Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/509 E. 2021/194 K. 01.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/509 Esas
KARAR NO : 2021/194

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/08/2020
KARAR TARİHİ : 01/03/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 29/03/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan 10/08/2020 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;müvekkilinin öğrenci ve personel servisi taşımacılığı yapan bir firma olduğunu, müvekkilinin davalıya servis hizmeti verdiğini, buna ilişkin olarak 31/10/2019 tarih ve …… nolu 19.399,20 TL bedelli ve 30/11/2019 tarih …….. nolu 2.666,80 TL bedelli faturaları düzenlediğini, davalının bu faturaları aldığını ve kayıtlarına işlediğini, davalı tarafın bir kısım ödemeleri yaptığını, ancak 7.566,00 TL bakiye borcunu ödemediğini, buna istinaden Büyükçekmece …… İcra Dairesinin ……. esas sayılı dosyası ile takip başlattıklarını, davalının borca haksız bir şekilde itiraz ettiğini, yapılan arabuluculuk görüşmesinin anlaşamama şeklinde sonuçlandığını, açıklanan nedenlerle itirazın iptalini ile takibin devamını, davalının haksız itirazından dolayı %20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE;müvekkili şirket ile davalı arasında 10/07/2020 tarihinde borç ödeme protokolünün imzalandığını, 31/01/2020 vadeli borç müvekkili şirketin pandemi dolayısıyla çalıştığı diğer şirketlerden ödeme alamamış olması gibi nedenlerden ötürü ödeme vadesinde yapılamadığını, müvekkili şirketin artniyetli olarak ödeme yapmaması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, davacı taraf vadesi gelmiş olan borca istinaden müvekkil şirketle herhangi bir görüşme yapmadan iş bu davayı açtığını, davacı tarafın sulh olmayı kabul ettiği takdirde sulh olma taleplerinin olduğunu, açıklanan nedenlerle, öncelikle dosyaya konu edilmiş olan borç için sulh olma taleplerinin bulunması nedeniyle davacı yan ile sulh olmayı kabul ettiklerini, davacı yan sulh taleplerini kabul etmediği takdirde davanın reddini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.
Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğü’nün ……. E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. E. sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçluya yönelik alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali davasıdır.
Yargılama sırasında davcı davacı tarafça davalı taraf ile aralarında yapılan anlaşma protokolü sunulmuş ve taraf vekilleri de duruşmadaki beyanlarında anlaşarak sulh olduklarını, birbirlerinden yargılama gideri ve vekalet ücreti taleplerinin olmadığını bildirdikleri görülmüştür.
Dosyada mevcut taraf vekaletnamelerinde sulh olma yetkilerinin mevcut olduğu anlaşılmıştır.
HMK’nun 313.maddesi “Sulh, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşmedir. Sulh, ancak tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebilecekleri uyuşmazlıkları konu alan davalarda yapılabilir. Dava konusunun dışında kalan hususlar da sulhun kapsamına dâhil edilebilir. Sulh, şarta bağlı olarak da yapılabilir” şeklinde olup, aynı kanunun 315/2.maddesinde ise “Sulh, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Mahkeme, taraflar sulhe göre karar verilmesini isterlerse, sulh sözleşmesine göre; sulhe göre karar verilmesini istemezlerse, karar verilmesine yer olmadığına karar verir.” hükmünü amir olduğundan vaki sulh nedeni ile karar verilmesine yer olmadığına karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın SULH NEDENİ İLE konusuz kalmasından dolayı esas hakkına kARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30 TL red karar harcının mahkememiz veznesine yatırılan 129,21 TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye kısmın karar kesinleşince ve talep halinde iadesine,
3-Tarafların dosyada yapmış oldukları yargılama giderlerinin üzerlerine bırakılmasına,
4- Tarafların vekalet ücretini talep etmemesi nedeniyle bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 01/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır