle davacının taşınır davasının (forkliftin kendisine teslimi talebinin) reddi gerekmiştir. Terditli olarak ileri sürülen tazminat talebi yönünden ise; aynı gerekçelerle davalı … hakkındaki davanın reddi gerekmiş, ancak diğer davalı …’ın haksız olarak forklift bedelini davacıdan tahsil ettiği anlaşılmakla alacak davasının bu davalı yönünden kabulüne, davadan önce bu davalının temerrüde düşürülmemesi nedeniyle dava tarihinden itibaren faiz işletilmesine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın davalı … yönünden REDDİNE
2-Davanın davalı … yönünden terditli tazminat talebi açısından kabulü ile 41.300,00 TL ‘nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte bu davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.821,20.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 705,31.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40.-TL başvurma harcı ve 705,31.-TL peşin harcın davalı …’dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 122,00.-TL yargılama giderinin davalı …’dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.169,00.-TL vekalet ücretinin davalı …’dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.169,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalı …’dan alınarak hazineye irad KAYDINA,
8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 06/06/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır