Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/68 E. 2020/467 K. 16.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/68 Esas
KARAR NO : 2020/467

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/11/2018
KARAR TARİHİ : 16/09/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 18/09/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde ÖZETLE; Davacının 2017 yılı içerisinde evinde kullanmak üzere davalı şirketten televizyon satın aldığını, davacı ile davalı tarafından aralarındaki satım sözleşmesinin tahsili maksadıyla 28.03.2017 tanzim tarihli farklı vadeli sıralı senetler düzenlendiğini, Davalı şirket tarafından Küçükçekmece … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile davacı aleyhine kambiyo senetlerine mahsus icra yoluyla takip başlatıldığını, müvekkiline örnek 10 ödeme emri 19.11.2018 tarihinde tebliğ edildiğini, müvekkilinin davalıya herhangi bir borcu olmadığının tespitine, haksız ve yersiz olarak yapılan icra takibinin iptaline, müvekkilinin tüketici olduğu hususu nazara alınarak öncelikle teminatsız olarak müvekkili aleyhine yapılan takibin geçici olarak durdurulmasına, uygun görülecek teminat ile takibin tedbiren durdurulmasına,, haksız takip nedeniyle karşı tarafın %20’dan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin davalıya yüklenmesi talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının davalıdan televizyon satın alması karşılığında düzenlenen senetlerden borçlu olmadığının tespitine yargılama sırasında bu senetlerin ödenmesi nedeniyle istirdatı istemine ilişkindir.
Bir davanın Ticaret Mahkemelerinde görülebilmesi için açılan davanın mutlak veya nispi ticari davalardan olması gerekmektedir. Mutlak ticari davalar 6102 sayılı TTK’nun 4. Maddesi uyarınca TTK’nda düzenlenmiş olan bütün hususlardan doğan davalar ile TTK’nun 4. Maddesinde belirtilen özel kanunlardaki davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki tarafın tacir olduğu ve dava konusu uyuşmazlığın her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olduğu davalardır. 6335 Sayılı Yasanın 2. Maddesi ile 6102 Sayılı TTK’nun 5. Maddesinin 3 ve 4 nolu fıkraları değiştirilerek Ticaret Mahkemeleri ile Asliye Hukuk Mahkemeleri arasındaki iş bölümü ilişkisi görev ilişkisine dönüştürülmüştür ve görev hususu HMK’nun 114/c maddesi uyarınca dava şartlarından olup yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınır. HMK 138. Maddesi uyarınca mahkeme, öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar verir.
13.01.2011 tarihinde kabul edilen ancak 01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 4/1 maddesinde ticari davaların genel tanımı yapılarak “her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan kaynaklanan” davaların ticari dava olduğu belirtilirken, devam eden fıkrasında, tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın ticari dava sayılacak işler arasında “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve diğer ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde” öngörülen hususlardan kaynaklanan ticaret mahkemeleri olduğu hükmünü amirdir. Kanun yürürlüğe girmeden, 6335 sayılı Kanun ile 5. maddede değişiklik yapılmış ve asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk (ve diğer hukuk mahkemeleri) arasındaki ilişki, “işbölümü” ilişkisi olmaktan çıkarılıp, “görev” ilişkisine dönüştürülmüştür. Bilindiği üzere, mahkemelerin görevi, kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekir. Ancak, 6335 sayılı Kanunla 6102 sayılı TTK’na eklenen Geçici-10. madde, görev düzenlemesinin derdest davaları etkilemeyeceğini hükme bağlamıştır. (İstanbul B.A.M 37.H.D 2018/1080 Esas-2018/1492 Karar sayılı ilamı)
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi
ESAS SAYISI : 2018/4150
KARAR SAYISI : 2019/1357 sayılı emsal ilamında; “Dava bedelsizlik nedeniyle icra takibine konulan bonolardan dolayı borçlu bulunulmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davaya konu bonoların incelenmesinde keşidecinin davacı Şaban Şimşir lehdarın … İnş. Gıda Paz. San. Tic. Ltd. Şti. olduğu bono metinlerinde sözleşmenin numarasının ve senet seri no ve senet nolarının yer aldığı bu nedenlerle bonoların 6502 Sayılı TKHK’nun md 4/5.bendindeki tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle alınan kıymetli evrak niteliğinde olduğu bu durumda davalı hamile karşı da ileri sürülebileceğinden davaya bakma görevi aynı Yasanın 73.maddesi uyarınca tüketici mahkemelerine ait olduğundan mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken işin esasına girilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.”
Dosyanın yapılan incelemesi sonucunda; davacının talebinin, kendi evinde kullanmak üzere davalı şirketten televizyon alması nedeniyle yapılan satım sözleşmesi bedelinin ödenmesi için düzenlenen 28.03.2017 tanzim tarihli farklı vadeli senetleri ödemesi nedeniyle hakkında bu senetlerin tahsili amacıyla yapılan Küçükçekmece … İcra Müdürlüğünün ….esas sayılı icra takibinden borçlu olmadığının tespitine ilişkin olduğu, davanın Bakırköy …. Tüketici Mahkemesinde açıldığı görevsizlik kararıyla dosyanın mahkememize geldiği, takibin dayanağı senetlerin dosyamız arasına alındığı, bu senetlerin bono niteliğinde olduğu, bonoların 6502 Sayılı TKHK’nun md 4/5.bendindeki tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle alınan kıymetli evrak niteliğinde olduğu tüketici işleminden kaynaklanan bu uyuşmazlığın Tüketici Mahkemesi tarafından görülmesi gerekeceği( emsal İstanbul BAM 19 HD, Dosya no: 2018/1611, Karar no: 2020/1039 ilamı) değerlendirilerek karşı görevsizlik kararı verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere:
1-Yargılama yapma yetki ve görevinin Tüketici Mahkemesi’ne ait olduğundan HMK 114/1-ç maddesi delaletiyle HMK 115/2 maddesi gereğince davacının davasının USULDEN REDDİNE,
2-HMK 20. maddesi uyarınca dosyanın mahkememiz kararı kesinleştiğinde ve talep halinde daha önce görevsizlik kararı veren Bakırköy …. Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine,
3-Mahkememiz kararı istinaf edilmeksizin kesinleştiğinde Bakırköy …Tüketici Mahkemesi ile Mahkememiz arasında olumsuz görev uyuşmazlığı oluşacağından görev hususunun halli için dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi ilgili Hukuk Dairesi’ne gönderilmesine,
4-Yargılama gideri, harç ve vekalet ücreti hususlarının görevli ve yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
5-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı verilen görevsizlik kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 haftalık süre içinde İSTİNAF kanun yolu açık olmak üzere evrak üzerinde yapılan inceleme sonunda karar verildi. 16/09/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır