Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/665 E. 2021/951 K. 01.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/665 Esas
KARAR NO : 2021/951

DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 30/09/2020
KARAR TARİHİ : 01/11/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 01/12/2021

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekillerinin davalı ile boyalı iplik satışı için anlaştığını ve 11.628,88 TL ödeme yaptığıını, ürünün müvekkillerine geç teslim edildiğini ve kusurlu olduğunu davalının ürünü iade almadığını belirterek ödemenin davalıdan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davalının geç teslim ve ayıp iddiasının gerçeği yansıtmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, ayıp ile sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebidir.
Taraflar arasındaki eser sözleşmesi uyarınca, davacının davalıdan dava konusu toplam 11.628,88 TM tutarlı iplik ürünlerini sipariş ettiği ve bu ürünlerin davalı tarafça üretilerek davacıya teslim edildiği, ancak davacı tarafın ipliklerin makinede örülmesi aşamasında ayıplı olduğunu anladıklarından bahisle davalıya iade etmek istediği, davalı tarafın ise ayıp iddiasını kabul etmeyerek ürünleri iade almaktan kaçındığı hususu tarafların kabulünde olup, taraflar arasındaki uyuşmazlık, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, ayıplı ise ayıbın niteliği, davacı tarafın yasal ihbar sürelerin uyup uymadığı ve sonuç itibariyle davacının sözleşmeden dönme ve bedel iadesi taleplerinin haklı olup olmadığı hususları olarak saptanmıştır.
Taraflarca dayanılan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte görülen tüm deliller toplanmış ve mahkememizce değerlendirilmiştir.
Dava konusu alacak talebinin sözleşmeden kaynaklanması nedeni ile zamanaşımı geçmeden takip başlatılmış olunması nedeni ile davalı tarafın zamanaşımı definin reddi gerekmiştir.
Bakırköy ……… Sulh Hukuk Mahkemesinin …….. D.İş sayılı delil tespit dosyası ve bu dosyada aldırılan bilirkişi raporu celp edilerek dosyamız arasına alınmıştır.
Mahkememizce, dava konusu iplik ürünleri üzerinde bir tekstil mühendisi bilirkişisinden teknik yönden rapor aldırılmış ve 17/05/2021 tarihli bilirkişi raporunun düzenlendiği, raporda özetle; davaya konu olan ürünlerde yapılan test sonuçlarında ilk yapılan ve onaylanan numune ile teknik özellikleri beyan edilen ve bu beyana göre üretilen iplikler arasında çok ciddi teknik farklar olduğu tespit edildiğinden dava konusu ürünlerin ayıplı olduğu ve oluşan zararın 11.628,88 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Davalı tarafın “Bilirkişi raporunda esas alınan testlerin akredite olmayan bir laboratuvarda yapıldığı” yönündeki itirazı mahkememizce haklı görülerek, bilirkişiden akredite bir başka laboratuvarda yaptırılarak ek rapor düzenlenmesine karar verilmiş, bilirkişinin dava konusu iplik ürünleri üzerinde akredite bir test laboratuvarında yaptırdığı test sonucunda düzenlediği 08/09/2021 tarihli bilirkişi ek raporunda, kök rapordaki görüşün muhafaza edildiği görülmüştür.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; davalı tarafça davacının siparişi üzerine üretilerek davacıya teslim edilen ürünlerde numune ürün ile üretilen son ürün arasında ciddi farklılıklar olduğu ve bu nedenle dava konusu iplik ürünlerinin ayıplı olduğunun teknik bilirkişi raporu ile anlaşıldığı, ipliklerin ancak örme aşamasında örülmesi ile ayıbın ortaya çıkması, bu aşamadan önce ancak yaptırılacak teknik test ile ayıbın anlaşılabilir olması nedenleri ile ayıbın gizli ayıp niteliğinde bulunduğu, davacı tarafça ayıbın anlaşılmasından sonra makul süre içerisinde davalıya ihtarname gönderilerek faturanın iade edildiği, dolayısıyla TBK’nun 474/1.maddesi uyarınca ihbar süresi içerisinde gerekli bildirimin yapıldığı, dava konusu üründeki ayıbın niteliği ve oranı itibariyle TBK’nun 475/1-1 maddesi uyarınca davacı tarafın ürünü kullanamayacağı ve kabulü zorlanamayacağı, bu nedenle davacının sözleşmeden haklı nedenle döndüğü kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş, ancak dava konusu ürünlerin halen davacı tarafça bulunması nedeni ile ürünler davalıya teslim edilmeden faiz talep edilemeyecek olunması nedeni ile davacı tarafın sözleşmeden dönme tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebi mahkememizce kabul görmeyerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davacının ayıp nedeniyle sözleşmeden dönmesi nedeniyle dava konusu 06/03/2020 tarihli faturada belirtilen ve davacı tarafın elinde kalan malların davalı tarafa iadesi kaydıyla 11.628,88 TL nin kalan malların davalıya iade edileceği tarihten itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 794,37.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 198,59.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 54,40.-TL başvurma harcı ve 198,59.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 804,40.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı 01/11/2021

Katip ………
¸e-imzalıdır

Hakim ……..
¸e-imzalıdır