Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/272 E. 2021/473 K. 24.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/272 Esas
KARAR NO : 2021/473

DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/09/2015
KARAR TARİHİ : 24/05/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ :31/05/2021
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Davacı şirket ile davalı şirket arasında uzunca bir süredir ticari ilişki olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin davacının davalıya borçlanması sonucu bozulduğunu, davalının müvekkili aleyhine Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün ….. Esas asyılı dosyası ile icra takibi başlattığını, davacının ödeme güçlüğü içerisinde olduğundan sulh olma yolunu denediğini, ancak davalının protokol şartları hesap ettiği borç miktarı ve ödeme planının davacı şirketin hesap ettiği miktardan çok fahiş çıktığından davacının davalı şirketle sulh yapmasının imkansız hale geldiğini, davacı şirketin protokol maddelerini normal bir tacirin ödeyebileceği aralık ve miktarda olmasını beklerken davalının sık sık ödeme planı ve fahiş taksitlerle davacıyı iş yapamaz hale getirdiğini, davacının kendisine yapılan icra takiplerinden beri hiç iş yapmadığını, davalı şirketin davacı şirketi ortak pazar alanındaki müşterilerine kötülediğini belirterek davacının bu süreçte kazanmayı umup da kazanamadığı miktarın tespit edilerek maddi tazminata, ticari itibarının davalı tarafından sarsılması nedeniyle de manevi tazminata, yargılama giderleri ile veklaet ücretinin de davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı şirketin dilekçesinde kabul ettiği üzere davacı şirket hakkında icra takipleri yapıldığını, borçların ödenmesi için davacı tarafla görüşüldüğünü ancak davacı şirketin teklifleri kabul etmediğini, müvekkilinin herhangi bir kusrunun bulunmadığını, müvekkilinin hem yükümlülüğü hem de bir taahhüdü bulunmadığını, davacı şirketin borcunu halen ödemediğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava , maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı ve davalı taraf arasındaki ticari ilişki kapsamında süren alacak borç ilişkisi itibariyle davacının davalıya olan borçlarını ödeyememesi üzerine davalının icra takibine başlaması, akabinde sulh görüşmelerinin sonuçsuz kalması ve davalı çalışanlarınca davacı şirket hakkında şirketin itibarını zedeleyici konuşmalarından dolayı davacının maddi ve manevi zararının oluşup oluşmadığının belirlenmesi olduğu görülmektedir.
Davacının dava dilekçesinden özetle, taraflar arasında uzunca süreli ticari ilişki olduğunu, bu ticari ilişkinin davacı şirketin davalı şirkete borçlanması sonucunda bozulduğunu, davalı şirketin davacı şirket aleyhine 2 icra takibi yaptığını, davacı şirketin davalı şirketin ile sulh yolunu denediğini, davalının şartlarının davacının şartlarından çok daha fahiş olması nedeniyle sulhe devam etmenin zorlaştığını, bu nedenle borcun yapılandırılamadığını, icra takiplerinden beri hiç iş yapamadığını, çok sayıda müşteri kaybettiğini, davalı şirkette çalışıp konuya vakıf olanların iki şirketin ortak pazar alanındaki müşterilere davacı şirketi kötülendiğini, maddi ve manevi tazminat talebinde bulunduğu, dava değerinin 1000TL olarak belirtildiği, davalı tarafın cevap dilekçesinden özetle, kendilerine atfedilecek kusur olmadığını, sulh görüşmelerinin davalı şirket yetkilileri tarafından kabul edilmemesi sebebi ile nihayete erdirilemediğini, davanın reddini talep ettiği, davacı tarafın 25.11.2015 tarihli dilekçesi ile maddi ve manevi tazminat taleplerini ayrı ayrı 5000TL olarak belirttiği, dosyada mali müşavir bilirkişiden rapor ve ek rapor alındığı, dosyada tanık dinlendiği, mahkememize yapılan ilk yargılama sonucunda taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, davalı tarafın davacı taraftan alacaklı olduğu, davalının alacağına yönelik hukuki yollara başvurma yetki ve hakkı bulunduğu, davalının anlaşmaya başvurmamasının davacının zor duruma düşmesi sonucunun oluşmasının davalının doğrudan doğruya sorumluluğunu gerektirmediği manevi zararının dosya kapsamında ispat edilemediği gerekçesi ile maddi ve manevi tazminat isteminin reddine karar verildiği, bu kararın davacı tarafça istinaf edilmesi sonucunda İstanbul BAM …… HD’nin incelemesi sonucunda, davalının ödenmeyen alacağı için takip ve dava yoluna başvurmasının yasal hakkı olduğunu, bu yönden davacının zarara uğradığı iddialarının yerinde olmadığını, davacının piyasada kötülendiği hususuyla ilgili tanık dinlenmesinin mümkün olduğunu bu yönden tanık dinlemesi gerektiği belirtilerek istinaf talebinin kısmen kabulüne karar verildiği, kaldırma kararı sonrasında kararda belirtilen hususta tanıkların dinlenildiği, tüm dosya kapsamından, taraflar arasında ticari ilişki bulunduğu, mali müşavir bilirkişi raporunda gerek davacının gerekse davalının ticari defter kayıtlarına göre davacının davalıya borçlu olduğu, davalının alacağına ilişkin olarak yasal haklarını kullanabileceği, davacının satışlarının düşmesinin salt davalı tarafından yapılan yasal takipten kaynaklandığı ve davalının bundan sorumlu tutulmasının kabul edilemeyeceği, dinlenen tanık beyanından davalı tarafın davacı piyasada kötülediği hususu ispat edilemediği, tazminat istemlerinin ispat edilemediğinden açılan davanın reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının maddi ve manevi tazminat davalarının reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 59,30.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 27,70.-TL peşin harç ve 143,07TL ıslah harcından mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye 111,47‬.-TL harcın kesinleşmesine müteakip yatırana iadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
5-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk dairesine İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/05/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır