Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/16 E. 2021/1039 K. 24.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/16 Esas
KARAR NO : 2021/1039

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 07/01/2020
KARAR TARİHİ : 24/11/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 13/12/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkili şirket tarafından …….. numaralı Nakliyat Emtia Sigorta Poliçesi ile sigortalanan ……… Motor San. A.Ş.ye ait uçak motor parçası cinsi emtiaların, İstanbul’dan Eskişehir’e nakliyesinin davalılar tarafından üstlenildiği, söz konusu emtiaların davalıların sorumluluğunda taşınmak üzere ………… plakalı araca tam ve sağlam olarak yüklendiğini, aracın 20/03/2018 tarihinde sigortalının adresine ulaştığında bir kap yükün hasarlı olduğunun görüldüğü ve davalı sürücünün katılımı ile tutanak düzenlendiğini, 1 nolu davalının navlun faturası düzenlediği ve taşıma işinin 2 nolu davalıca gerçekleştirildiğini, her iki davalının da hasardan sorumlu olduklarını, fatura ve yapılan tespitle belirlenen 11.376,17USD zararın sigortalıya ödendiği ve onun haklarına halef olunarak rücu hakkına sahip olunduğunu, davalıların haksız olarak icra takibine itiraz etmeleri sebebiyle işbu davayı açma zorunluluğunun doğduğunu ileri sürerek borçluların takibe, borca, faize ve ferilerine dair itirazlarının iptali ile icra takibinin devamına esas alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi arz ve talep edilmiştir.
Davalı ……… Gümrük Müşavirliği Dan. ve Loj. Ltd. Şti. vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Taşınan emtiada meydana gelen hasarda müvekkil şirketin kusurunun olmadığını, sigortalı ile yapılan sözleşme ve onun bilgisi ile taşımanın dava dışı …….. Loj. A.Ş. Tarafından gerçekleştirildiğini, hasar tazmininin taşımayı fiilen gerçekleştiren taşıyıcıdan istenmesi gerektiğini, davanın husumet yokluğundan reddinin gerektiğini, taşımanın 20/03/2018 tarihinde gerçekleştiğini, o tarihten bu yana müvekkili şirkete bir ayıp ihbarında bulunulmadığını, ayrıca zarar gören emtianın sigortalı tarafından müvekkile iade edilmediğini, dava dışı sigortalının sebepsiz zenginleştiğini, zarar ile talep edilen bedel arasında fahiş fark olduğunu İleri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı ………. vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; – Müvekkilinin taşıma işini dava dışı ……… ‘den aldığını, davalı sigorta şirketi ile diğer davalı şirket ve sigortalı şirket ile akdi bir ilişkisinin olmadığını, taşıma konusu malın ABD’den İstanbul’a geldiğini ve kamyona yüklendiğini, yükleme ve bundan doğan sorumluluğun müvekkiline ait olmadığını, müvekkilinin emtiayı herhangi bir çapma ve hasar vermeden getirdiğini, emtianın uzun yol koşullarına uygun ambalajlanıp ambalajlanmadığının bilinmediğini, taşıma sırası ile yükleme ve boşaltmada müvekkilinin emtiaya müdahale etmediğini, tahta kasa içinde bulunan emtianın sabit durduğunu, yerinden oynamadığını, hasarlı olsa bile emtianın ekonomik değerinin dikkate alınmadığını, nakliye de hiçbir kusurunun olmadığını, emtianın yüklendiği gibi teslim edildiğini ve yolda hasarlanması gibi bir şeyle de karşılaşılmadığını ileri sürerek davanın reddini talep etmiştir.
Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklının …….. Anonim Şirketi borçluları …….. Müşavirliği Danışmanlık ve Lojistik Limited Şirketi ve ………. olduğu, takibe konu alacağın 11.376,17USD olduğu, ödeme emrinin borçlulara tebliğ edildiği, borçluların ödeme emrine itiraz ettiği takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava , taşıma ilişkisinden kaynaklı hasara ilişkin açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacının dava dilekçesi ile uçak motor cinsi emtiaların İstanbul’dan Eskişehir’e nakliyesinin davalılar tarafından üstlenildiğini, emtiaların …….. plakalı araca tam ve sağlam yüklenildiğini, aracın sigortalı adresine varmasında 1 kap malzemenin hasarlı olduğuna ilişkin davalı sürücünün katılımı ile tutanak düzenlendiğini, taşıma işinin fiilen davalı ………. tarafından gerçekleştirildiğini, her iki davalının zarardan sorumlu olduğunu, itirazın iptalini talep ettiği,
Davalı ……….’ın cevap dilekçesi ile mahkememizin yetkisine itiraz ettiği, davalının taşıyıcı nakliyeci olduğunu, diğer davalı ile akdi ve ticari ilişkisinin olmadığını, emtianın çeşitli taşıma etap ve süreçleri geçtikten sonra geldiğini, hiçbir kusurunun olmadığını davanın reddini talep ettiği,
Davalı …….. Müşavirliği şirketinin cevap dilekçesinde, davalıya atfedilebilecek kusur olmadığını, sigortalı ile davalı arasında sözleşme bulunduğunu, taşıma işleminin davalı tarafından gerçekleştirilmediğini, sigortalının bilgisi dahilinde …….. Loj. A.Ş. Tarafından gerçekleştirildiğini, davalı şirkete ayıp ihbarının yapılmadığını, emtianın davalı şirkete iade edilmediğini davanın reddini talep ettiği,
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın Taraflar arasındaki taşıma işleminden kaynaklanan davacının sigorta sözleşmesine dayanarak açtığı Eskişehir …….. İcra Müdürlüğü …….. esas ile Bakırköy……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı dosyalarına ilişkin itirazın iptali ile icra inkar tazminatı ve kötüniyet tazminatı yönelik olduğu anlaşılmıştır.
EMSAL GAZİANTEP BAM 11 HD DOSYA NO: 2017/166, KARAR NO: 2017/159 sayılı kararı
“Taşıma nedeni ile meydana gelen ziya ve hasar sonucu oluşan zararın tazmininden sözedilebilmesi için öncelikle taşıyıcının sorumluluğunun belirlenmesi, sorumluluğun sonucu olarak da tazmin edilecek zararın kapsamı ve sınırlarının belirlenmesi gerekmektedir.
TTK’nın 875. maddesi gereğince taşıyıcı, eşyanın taşınmak üzere teslim alınmasından teslim edilmesine kadar geçecek süre içinde, eşyanın zıyaından, hasarından veya teslimindeki gecikmeden doğan zararlardan sorumludur.
Taşıyıcının bu yükümlülüğüne karşın eşyanın zıyaı veya hasara uğramış olması halinde gönderen veya gönderilene TTK’nın 889. maddesi gereğince bildirimde bulunma yükümlülüğü yüklenmiştir. Buna göre eşyanın açık zıyaı veya hasarının en geç teslim sırasında teslim edene bildirilmemesi halinde yani ihtirazi kayıtsız kabul edilmesi durumunda eşyanın sözleşmeye uygun olarak teslim edildiğinin varsayılacağı maddede karine olarak öngörülmüştür. Taşıyıcının sorumluluğu için karinenin aksi, eşyanın taşıyıcıya teslimden sonra gönderilene ulaşmasına kadar geçen süreçte hasara uğradığının ispat edilmesi gerekmektedir.
Taşıyıcının sorumluluktan kurtulmasında genel sebepler ve özel sebepler ayrımı yapılmış olup taşıyıcı ancak TTK’nın 875/2, 876 ve 878. maddesinde gösterilen hallerin mevcudiyetini ispat etmek suretiyle mesuliyetten kurtulabilir.
6102 sayılı TTK’nın 878. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendi gereğince hasarın gönderen tarafından yapılan yetersiz ambalajlama sonucu oluşması halinde doğan zarardan taşıyıcı sorumlu tutulamayacaktır. Yine maddenin 2. fıkrasına göre her hangi bir zararın hal ve şartlara göre 1. fıkrada öngörülen bir sebebe bağlanmasının muhtemel bulunduğu durumlarda zararın bu sebepten ileri geldiği de kabul edilecektir.
Gerçekten TTK’nın 862. maddesi gereğince ambalaj ve işaretleme yükümü gönderene yüklenmiştir. Bu hükme göre eşyanın niteliği kararlaştırılan taşıma dikkate alındığında, ambalaj yapılmasını gerektiriyorsa, gönderen eşyayı zıya ve hasardan koruyacak ve taşıyıcıya zarar vermeyecek şekilde ambalajlamak zorundadır. Bununla birlikte ambalajlama gönderene ait olsa bile taşıyıcının malın sağlam ve tam olarak teslimi sorumluluğu çerçevesinde gerek istifleme gerekse ambalaj itibariyle taşımaya uygunluğu noktasında denetleme görevi mevcuttur. Bir başka deyişle yetersiz ambalaja rağmen ihtirazi kayıt koymaksızın taşımayı kabul eden taşıyıcının meydana gelen zararda müterafik kusurunun (TBK m. 52) bulunduğunun kabulü gerekir.
Taşıyıcı, eşyanın tamamen veya kısmen hasarından dolayı tazminat ödemekle sorumlu tutulduğunda ise tazmin edilecek zararın kapsamı ve sınırları TTK’nın 880. maddesi gereğince belirlenecek olup bu tazminat, eşyanın hasara uğraması hâlinde, onun taşınmak üzere teslim alındığı yer ve zamandaki hasarsız değeri ile hasarlı değeri arasındaki farka göre belirlenmesi gerekmektedir. Maddenin 3. fıkrasında eşyanın değerinin piyasa fiyatına göre, bu yoksa aynı tür ve nitelikteki malların cari değerine göre tayin edileceği belirlenmiştir. Eşya, taşımak üzere teslimden hemen önce satılmışsa, satıcının faturasında taşıma giderleri mahsup edilerek gösterilen satış bedelinin piyasa fiyatı olduğu varsayılır.
Bu şekilde belirlenerek ödenecek tazminat ise 6102 sayılı TTK 882. maddesine göre, 880. ve 881. maddeleri uyarınca, gönderinin net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Gönderinin münferit parçalarının zıyaı veya hasarı hâlinde taşıyıcının sorumluluğu; gönderinin tamamı değerini kaybetmişse tamamının, gönderinin bir kısmı değerini kaybetmişse, değerini kaybeden kısmının, net olmayan ağırlığının her bir kilogramı için 8,33 Özel Çekme Hakkını karşılayan tutar ile sınırlıdır. Özel Çekme Hakkı, eşyanın taşıma amacıyla taşıyıcıya teslim edildiği tarihteki veya taraflarca kararlaştırılan diğer bir tarihteki, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankasınca belirlenen değerine göre Türk Lirasına çevrilir.
Ancak TTK’nın 886. maddesi uyarınca taşıyıcı veya TTK’nın 879. maddede belirtilen kişiler zarara, kasten veya pervasızca bir davranışla ve böyle bir zararın meydana gelmesi ihtimalinin bilinciyle işlenmiş bir fiil veya ihmalle sebebiyet verdiklerinin ispat edilmesi halinde sorumluluktan kurtulma hâllerinden ve sorumluluk sınırlamalarından yararlanamayacaklardır.
Ayrıca, davalı taşıyıcı vekili taşımanın niteliğine uygun ambalajlama yapılmadığı gerekçesi ile hem sorumluluk yönünden hem de sorumlu kabul edilmeleri halinde tazminatın sınırları yönünden savunma getirmiş olup gönderenin taşınacak eşyanın niteliğine uygun ambalajlama yapıp yapmadığının davalının dayanmış olduğu deliller gözetilerek belirlenmesi, ambalajlamanın niteliğine uygun düşmediği sonucuna varılması halinde taşıyıcının eşyayı ihtirazi kayıt ileri sürmeksizin alması halinde nezaret ve denetim yükümlüğü kapsamında müterafik kusurunun değerlendirilmesi gerekmektedir. “

Somut olayın incelenmesinde hasara uğrayan uyuşmazlık konusu emtianın davalı taraflarca taşıma işinin …….. ile Eskişehir arası olduğu, davalılardan ……… Gümrük şirketinin yerleşim yerinin mahkememizin yetki çevresinde bulunduğu, diğer davalının ise Eskişehir ili olduğu, 6100 sayılı HMK’nın 6 ve 7. Maddeleri uyarınca mahkememizin görevli ve yetkili olduğu bu nedenle yetki itirazının reddedildiği, davalılardan ……… Gümrük’ün akdi taşıyıcı, davalı ……….’ın fiili taşıyıcı olduğu, hasara ilişkin tutanağın davalı ………. tarafından imzalı bulunması sebebiyle hasar bildirimi süresinde yapıldığının kabul edildiği, bu husuta yapılan itirazın yerinde görülmediği, dosyada delillerin toplanarak Uçak Mühendisi …….. ile karayolu taşımalarında uzman sigorta bilirkişi ……….’tan rapor alındığı, raporun denetime ve hükme elverişli olduğu, davacının hasar karşılığı sigortalıya ödeme yaptığından aktif husumetinin bulunduğu, davalıların taşıma işleminden kaynaklı hasardan birlikte sorumlu olacakları, hasarın ülke içerisinde iller arasında yapılan karayolu ile taşımadan kaynaklı olması sebebiyle TTK hükümlerinin uygulanacağı, emtianın ambalajına ilişkin açık bir itirazın olmadığı, emtianın taşınmasının tahta sandıkta olduğu da dikkate alınarak ambalajın taşımaya konu emtia için uygun olduğu, emtianın uçak imalatında kullanılan rulman olduğu, rulmanın darbe nedeniyle ezildiği, hasar sonrasında kullanım imkanının kalmadığından sovtaja verilemeceği hurda değeri tespit edilerek yapılan hesaplamanın TTK 880 maddesine uygun olduğu, TTK 882 madde uyarınca gönderi uçak malzemesinin kullanılamayacağından tamamının hasarlı olduğuna ilişkin hesaplamanın yapıldığı ve icra takibinde talep edilen dolar üzerinden çevriminin yapıldığı, davacının bu miktar üzerinden talepte bulunabileceği, davacı tarafın öncelikle davalılara İstanbul …….. İcra Müdürlüğü dosyası üzerinden icra takibi yaptığı, davalıların yetki itirazı üzere icra dosyasının davalı şirket yönünden Bakırköy ……… İcra Dairesinde, davalı …….. yönünden ise Eskişehir …….. İcra Dairesinde devam ettiği, her iki davalının talep edilen tek alacaktan müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu, tahsilde tekerrürün yapılmaması gerektiği de belirtilerek aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-açılan Davanın KISMEN KABULÜ İLE,
A)-Davalı ……… Gümrük Müşavirliği Danışmanlık ve Lojistik Limited Şirketinin Bakırköy ……. İcra Dairesinin …….. esas sayılı icra takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 4.629,77 USD alacak üzerinden üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine
-B) Davalı ……….’ın Eskişehir …….. İcra Dairesinin …….. esas sayılı icra takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile takibin 4.629,77 USD alacak üzerinden üzerinden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine,
– İşlenmiş faiz yönünden devamına karar verilen her iki icra takibindeki 4.629,77 USD alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanun 4/A maddesi uyarınca devlet bankalarının 1 yıllık USD hesaplarına uyguladıkları en yüksek faiz oranının uygulanmasına,
– alacak konusunun tek olması sebebiyle, her iki icra takibi yönünden tahsilde tekerrür oluşturulmadan icra takiplerinin devamına,
2- Alacak talebinin yargılamayı gerektirmesi ve likit olmadığı değerlendirilmekle davacının her iki icra takibi yönünden icra inkar tazminat talebinin yasal şartlarının oluşmadığından reddine
3- davalıların kötüniyet tazminat taleplerinin yasal şartları oluşmadığından bu talebin ayrı ayrı reddine
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.894,39.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 741,38.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.153,01‬.-TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40.-TL başvurma harcı ile 741,38.-TL peşin harcın davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 1.596,40.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 649,57.-TL’sının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalılar tarafından dosyada herhangi bir yargılama gideri yapılmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 5.100,00.-TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalılar kendilerini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 6.053,42TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
10-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
11-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.096,27TL arabuluculuk ücretinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 449,03.-TL’sının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile, bakiye kısmın davacıdan alınarak hazineye irat kaydına,
Dair taraf vekillerinin yüzlerine karşı, kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemelerinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 24/11/2021

Katip …….
¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır