Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/527 E. 2020/750 K. 07.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/527 Esas
KARAR NO : 2020/750

DAVA : İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/06/2016
KARAR TARİHİ : 07/12/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 06/01/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari İşletmenin Satılması Veya Devrinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 10/06/2016 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;müvekkili ile davalı arasında Bakırköy … Nterliği …. yevmiye nolu 21/04/2009 tarihli şirket hisse devri sözleşmesi akdedildiğini, bu sözelşmeyle …. Sağlık Hizm. San. Tic. Ltd.Şti’ndeki hissesini bütün aktif ve pasifiyle devri konusunda anlaşıldığını, şirketin hisselerinin devri ve müvekkil adına tescili için her türlü hukuki ve idari işlemleri yapmayı taahhüt ettiğini, müvekkil tarafından bu sözleşmenin 2. Maddesi gereği davalıya günün şartlarına göre gerçek hisse bedelinin ödenmediğini, daha sonra yapılan araştırma sözleşmenin 4. Maddesine göre devir ve tescil işlemlerini yapılabilmesi için gerekli yasal işlemler yapılmadığı gibi yapılmasını da mümkün olmadığını ayrıca TTK. Madde 520 gereğince ortaklar pay defterine tescil için gerekli olan 3/4 çoğunluğun sağlanamadığı ve sağlanmasının da mümkün olmadığının ortaya çıktığını, sözleşme gereğince devir bedeli nakten ve tamamen aldığı ve hissesini de noterden devretmiş olmasına aynı şirket hissesini 3. Şahıs …’ya Bakırköy ….. Noterliği 09/02/2015 tarih ve …. yevmiye numaralı sözleşme ile nominal değeren devrettiğini, şirketissesini devralan 3. şahıs şirkete başvurarak iş bu hisseyi tescil ettirdiğini, icrai satışlara konu olan şirket hissesi ile daha önce yapılan kıymet takdir raporlarında Küçükçekmece İcra müdürlüğü ve İcra Mahkemesi kayıtlarında tespitin yapıldığı tarih itibariyle beher hisse bedelinin 35.000 TL ve 40.000 TL olarak kesinleştiğini, aradan geçen 2 yıllık süreden sonra gelişen piyasa şartlarında hastane ruhsatlarınn kısıtlanası sebebiyle hisselerin asgari 60.000 TL olduğunu, davalının daha önce müvekkil şirkete satarak parasını aldığı hisseyi bu kez de 3 şahsa satarak ikinci kez hisse bedeli alarak satmaya çalıştığını, bu sebeple davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, açıklanan nedenlerle, haksız itirazının iptalini ve takibin devamını, kötü niyetli itiraz sebebiyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE;davacı tarafın takibe konu borcun kaynağını haksız olarak devredilen bir hisse bedelinin tahsili olarak göstermişse de müvekkili tarafından davacıya TTK. 598 maddesine uygun bir şekilde yapılan bir hisse devri ve tescilinin söz konusu olmadığını, kabul anlamına gelmemekle birlikte devrin yapıldığı kabul edilse dahi kanunien aranan resmi şekil şartı yani Ticaret Sicili’ne başvuru yapılmadığını dolayısıyla hisse devrinin gerçekleşmediğini, ilgili derin gerçekleşmesi için şirket müdürünce Ticaret Siciline başvuru yapılması gerektiğini, her ne kadar bu başvurunun 30 gün içinde yapılmaması durumunda ayrılanortağın başvuruda bulunabileceği 2. Fıkrada söylenmiş ise de bu durumun yükümlülük olmadığını, devre konu hisselerindeğerinin 60.000 TL olmadığını, söz konusu hisselerinhastane tarafından müvekkilin eşinin ismi yaşatıldığı için sembolik olarak verildiğini, şirket sermayesinin 70.000 TL olarak gösterildiğini, müvekkilin devri yapılan payın %1 olduğunu, %1’e karşılık davacı tarafından 60.000 TL değerinde takip yapıldığını, müvekkile ait hisse değerinin 750,00 TL olduğunun ticaret sicil gazetesinde açıkça görüldüğünü, ayrıca hem davacı ile hem de dava dışı …. ile imzalana Lt. Şti. Pay devri sözleşmelerinde devir bedelinin 750 TL olduğunu, ödendiği iddia edilen 60.000 TL’nin tacir olan davacı tarafça herhangi bir belgeyle ispat edilememesi ve 6 yıl boyunca geri istenmemiş olmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, davacı tarafından sözleşmeye konu hisse devrinin karşılığı olan 750 TL bedelin müvekkile ödenmediğini, anlaşmaya konu hissenin davacı şirket tarafından tescilini yapılmaması neticesinde söz konusu hisselerin dava dışı ….’ya yine aynı bedelle devredildiğini ve tescilini yapıldığını, davacı tarafın söz konusu hisselerin ….’ya devrinin iptali ve kendi adlarına tescil edilmesini istemek yerine ödediklerini iddia ettikleri meblağ hakkında icra takibi başlatmış olmalarının dahi hisse devir sözleşmesinintaraflar açısından herhangi bir geçerliliği olmadığını ispatladığını, açıklanan nedenlerle, haksız ve kötü niyetli davanın reddini, davacı taraf aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesinin ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.

Bakırköy … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçlu yönelik 60.000,00 TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.
DELİLLER
Bakırköy …. Noterliğinin 09/02/2015 tarih … yevmiye numaralı limited şirket pay devri sözleşmesi, Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası, İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğünün … Sağlık Hizmetleri Yatırım Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketinin ticaret sicil kaydı, Küçükçekmece …. Asliye Hukuk Mahkemesinin … Talimat dosyası, tarafların tanık beyanları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, hisse devir sözleşmesi kapsamında ödenmeyen hisse bedelinin tahsili istemi ile başlatılan icra takibine itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Somut olayda davacı alacaklı tarafından davalı borçlu aleyhine Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı takip dosyası üzerinden 60.000 TL asıl alacak miktarı ile takip başlatıldığı, davalı tarafın süresi içerisinde itirazı üzerine takibin durduğu, ve davacı tarafından 1 yıllık hak düşürücü süre içerisinde iş bu davanın açıldığı anlaşılmıştır.
Mahkememizin 02/07/2018 tarih …. Esas …. Karar sayılı kararı ile davanın reddine karar verilmiş, verilen bu karara karşı davacı tarafın istinaf yoluna başvurması neticesinde, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesinin 09/07/2020 tarihli … Esas … Karar sayılı ilamı ile “…tarafların davanın esası ile ilgili gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterdikleri deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması…” gerekçesiyle istinaf başvurusunun kabulüne ve kararın kaldırılmasına karar verildiği görülmüştür.
Mahkememizce, taraflarca gösterilen ve davanın esasına etki edecek delillerin toplanmış olduğu, esasen kaldırma kararının delillerin gerekçeli kararda değerlendirilmemesi nedenine dayandığı anlaşılmıştır.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde;
Davacı taraf; davalı ile aralarında Bakırköy … noterliğinin … yevmiye numaralı 21/04/2009 tarihli şirket hisse devri sözleşmesinin yapıldığını, iş bu sözleşme ile davalının dava dışı …. Sağlık Hizmet San ve Tic Ltd Şti.’ndeki hisselerinin devri konusunda anlaştıklarını, davalı tarafa günün şartlarına göre gerçek hisse bedelinin ödenmediğini, TTK’dan kaynaklanan çoğunluğun sağlanamaması nedeni ile hisse devrinin devri ve tescilinin sağlanamadığını, daha sonra davalının hisselerini üçüncü bir kişiye sattığını ve tescil ettirdiğini, bu nedenle hisse devri nedeni ile davalı tarafa ödediği güncel hisse bedelinin talep ettiği anlaşılmıştır. Davalı taraf ise cevap dilekçesinde ticaret sicile başvuru şartının yerine getirilmemiş olması nedeni ile hisse devrinin gerçekleşmediğini, devre konu hissenin değerinin 60.000 TL olmadığını devri yapılan %1 lik hissenin değerinin 750 TL olduğunu, bu durumun ticaret sicil gazetesinde açıkca görüldüğünü ve yapılan devir sözleşmesinde de devir bedelinin 750 TL olduğunu bu bedelinde kendilerine ödenmediğini, tacir olan davacının gerçekte ödediği bedeli yazılı belge ile ispat etmesi gerektiği ancak bu durumu ispat edemediğini ve geçersiz olan hisse devrinden 6 yıl sonra bu şekilde bir talebin hayatın olağan akışına aykırı olduğundan bahisle davanın reddini talep etitği anlaşılmıştır.
