Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/923 E. 2022/1181 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/923 Esas
KARAR NO : 2022/1181

DAVA : Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ : 29/05/2019
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 04/01/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkil Banka’nın …. Şubesi kredi müşterisi olan …… YAPI A.Ş.’ne … A.Ş., …. A.Ş., … ve …’un müteselsil kefaletiyle krediler kullandırıldığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine …… YAPI A.Ş.’nin kredi hesapları 29/11/2018 tarihinde kat edildiğini, ve alacaklarının muaccel hale geldiğini, süre içerisinde borç ödenmediğinden borçlular hakkında, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D. İş sayılı dosyasından ihtiyati haciz kararı alınmak suretiyle, Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile ilamsız icra takibine geçildiğini, buna karşılık davalı borçlular tarafından; yetkiye, takibe, borca, faize ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, borçluların tüm itirazları yasal ve hukuksal dayanaktan yoksun ve haksız olup, itirazlarının iptaline karar verilmesini, davalılar aleyhine % 20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık ücretinin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalılar vekillerinin cevap dilekçesinde özetle; davacı taraf dava dilekçesinde icra takibine konu alacağını taraflar arasındaki Genel Kredi Sözleşmesine dayandırıldığını,taraflar arasındaki genel kredi sözleşmesinin 13.4 e maddesine göre ihtilaf halinde İstanbul Mahkeme ve İcra Dairelerinin yetkili olduğu, bu nedenle yetki itirazında bulunarak davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Dava, Cevap, Genel Kredi Sözleşmesi, Kefalet Sözleşmesi, Hesap Kat İhtarı, Bakırköy …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. D. İş sayılı dosyası,Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı takip dosyası ve tüm dosya kapsamı
ÖNCEKİ HÜKÜM:
Mahkememizin 09/09/2019 tarihli …. Esas …… Karar sayılı ilamı ile”….Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu olan genel kredi sözleşmesinin 13.4. maddesinde “İşbu sözleşmenin yorum ve uygulanmasından doğabilecek her türlü ihtilaf halinde başvurulabilecek tek merci İstanbul (Merkez) Mahkemeleri ve İcra Daireleridir…” hükmü uyarınca davalı tarafın yetki itirazının kabulü ile dava dilekçesinin mahkememizin yetkisizliği nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine, davaya bakma yetkisinin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemelerinin yetkili olduğuna dair” karar verilmiştir. Davacı tarafın istinaf talebi üzerine yapılan istinaf incelemesinde İstanbul BAM ….. H.D.’nin 26/11/2020 tarih ve … Esas, …. karar sayılı ilamı ile, “ilk derece mahkemesince, takip dosyasının getirtilerek icra dairesinin yetkisine yönelik süresinde yapılmış geçerli bir itirazın bulunu bulunmadığı belirlenerek, öncelikle icra dairesinin yetkisinin, itirazın iptali davaları için dava şartı olduğundan bu hususta karar verilmesi, icra dairesinin yetkisiz olması halinde davanın usulden reddine karar verilmesi, aksi halde mahkemenin etkisine yönelik ilk itirazın incelenerek bir karar verilmesi gerekmektedir. Açıklanan bu gerekçeyle, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi uyarınca, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, esasa dair istinaf nedenleri incelenmeksizin, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına” karar verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ve iş bu esasa kaydı yapılmıştır.
GEREKÇE:
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın davalı kefillerden tahsili amacıyla başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davacı, davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil oldukları dava dışı şirkete kullandırılan kredinin ödenmemesi üzerine hesabın kat edilerek takip başlatıldığını, davalılarca takibe yönelik itirazın haksız olduğunu ileri sürerek itirazın iptalini istemiştir. Davalılar ise öncelikle icra dairesi ile mahkemenin yetkisine itiraz ettiği, icra takibine konu borcun hangi kredi sözleşmesine ilişkin olduğunun anlaşılamadığı, borçların ipotek ile teminat altına alındığını, kefalet sözleşmelerinin hangi krediye ilişkin olduğunun belirtilmemesi sebebiyle kefalet sözleşmelerinin geçersiz olduğundan bahisle davanın reddini talep etmişler.
Bakırköy …. İcra Müdürlüğü’nün …… Sayılı takip dosyasının tetkikinde; alacaklı …. Bankası Anonim Şirketi, borçlu olarak ise davalı kefillere yönelik olarak tahsil edilmeyen nakdi ve gayri nakdi alacakların tahsili için takip yapıldığı, davalı borçluların süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
Davalı borçlular tarafından, aralarındaki GKS’daki yetki şartı nedeniyle icra müdürlüğünün yetkisine itiraz edilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen genel kredi sözleşmesinin 13/4 maddesinde İstanbul İcra Müdürlükleri ve Mahkemelerinin yetkili kılındığı, ayrıca kanunen yetkili olan icra dairesi ve mahkemelerin yetkisi de saklı tutulmuştur. Taraflar arasındaki iş bu yetki şartının tacir olmayan davalı kefiller açısından bağlayıcı olmaması ve kanunen yetkili olan icra müdürlüklerinin yetkisinin saklı tutulması nedeniyle, genel hükümler uyarınca icra müdürlüğünün ve mahkemenin yetkisi belirlenecektir.
İcra dairesinin yetkisi, itirazın iptali davalarında özel dava şartı olarak öngörülmüş olup, İİK’nın 50.maddesinde yetki hususu düzenlenmiştir. İş bu hüküm uyarınca HMK’daki mahkemelerin yetkisini düzenleyen hükümler çerçevesinde, ön sorun (hadise) şeklinde incelenip karara bağlanması gerekir. Söz konusu icra takibine kolu alacak para alacağı olduğu için TBK 89/1 uyarınca alacaklının yerleşim yerindeki icra müdürlükleri ve mahkemeleri de yetkilidir. Somut olayda krediyi sağlayan şube davacı bankanın …. şubesi olması ve HMK’nun 14. Maddesi uyarınca şubenin bulunduğu yerde de icra takibi mümkün olduğundan ve Güneşli’nin yer itibariyle Bakırköy İcra Müdürlüğünün yetki sınırlarında kalması nedeniyle davalı tarafın icra müdürlüğünün yetkisine itiraz talebinin reddine karar vermek gerekmiştir.
Mahkemenin yetkisine itiraz ise ilk itiraz olup, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi halinde dikkate alınacaktır. Davalı tarafından söz konusu sözleşme hükmü uyarınca yetki itirazı süresinde ileri sürülmüştür. Ancak yukarıda da bahsedildiği üzere, bir kısım davalı kefiller tacir olmadığından HMK 17. Maddesi uyarınca yetki sözleşmesi bu kişiler yönünden söz konusu olmayacaktır. Ayrıca sözleşmede, kanunen yetkili mahkemelerde dava açılabilmesi hakkı da saklı tutulmuş olduğundan, kanunen yetkili olan mahkemelerde dava açılması halinde yetki itirazının dinlenme olanağı söz konusu olmayacaktır. Somut olayda TBK 89/1 uyarınca alacaklının şubesi itibariyle yetkili olan Bakırköy Mahkemelerinde iş bu dava açıldığı için davalıların yetki itirazının da reddine karar vermek gerekmiştir.
Esas bakımından yapılan incelemede; Davacı Bankanın ….. Şubesi ile dava dışı asıl borçlu …… YAPI A.Ş. arasında nakdi ve gayrı nakdi kredilere ilişkin 4 adet Toplam 55.000.000,00TL tutarında Genel Kredi ve Teminat Sözleşmelerinin imzalandığı, bu sözleşmeleri davalılar …. A.Ş, …. A.Ş, … ve …’un müteselsil kefil sıfatı ile imzalamış oldukları, kefalet sözleşmelerinin TBK 583. Maddesine uygun olarak tanzim edildiği ve davalıların kefaletin şekline ve müteselsil kefillerin imzasına ilişkin bir itiraz ileri sürmedikleri anlaşılmıştır.
Kullandırılan kredi borcunun asıl borçlu tarafından ödenmemesi üzerine davacı banka tarafından, hesabın kat edildiği ve
Gebze …. Noterliğinin 29.11. tarih ve yevmiye
nolu ihtarnamesini keşide ederek:“…bankamız nezdinde muhataplardan …… Yapı A.Ş. lehine diğerlerinin müşterek ve müteselsil kefaletiyle Genel Kredi ve Teminat Sözleşmesine istinaden açılmış bulunan
1-) …. nolu ticari işyeri kredisi 29.11.2018 tarihinde kat edilmiş bu kredi
hesabından ötürü 29.11.2019 tarihi itibariyle 1.329.287,47TL.alacağımız bulunmaktadır.
2-) …. nolu ticari işyeri kredisi 29.11.2018 tarihinde kat edilmiş bu kredi
hesabından ötürü toplam 356.981,32TL.alacağımız bulunmaktadır.
3-) ….. nolu business kart hesabı 29.11.2018 tarihinde kat edilmiş bu
kredi hesabından ötürü toplam 52.020,09TL.alacağımız bulunmaktadır.
29.11.2018 Hesat Kat tarihi itibariyle nakdi kredilerden doğan toplam borcunuzu 24
saat içerisinde bankamız veznelerine nakit olarak ödenmesini aksi halde yasal yollara
başvurulacağını fazlaya ilişkin her türlü alacak ve haklarımızın saklı tutulduğu ihtar ve tebliğ
olunur.
Ayrıca meri bulunan 5 adet teminat mektupları depozito hesabına teminat olarak
nakden yatırılmasını talep ettiğimiz meri mektup bedeli 2.865.000,00TL alacağımızın 24 saat
içinde bankamız veznelerine depo edilmesini,
” şeklinde ihtarda bulunulduğu anlaşılmıştır.
Gebze ….. Noterliğinin29.11.2018 ….. tarih ve yevmiye
nolu hesap kat ihtamamesinin asıl borçlu ve müteselsil kefillerin bildirmiş oldukları adrese gönderildiği ve taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 62. maddesine göre; ihtarnamenin davalı
borçlular adına tebliğ edilmiş olduğu kabul edildiğinden verilen 24 SAAT sürenin de ilavesiyle, davalı kefillerin 06.12.2018 itibariyle temerrütleri oluşmuştur. Bu tespitler ışığında, TBK 586/1-son cümle uyarınca davalı asıl borçlunun ifada gecikmesi ve kendisine tebliğ edilen hesap kat ihtarının sonuçsuz kalması nedeniyle müteselsil kefillere başvuru ve takip yapma koşulunun somut olayda gerçekleştiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce davacı bankanın asıl alacak ve feri alacak taleplerinin hesaplanması uzmanlık gerektiren yönler olduğundan bilirkişi marifetiyle inceleme ve hesaplama yaptırılmış ve dosyaya sunulan 12.05.2022 tarihli bilirkişi raporu içerik ve sonuç olarak bilimsel ve dosya kapsamına uygun görülerek hükme esas alınmıştır.
Bilirkişi raporundaki tespitler ışığında nakdi ve gayri nakdi alacaklar yönünden yapılan incelemede;
A-)NAKİT ALACAKLAR
Ticari Kredilerden Kaynaklanan;
a-)Davacı bankanın, 07.01.2019 takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye
kadar davalılardan ….. nolu Taksitli Kredi Hesabından, Toplam
1.333.865,54TL olan Asıl Alacak üzerinden %19,19 oranında temerrüt faizi ve faiz
üzerinden %5 gider vergisi (BSMV)ile birlikte istenebileceği,
b-)Davacı bankanın, 07.01.2019 takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye
kadar davalılardan …. nolu Taksitli Kredi Hesabından Toplam
357.980,87TL olan Asıl Alacak üzerinden %15,60 oranında temerrüt faizi ve faiz
üzerinden %5 gider vergisi (BSMV)ile birlikte istenebileceği,
c-)Davacı bankanın, 07.01.2019 takip tarihinden itibaren borç tamamen ödeninceye
kadar davalılardan … nolu Borçlu Cari Kredi Hesabından Toplam
5.918,43TL olan Asıl Alacak üzerinden %46,80 oranında temerrüt faizi ve faiz üzerinden
%5 gider vergisi (BSMV)ile birlikte istenebileceği,

…. Kartından Kaynaklanan;

d)Davacının bankanın, borç tamamen ödeninceye kadar, 07.01.2019 takip tarihinden
itibaren davalıdan ….. Kart kredisi için Toplam 52.090,99TL olan Asıl Alacak
üzerinden %33,00 oranında (banka talebi gibi) TCMB değişen oranlarda temerrüt faizi
ve faiz üzerinden BSMV gider vergisi talep edebileceği,
Hesaplanan bu miktarların takip talebinde talep edilen miktarı aşması nedeniyle taleple bağlı kalınarak takip talebindeki miktarlar üzerinden takibin devamına karar vermek gerekmiştir.

B-) GAYRİ NAKDİ ALACAKLAR
Teminat Mektubu depo talep isteminde bulunulması ile ilgili yapılan
incelemede taraflar arasında imzalanan sözleşmenin 9, 10 maddesi; hükmü gereğince
dava dışı asıl borçlu ve kefillerin (gayrinakdi) borçtan dolayı sorumlu olduğunun
anlaşıldığı, 4 adet teminat mektubun toplam tutarı olan 2.865.000,00TL.nin faiz
getirmeyen bir hesapta bloke edilmesini talep hakkının doğduğunu,

ancak …. NOLU 195.000,00 TL tutarlı teminat mektubu
takip tarihinden sonra iade edildiğinden riskin 2.670.000,00 TL kaldığı
görülmüştür. Dolayısıyla iade edilen teminat mektubundan dolayı depo talebinde
hukuki bir yarar kalmamıştır. Depo edilebilecek miktar böylece
2.670.000,00 TL’na düşmüştür.
İcra inkar tazminatı talebine ilişkin yapılan değerlendirmede; Davacı tarafın icra-inkar tazminatı talebinde bulunduğu, alacağın kat ihtarı ile belirlenebilir olması sebebiyle likit olduğu kabul edilmiştir. Dolayısıyla İK nun 67/2 maddesi uyarınca icra-inkar tazminatının koşullarının somut olayda gerçekleştiği anlaşılmakla, hesaplanan 355.274,70 TL icra inkar tazminatının davalı kefillerden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiştir.
Davalı kefillerin alacağın ipotek ile teminat alındığına ilişkin itirazları açısından yapılan değerlendirmede;İİK’nun 45. maddesi asıl borçlular ile ilgili olarak düzenlenmiş olup, alacağı rehinle temin edilen bir kimsenin “rehni veren” hakkında doğrudan doğruya genel haciz yolu ile takibe geçmesini önlemekte ve rehinle temin edilmiş bir alacağın borçlusu iflasa tâbi şahıslardan olsa bile, alacaklının yalnız rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapabileceğine ilişkin bulunmaktadır. Bir diğer anlatımla, İİK’nun 45. maddesi asıl borçlu için getirilmiş bir kural olup kefiller hakkında uygulanmaz. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun müteselsil kefalet başlıklı 586. maddesinde ise, “Kefil, müteselsil kefil sıfatıyla veya bu anlama gelen herhangi bir ifadeyle yükümlülük altına girmeyi kabul etmişse alacaklı, borçluyu takip etmeden veya taşınmaz rehnini paraya çevirmeden kefili takip edebilir. Ancak, bunun için borçlunun, ifada gecikmesi ve ihtarın sonuçsuz kalması veya açıkça ödeme güçsüzlüğü içinde olması gerekir” hükmü yer almaktadır.
Şayet müteselsil kefil kendi kefaletinin teminatı olarak ipotek vermiş ise asıl borçlu konumuna geleceğinden İİK. 45. maddesi uyarınca önce rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılmadığını itiraz olarak ileri sürebilecektir. Ancak somut olayda, ipoteğin kefaletin teminatı olarak verilmemiş olması sebebiyle, davacı banka müteselsil kefili takip edebilir. Dolayısıyla davalı müteselsil kefillerin bu yöndeki itirazlarının da reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ İLE,

Dava konusu Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ….. Sayılı takip dosyası üzerinden davalılar tarafından Ticari Krediler ve …. Karttan kaynaklı nakdi alacak kalemlerine yapılan itirazın iptali ile, takip talebinde belirtilen miktarlar ve faiz oranları üzerinden TAKİBİN AYNEN DEVAMINA,
Dava tarihinden sonra yapılan ödemelerin infaz aşamasında değerlendirilmesine
2-Davalı borçluların aynı icra takibine konu gayri nakdi alacağa yapmış olduğu itirazın iptali ile, ….. Nolu 195.000,00TL tutarlı teminat mektubunun takip tarihinden sonra iade edildiğinden geriye kalan toplamı 2.670.000,00TL olan 4 adet teminat mektubu için gayri nakdi alacağın davacı banka nezdinde açılacak faizsiz bir hesapta depo edilmek kaydıyla TAKİBİN DEVAMINA
3-Nakdi alacak tutarları likit olduğundan ve itiraz haksız olduğundan İ.İ.K 67/2 maddesi uyarınca takip tutarı üzerinden hesaplanan 355.274,70 TL icra-inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 121.334,07 karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 7.129,15-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 114.204,92-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafça yatırılan 44,40-TL başvurma harcı, 7.129,15-TL peşin harç ile dosyada yapılan 4.500,00.-TL bilirkişi ücreti ve 1295,00-TL posta gideri olmak üzere toplam 12.968,55-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 187.818,68-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/12/2022
Başkan … Üye … Üye … Katip …
¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır ¸e-imzalıdır