Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/908 E. 2020/789 K. 18.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/908 Esas
KARAR NO : 2020/789

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/11/2019
KARAR TARİHİ : 18/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/12/2019

Bakırköy ….. Tüketici Mahkemesinin …… Esas, ….. Karar sayılı ilamıyla Görevsizlik Kararı verilerek mahkememize gönderilen Tapu İptali ve Tescil davasında dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tapusu müvekkiline ait olan …… mahallesi, …. konutları, …… B blok, ……. ada, …… parsel üzerindeki 5. Kat, 21 numaralı bağımsız bölüm numaralı taşınmaz üzerindeki ipoteklerin kaldırılmasını, taşınmazların üzerindeki ipoteğin üçüncü kişiler yönünden kötü niyetli kullanılması durumu kuvvetle muhtemel olacağından ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalılar üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLER:
Esenyurt Kaymakamlığı Tapu Müdürlüğü yazı cevabı, Bakırköy ….. Tüketici Mahkemesinin ……. Esas, ……. Karar sayılı ilamı ve tüm dosya kapsamı.
Bakırköy ……. Tüketici Mahkemesinin …… Esas ve ……. sayılı ilamı ile; “…davacı ile davalı ……. İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. arasında tüketici işlemine dayanak tutulan taşınmaz satış sözleşmesindeki edimlerin yerine getirilmesi suretiyle başkaca tüketici işlemi kalmadığı, davacı ile dava dışı ……. bank A.Ş. ve ……. Kiralama A.Ş. arasında da herhangi bir sözleşmenin akdedilmediği, uyuşmazlığa konu ipoteğin davalı ……. İnşaat Sanayi ve Ticaret A.ş ile dava dışı ……. bank A.ş ve……. Kiralama A.Ş’nin aralarında yapmış oldukları kredi sözleşmesinden kaynaklı tesis edildiği, ipotek alacaklısının …… bank A.Ş. ve ……. Kiralama A.Ş, oldukları, ipotek borçlusunun da davalı ……. İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. olduğu, ipoteğin tüketici kredisi teminatını teşkil etmediği, davalı ……. İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ipoteklerin kaldırılması yönünde davacıya açık taahhüdü bulunmamasına karşın davalılar arasındaki çözümü beklenen işlemin 6102 sayılı yasanın 4.bölümü 4.maddesinin F bendinde sayılan ticari davalardan olduğu ve ihtilafın Tüketici mahkemeleri eliyle görülemeyeceği uyuşmazlığın çözümünde Ticaret Mahkemelerinin görevli olduğu anlaşılmıştır. Nitekim Yargıtay ve İstinaf mahkemeleri emsal kararlarının da bu doğrultuda olduğu sabittir. (İstanbul BAM 14. HD. 30/03/2019 tarih 2019/514 esas 2019/414 karar-Yargıtay 19. HD. 16/01/2017 tarih 2016/6413 esas 2017/133 karar – 14/02/2017 tarih 2016/12348 esas 2017/1116 karar)
Görevle ilgili düzenlemeler, kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi, yargılamanın her aşamasında mahkemece resen gözetileceğinden, HMK 138,114/c ve 115. Maddeleri gereğince davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine”‘ bahisle görevsizlik kararı verilerek dosyanın mahkememize geldiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Davada istem, davacı ile davalı ……. İnşaat Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi arasında imzalanan gayrimenkul satış vaadi ve borçlanma sözleşmesi gereğince mülkiyeti tapuda davacıya geçen taşınmazlar üzerindeki iddiaya göre hukuka aykırı tesis edilen ipoteklerin fekki, yani ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir.
Dava dosyası içerisinde mevcut dava konusu taşınmaza ait tapu kaydının incelenmesinde; dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın tapu kaydında dava dışı …… bank ve …. şirketleri lehine ipotek şerhleri bulunduğu sabittir. Bu haliyle davalı yüklenici vaad ettiği şekilde hukuki ayıpsız bir taşınmaz devir etmemiş, ayıpsız teslim ve devir yükümlülüğünü yerine getirmemiştir.
Bu durumda iddianın ileri sürülüş biçimi itibari ile dava, davacı adına satış vaadi sözleşmesine göre tescili yapılan taşınmazdaki hukuki ayıp niteliğinde bulunan ipoteklerin fekki, tapunun sınırlandırma olmaksızın davacıya verilmesi yani ayıbın giderilmesi istemine ilişkindir. Davacının sözleşme kapsamına göre tapu iptal ve tescil talebi yoktur.
Dolayısıyla Bakırköy …… Tüketici Mahkemesinin taşınmaz satış sözleşmesindeki edimlerin yerine getirilmesi suretiyle başkaca tüketici işlemi kalmadığı, uyuşmazlığın bankacılık sözleşmesi kapsamında tesis edilen ipoteğin fekki talebini kapsadığı yönündeki tespitlere dayanarak görevsizlik kararı vermesi hatalıdır. Somut olayda, davacı taraf kredi sözleşmesinin tarafı olmadığından, Bankacılık Kanuna göre çözümü gereken uyuşmazlık bulunmamaktadır. Yukarıda da bahsedildiği üzere uyuşmazlık davacı ile davalı ……. arasında imzalanan satış vaadi sözleşmesi kapsamında ayıbın giderimine ilişkindir.
Somut olayda, davacı tarafın beyanları, sözleşme içerikleri, satın alınan taşınmazın niteliği gözönünde bulundurulduğunda davacı taraf söz konusu taşınmazları mesleki veya ticari amaçlarla satın almadığı, kullanım amaçlı aldığı dolayısıyla gerek sözleşmenin yapıldığı tarihte yürürlükte bulunan 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanuna göre ve gerekse de 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı yasanın 3. Maddesi uyarınca tüketici sıfatına sahiptir.
6502 sayılı kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde tüketici olan davacı, davayı sözleşmenin tarafı olan satıcıya da yöneltmiş ve aldığı konutun tapu kaydındaki sınırlandırmalar nedeni ile ayıplı bulunduğunu ifade ederek bu ayıbın giderilmesini istemiştir. Bu ayıp niteliği gereği sınırlandırma alacaklılarını etkilediğinden zorunlu olarak dava bu kişilere de yöneltilmiştir.
Özetle bu dava tüketicinin yaptığı sözleşme ile aldığı maldaki hukuki ayıbın giderilmesi istemine ilişkin olup, 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun hükümleri uygulanacaktır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 73. maddesinin (1) bendi gereğince de bu kanun uygulaması ile ilgili çıkacak her türlü ihtilaflara tüketici mahkemelerinde bakılması gerekir.
Açıklanan nedenlerle Bakırköy …..Tüketici Mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar verilerek, yargılama yapma yetki ve görevinin Türketici Mahkemesi olması sebebiyle dosyanın HMK 20. Maddesi kapsamında daha önce görevsizlik kararı veren Bakırköy ….. Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine, mahkememiz ile Bakırköy …… Tüketici Mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı oluşması sebebiyle görev uyuşmazlığı sebebiyle dosyanın ilgili İstinaf Dairesi’ne gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
Yargılama yapma yetki ve görevinin Türketici Mahkemesi olması sebebiyle dosyanın HMK 20. Maddesi kapsamında daha önce görevsizlik kararı veren Bakırköy ……… Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
Mahkememiz ile Bakırköy ……. Tüketici Mahkemesi arasında görev uyuşmazlığı oluşması sebebiyle görev uyuşmazlığı sebebiyle dosyanın ilgili İstinaf Dairesi’ne gönderilmesine,
Harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti hususlarının görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
Dair, dosya üzerinden tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Yoluna başvuru hakları olduğu hatırlatılarak dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu karar verildi.18/12/2020

Başkan …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Üye …
¸e-imzalıdır
Katip …
¸e-imzalıdır