01.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun m. 2/1.a gereğince Türk Ticaret Kanununun yürürlüğe girdiği tarihten önce meydana gelen olayların hukuki sonuçlarına bu olaylar hangi kanun yürürlükte iken gerçekleşmişler ise o kanun hükümleri uygulanır hükmüne yer verilmiştir.
Dava konusu olayda Hisse Devir Sözleşmesi 21/04/2009 tarihinde yapılmış olup işlem tarihi itibariyle 6103 sayılı Türk Ticaret Kanununun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun m. 2/1.a gereğince olayda 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu hükümlerinin uygulanması gerektiği kanaatine varılmıştır. Konuyu düzenleyen mülga TTK.nun 520.maddesi gereğince limited şirket hisse devir sözleşmesinin noterde düzenleme şeklinde yapılması, geçerlilik koşuludur.
Somut olayda ise, davacı hisse devri nedeni ile davalı tarafa ödediği güncel hisse bedelinin talep ettiği anlaşılmış olup devredilen hissenin gerçek değerinin sözleşmede yazılı değerden yüksek olması halinde, hissenin gerçek devir bedelinin, noter senedinde yazılı değerden daha fazla olduğunun usulüne uygun geçerli delillerle ile kanıtlanması mümkündür.
Tüm dosya kapsamına ve toplanan delillere göre, dava konusu hisse devir sözleşmesinde dava konusu devir bedelinin noter sözleşmesinde gösterilen bedelden daha yüksek olduğu iddiasında bulunmuş olup delil olarak aynı şirketten alınan başka hisse devri sözleşmelerindeki ödemeleri emsal göstermiş ise de; söz konusu ödemelerin bu dosya için delil olarak ileri sürülemeyeceği, her hisse devrinin birbirinden bağımsız olarak yapılmış olup davacının iddiasına göre ödediği hisse bedelinin gerçekte daha yüksek olduğunu ödeme kayıtları ve yazılı belgelerle ispat etmesi gerektiği, noter belgesine göre bu resmi yazılı belgenin aksini iddia eden davacının iddiasını HMK.’nın 201. maddesine göre eşdeğer yazılı belge veya kesin delille ispatlaması gerektiği açık olup bu hususun tanıkla ispatlanması mümkün değildir. Davacı tarafın yukarıda açıklanan ispat şartı gerekçesine göre 750,00 TL’nin üzerinde hisse devir bedeli ödediği iddiasını ispatlayamadığından, ancak 750 TL ödediğinin noter belgesinde açıkça yer aldığından, davanın 750,00 TL yönünden kabulüne, bu kısım dışında fazlaya ilişkin talebin reddine, alacağın ticari iş sayılan hisse devrinden kaynaklanması nedeni ile alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, kabul edilen kısmın likit olması ve davalının bu kısım yönünden itirazında haksız çıkması nedeni ile bu kısım açısından icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
Davalının Bakırköy … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 750,00 TL asıl alacak üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
750,00 TL asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
Davacının icra inkar tazminatı talebinin KABULÜ ile 750,00 TL asıl alacağın %20 si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan peşin harcın mahsubu ile bakiye harcın karar kesinleşince ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 29,20.-TL başvurma harcı ve 54,40.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.814,14.-TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 22,67 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan 22 TL yargılama giderinin kabul red oranına göre hesaplanan 21,72 TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine bakiye giderin davalı üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 750,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.502,50.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
07/12/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim ….
¸e-imzalıdır