Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/700 E. 2021/835 K. 29.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/700 Esas
KARAR NO : 2021/835

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 06/05/2019
KARAR TARİHİ : 29/09/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 07/10/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkil şirket nezdinde …… nolu Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası ile sigortalı ve …’ın malik ve dava dışı ……’nin sevk ve idaresinde olduğu ……. plakalı araç, 06.08.2017 tarihinde …… Mah. …… caddesinden ….. köprü istikametine seyir halinde iken; …… ‘in malik olduğu ……. plakalı park halindeki araca çarpması neticesinde maddi hasar meydana geldiği, kaza sonrasında düzenlenmiş olan Trafik Kazası Tespit Tutanağından anlaşılacağı üzere kazanın meydana gelmesinde dava dışı borçlu …… asli olarak %100 oranında kusurlu olduğu, zira 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 84. maddesine göre park halinde bulunan araca çarpılması asli kusur kabul edildiği, ayrıca aynı maddede bir araca arkadan çarpmak da asli kusur hali olarak kabul edildiği, tüm bu hususlarla birlikte sürücü ……’nin alkolmetre cihazına üflemeyi reddettiği trafik kazası tespit tutanağına ve alkol raporuna dercedildiği kusur durumunun tespiti açısından dikkate alınması gereken bir husus olduğu, davalı(borçlu) … KTK bakımından ……. plakalı aracın işleteni olduğu, mezkür kanunun 85. Maddesi “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.” şeklindeki hükmüyle işletenin meydana gelen kazalardan dolayı kusursuz sorumluluğunun söz konusu olacağını kabul ettiği, meydana gelen zarardan davalı … kusursuz olarak sorumlu olduğunu, ……’e ait ……. plakalı araçta oluşan (değer kaybı tutarı dahil olmak üzere) 18.045,10-TL zarar, trafik sigortası kapsamında müvekkil şirket tarafından 17.10.2017 tarihinde ödendiğini, oluşan zarardan davalı … işleten sıfatıyla KTK hükümleri uyarınca kusursuz sorumlu olup, Karayolları Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları ve KTK gereği doğan alacağa TTK 1481. Madde uyarınca halefiyet hakkı doğduğunu, rücuen tazminat alacağımız olan 18.045,10-TL’ye ödeme tarihinden itibaren işleyecek yıllık değişen oranlı avans faizi ile tahsili için, 28.12.2018 tarihinde, İstanbul ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. Esas sayılı dosyasından takip başlatıldığı, takipten sonra yasal süresi için borçlu …, yetkiye ve borca itiraz ettiği, diğer itirazları kabul etmemekle birlikte yetki itirazını kabul ile yetkili Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün ……. E. sayısı ile takibe devam edildiği, davalı (borçlunun) itirazı haksız ve alacağı geciktirmeye yönelik olup işbu itirazın iptali için dava sürecine geçilmek istenmiş ancak 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5/A maddesinin “konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” hükmü gereğince 09/04/2019 tarihinde İstanbul Arabuluculuk Bürosunun ……. Başvuru numarası ile arabuluculuğa başvurduğunu sonuç alamadıklarını beyan ederek davanın kabulünü talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkil kaza yapan ……. plakalı aracın malikidir ancak işleteni olmadığını, müvekkil, söz konusu aracı, 3. Şahıs konumundaki kazaya karışan ……’ye uzun süreli kira ilişkisi içerisinde teslim ettiğini, araç …… tarafından kullanılırken sözkonusu bu kaza meydana geldiğini, dolayısıyla müvekkilin, KTK.3 ve 85. maddeler uyarınca aracın işleteni olmadığından sürücü ……’nin karıştığı kazadan dolayı davacı … şirketine karşı herhangi bir sorumluluğu bulunmadığını, müvekkil açısından davanın husumet yokluğundan usulden reddi gerektiğini, davacı tarafın dilekçesinde, dava dışı araç sürücüsü ……’nin meydana gelen kazada asli kusurlu olduğu belirtilmiş ise de bu konuda henüz yeterli inceleme ve değerlendirme yapılmadığını, davacı taraf, dosyada yer alan kaza tespit tutanağına dayanarak dava dışı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğu kanısına varmış ise de Trafik İhtisas Dairesi’nden kusur tespitine ilişkin olarak rapor alınmadan sadece kaza tespit tutanağına dayanılarak dava dışı araç sürücüsünün asli kusurlu olduğunun kabul edilmesi mümkün olmadığını, davadışı …… ‘ın kazaya ilişkin olarak herhangi bir kusuru bulunmadığını, Davacı … şirketi müvekkile eksper raporunu tebliğ etmediğini, hiçbir şekilde müvekkil bu durumdan haberdar edilmemiş ve bilgilendirilmemiş olup doğrudan müvekkil aleyhinde icra takibine geçildiğini, davacı … şirketi tarafından hiçbir zaman müvekkilime eksper raporu göndermediğini, dolayısıyla davacı … şirketi, müvekkilimin eksper raporunu incelemesi ve varsa itirazlarda bulunma hakkını engellediğini, dava dışı araç sürücüsünün kusurunu kabul etmemekle birlikte, sürücüye yüklenecek bir kusur izafesinde dahi sigorta şirketi tarafından istenen alacak miktarı fahiş olduğunu, kaza sonucu ……. plakalı araçta çok büyük bir hasar meydana gelmeyip sigorta şirketinin talep ettiği alacak miktarı son derece fahiş olduğunu beyan ederek itiraz ve cevapları doğrultusunda haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddini talep etmiştir.
Küçükçekmece …… İcra dairesi …… esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklının …, borçlunun … olduğu, takibe konu alacağın 21.060,51TL olduğu, ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacı … şirketinin, park halindeki araca arkadan çarpma sebebiyle ktk 95 uyarınca sigortalısına karşı açtığı rücuen tazminat istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın; davacı … şirketinin sigortalısına ait aracın park halindeki araca arkadan çarpma sebebiyle şoförünün asli ve tam kusurlu olduğu sebebiyle KTK 95 uyarınca açtığı rücuen tazminat davası olup Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı icra takip dosyasına vaki itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı talebine ilişkin olduğu
Dosyanın yapılan incelemesinde, dosyanın mahkememize görevsizlik kararı ile geldiği, dosyada delillerin toplandığı, davalının davacının sigortalısı olduğu, 06.08.2017 tarihinde trafik kazasının meydana geldiği, davacının sigortalısına ait ……. plakalı aracın dava dışı ……’nin sevk ve idaresindeyken, …… Mah……. caddesinden ……. köprü istikametine, ……’in malik olduğu ……. plakalı park halindeki araca çarpması neticesinde maddi hasarın meydana geldiği, sigorta şirketinin ……. plakalı araç sahibi …… ‘e araçta oluşan (değer kaybı tutarı dahil olmak üzere) 18.045,10-TL zararı 17.10.2017 tarihinde ödendiğini, davacı tarafın bu nedenle davalıya karşı ödemiş olduğu bedelin rücusu için icra takibi başlattığı, itirazın iptali davasının hak düşürücü sürede açıldığı, bilirkişi ……. ‘tan rapor alındığı, raporun denetime elverişli olduğu, ancak itiraz edilen hususlarda dikkate alınarak tamamen hükme esas alınmadığı, davacının sigortalısına ait aracın sürücüsünün trafik kaza tespit tutanağı da dikkate alınarak, KTK 56/a maddesi uyarınca %100 kusurlu olduğu, ……. plakalı aracın onarım ücreti olarak 16.10.2017 tarihinde 5.290,07 TL’nin, değer kaybı olarak 17.10.2017 tarihinde 7.370,00 TL’nin ödendiği, davalının rapora itiraz dilekçesi ile ödeme belgelerine ilişkin ekstre ve dekontları ibraz ettiği bu dekont ve belgelerden de incelendiğinde davacı tarafın kaza nedeniyle toplam 18.045, 10 TL ödeme yaptığı, emsal Yargıtay 17 HD’nin 2016/8353 esas, 2019/6270 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere, KTK’nın 95. maddesinde, sigorta sözleşmesinden veya sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran hallerin zarar görene karşı ileri sürülemeyeceği, ödemede bulunan sigotacının, sigorta sözleşmesine ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabileceği, davalı şirketin işleten sıfatını taşımamasının, onun kiracısıyla arasındaki iç ilişkiye ait bir sorun olduğu, sigortacının trafik sigortasına dayalı olarak tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda başvurabileceği kimsenin, aracın gerçek işleteni kim olursa olsun, sadece sigorta sözleşmesinin tarafı (akidi) olan sigorta ettiren olduğu, bu nedenle davalı şirketin, sigorta poliçesinin ve sigorta genel şartlarının kendisine yüklediği sorumlulukları yerine getirmekle yükümlü olacağı, bu nedenle davalı tarafın kira sözleşmesine dayanarak sorumluluktan kurtulmasının mümkün olmadığı, zarardan sorumlu olduğu, davacı … şirketi tarafından yapılan ödemeler ve ödeme tarihleri de dikkate alındığında, davacının alacağının ödeme tarihinde muaccel hale gelmiş geleceği bu nedenle temerrüt için ayrıca ihtara gerek olmadığı, bu kapsamda ödeme tarihleri, bu tarihler arasında değişen oranlardaki %9,75 ile %19, 50 faiz oranları, takip tarihi de dikkate alınarak yapılan mahkememizce yapılan faiz hesaplama miktarının davacının dava dilekçesinde belirtilen miktardan daha fazla olması ve taleple sınırlı olma ilkesi dikkate alınarak davacının icra takibinde belirttiği faiz miktarı üzerinden davanın kabul edilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurudu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KABULÜ ile;
Davalının Küçükmekmece …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin, takipte talep edilen 18.045,10 TL asıl alacak ile 3.015,41 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, devamına karar verilen alacağa takip tarihinde geçerli olan yıllık %19,50 oranında avans faizi oranının uygulanmasına,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.438,65.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 359,67.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 1.078,98.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 359,67.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.185,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00.-TL maktu vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
8-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.096,27TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
Dair davacı vekilinin ve davalı taraf vekilinin yüzüne karşı verilen kararın, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 29/09/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır