Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/835 E. 2021/509 K. 02.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/835 Esas
KARAR NO : 2021/509

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 23/11/2020
KARAR TARİHİ : 02/06/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 28/06/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkil aleyhine davalı tarafça Küçükçekmece ….. İcra müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyasında takibe konu 280.000,00TL bedelli senedin 120.000,00TL si üzerinden icra takibi başlatıldığı, takibe konu senette düzenlenme tarihinin altında yer alan imzlaar müvekkile ait olmadığını, imzanın müvekkile ait olduğunun kabul anlamına gelmemekle birlikte senedin geçerli olduğu varsayımında dahi iş bu senet geçerli bir borç ilişkisine dayalı olmadığını, mavekkilin davacı tarafa talep edilen miktarda borcu olduğnu gösterir hiçbir kanıtı da bulunmadığını davalı taraf davaya konu senedi tamamen kötü niyet ile küçükçekmece ….. İcra müdürlüğü ……. esas sayılı dosyasına konu ettiği, davalı yanın kötü niyetli olmasından dolayı %20 kötü niyet tazminatın hükmedilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davacının keşide ettiği 29/04/2016 tarihli bonoya istinaden Küçükçekmece …… İcra müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı, davacının borca itiraz etmeyerek kesinleştiği, takibin kesinleşmesi üzerine borçlu ile ilgili her türlü haciz işlemi yapıldığı maaşına haciz konulduğu, davacı bononun kendisine zorla imzalatıldığı gerekçesiyle küçükçekmece CBS ‘ye şikayette bulunduğu, davacı dava dilekçesinde senet altındaki imzanın kendisine ait olmadığını ve müvekkillerin davacıya bu miktarda para verecek kadar paralarının olmadığını beyan etmiş, dava hak düşürücü süre içinde açılmadığını, iik 72/8 uyarınca yapılan takibe süresinde itiraz edilmemesi üzerine 1 yıllık zamanaşımı içinde menfi tespit davasının açılması gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava , icra takibine konu çekteki imzaya itiraz ile menfi tespit istemine ilişkindir.
Davacının dava dilekçesinde, takibe konu senette düzenlenme tarihinin altındaki imzaların davacıya ait olmadığı, senedin geçerli olduğunun kabulü halinde dahi senedin geçerli borç ilişkisine dayanmadığı, davacının davalı tarafa talep edilen miktarda borcu olduğunu gösterir hiçbir kanıtın bulunmadığı iddialarında bulunulduğu, davalı tarafın cevap dilekçesinde, 18.11.2016 tarihinde kambiyo senetlerine dayalı icra takibi yapıldığını, davacının süresinde itiraz etmediğini takibin kesinleştiğini, davacının 18 ay sonra 18.10.2017 tarihinde Küçükçekmece CBS …… sorgu numarası ile şikayette bulunduğunu, davalı hakkında Bakırköy …… ACM …… esas …… karar sayılı ilamı ile beraat kararı verildiğin, kararının istinaf aşamasından geçerek 17.09.2020 tarihinde kesinleştiğini, davanın bu tarihten sonra açıldığını zamanaşımı, hak düşürücü süre itirazında bulunduğunu, davacının takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiği ancak diğer yandan C. Başsavcılığına senedin kendisine zorla imzalatıldığı iddiasında bulunduğunu, icra takibinden 5 yıl sonra itiraz etmeden, senetteki imzasını ikrar ettikten ve 5 yıl ödeme yaptıktan sonra davacının bu davayı açmasında hukuki menfaati olmadığını savunarak davanın reddini talep ettiği,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı icra dosyasında takibe konu senedin altındaki imzanın davacıya ait olup olmadığı, davacının icra takibine konu senede ilişkin borcunun bulunup bulunmadığı, davaya konu senede ilişkin ceza yargılamasının olup olmadığı, ceza yargılamasında bono altındaki imzanın kabul edilip edilmediği hususularına ilişkin olduğu,
Dosyanın yapılan incelemesi ve değerlendirilmesi sonucunda; menfi tespit davasında zamanaşımı ve hak düşürücü süre bulunmadığı bu nedenle bu itirazların reddedildiği, kural olarak menfi tespit davasında ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu, davacının birbiriyle çelişecek nitelikte iddialara aynı anda dayanamayacağı, davacının iş bu davada takibe konu senetteki imzasına itiraz ettiği, imzanın davacıya ait olduğunun ispat yükünün kural olarak davalı alacaklıda olduğu ancak Küçükçekmece ….. İcra Dairesinin ……. esas sayılı dosyasında takibe konu senedin 31/05/2016 vade tarihli 29/04/2016 keşide tarihli senet olduğu, ceza dosyasına konu emanete alınan senedin, vade tarihi 31/05/2016, düzenleme tarihi 29/04/2016, düzenleyicisi davacı … İşçi, lehtarı davalı … İşçi olan senet olduğu, ceza dosyasındaki senet bilgileri ile icra takibine konu senet bilgilerinin aynı olduğu, Bakırköy …… ACM’nin ……. esas sayılı dosyasının 19/09/2018 tarihli duruşmasında, davacı tarafın beyanı alındıktan sonra dizi 39 daki senet fotokopisinin gösterildiği ve bu senetteki imzanın davacı tarafa ait olduğunun beyan edildiği, davalı … İşçi’nin Bakırköy ……. ACM ……. esas sayılı dosyasında hukuki alacağın tahsili amacıyla yağma yapmak , mağdurun bir senedi vermeye mecbur etmesi suretiyle yağma suçlarından beraat ettiği, bu kararın istinaf incelemesinden geçerek kesinleştiği, davacının ceza dosyasında iş bu davaya konu senetteki imzasını ikrar ettiği, ceza yargılamasınında bu minvalde yapıldığı, ceza mahkemesinde tespit edilen maddi vakıanın hukuk hakimini bağlayacağı, davaya konu senetteki imzanın davacıya ait olduğu değerlendirilerek, davacının bu yöndeki iddiasına itibar edilmeyerek imza incelemesine gidilmediği, davacı tarafın dava dilekçesindeki diğer iddiaları olan senedin geçerli borç ilişkisine dayalı olmadığı, davacının davalıya senetteki kadar borcu olmadığı hususlarının ispat yükünün ise senetteki imzanın davacıya ait olduğu kabulü ile davacı tarafta olduğu, kambiyo senetlerinin illetten mücerret oldukları, davacı tarafın bu iddialarını tanıkla ispatlayamayacağı, senede karşı senetle ispat kurallarının geçerli olduğu değerlendirilerek tanık dinlenilemeyeceği, davacı tarafça bu hususta ispatlayıcı belge sunulmadığı da açılan davanın reddi ve tazminat taleplerinin yasal şartları oluşmadığından reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Acılan menfi tespit davasının reddine,
2-Davacının icra inkar, davalının kötü niyet tazminatlarının yasal şartları oluşmadığından reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 2.049,30.-TL peşin harcından mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 1.990‬,00.-TL harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 15.350,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
6- 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.096,27TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair taraf vekillerinin ve davacı asilin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı
.02/06/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır