Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/18 E. 2020/846 K. 30.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/18 Esas
KARAR NO : 2020/846

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 26/02/2019
KARAR TARİHİ : 30/12/2020
GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 22/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE;Müvekkili aleyhine Büyükçekmece …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, icra takibine konu edilen senedin müvekkili tarafından 26/08/2018 tarihli alıcı ve satıcı arasında gayrimenkul alım satımı konusunda aracılık yapıldığına dair tellaliye ve komisyon ücret sözleşmesine dayanılarak tanzim edildiğini ve sözleşmede satıcı olarak yazılı …’e teslim edildiğini, müvekkilinin Eyüp …. Noterliğinin 23/11/2018 tarihli …. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile 26/08/2018 tarihli alıcı ve satıcı arasında gayrimenkul alım satımı konusunda aracılık yapıldığına dair tellaliye ve komisyon ücret sözleşmesini feshettiğini, yüksek faiz ve döviz artışının meydana gelmesi üzerine müvekkilinin taşınmazı alamayacak hale geldiğini ve sözleşmeyi feshettiğini, yine bu ihtarada cevap verildiği ve sözleşmede belirtilen 10.000,00 TL senet bedelini cayma akçesi olarak hesaplarına yatırmasını ihtar ettiklerini, müvekkilinin 10.000,00 TL senet bedeli cayma akçesinden dolayı borçlu olmadığı ve senedin iadesi için dava açmaya hazırlanırken aleyhine icra takibi yapıldığını, icra takibine konu senet incelendiğinde …. ve ….’nın ciro ettiği …, 26/08/2018 tarihli, alıcı ve satıcı arasında gayrimenkul alım satımı konusunda aracılık yapıldığına dair tellaliye ve komisyon ücret sözleşmesinin tarafı olmadığını, sözleşmede bahsi geçen senedin sözleşmenin tarafları arasında geçerli olduğunu, ifa imkansızlığı nedeniyle senedin hükümsüz kalması nedeniyle müvekkilinin 10.000,00 TL senet bedeli kadar borçlu olmadığını beyanla müvekkilinin icra dosyası ile talep edilen 10.000,00 TL senet bedeli borçlu olmadığının tespitine, senet bedelinin herhangi bir şekilde ödenmesi halinde davanın istirdat davası olarak devamına ve ödenilen kısmın iadesine, iş bu dava sonuçlanıncaya kadar icra takibinin teminatsız olarak durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
Dosyanın yapılan incelemesi ve değerlendirilmesi sonucunda; dosyanın mahkememize görevsizlikle geldiği, davacının dava dilekçesi ile davacı aleyhine, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, icra takibine konu edilen senedin davacı tarafından 26/08/2018 tarihli alıcı ve satıcı arasında gayrimenkul alım satımı konusunda aracılık yapıldığına dair tellaliye ve komisyon ücret sözleşmesine dayanılarak tanzim edildiğini ve sözleşmede satıcı olarak yazılı ….’e teslim edildiğini, davacının Eyüp …. Noterliğinin 23/11/2018 tarihli …. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile tellaliye ve komisyon ücret sözleşmesini feshettiğini, davacının 10.000,00 TL senet bedeli cayma akçesinden dolayı borçlu olmadığı, icra takibine konu senette …. ve …’nın ciro ettiğini …’ın, 26/08/2018 tarihli sözleşmesinin tarafı olmadığını, sözleşmede bahsi geçen senedin sözleşmenin tarafları arasında geçerli olduğunu, ifa imkansızlığı nedeniyle senedin hükümsüz kalması nedeniyle davacının icra dosyası ile talep edilen 10.000,00 TL senet bedeli borçlu olmadığının tespitini talep ettiği, davalının süresinde cevap dilekçesi sunmadığı, Büyükçekmece … İcra Müdürlüğünün …. esas sayılı dosyasında davalının, davacıya karşı kambiyo senetlerine dayalı icra takibi yaptığı, takibe dayanak bonoda keşidecinin davacı, lehtarın …., davalınında hamil olduğu, bonoda bedelin nakden ahzolunduğunun yazıldığı, davacı tarafından sunulan tellaliye ve komisyon ücret sözleşmesinde emlak komisyoncusunun ve taşınmaz sahibinin dava dışı kişiler olduğu, sözleşmenin 5. Maddesinde alıcının bu satışa mahsuben satıcıya cayma akçesi olarak 10.000TL seneti kapora olarak verdiğinin yazıldığı ancak senede ilişkin bilgilerin sözleşmeye dercedilmediği, kambiyo senetlerinin illetten mücerret olduğu, senedin aksini iddia eden tarafın iddiasını ispatla yükümlü olduğu, kural olarak bonoda ispat yükünün senedin teminat senedi olduğunu iddia eden tarafa ait olduğu, teminat senedi iddiasının; hangi ilişkinin teminatı olduğunun senet üzerine yazılmak suretiyle ya da yazılı bir belge ile ispatlanmasının gerektiği, İİK’nun 169/a maddesi uyarınca, belgede, takip dayanağı senede açıkça atıf yapılması zorunlu olduğu, açıkça atıf yapıldığının kabulü için senedin, vade ve tanzim tarihleriyle miktarlarının belirtilmesinin gerekli olduğu, ancak takibe konu senet metninde senedin teminat niteliğinde olduğuna dair herhangi bir ibare bulunmadığı gibi davacı tarafın teminat senedi iddiasını ispatlar nitelikte, 2004 Sayılı İİK’nun 169/a-1 maddesinde belirtilen yazılı belgelerden herhangi biri ibraz etmediği, sözleşmenin nisbiliği ilkesi uyarınca sözleşme içeriğinin sözleşmenin tarafı olmayana kişilere karşı ileri sürülemeyeceği, teminat ilişkisinin varlığı halinde de bu iddianın tarafları arasında ileri sürülebileceği, kural olarak teminat ilişkisinin tarafı olmayan diğer kişilere karşı veya diğer kişiler tarafından ileri sürülebilmesinin mümkün olmadığı, davalı takip alacaklısının bonoyu ciro yoluyla devralan yetkili hamil olduğu, 6102 Sayılı TTK. ‘nun 687. maddesi gereğince davacı (keşideci) lehtar’ın şahsi def’i ve savunmaları iyi niyetli hamile (davalı alacaklı) karşı ileri süremeyeceği, davalı tarafın bilerek davacının zararına hareket ettiğine dair herhangi bir delil de mevcut olmadığı, YİBGK 2015/2 E. 2017/1 Karar ve 03.03.2017 tarihli ilamında belirttiği üzere davacı tarafın açıkça yemin deliline dayanmadığı dikkate alınarak açılan davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Açılan davanın reddine
2-İİK 72/4 uyarınca verilen tedbir kararının infaz edilmediği değerlendirilmekle tazminat şartları oluşmadığından reddine karar verilmesine yer olmadığına,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 54,40.-TL red karar harcının, mahkememiz veznesine yatırılan 170,78-TL peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına bakiye harcın karar kesinleşince ve talebi halinde davacı tarafa iadesine,
4-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama gideri olmadığı için bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirmediğinden dolayı bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
7-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair davacı taraf vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 30/12/2020
Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır