Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/893 E. 2021/1219 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/893 Esas
KARAR NO : 2021/1219

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 09/12/2020
KARAR TARİHİ : 29/12/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 07/01/2022
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkili …”’ nın çocuğu ……” in davalı …’ un sevk ve idaresindeki ……. plakalı aracın çarpması sonucu 06.05.2016 tarihinde öldüğünü, trafik kazasının müteveffanın yolda yürürken meydana geldiğini, ceza yargılamasında davalı sürücünün mahkumiyetine karar verildiğini, ceza mahkemesince alınan bilirkişi raporunda davalının %40 kusurunun tespit edildiğini, söz konusu aracın davalı … tarafından ……. nolu Karayolları Zorunlu Mali Mesuliyet Sigorta Poliçesiyle sigortalanmış olduğunu, davacının çocuğunun muhtemel maddi desteğinden yoksun kaldığını, maddi zararın müteveffa çocuğun ileride kazanacağı ücretlerin de dikkate alınarak hesaplanması gerektiğini, müteveffanın ölümüyle müvekkillerinin derin üzüntü ve acı yaşadıklarını beyanla fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi tazminatın tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, 100.000,00 TL manevi tazminatın ise davalı … dan olmak üzere olay tarihinden işleyecek yasal faizleriyle birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; müvekkili sigorta şirketinin sorumluluğunun sigortalının kusuru ve teminat limitiyle sınırlı olduğunu, dava konusu trafik kazasına karışan ……. plakalı aracın müvekkili şirket tarafından …… nolu 15.04.2016 / 2017 vadeli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi ile sigortalı olduğunu, kaza tarihindeki poliçe teminatının kişi başına 310.000,00 TL ile sınırlı olduğunu, müvekkilinin manevi tazminat ve tedavi talepleri yönünden sorumlu olmadığını, davacı tarafa sosyal güvenlik kurumları tarafından rücuya tabi gelir bağlanıp bağlanmadığının araştırılması ve gelir bağlanmışsa tazminat hesabında gözetilmesi gerektiğini, hesaplamalar için aktüer siciline kayıtlı bilirkişinin görevlendirilmesini, tazminat hesabının Yargıtay” ın değişen içtihatları dikkate alınarak ve TRH 2010 tablosuna göre yapılması gerektiğini, davacıdan başkaca hak sahiplerinin varlığının araştırılması ve varsa paylarının hesaplamaya dahil edilmesi gerektiğini, müvekkilinin yalnızca dava tarihinden itibaren yasal faizden sorumlu olabileceğini beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı …’un cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazasından kaynaklı destekten yoksun kalma maddi tazminatı ile birlikte manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacının dava dilekçesinden özetle, davacının 2009 doğumlu oğlu ……’in 06.05.2016 günü davalı … sevk ve idaresindeki ……… plakalı aracın çarpması neticesinde ölümlü trafik kazasının meydana geldiğini, ceza yargılamasının Bakırköy ……. Asliye Ceza Mahkemesinin ……. esas sayılı dosyasında görüldüğünü, aracın davalı … tarafından sigortalandığını, sigorta şirketine 14.07.2016 tarihinde başvuruda bulunduğunu, ödemenin olmadığını, arabuluculuğa başvurulduğunu, maddi ve manevi tazminat talebinin kabulünü talep ettiği, davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte arabuluculuk son tutanağını, Bakırköy ….. Asliye Ceza Mahkemesinin …. esas ….. karar sayılı kararını, kesinleşme şerhini, nüfus kaydını, sigorta başvuru tebligatını, ceza dosyası kusur raporlarını sunduğu,
Sigorta şirketinin cevap dilekçesinden özetle, sorumluluğun sigortalının kusuru ve poliçe limiti ile sınırlı olduğunu, manevi tazminatın poliçe kapsamı dışında olduğunu, ATK kusur raporu istenildiğini, davacının destekten yoksun kalma talebini ispat etmesi gerektiğini, dava tarihinden itibaren yasal faiz uygulanabileceğini, başka hak sahiplerin paylarının da hesaplanması gerektiğini davanın reddini talep ettiği,
Davalı … Olgunun süresinde cevap dilekçesi sunmayarak iddiaları inkar etmiş sayıldığını,
Dosyanın yapılan incelemesinde, delillerin toplandığı, ceza dosyasından tanıkların dinlenildiği, mahallinde keşif yapılarak rapor alındığı, ATK ‘dan rapor alındığı, ATK raporunda seçenekli olarak kusur değerlendirilmesi yapıldığı, Ceza Mahkemesince olayın oluşan uygun olarak ATK raporundaki ikinci seçeneğe göre Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılmasına karar verildiği, bu kararında itiraz üzerine kesinleştiği, ceza dosyasında 18.11.2019 tarihli kusur raporunda vefat edenin %60 oranında asli kusurlu olduğunun, sürücünün %40 oranında tali kusurlu olduğunun belirtildiği, Ceza Mahkemesindeki maddi vakıa tespitinin Hukuk Mahkemesini bağlayıcı nitelikte olduğu, ceza dosyasında olaya ilişkin değerlendirmenin keşif yapılarak, tanık dinlenerek birbirine uygun raporlar ile yapıldığı değerlendirilerek yeniden kusur raporu alınmadan Ceza Mahkemesi dosyasındaki oransal kusur durumunu belirten18.11.2019 tarihli raporun taraflara tebliğ edilerek bu raporun hükme esas alındığı,
18.11.2019 tarihli kusur raporu ve dosya kapsamı uyarınca aktüerya hesaplaması için bilirkişisi Av. …’tan rapor alındığı, raporda Yargıtay 17 HD’nin emsal kararları da dikkate alınarak farazi desteğin 18 yaşından itibaren asgari ücret üzerinden gelir elde edeceği, desteğin evleninceye kadar gelirinin yarısını kendi ihtiyaçları yarısını da anne ve babası için ayıracağı, bu dönemde desteğe iki anne ve babaya birer pay vermek suretiyle desteğin tüm gelirine oranlanarak evlenmeden önceki dönem içinde anne ve babanın her birine %25 pay verilmesi gerektiğinin belirtildiği, desteğin ileride evlenmesi ile birlikte desteğe iki, eşe iki, anne ve babaya birer pay verilerek, yine desteğin tüm gelirinin oranlanarak anne ve babaya ayrı ayrı %16 pay ayrıldığı, desteğin bir çocuğunun olması durumunda iki pay desteğe, iki pay eşe, bir pay çocuğa ve birer pay anne ve babaya ayrılmak suretiyle desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve baba için ayrı ayrı %14 pay verildiği, daha sonra ikinci çocuğun doğacağı varsayılarak bu kez desteğe iki, eşe iki, çocukların her birine birer ve anne ve babaya birer pay verilerek desteğin tüm gelirine oranlanarak anne ve babaya ayrı ayrı 12,5 pay verilmesinin uygun olacağı belirtiği, destek tazminatlarının varsayımsal hesabının bu şekilde yapıldığı, bununla birlikte AYM nin 09/10/2020 tarihli resmi gazetede yayınlanan 17/07/2020 tarihli ve …… esas ….. sayılı iptal kararı sonrasında Yargıtay …… HD’nin güncel uygulamalarına ve kaza tarihine göre TRH 2010 uygulanıp 1,8 teknik faiz uygulanmadan %10 artış ve iskontaya göre hesaplamanın yapıldığı, raporun denetime ve hükme elverişli olduğu,
Maddi tazminat talebi yönünden, davanın belirsiz alacak davası şeklinde açıldığı, davacı tarafın 13.12.2021 tarihli dilekçesi ile davayı belirli hale getirdiği, bu nedenle ıslah dilekçesinin davanın belirli hale getirilmesi dilekçesi olarak kabul edildiği, kusura ilişkin rapor, aktüerya bilirkişi rapor içeriği, davanın belirli hale getirilmesine ilişkin dilekçe, tamamlama harcının yatmış olması, tüm dosya kapsamı dikkate alınarak 47.490,21 TL üzerinden hüküm kurulduğu, davalıların zarardan müştereken sorumlu tutulduğu, talebin trafik kazası haksız fiiline ilişkin olması nedeniyle yasal faiz talep edilebileceği, davacının Suriye kökenli olması nedeniyle alınan teminatın karar kesinleşmesi ile iade edilebileceği,
Manevi tazminat yönünden ise gerek mülga B.K’nun 47 ve gerekse yürürlükteki 6098 sayılı T.B.K’nun 56. maddesinde hakimin bir kimsenin bedensel bütünlüğünün zedelenmesi durumunda, olayın özelliklerini göz önünde tutarak, zarar görene uygun bir miktar paranın manevi zarar adı ile ödenmesine karar verebileceğinin öngörüldüğü, hakimin olayın özelliklerini göz önünde tutarak manevi zarar adı ile zarar görene verilmesine karar vereceği para tutarının adalete uygun olması gerektiği, hükmedilecek bu paranın, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşıdığı, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmediği, bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmesi gerektirdiği, takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olması gerektiği, 26.06.1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterildiği, bunların her olaya göre değişebileceğinden hakimin bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiği, hakimin bu takdir hakkını kullanırken, ülkenin ekonomik koşulları tarafların sosyal ve ekonomik durumları paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu olayın ağırlığı, vefat eden desteğin yaşını, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması, hükmedilecek tutarın manevi tatmin duygusu yanında caydırıcılık uyandıran oranda olması gerektiği, bu ilkeler ve olayın oluş şekli, tarafların kusur durumu, vefat edenin desteğinin annesi olması, vefat eden ve desteğin yaşları, paranın satın alma gücü, sosyal ekonomik durumlar dikkate alınarak davacıların manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-)Açılan maddi tazminat davasının KABULÜ İLE, 47.490,21TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı … yönünden kaza tarihi olan 06.05.2016 tarihinden itibaren, davalı … yönünden ise temerrüt tarihi olan 29.07.2016 tarihinden itibaren (sigorta poliçe limitiyle sınırlı kalmak şartıyla) işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
1-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.244,06.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 34,16 TL (Peşin harç 375,71 TL olup, bu miktarın 34,16 TL’si maddi tazminata karşılık gelmektedir) ve ıslah ile tamamlatılan 128,10 TL ıslah harcı toplamı 162,26 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 3.081,8‬0 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … şirketinden sigorta poliçe limitiyle sınırlı kalmak şartıyla) tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yatırılan 54,40.-TL başvurma harcı, 34,16 TL peşin harç (Peşin harç 375,71 TL olup, bu miktarın 34,16 TL’si maddi tazminata karşılık gelmektedir) ve ıslah ile tamamlatılan 128,10 TL toplamı 216,66‬ TL’nin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … şirketinden sigorta poliçe limitiyle sınırlı kalmak şartıyla) tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderleri maddi tazminat talebine ilişkin olduğundan 164,5 TL tebligat-posta gideri, 800,00 TL bilirkişi olmak üzere 964,5 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … şirketinden sigorta poliçe limitiyle sınırlı kalmak şartıyla) tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davalılar tarafından dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.973,73.-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen (davalı … şirketinden sigorta poliçe limitiyle sınırlı kalmak şartıyla) tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
B-) davacının manevi tazminat davasının KISMEN KABULÜ İLE 70.000 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 06.05.2016 tarihinden itibaren, işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı …’dan alınarak davacıya ödenmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine,
1-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 4.781,7‬0.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 341,55 TL (Peşin harç 375,71 TL olup, bu miktarın 341,55 TL’si manevi tazminata karşılık gelmektedir) harcın mahsubu ile eksik kalan 4.440,15‬ TL karar harcının davalı …’dan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yatırılan 341,55 TL (Peşin harç 375,71 TL olup, bu miktarın 341,55 TL’si manevi tazminata karşılık gelmektedir) peşin harcın davalı …’dan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Davalı … tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 9.900,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı … tarafına verilmesine,
C-)Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
D-)6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.129,49 TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 899,63 TL’sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen, 229,86‬ TL’sinin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına, bakiye kısmın davacıdan tahsili ile hazineye irat KAYDINA,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafların yokluğunda verilen kararın, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/12/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır