Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/276 E. 2020/587 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/276 Esas
KARAR NO : 2020/587

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (İnançlı İşlem)
DAVA TARİHİ : 04/01/2013
KARAR TARİHİ : 22/10/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 23/10/2020

Mahkememizde görülmekte olan Tapu İptali Ve Tescil davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan 04/01/2013 tarihli dava dilekçesinde ÖZETLE;Taraflann öz kardeş ve … İnşaat Malz.San. ve Tic.Ltd.Şti.nin de ortakları olduğu, …. İli, … İlçesi, tapuda … ada, … parselde kayıtlı olan taşınmaz üzerinde yapımı kararlaştırılan inşaat nedeniyle arsa sahipleri olan … ve … ile tarafların ortağı olduğu … İnşaat Malzemesi Tic.ve San.Ltd.Şti.arasında Bakırköy … Noterliğinde Düzenleme Kat Karşılığı Arsa Paylı İnşaat Sözleşmesi yapıldığını, sözleşme gereğince tapunun %50 si müteahhit firmaya btrakmaya bırakılmasının kararlaştırıldığı,bu taksimat neticesinde …. arsa paylı yüklenici firmaya tapuda devir yapıldığı, taraflann ortağı olduğu … İnşaat adına olan … İnşaat adına olan dava konusu taşınmazın …. arsa payına ilişkin ,şirket adına gerekli faturalandırma yapılarak,şirket ortaklarına inşaat hisse karşılığı çıkış yapılmak ve fatura kesilmek suretiyle şirket adına olan hissenin … hissesi dava dışı diğer ortak olan …’a ,… hissesi de davalı adına devredildiği, inşaat şirketinin ortağı olan müvekkilinin adına fatura kesilmesine rağmen hisse devri yapılmadığını,müvekkilinin dava dışı …’dan kendi payına düşen hisseyi 17.04.2012 tarihinde devraldığı,davalı kardeşin müvekkiline ait hisseyi devretmediğini, davalı adına olan hissenin 1/3 hissesinin davacı adına devri için keşide edilen ihtarname ile durumun davalıya ihtar edilmesine rağmen davacı paymın devrinin reddedildiği belirtilerek,taşmmazda davalıya ait … hissenin, … hissesinin iptali ile davacı adına tescili talep ve dava etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı ile müvekkili arasında taşınmaz hissesinin devri konusunda bir sözleşme mevcut olmadığı, taşınmazın 13/12/1994 tarihinde satın alındığı dikkate alınarak tapu iptalini gerektirecek her türlü taleplerin zaman aşımına uğradığı, müvekkilinin kurduğu şahıs firmasını limited şirket olarak değiştirmek istemesi üzerine kardeşi davacıyı şirkete ortak yaptığım, davaya konu taşınmaz ile ilgili olarak arsa sahibi ile kat karşılığı inşaat sözleşmesi İmzaladığını, inşaatın yapımı sırasında dairelerini satarak inşaatın yapımı için şirkete kullandırdığını, arsa sahipleri tarafından … arsa payının 02.03.1993 tarihinde yükleniciye devredildiğini, İnşaatın tamamlanmasından sonra tapuda kayıtlı şirkete ait … taşınmaz hissesinin tamamını 13/12/1994 yılında şirket ortaklar kurul karan ile satın aldığını aynı tarihte şirket hissesini davacı …’a devrededek şirket ortaklığından ayrıldığını, satıştan önce hazırlanmış ve noter taralından tasdik edilmiş ortaklar kurul kararında taşınmaz hissesinin tamamının müvekkilini satılması hususunda hiçbir çekince taşımayan açık rızasının bulunduğu, dosyaya sunulan 13/12/1994 tarihli 80.000,00TLlik müvekkili adına kesilen faturanın müvekkilinin şirketten satın aldığı taşınmaz hissesine istinaden tanzim edilmiş bir fatura olduğunu, faturanın içeriği rakamsal farklar olsada satışı tasdik ettiği, bedelinin şirkete ödendiği için kapalı olarak kesildiği, orijinal olmadığından kabul etmediklerini, 31/12/1994 tarihli faturanın naylon fatura olduğu, müvekkilinin davaya konu şirkete ait taşınmaz hissesini tamamım 14/12/1994 tarihinde satın aldığını, bu tarih ile şirkete ait bir taşınmazın kalmadığını, faturanın … adına düzenlendiğini, müvekkilinin şirket ortaklığından ayrıldıktan sonra kapalı olarak düzenlendiğini, şehir dışında yaşayan müvekkilinin güven duygusu içerisinde kardeşlerinin kiraları toplamasına müsaade ettiğini, davacı veya diğer kardeşin toplanan paralarla müvekkilinin kredi kartlarını ödediğini, çocuklarına cüzi harçlıklar verdiklerini, müvekkilinin 15 yıldır toplanan paralarla ilgili olarak havuzda ne kadar para biriktiğini sorduğunda kardeşlerin cevap veremediklerini,bu tarihten sonra kiraları tahsil etmek amacı ile hukuki işlem başlattığını belirterek haksız açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Dava başlangıçta Bakırköy … Asliye Hukuk Mahkemesinde açılmış, anılan mahkemenin …. K sayılı, 24.01.2017 tarihli kararıyla davanın esastan yargılamasının yapılarak reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili taralından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul BAM …. H.D’nin … E-… K sayılı, 12.10.2017 tarihli kararıyla, davanın şirket ortaklığından kaynaklandığı ve bu nedenle mutlak ticari dava niteliğinde olduğu, bu nedenle davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle, Bakırköy …. Asliye Hukuk Mahkemesinin anılan hükmünün kaldırılmasına ve HMK’ nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca dava dosyasının görevli Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. İstanbul BAM …. H.D’nin anılan kararı uyarınca dava dosyası Bakırköy … Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmiş ve mahkememizce yapılan yargılama neticesinde … Esas ve …Karar sayılı ilamı ile davanın reddine karar verilmiştir. Davacı vekili taralından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, İstanbul BAM …. H.D’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı ile;”..davacı tarafından dosyaya delil olarak sunulmuş olup yukarıda sayılan belgelerin, mahkemece değerlendirilmesi ve sonucuna göre hüküm verilmesi gerekirken, bu belgeler hiç tartışılmadan ve görevsiz mahkemenin gerekçesi tekrarlanmak suretiyle hüküm verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.” gerekçesiyle mahkememizin kararının kaldırılmasına ve HMK’ nın 353/1.a.3. maddesi uyarınca dava dosyasının tekrar mahkememize gönderilmesine karar verilmiş ve dosya iş bu esasa kaydedilerek yargılamaya devam olunmuştur.
DELİLLER:
Dava dışı … İnşaat Malz. Tic. San. Ltd Şti’nin ticaret sicil kayıtları uyarınca üç ortaklı olduğu, ortaklarının davacı …, davalı …. ve dava dışı ….olduğu, ortaklar kurulunun aldıkları 13/12/1994 tarihli karar ile davalının şirket hissesini devrederek ortaklıktan ayrıldığı ve tapu sicil müdürlüğünde düzenlenen resmi senet ile dava konusu taşınmazda şirket adına olan hissenin davalıya devredildiği, şirketin tasfiye sürecine girerek sonlandırıldığı anlaşılmıştır
Dava konusu …. ili … İlçesi … Ada, …. nolu parsel sayılı taşınmaz üzerinde yapılan inşaat nedeniyle arsa sahipleri ile inşaatı yapan …. İnşaat Malz. Tic. San. Ltd Şti arasında düzenlenen kat karşılığı arsa paylı inşaat sözleşmesi uyarınca ve sözleşme gereğince %50 hissenin mütehait firmaya bırakılmasının kararlaştırıldığı ve buna göre …. hissenin dava dışı … İnşaat Malz. Tic. San. Ltd Şti’ye devredildiği anlaşılmıştır.
… Tapu Sicil Müdürlüğü’ne müzekkere yazıldığı, … … ada .. parsel sayılı taşınmaz tapu kaydı ile tapulama tutanak suretleri getirildiği incelenmesinde; taşınmazın …. hissenin … İnş. Malz. Tic. Ve San. Ltd. Şti adına kayıtlı iken, yarısı olan … hisse davalı … ‘a, diğer yarısı olan … hisse ise şirket ortağı olan dava dışı …. adına tescil edilmiştir. Dava dışı … adına tescil edilen … hissenin bir kısmının 17.04.2012 yılında davacıya devredilerek tescil edildiği anlaşılmıştır.
…. Bankası Genel Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmış ve … Şubesi … hesap numaralı müşterek hesap kayıtları getirtilerek dosyaya alınmıştır.
Davacı vekilinin dava dilekçesi ekinde 3 sayfadan ibaret …, … ve … başlığı ile başlayan …, …. …, hisseleri ile belirtilen altında tarafların imzası olmayan adi düzenlenmiş belge fotokopisi incelenmiştir.
Davacı vekilinin dilekçe ekinde olan 01/08/2012 tarihli talimat ile Av. ….’e verilen talimat … İş Merkezi adresinde ki taşınmaz ile ilgili kira bedellerinin tahsiline dair yetki ve diğer ekli belgeler incelenmiştir.
Bakırköy …. Asliye Ceza Mahkemesinin …. Esas, …. karar 15/06/2015 tarihinde kesinleşen ilam ile davacı … hakkında özel belgeyi bilerek kullanma özel belgede sahtecilik suçundan TCK’ nın 207/1, 43-53 mad. Uyarınca kamu davası açıldığı ve sanık tarafından mesnet suçun işlendiğine ilişkin delil olmadığından CMK 223/2-E maddesi uyarınca beraatine karar verildiği anlaşılmıştır.
03/10/2013 tarihinde dava konusu taşınmaz üzerinde bilirkişilerce keşfin yapıldığı bilirkişilerin raporunu ibraz ettiği, bilirkişi raporunun taraflara tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmazın dava tarihi itibari ile toplam değerinin 7.668.880,78TL hisse bedelinin ise 1.990.692,43TL olduğu rapor edilmiştir.
Davacı tanığı … 06/5/2014 tarihli duruşmada ki beyanında; Babasının sağlığında babası ile beraber olarak 5 katlı bir binada oturduklarını, 4 katını ayrı ayrı kullanıyor, 1 katını da mutfak vs şeklinde müşterek kullandıklarını, kardeşleri ve babası ile birlikte ticaret yaptıklarını 1987 yılında babalarının ayrıldığını emekli olduğunu, üç kardeş şirket kurduklarını ve aynı yerde babasının mülkünde devam ettiklerini, ayrılma kararı verdiklerini, beş katlı binanın davalı ile kendisi üzerine müşterek tapulu olduğunu, davalı kendi hissesini başka birine sattığını, 1994 senesinde inşaat yaptıklarını, arsa sahibi ile yapmış olduğu anlaşma uyarınca tapunun yarısının kendisi aldığını yarısı da şirket üzerinden …’ye devrettiğini, şirketin üzerinde tapu kaydı olmadığını, seneler geçtikten sonra …’in hisse istediğini, paylaşma sırasında …’e herhangi birşey vermediklerini, kendi üzerinden …’in hissesini devrettiğini hatta başka bir yerden de 2 daire verdiğini, ….de başka bir yerden …’e vereceği hisseye karşılık iki daireyi sattığı ama parasını ne yaptı bilmediğini, 2012 yılında …. birden eşyalarını toplayarak kaçtığını, …’ın davaya konu yerde hakkı olduğunu, verdiği yer kadar alacağı olduğunu, kendi payına olan kısmı verdiğini, beraber çalıştıklarını davaya konu taşınmaz ile ilgili inşaat bittiğinde üçünün adına muhasebede faturaları kesildiğini, davaya konu taşınmazın kira gelirlerinden hepsinin kendisine düşen payını aldıklarını, inşaatı yapan … Ltd. Şti olduğunu, faturalandırma herkesin kendi şirketindeki payına karşılık olarak yapıldığını, beyan etmiştir.
Davacı tanığı … 16/09/2014 tarihli duruşmada beyanında; 5 tane çocuğu olduğunu …, … ve ….’nin beraber çalıştıklarını, …’da bir arsaları olduğunu, onun üstündeki evde kendisi ve çocukları oturduklarını, işyeri ….’de olduğunu, Bağcılarda oturduğu yerin altında bir dükkan olduğunu, kendileri babalarının zamanından beri hep beraber çalıştıklarını, kazançlarının ortak olup olmadığını kendisinin bilmediğini, beraber çalıştıklarına göre başka türlü de olamayacağını, şu anda iş hanı ne durumda olduğunu bilmediğini, herhangi bir kavgaları var mı yok mu bilmediğini, herkesin aynı yerde şu anda oturduğunu, birbirlerine hep gidip geldiklerini İş hanı …’da olmadığını, …. olduğunu beyan etmiştir.
Dosya bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişinin 05/09/2015 tarihli rapor sunduğu özetle; Taraflar arasında sözlü inanç sözleşmesinin varlığının olduğu davanın 10 yıllık zaman aşımına tabi olduğu zaman aşımı başlangıcının Gaziosmanpaşa …. Noterliği’nin 19/09/2012 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamenin tebliği ile başlayacağı inanç sözleşmesinin dosyaya ibraz edilmiş kroki ile delil başlangıcı şeklinde ki belge ile ispat edildiğinin kabulünün gerektiği ve tamamlayıcı nitelikte olduğu rapor edilmiştir.
Dosya konusunda uzman muhasebeci bilirkişiye tevdi edilmiş bilirkişi 16/05/2016 tarihli raporunda … İnş Malz. Tic. San. Ltd Şti’ nin davalı … adına tanzim ettiği 13/12/1994 tarih …. sayılı faturanın … ili, … ilçesi, … Köyünde bulunan tapu … Pafta … ada … parsel numarası … hisse ile … İnş. Malz. Tic. San. Ltd Şti’nin adına kayıtlı tarlanın satışı ile ilgili olduğu yevmiye defterine hasılat olarak kaydedildiği, hasılat bedelinin mükellefin kdv beyan bölümünde aralık 1994 dönemi KDV beyanının matrahına dahil edildiği yasal deftere kaydedilip taşınmaz hisse devri olmadığından belgenin sahte belge olarak değerlendirilmesi gerektiği, yanıltıcı belge niteliğinde olduğu belirtilmiştir.
Gelirler İdaresi Topkapı Uygulama Grup Md’ne yazılan müzekkereye Güngören Vergi Dairesince cevap verildiği, şirketin 01/02/1987- 30/04/2005 tarihleri arasında faliyet gösterdiği bu tarihten sonra Esenler Vergisine nakil olduğu 24/01/2012 tarihi itibari ile faaliyetini terk ettiği belirtilen faturanın gerçek bir alım satıma dayanıp dayanmadığı ve vergi mevzuatına uygun olarak tanzim edilip edilmediği, kaydedilip kaydedilmediği, defter ve belgelerin muhafaza ve ibraz süresinin 5 yıl olması sebebi ile böyle bir tespitin mümkün olmadığı belirtildiği görülmüştür.
Dava dilekçesi ekinde sunulan dava konusu taşınmaza ait …. Sigorta Poliçesi bedelinin … Arıkan tarafından ödendiği, yine … Bankasına ait dekontlar uyarınca davacının ” EKİM-ALİ ARIKANA GENEL GİDERLER SONRASI-ÜÇTE BİR HİSSE” şeklinde açıklama yazıldığı, …. Bankası dekontları uyarınca taşınmaza ait elektrik faturalarının ödendiği, ….bank Bonus Plus Kredi kartı eksteresinden anlaşıldığı üzere davacı tarafından taşınmazın emlak vergilerinin ödendiği anlaşılmıştır. Ayrıca davacının delil listesinde yer alan aylık kira ve masraf hesaplamasına ve kiranın paylaşılmasına dair tutanaklar bulunduğu, davacının ve davalının birlikte imzaladıkları ve …’daki iş merkezine ilişkin olarak düzenlenen el yazılı aylık hesap mutabakatlarının bulunduğu, her ne kadar bu tutanaklardaki imzanın davalıya ait olduğu tespit edilememiş ise de, bu tutanaklarda yer alan bir kısım miktarların davacı tarafından banka yoluyla davalı tarafa havale edildiği anlaşılmıştır.
Davalı tarafından davacıya gönderilen 16.04.2012, 18.04.2012 ve 24.04.2012 tarihli e-posta yazışmaları ve telefon mesajlarında da dava konusu taşınmaz üzerinde davacının hissesinin bulunduğunun davalı tarafından tevil yollu kabul edildiği anlaşılmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
İş bu dava, hukuki niteliği itibariyle, inançlı işleme dayalı tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.
Davacı, davalıyla ve dava dışı kardeşiyle birlikte ortağı oldukları şirkete ait taşınmazın, şirketteki hisseleri oranında ortaklara devrinin kararlaştırıldığını, ancak davacının özel durumu nedeniyle davacıya ait payın davalıya ve diğer kardeşe devredilmiş gösterildiğini, dava dışı kardeşin davacıya ait taşınmaz payını iade etmiş olmasına rağmen davalının hisse devrini yapmaktan kaçındığını iddia ederek, … ili … İlçesi … Ada, … nolu parselde davalı … adına kayıtlı … hissenin 1/3’üne tekabul eden … miktarlık kısmının kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
Somut olayda, davacının iddiasının inanç sözleşmesi uyarınca şirket hisse hakkı gereği bir kısım tapu hissesinin tapuda kendi adına devri talebine ilişkindir. İnançlı işlemler inananın teminatı oluşturma veya yöneltilmek üzere mal varlığı kapsamında ki birşey veya hakkı inananılana devredilmesi ve inananılanında aradaki anlaşma ve koşullara uygun olarak inanç konusu şeyi kullanması amaç gerçekleştiğinde ise belirlenen şekilde inanana iade etmesini içerir işlemlerdir. İşlemin tarafları inanan ve inanılandır bir hakkı veya nesneyi güvendiği kişiye inançlı olarak devreden kimse inanan devredilen hak ve nesneye kendisine ait bir hak olarak kendi yararına doğrudan, doğruya veya dolaylı olarak kullanan kişiye de inanılan denir. Hak kullanılırken kararlaştırılarak koşullara uymayı amaç gerçekleşince veya süre dolunca hak veya nesneyi tekrar inanana veya onun gösterdiği 3. Kişiye devretmek, sözleşmenin özelliğidir, bu yükümlülükler yerine gelmemesi halinde bunun dava yolu ile hükmen yerine getirilmesi gerekir, Yargıtay içtihadı birleştirme kararları uyarınca ancak bu durum yazılı delil ile kanıtlanabilir. Bu yazılı delil tarafların getirecekleri ve onların imzalarını taşıyan bir belge olmalıdır. Bir yazılı delil olmasa da yanlar arasındaki uyuşmazlığı kanıtlamaya yeterli sayılmamakla birlikte bunun vukuuna delalet edecek karşı tarafın elinden çıkmış (inanılan tarafından el ile yazılmış mektup, daktilo veya bilgisayar ile yazılmış olmakla birlikte inanılanın parafını taşıyan belge, parmak izi ile izli veya mühürlü senetler gibi) delil başlangıcı niteliğinde ki bir belge var ise HMK’ nın 202 maddesi uyarınca inanç sözleşmesi, tanık dahil her türlü delil ile ispat edilebilir.
Dava tarihinde yürürlükte olan HMK ‘nın 199. maddesi uyarınca, uyuşmazlık konusu vakıaları ispata elverişli, yazılı veya basılı metin, senet, çizim, plan, kroki, fotoğraf, film, görüntü veya ses kaydı gibi veriler ile elektronik ortamdaki veriler ve bunlara benzer bilgi taşıyıcıları bu Kanun’a göre belgedir. Aynı Kanun’un 202. maddesine göre, senetle ispat zorunluluğu bulunan hallerde, delil başlangıcı bulunursa tanık dinlenebilir. Aynı maddenin 2. fıkrasına göre, delil başlangıcı, iddia konusu hukuki işlemin tamamen ispatına yeterli olmamakla birlikte, söz konusu hukuki işlemi muhtemel gösteren ve kendisine karşı ileri sürülen kimse veya temsilcisi tarafından verilmiş veya gönderilmiş belgedir.
Davalı taraf zamanaşımı itirazında bulunmuş isede inanç sözleşmesinden doğan davalar için özel bir zamanaşımı süresi ön görülmediğinden Borçlar Kanunun 125.Maddesi hükmü gereğince inanç sözleşmesinden kaynaklanan davalarda zamanaşımı süresi on yıl olarak kabul edilmektedir bu tarih davalıya devir tarihi olan tarih dikkate alındığında zaman aşımı itirazının reddine karar verilmiştir.
Bu açıklamalar ışığında; dava konusu taşınmazın tarafların ortak oldukları şirketten intikal etmiş olması, tarafların şirketteki hisselerinin eşit olması, dava dışı ortak ….’ın dava konusu taşınmazdaki hissesinin bir kısmını davacıya devretmiş olması, davacı tarafından dosyaya sunulan ve deliller kısmında ayrıntılı olarak bahsedilen tutanak ve belgelerden şirketten intikal eden taşınmazın giderlerine şirket ortaklarının eşit bir şekilde katlandıkları, yazılı delil başlangıcı niteliğindeki mesaj ve mail yazışmalarının da bu hususu desteklediği, ayrıca dinlenen tanık beyanlarının da aynı şekilde bu hususu doğruladıkları anlaşılmakla davacı tarafın davasının kabulü ile, …bul ili … İlçesi … Ada, … nolu parselde davalı … adına kayıtlı … hissenin 1/3’üne tekabul eden … miktarlık kısmının kaydının iptali ile davacı … adına tapu kayıt ve tesciline karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklanan nedenlerle;
1-DAVANIN KABULÜ İLE,
… ili … İlçesi … Ada, … nolu parselde davalı … adına kayıtlı … hissenin 1/3’üne tekabul eden … miktarlık kısmının kaydının iptali ile davacı … adına tapu kayıt ve tesciline,
2-Alınması gereken 43.239,60-TL karar harcından peşin alınan 853,90-TL harç ile 9.956,00-TL tamamlama harcından mahsubu ile eksik kalan 32.429,00 TL’nin davalıdan alınıp hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yatırılan 24,30-TL başvurma harcı, 853,90-TL peşin harç ile 9.956,00 TL tamamlama harcı, dosyada yapılan toplam 2.472,00-TL yazışma ve bilirkişi ücretleri olmak üzere toplam 13.306,00-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 48.699,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Bakiye avansın yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.22/10/2020

Başkan …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Üye …
E-İMZALI
Katip …
E-İMZALI