Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/551 E. 2021/112 K. 08.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/551 Esas
KARAR NO : 2021/112

DAVA : Tespit
DAVA TARİHİ : 26/08/2020
KARAR TARİHİ : 08/02/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 10/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tespit davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 26/08/2020 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;davalı şirket ile davacı arasında 13/03/2018 tarihinde genel kredi sözleşmesinin imzalandığını, iş bu sözleşmeye ilişkin olarak davalı firmaya kredi kullandırıldığını, ayrıca çek hesabının açıldığını ve çek defterinin davalı firmaya teslim edildiğini, davalı firmanın kredi borcunu ödememesi üzerine müvekkili banka tarafından Üsküdar ….. Noterliğinin 08/02/2019 tarih ve …… yevmiye sayılı ihtarnamenin keşide edildiğini, ancak davalı şirketin kredi borcunu ödemediğini, çek sorumluluk tutarı depo edilmediğini, çek yaprakları müvekkili bankaya iade edilmediğini ve 9 adet çekin nakte döndüğünü, bununla birlikte davalı tarafından Bakırköy …… Asliye Ticaret Mahkemesinin ….. esas sayılı dosya ile konkordato talebinde bulunduğunu, müvekkili banka tarafından 05/04/2019 ilgili davaya müdahil olduğunu, konkordato komiser heyeti tarafından alacaklarının 8.000,00 TL’lik kısmının kabul edildiğini ve tutarın hatalı olduğunu, alacaklarının 26.270,00 TL olduğunu nakte dönen çek taahhüt kredisinin hatalı hesaplandığını, ayrıca davalı şirketin iadesi yapılmamış çek yapraklarından kaynaklı 16.825,00 TL gayri nakit borcu bulunduğunu, bu tutarın nisaba dahil edilmesi gerektiğini, açıklanan nedenlerle, çekişmeli hale genel müvekkili bankanın alacağının tespiti ile konkordato nisabına kabul edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
GEREKÇE:
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu (HMK)’nın 114 maddesinde, dava şartları açıkça sayılmış ve 114/ 2. maddesi gereğince diğer kanunlarda sayılan dava şartlarına da atıfta bulunmuştur. 6102 Sayılı TTK ‘nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir. TTK’nun 5/A maddesi (Ek:6/12/2018-7155/20 md.) “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır. (2) Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren altı hafta içinde sonuçlandırır. Bu süre zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla iki hafta uzatılabilir.” şeklinde getirilen düzenleme ile arabuluculuk müessesesine başvurunun bir dava şartı olduğunu benimsenmiştir. Dava şartı medeni usul hukukuna ait bir kurumdur. Bunun amacı bir davanın esası hakkında incelemeye geçilebilmesi için gerekli bütün şartları ve bunların incelenmesi usulünü tespit etmek; böylece davaların daha çabuk, basit ve ekonomik bir şekilde sonuçlanmasına yardımcı olmaktır. Dava şartları dava açılabilmesi için değil mahkemenin davanın esası hakkında inceleme yapabilmesi (davanın esasına girebilmesi) için gerekli olan şartlardır. Buna davanın dinlenebilmesi şartları da denir. Mahkeme dava şartlarından birinin bulunmadığını tespit ederse davanın esası hakkında inceleme yapamaz; davayı dava şartı yokluğundan (usulden) reddetmekle yükümlüdür. Dava şartlarının bulunup bulunmadığı davada hâkim tarafından re’sen gözetilir.
Dava konusu dosya incelendiğinde; davanın İİK’nun 308/b maddesi uyarınca konkordato dosyası kapsamında çekişmeli alacaklar için açılmış bulunan dava olduğu, davanın hukuki niteliği itibariyle alacak davasının hüküm ve sonuçlarını haiz olduğu, davanın para alacağı talebini içermesi nedeni ile 6102 sayılı TTK’nun 5/A ve 6325 sayılı kanunun 18/A maddesi uyarınca dava şartı olarak arabuluculuğa tabi davalardan olduğu (İstanbul BAM 13.HD. 12/11/2020 tarih 2020/1616 Esas 2020/1268 Karar sayılı ilamı da aynı yöndedir), dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmamış olunması nedeni ile dava şartının eksik olmasından dolayı davanın usulden reddi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın arabuluculuğa başvuru dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 59,30 TL red karar harcın mahkememiz veznesine yatan 54,40 TL peşin harçtan mahsubu, eksik kalan 4,90 TL karar harcının davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
08/02/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır