Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/725 E. 2023/135 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/725 Esas
KARAR NO : 2023/135

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 25/12/2015
KARAR TARİHİ : 22/02/2023
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 08/03/2023
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilinin 5 yaşındaki oğlu olan ……., davalı …’in kullanımındaki davalı …’ya ait …… plakalı aracın … Mah …. Sok üzerinde … tarihinde saat 15:30 sıralarında çarpması sonucu hayatını kaybettiğini, söz konusu araç üzerine tedbir konulması gerektiğini, müteveffanın ölümü ile birlikte anne ve babasının manevi olarak zor durumda kaldığını, destekten yoksun kalma tazminatının ödenmesi gerektiğini, Bakırköy …… Asliye Ceza Mahkemesinin …. Esas sayılı dosyası ile dava açıldığını, rapor alındığını, davalının %100 oranında kusurlu olduğunu, belirterek şimdilik fazlaya dair haklarını saklı tutarak destekten yoksun kalan müvekkilleri için ayrı ayrı 1.000 TL maddi tazminata 80.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Dava konusu aracın ZMMS ile sigortalı olduğunu, poliçe limitlerinin sınırlı olduğunu, kazada kusurun kimden kaynaklandığının davacı tarafça ispatlanması gerektiğini, dava konusu olayda müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, faize itirazlarının bulunduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Dava konusu kazada müvekkilinin asli kusurlu olmadığını, meydana gelen kaza, müvekkilinin sevk ve idaresindeki araçla seyir halindeyken yolun sağında park halinde bulunan dondurma kamyonunun arasından küçük çocuğun aniden yola çıkmasıyla olduğunu, meydana gelen kazada müvekkile izafe edilebilecek bir kusur olmadığını, kazaya ilişkin ceza yargılamasının devam ettiğini, manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … cevap vermemiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüm olayına dayanılarak açılmış destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın meydana gelen trafik kazası neticesinde davacıların küçük çocuklarının vefatı sebebiyle kazadaki tarafların kusur oranlarının belirlenmesi ve bu kapsamda varsa maddi ve manevi tazminatların belirlenmesi olduğu görülmektedir.
Dosyanın yapılan incelemesinde; Mahkememizce verilen karara karşı davalı … vekili, davalı … vekili, davalı … vekili ve katılma yolu ile davacılar vekili tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu,
İstanbul BAM ….. HD’nin Dosya no: ….. ,Karar no: …… sayılı kararı ile;” davalı …’nun istinaf başvurusunun süre yönünden reddine karar verildiği, olayla ilgili olarak Bakırköy ….. Asliye Ceza Mahkemesinde görülerek sonuçlandırılan ceza yargılamasına ilişkin dava dosyasının Yargıtay’da olup, henüz kesinleşmediği, durumun özellikleri de gözetilerek ATK. Trafik İhtisas Dairesinden kusur dağılımına ilişkin olarak kaza tespit tutanağı, kaza ile ilgili soruşturma evrakları, ceza yargılamasına ilişkin dava dosyası ve ceza yargılaması sırasında temin edilen bilirkişi raporları ile görülmekte olan dosyadan temin edilen kusura ilişkin raporların ve dosyadaki diğer tüm delillerin birlikte değerlendirildiği, gerekçeli , denetime elverişli ve var olan çelişkileri giderecek nitelikte bir rapor alınmadan karar verilmesi, davacıların ve davalıların bu yönü amaçlayan istinaf itirazlarının kabulüne karar verilmesi gerektiği, buna karşılık diğer taraf istinaf itirazlarının ise bu aşamada değerlendirilmesine yer olmadığı sonucuna varılarak” istinaf başvurusunun kabulüne karar verildiği, kararın kaldırılarak Mahkememize gönderildiği,
BAM kaldırma kararından sonra dosyada ATK’dan kaldırma kararı doğrultusunda 16/12/2020 tarihli kusur raporu alındığı, bu raporda dosyadaki kusur raporları, kaza tespit tutanağı da dikkate alınarak davalı ……. ‘in %25 oranında , vefat eden çocuğun %75 oranında kusurlu olduğunun tespit edildiği, rapora itirazın yerinde görülmediği, SGK tarafından davacılara kazadan kaynaklı ödeme yapılmadığının gelen yazı cevabından anlaşıldığı, Aktüerya bilirkişi ….. ‘den 11.01.2022 ile 26.01.2023 tarihli bilirkişi raporlarının alındığı, davacı tarafın kaldırma kararından önce ıslah talebinin olduğu, son raporlardaki hesaplamanın ıslah miktarından ve ilk karar miktarından fazla olduğu, ceza dosyasında sanık … hakkında tali kusurlu kabul edilerek verilen cezanın temyizde düzeltilerek onandığı,
Davacının 9. Celsede beyanda bulunarak maddi tazminat yönünden davalı … şirketinin ödeme yaptığını, 17.02.2023 tarihli sulh protokolü ile maddi tazminat talepleri konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği,
HMK. 313vd. Maddelerinde “…Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir… Sulh, hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir… Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” düzenlemeleri bulunduğu,
Dosya kapsamında davacın 17.02.2023 tarihli dilekçesi ile davalı … tarafından yapılan sulh protokolü kapsamında ödeme yapılması sonucunda maddi tazminat talebinin konusuz kalacağı, davalı taraflar arasında trafik kazasından kaynaklı 6098 sayılı TBK. madde 61 ve 62 ile müteselsil sorumluluk ilişkisi bulunması nedeniyle müteselsil borçlulardan biri tarafından yapılan ödemenin, diğerleri yönünden de davacıya olan borcu ödeme miktarında söndüreceğinden bu ödeme ile diğer kişilerinde ödeme miktarından sorumluluğunun kalmayacağı, dolayısı ile davacının maddi tazminat talepleri yönünden vekaletname içeriği de dikkate alınarak davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiği, davacının 17/02/2023 tarihli dilekçesi yönünden davalılar hakkında maddi tazminat talebine ilişkin yargılama gideri, vekalet ücreti talebi olmadığından bu hususta dikkate alınarak yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılacağı değerlendirildiği,
Manevi tazminat talebine ilişkin yapılan değerlendirmede; manevi zararın, kişilik değerlerinde oluşan objektif eksilme olduğu, duyulan acının, çekilen ızdırabın manevi zararın onun görüntüsü olarak ortaya çıkabileceği, manevi tazminatın, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşıdığı, manevi tazminatın, bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmediği, zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesinin gerektiği, takdir edilecek miktarın, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan miktar kadar olması gerektiği, 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde de takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartların açıkça gösterildiği, bunların her olaya göre değişebileceğinden hakimin, bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermesi gerektiği,

Somut olayda, kaza tarihi, ölenin yaşı, davacılar ile birinci derece akrabalık ilişkisi, kazanın meydan geliş şekli, tarafların kusur oranı, tarafların ekonomik ve sosyal durumu ve olay tarihine göre ve karar tarihine göre paranın alım gücü, kaza nedeniyle davacıların duyduğu üzüntü ve keder, yasal faiz oranı dikkate alınarak manevi tazminatın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A-Açılan maddi tazminat davasının tarafların sulh olduklarına ilişkin beyanları da dikkate alınarak sulh nedeniyle konusuz kaldığından Karar Verilmesine Yer Olmadığına,
1-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken harç peşin olarak alındığından bu konuda hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2-Davacı tarafından maddi tazminat yönünden dosyada yapılan yargılama giderlerinin taraflar sulh olduklarından davacı tarafın 17.02.2023 tarihli dilekçesi de dikkate alınarak davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
3-Taraflar sulh olduklarından avacı tarafın 17.02.2023 tarihli dilekçesi de dikkate alınarak maddi tazminat yönünden davacı lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığına,
4-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
B-Davacıların manevi tazminata ilişkin talebinin davalı … ve …’ya yönelik açmış oldukları manevi tazminat davası itibariyle davasının KISMEN KABUL KISMEN REDDİ ile;
-Davacı … için 20.000,00.-TL , davacı … için 20.000,00.-TL ayrı ayrı manevi tazminatın davalı … ve …’dan kaza tarihi olan 02/09/2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
-Davacı … için açılan manevi tazminat davasının 60.000,00.-TL’lik kısmının REDDİNE,
-Davacı … için açılan manevi tazminat davasının 60.000,00.-TL’lik kısmının REDDİNE,
1-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.732,4‬0.-TL karar harcından mahkememiz veznesine manevi tazminat yönünden yatırılan 449,21‬.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 2.283,19‬.-TL karar harcının davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
2-Davacı tarafından yatırılan manevi tazminat yönünden 449,21.-TL peşin harcın davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
3-Davacı tarafından manevi tazminat yönünden yapılan toplam 2.744,13.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 686,03.-TL’sının davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı … tarafından manevi tazminat yönünden yapılan toplam 48,39.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 36,29.-TL’sının davacıdan tahsili ile davalı …’ya verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı … tarafından manevi tazminat yönünden yapılan toplam 145,17.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 108,88.-TL’sının davacıdan tahsili ile davalı …’e verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00.-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalılar … ve … kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden manevi tazminat yönünden hesaplanan 9.200,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalılara verilmesine,
8-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı vekili ve davalı … vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf 8. Hukuk Dairesi’ne Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 22/02/2023
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır