Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/723 E. 2021/770 K. 15.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/723 Esas
KARAR NO : 2021/770

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/10/2020
KARAR TARİHİ : 15/09/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 23.09.2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkilinin okuma yazma bilmemesi neticesinde imza atamadığını resmi işlerde parmak basma suretiyle evrakları imzaladığını, davalının müvekkilin elini tutmak ve zorla boş senedi imzalatmak sureti ile müvekkili borçlandırdığını, senedin ödenmemesi üzerine icra yoluyla takip başlattıklarını, müvekkile sözde imzalatıldığı izahtan vares olan imza atabilirliği kabul etmediklerini imzaya açıkça itiraz ettiklerini, alacaklı görünen taraf ile vekil eden davacının özel ya da ticari bir alışverilerinin olmadığını beyan ederek davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; kambiyo senedinin zorunlu unsurlarından olan düzenleyenin imzası olayda mevcut olduğu davacı her ne kadar zorla imza attırıldığını ifade etse de davacıya ait bir imza söz konusu olup parmak basma suretiyle gerçekleştirilmediğinden ortada bir kambiyo senedinin mevcut olduğunu, davacı okuryazar olmadığını resmi evrakları parmak basma suretiyle gerçekleştirdiğini ifade etse de icra hukuk mahkemesinde açtıkları davanın dava dilekçesinin davacı tarafından imzalanmış olması davacının söylediklerinde tutarlı olmadığını gösterdiği, müvekkilin kambiyo senedinin imzalanması esnasında davacının okuryazar olup olmadığını sorgulamak gibi bir mecburiyeti bulunmadığını imzayı atan davacı bu davranışından mesul olup okuryazar olmadığını karşı tarafa kendisinin ifade etmesi gerektiğini beyan ederek davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, bonodaki imzaya itiraz ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir.
Somut olayın incelemesinde, davacının okuma yazma bilmediğini, imza atamadığını evrakları parmak basmak suretiyle imzaladığını, davalının elini tutmak suretiyle zorla boş senedi imzalatmak suretiyle bonoyu takibe koyduğunu, İcra Hukuk Mahkemesinde imza itirazında bulunduğu, mahkemenin dar yetkili olmasından bahisle davanın reddine karar verildiğini, imzaya açıkça itiraz ettiği, davalının cevap dilekçesi ile kambiyo senedinde davacının imzasının bulunduğunu, senedin düzenlendiği tarihte davacının oğlununda kefil olarak imza attığı, senedin zorla imzalatıldığına ilişkin hiçbir delilin mevcut olmadığını, davanın reddini talep ettiği,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; 10/04/2019 tarihli 52.000,00 TL bedelli bonodaki imzaya itiraz ile bononun geçersizliği ve borçlu olunmadığının tespiti işlemine ilişkin olduğu,
Somut olayın incelemesinde, davaya konu bononun lehtarının davalı, keşidecisinin davacı, avalin dava dışı ……., keşide tarihinin 19.03.2019 , ödeme tarihinin 10.04.2019 olduğu, davacı tarafın bonoya ilişkin imzaya itiraza yönelik Bakırköy …… İcra Hukuk Mahkemesinin …… esas sayılı dosyası ile dava açtığı, İcra Hukuk Mahkemesinin duruşma dosyasında imzaya itiraz ettiğini, senetteki imzayı kendisinin atmadığını, her ne kadar dilekçesinde ellerinin tutularak zorla imzalattığını beyan etse de duruşmadaki beyanının doğru olduğunu söylediği, icra hukuk dosyasında borca itirazın reddedildiği, kararın ilişkin istinaf incelemesinde istinaf süresinin geçmesi nedeniyle usulden red kararı verildiği, İcra Hukuk Mahkeme dosyasının kesinleştiği, davacının imza asıllarının celp edildiği, imza örneklerinin alındığı, icra hukuk dosyasının iş bu dosya arasına alındığı, davacının icra dosyasında da imzalarının bulunduğu, grofoloji bilirkişi raporunda bonodaki imzaların tersim tarzı, ebat, meyil ve istikamet , işleklik derecesi, seyir, sürat, istif, itiyatlar ve tazyik vasıfları bakımından davacının imzası ile uygunluk bulunmadığı, davacıya ait olamayacağı kanaatine varıldığının bildirildiği, davalının rapora karşı itirazının, bono üzerindeki imza şekli ile dosya kapsamında yer alan bononun düzenlenmesinden önceki ve sonraki imzala şekilleri de dikkate alınarak yerinde görülmediği değerlendirilmekle reddedildiği, menfi tespit davasında ispat yükünün kural olarak hukuki ilişkinin varlığını iddia eden ve bundan dolayı alacaklı olduğunu ileri süren davalı alacaklıda olduğu, uyuşmazlık konusu bonodaki/ senetteki imzanın inkarı halinde bu ispat yükünün davalı tarafta olduğu, imzanın davacıya ait olduğunun davalı tarafça ispat edilemediği, dosyadaki imza incelemesi raporunun hükme ve denetime elverişli olduğu, davacının kötüniyet tazminat talebinin, bonoda/senette davacının keşideci davalının lehdar olarak yer alması ve bu nedenle doğrudan ilişki olduğunun değerlendirilmesi nedeniyle yasal şartlarının gerçekleştiği değerlendirilmekle aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan menfi tespit davasının Kabulü ile; davaya konusu, davacı …’nin keşidecisi olduğu, davalı …’nin lehdar olduğu, 19/03/2019 keşide tarihli 10/04/2019 ödeme tarihli, 52.000 TL meblağlı bono nedeniyle davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine,
2- İİK 72/5 madde şartları oluştuğundan 52.000TL’nin %20 ‘si üzerinden hesaplanacak tazminatın davalıdan alınacak davacıya ödenmesine
3- İİK 72/4 maddesi yasal şartları oluşmadığından davalının tazminat talebinin reddine,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 3.552,12‬.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 888,03.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 2.664,09‬.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40.-TL başvurma harcı ve 888,03.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 819,70.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 7.560,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
10-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.096,27TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair davacı, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen kararın, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstanbul BAM İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 15/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır