Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/526 E. 2021/1103 K. 08.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/526 Esas
KARAR NO : 2021/1103

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 14/08/2020
KARAR TARİHİ : 08/12/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 30/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Dava dışı sigorta ettiren …….’a ait ……. Mah, …… Sok. B24 No:51/A Esenler/İstanbul adresinde bulunan işyerinde 31.08.2018 tarihinde hırsızlık olayı yaşanması sonucu maddi zarar meydana geldiği, olay günü ilgili Polis birimleri işyeri adresine geldiği, işyerinde bulunan …….’ın ifadesi alındığı ve olay yeri inceleme formu doldurulduğu, hırsızlık nedeni ile meydana gelen zarara ilişkin tazminat müvekkil şirket tarafından sigorta ettirene 06.12.2017/06.12.2018 vadeli ve …… poliçe gereğince ödendiği, olay yeri inceleme raporu formu, şikayetçi ifade tutanağı, ……. Yönetim Kurulu tarafından tutulan 24 saatlik güvenlik faaliyet raporu ve ekspertiz raporu ile tespit edilen ve rapor doğrultusunda sigortalanan taşınmazda hırsızlık sonucu oluşan 40.000,00 TL tutarındaki maddi zarar müvekkil tarafından giderilmiş ve 6102 sayılı TTK 1472 maddesi bağlamında sigortalıya halef olduğu, müvekkil karşılanan maddi hasar tutarı 26.09.2018-25.03.2019 tarihleri arasında işleyen yıllık faiz sonucu 41.800,00TL ‘ye ulaştığı, davalı rücu mektubu yollandığı, borcun ödenmesi için mehil verildiği, verilen mehil zarfından ödeme yapılmadığından ilamsız icra takibine başlandığı, borçlu tarafından ödeme yapılmaması sebebiyle, davalı borçlu aleyhine tarafımızca Bakırköy …… İcra Müdürlüğü …. Esas sayılı takip dosyası ile müvekkil şirket tarafından ödenen tazminatın rücuen tahsili istemli ilamsız icra takibine başlandığı, davalı borçlu takibe 14.05.2019 tarihinde itiraz etmiş ve 17.05.2019 tarihinde düzenlenen tensip zaptı ile icra takibi durduğu, itiraz üzerine 18.06.2019 tarihinde …… başvuru numarası ve ….. arabuluculuk dosya numarası ile dava şartı olan arabuluculuğa başvurulduğu, arabuluculuk aşamasında anlaşma sağlanamaması hasebiyle 11.09.2019 tarihinde anlaşamama üzerine son tutanak düzenlendiği, giyimkent sitesine ait idari işlemler ve güvenlik hizmetlerinin alınması, güvenliğin sağlanması ….. İmalat ve Toptan Satıcıları Site İşletme Kooperatifi’nin görevi kapsamında olduğu, …… Merkezine teslim edilen kamera kayıtlarında …… marka araç ile gelen kimliği meçhul 4 şahsın işyerinin kapısını sert bir cisim yardımıyla zorlamak suretiyle işyerine girdikleri ve 23 top kumaşı araçlarına yükleyerek ayrıldıkları, güvenlik hizmetlerinden sorumlu davalı mesai saatlerinde yaşanan hırsızlık olayını engellendiği işbu hırsızlık sonucunda oluşan maddi zarardan sorumlu olduğunu, müvekkil şirket dava dışı sigorta ettiren ile arasındaki poliçe gereğince davalı ……. İmalat ve Toptan Satıcıları Site İşletme Kooperatifi’nin güvenliğinden sorumlu olduğu site içerisinde yer alan, sigorta ettirenin işyerinde hırsızlık yaşanması sonucu oluşan maddi hasarı gidermiş ve sigorta ettirene 6102 sayılı TTK 1472 maddesi bağlamında halefiyet ilkesi gereği halef olduğu, borçlunun itirazı yerinde olmadığı gibi haksız ve kötü niyetli olduğunu, bu sebeple itirazın iptaline ve borçlu aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davalı şirket vekili tarafından Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünde bulunan …… E. Sayılı takip dosyasına yapılan haksız ve kötü niyetli itirazın iptali ile takibin fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 41.800,00 TL üzerinden takip tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte devamına, alacağın hasar ekspertiz raporuyla belli, sabit ve likit olduğu değerlendirilerek davalı şirket aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere icra-inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı şirkete yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı yan müvekkili sigortalısının işyerinde 31.08.2018 tarihinde meydana gelen hırsızlık olayı neticesinde müvekkilinin sorumlu olduğunu düşünerek Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlattığı, iş bu takibe itiraz ettiklerini, davacı yan tarafından mahkemenizde itirazın iptali davası açıldığı, davacı yan, müvekkil kooperatif yönetiminin içinde güvenlik hizmeti barındıran bir uygulaması olduğundan bahisle meydana gelen elim hırsızlık vakasından dolayı müvekkil kooperatifin kusursuz sorumlu olduğunu ve sigortalı müşterilerine ödedikleri hasar bedelinden mütevellit meydana gelen tüm zararın müvekkil tarafından karşılanması talebinde bulunduğunu, bu sebeple sigortalısına ödediği 41.800,00 TL’yi müvekkile rücu etmek istediklerini, olay tarihinde kooperatif bünyesinde toplam 32 güvenlik görevlisi dört grup halinde çalıştığını, kooperatifimizde 8/24 esası üzerinden üç vardiya sistemi olduğu, bir vardiyada ortalama 7-8 personel görev yaptığı, olay anında görevli personel sayısı da 8 olduğu bu tarz hırsızlıklar ise yaklaşık 3 ila 5 dk içinde gerçekleştiği, bu kadar kısa süre içerisinde herhangi bir hırsızlık olayına müdahale edebilmek için her dükkanın başına bir güvenlik görevlisi konulması gerektiğini, müvekkil kooperatif yönetimi 500.000 m? alan üzerine kurulu yaklaşık 2.700 tane işyerinin faaliyet gösterdiği bir alanı yönettiklerini, iş bu alanda sitenin içinden geçmekte olan yaya ve araç yolları belediyeye terkedildiğini, dolayısıyla bahsedilen kooperatif bu denli büyük alanda olmasına rağmen etrafı duvarlarla çevrili ve nizamiyesi olan bir site olmadığını, TEM (E-80) veya DI100, E-5 karayollarına bağlantısı olan kamuya açık herkesin girip çıkabildiği bir alan olduğunu, mezkur hırsızlığın meydana geldiği ……. Kooperatifi, hayatın olağan akışına göre düşündüğümüz konut sitelerinde veya İstoç vs. gibi işyeri sanayi sitelerinde olduğu gibi etrafı duvarlarla çevrili ve nizamiyesi olan bir site olmadığını, kamuya açık bir alanda, üstelik valilikten talep edilmesine rağmen silahlı güvenlik çalıştırma yetkisi verilmeyen tüm bunlara ek olarak müvekkil defalarca belediyeye başvurarak kooperatif içinden geçen yolların, çevrenin işyerleri ve tenha olmasından dolayı 24 saat kamuya açık olmasının güvenlik zafiyeti doğurduğunu, bu konuda en azından akşam belli bir saatten sonra bu yolların kamuya kapatılmak suretiyle güvenliklerimiz tarafından kontrol edilmesi talep ettiklerini, olay tarihinde gerek Emniyet Müdürlüğü gerek Büyükşehir Belediyesi siteye giriş çıkışların site güvenlik personelleri tarafından kontrollü bir biçimde sağlanmasına izin vermediğini, iş bu hususun daha iyi anlaşılması bakımından ……. Kooperatifinden keşif yapılmasını talep ettiklerini 31.08.2018 günü saat 14:10’da 3. Sokak No:51 (…. Tekstil) yetkilisi ……. işyerinde hırsızlık olduğunu beyan etmesi üzerine kooperatif güvenliklerimiz ivedilikle olay yerine gittiklerini, aynı anda güvenlikler tarafından 155 Polis imdat aranarak polis ekibi çağrıldığını, işyeri yetkilisi “Kendilerinin üst katta TV seyrederken işyerinde hırsızlık meydana geldiğini, işyerine gelen komşularından olayı öğrendiğini beyan ettiği, hırsızlık olayı öğlen saatlerinde işyeri sahipleri dükkanın içindeyken meydana geldiğini, yapılan kamera incelemelerinde işyeri kepenginin açık, kapının kilitli olduğu, hırsızlar tarafından kapı kilidinin patlatıldığı 4-5 tane maskeli hırsızın beyaz ………. marka araçla gelip bir miktar kumaş çaldığı kamera görüntüleri ile tespit edildiğini, hırsızlığın meydana geldiği işyerinin alarm sisteminin normalde çalmaya başladığı an güvenlik merkezine anons gitmesi gerektiğini, ancak davacının sigortalısının alarmından bırakın site güvenliklerine anonsu Polis ve mal sahibine dahi bir uyarı gitmediğini, böylesine büyük bir alanda faaliyet gösteren güvenlik görevlileri için çok mühim bir eksiklik olduğunu, davacının dilekçesinde alıntı yaptığı ekspertiz raporundan ve kamera kayıtlarından anlaşılacağı üzere müvekkil yönetimin güvenlik birimleri de sıcağı sıcağına olay yerine intikal ettiklerini, davacı yanın iddia ve talepleri gerçeklikten uzak ve soyut ithamlardan oluştuğunu, bu bağlamda davanın reddi gerektiğini, huzurdaki haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün …… esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklının ……. Sigorta A.Ş. borçlunun ……. Yönetim Kurulu olduğu, takibe konu alacağın 41.800,00TL olduğu, ödeme emrinin borçluya 14/05/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, sigorta şirketinin sigortalısına ödediği bedelin rücuen tazmini istemine ilişkin itirazın iptali davasıdır.
Davacının dava dilekçesinden özetle, davalı kooperatifin güvenliğinden sorumlu olduğu site içerisinde yaşanan hırsızlık sonucu oluşan zarardan kaynaklı sigorta ettirene ödenen tazminatın rücuen tahsilini talep ettiğini, davalı tarafa rücu mektubunun gönderildiğini, icra inkar tazminatı isteminde bulunduğu,
Davalı kooperatifin cevap dilekçesi ile kooperatif bünyesinde 32 güvenlik görevlisinin çalıştığını, 8/24 esası üzerinden üç vardiya çalışıldığını, olay anında 8 personelin çalıştığını, hırsızlığın kısa sürede gerçekleştiğini, kooperatifin büyük alanda olduğunu, etrafı duvarlar ile çevrili ve nizamiyesi olan bir site olmadığı, yolların kamuya açık olduğunu, site üyelerine münhasıran ayrılmış olmadığını, hırsızlığında, iş yeri yetkilisinin üst katta tv seyrederken meydana geldiğini iş yeri komşularından öğrendiğini, davalının alarm sisteminden uyarı gitmediğini davanın reddini talep ettiği,
Dosyanın yapılan incelemesi ile sigorta şirketinin, sigortalısına poliçe kapsamında olan zararı ödediğinde halefiyet ilkeleri uyarınca sigortalısı yerine geçerek sigortalısı ile aynı şartlarda hak talep edebileceği, davacı tarafın poliçe, ödeme belgesi, hasar dosyası, rücu mektubunu sunduğu, icra dosyasının celp edildiği, kooperatif güvenlik nöbet listesinin, faaliyet raporunun, olay anına ilişkin CD görüntülerinin, olaya ilişkin tahkikat dosyasının celp edildiği, delillerin toplandığı, tekstil bilirkişi ……, Sigorta Uzmanı …… Özel Güvenlik Uzmanı …… ‘den heyet halinde rapor alındığı, raporun denetime ve hükme elverişli olduğu, olay anına ilişkin kamera görüntülerinin incelenerek ve rapora derç edilerek değerlendirmenin yapıldığı, davalı kooperatifdeki iş yerinin kapılarının genelde kapalı olduğu, misafirlerin kapı zilini çalması sonucu içeriden kapıların açıldığı, sigortalının hırsızlığın meydana geldiği yerden daha sonra taşındığı, sigortalının iş yerinde alarm sisteminin bulunduğu, kooperatifte kamera sayısının olaydan sonra artırıldığı, site güvenliğinin 4 vardiya halinde her vardiyada 8 kişi ve bir güvenlik sorumlusu olmak üzere 33 güvenlik personeli tarafından sağlandığı, ayrıca bir adet devriye aracının olduğu, gece saatlerinde sokakların başında bulunan demir süngülü kapıların kapatıldığı, belli yerlerden güvenliğin kontrolüne siteye giriş ve çıkışların yapıldığı, gündüz çalışma saatlerinde ise site alanının tamamen kamuya açık olduğu, meydana gelen hırsızlık olayında davalı tarafın tahsis edilen güvenlik kadro sayısından daha az sayıda güvenlik personelinin bulunması, teknik güvenlik sistemlerinde örneğin kamera sayısı gibi eksikliğin bulunması, denetim ve kontrol görevinin tam olarak yapılamaması nedeniyle davalının %25 oranında kusurlu olduğu, dava dışı sigortalınında gündüz çalışma saatlerinde sitenin tamamen kamuya açık halde olduğunu bilmesine rağmen alarm sistemini kurmamış olması, hırsızlığın dava dışı sigortalının iş yerinde bulunduğu sırada meydana gelmiş olması, iş yeri kapısının zorlanarak içeriye girildiğinde davalında işyerinin güvenliği için gerekli önlemi almadığından haberinin olmaması nedeniyle %75 kusurlu olduğu, raporda zarar kalemlerinin hesaplandığı, sigorta şirketi tarafından karşılanan zararın poliçe kapsamında olduğu ancak bu zarardan, dava dışı sigortalının %75 kusurunun mahsubunun gerekeceği, zararın hırsızlık haksız fiilinden kaynaklanmış olması nedeniyle ödeme tarihinden takip tarihine kadar yasal faizin talep edilebileceği, alacağın yargılamayı gerektirmesi, alacak miktarının tespiti için kusur değerlendirmesi yapılmasının gerektiği bu nedenle alacak talebinin likit olmadığı, kötüniyet tazminatı yasal şartlarının oluşmadığı hususları birlikte değerlendirilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Açılan davanın KISMEN KABULÜ ile;
Davalının Bakırköy …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin, 10.000 TL asıl alacak ile 447,50 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, devamına karar verilen alacağa takip talebinde belirtilen yıllık %9 oranında faiz oranının uygulanmasına,
2-Alacak likit olmadığından ve yargılamayı gerektirdiğinden davacının icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-davalının kötüniyet tazminat talebinin yasal şartları oluşmadığından reddine,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 713,66.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 535,58.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 178,08‬.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40.-TL başvurma harcı ile 535,58.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 2.509,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 626,99.-TL’sının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan toplam 40,00TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 30,00TL’sinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
10-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.096,27TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 273,95.-TL’sının davalıdan, bakiye kısmın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda verilen kararının, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstanbul BAM ‘ne İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 08/12/2021

Katip …..
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır