Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/112 E. 2021/1136 K. 15.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/112 Esas
KARAR NO : 2021/1136

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 15/12/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 03/01/2021
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Taraflar arasında münakit 04.10.2011 tarihli “Ticari Şartlar Anlaşması” ve eklerinin müvekkili şirketçe keşide edilen Söke ……. Noterliği 16.08.2013 tarih ve ………. yevmiye sayılı ihtarnamesi ile feshedildiğini, davalı şirketçe bu ihtarnamenin 11.09.2013 tarihinde tebellüğ olunduğunu, bunun üzerine müvekkili şirketin sözleşme döneminden doğan alacakları bulunduğundan, işbu alacağın Söke ……. Noterliğinin 03.10.2013 tarih ve ……… ihtarnamesi ile talep edildiğini, ancak olumlu yanıt alınamadığını, bunun üzerine davalı şirket aleyhine Bakırköy …….. İcra Dairesinin ……… E. sayılı dosyası ile 262.711,00 TL tutarında ilamsız takip yapıldığını, davalının işbu takibe itiraz ettiğini, yapılan itirazın zaman kazanmak maksatlı, haksız ve iyi niyetten yoksun olduğunu belirterek itirazın iptali ile haksız ve kötü niyetli itiraz nedeniyle %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; Davacı şirket tarafından müvekkili şirket aleyhine açılan işbu davanın hukuki dayanaktan yoksun ve haksız olup reddinin gerektiğini, toptan satış sektöründe faaliyet gösteren müvekkili şirket ile davalı şirket arasında uzun yıllardır devam eden bir ticari ilişki söz konusu olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kaynağını dilekçe ekinde de sunulu olan ve aşağıda sıralanan hususların oluşturduğunu, taraflar arasında akdedilen Ticari Şartlar ve Satın Alma Anlaşmaları, Fatura Teslim Listeleri müvekkili tarafından davacıya gönderilen cevabi ihtarnameler (Bakırköy ……… Noterliği 19.11.2013 tarih ve …….. yevmiye numaralı cevabi ihtarname ile Bakırköy ……….. Noterliği 22.11.2013 tarih ve …….. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi) davacı tarafından müvekkiline gönderilen ihtarnamelerin haksız olduğunu, taraflar arasında düzgün ve sürekliliği olan ticari ilişkinin bahanelerle ortadan kaldırılmaya çalışıldığını, bu bağlamda müvekkili şirketin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, yapılacak ticari defter incelemeleri ile de bu durumun ortaya çıkacağını belirterek davacı tarafından açılan davanın reddine, kötü niyetli ve haksız olarak müvekkiline takip açan davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, dava masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Bakırköy ……… İcra Müdürlüğü’nün …….. esas sayılı icra takip dosyasının incelenmesinde; alacaklının ………. Gıda Sanayi Ve Ticaret A.ş borçlunun ………… Bakırköy Alışveriş Hizmetleri Ticaret Limited Şirketi olduğu, takibe konu alacağın 262.711TL olduğu, ödeme emrinin borçluya 19/11/2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ödeme emrine itiraz ettiği takibin durdurulduğu anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, taraflar arasındaki sözleşmeden kaynaklı itirazın iptali davasıdır.
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında münakit 04.10.2011 tarihli “Ticari Şartlar Anlaşması” ve eklerinin davacı şirketçe keşide edilen Söke …….. Noterliği 16.08.2013 tarih ve ……… yevmiye sayılı ihtarnamesi ile feshedildiğini, davalı şirketçe bu ihtarnamenin 11.09.2013 tarihinde tebellüğ olunduğunu, bunun üzerine müvekkili şirketin sözleşme döneminden doğan alacakları bulunduğundan, işbu alacağın Söke …….. Noterliğinin 03.10.2013 tarih ve ……… ihtarnamesi ile talep edildiğini, ancak olumlu yanıt alınamadığını, bunun üzerine davalı şirket aleyhine Bakırköy ………İcra Dairesinin …….. E. sayılı dosyası ile 262.711,00 TL tutarında ilamsız takip yapıldığını, itirazın iptalini talep ve dava ettiği,
Davalı vekilinin cevap dilekçesinden özetle; toptan satış sektöründe faaliyet gösteren taraf şirketler arasında uzun yıllardır devam eden bir ticari ilişkinin söz konusu olduğunu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin kaynağını Ticari Şartlar ve Satın Alma Anlaşmaları, Fatura Teslim Listeleri davalı tarafından davacıya gönderilen cevabi ihtarnameler (Bakırköy …….Noterliği 19.11.2013 tarih ve ……… yevmiye numaralı cevabi ihtarname ile Bakırköy ………. Noterliği 22.11.2013 tarih ve ………. yevmiye numaralı cevabi ihtarnamesi) oluşturduğu, davacı tarafından davalıya gönderilen ihtarnamelerin haksız olduğunu, taraflar arasında düzgün ve sürekliliği olan ticari ilişkinin bahanelerle ortadan kaldırılmaya çalışıldığını, bu bağlamda davalı şirketin davacı tarafa herhangi bir borcunun bulunmadığını, yapılacak ticari defter incelemeleri ile de bu durumun ortaya çıkacağını belirterek davacı tarafından açılan davanın reddini talep etmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlığın davacı ve davalı şirket arasında imzalanan münhasırlık sözleşmesi kapsamında tarafların sözleşmeyi feshetmesinden itibariyle alacaklı olup olmadığı, varsa miktarının hesaplanmasına ilişkin olduğu,
Dosyanın yapılan incelemesinde, mahkememizce verilen kararın sadece davalı tarafça istinaf edildiği istinaf incelemesi üzerine İstanbul BAM ……. HD’nin ……… Esas, ……… karar nolu kararıyla kaldırıldığı, kaldırma gerekçesinde; “Somut uyuşmazlıkta davacı, taraflar arasındaki ticari satış sözleşmesi çerçevesinde borcun ödenmediği iddiasıyla davalı aleyhine takip başlatmış ise de, dosyada mevcut bilirkişi raporları itibariyle tarafların ticari defterleri birbirleriyle örtüşmemektedir. İlk derece mahkemesinin kararına esas 28/12/2016 tarihli bilirkişi heyeti raporuna karşı davalı vekili itirazlarını gerekçeli olarak sunmuştur. Dilekçe ekindeki belgelere göre davalı tarafça tanzim edilen ve davacı defterinde kayıtlı olamayan faturaların dayanak belgelerin incelenmesi, keza davalının itirazına konu 02/02/2013 tarihli promosyon anlaşması başlıklı ve davalı şirkete atfen imza bulunan anlaşmanın okunaklı örneğinin celbi ile davacı vekiline bu husustaki beyanının alınması sonrasındaki davalı vekilinin rapora karşı ayrıntılı itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişi heyetinden ek rapor alınması gerekli iken eksik inceleme ile karar verilmesi yerinde görülmemiş ve mahkemece davalının rapora itiraz dilekçesinde sunulan belgeler yönünden gerekçeli kararda herhangi bir değerlendirme yapılmamış olması da dikkate alınarak davalı vekilinin istinaf isteminin kabulüne, HMK’nın 353/1-a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına karar verilmiştir. ” denildiği, kaldırma kararı üzerine ikinci celsede taraflara beyanda bulunmaları için süre verildiği ve kaldırma kararında belirtilen hususlarda rapor ve ek raporun alındığı rapor ve ek raporun denetime ve hükme elverişli olduğu,
Taraflar arasındaki 04/10/2011 tarihli ticari şartlar anlaşmasının bir sureti dosyada mevcut olup, sözleşmede 2011 ve 2012 yılı için geçerli koşulların belirlendiği, davalı tarafın üç nolu celse 02.02.2013 tarihli promosyon sözleşmesinin okunaklı örneğini bulamadıklarını bu nedenle aynısını sunmak durumunda kaldığını beyan ettiği, davacı tarafın 21.10.2020 tarihli dilekçesinde 2 nolu celsenin 1/b maddesinde belirtilen sözleşmeyi temin edemediklerini beyan ettiği, BAM kararında ek rapor alınması hususu belirtildiği için davacı tarafın tekrardan defterinin incelemesi için talimat yazılmadığı, mali müşavir bilirkişi ……….., işletme sektör bilirkişisi ……….. ve Borçlar Hukuku Öğretim Üyesi Prof. Dr. ………’in kaldırma kararından sonra alınan raporlarında davalı tarafın itirazlarının değerlendirildiği,
Raporda davalı tarafın tanzim ettiği 26 adet faturadan 24 adetinin ispata muhtaç olduğunu, satış teşvik faturaları yönünden davalının rapora itiraz dilekçesindeki belgelerin bu faturaların tanzimini açıkça ortaya koyan belgeler olmadığını, yine davalının sunduğu belgenin hesaplama mantığını kontrol edilebilir /denetlenebilir nitelikte olmadığını, hedefe bağlı ciro birim faturaları yönünden, davalı tarafın bu faturanın dayanağının 29.11.2013 tarihli belge promosyon anlaşması olduğunu beyan ettiğini, promosyon anlaşmasında davacı tarafın imzasının bulunmadığı, hedefe bağlı ciro primi hakkının davalının sözleşmeden gelen bir hakkı olduğunu, davalının 2013 yılı net alış cirosunu ve bunu tevsik eden belgeleri sunmadığını, bu nedenle faturanın içeriğinin doğruluğu/ yanlışlığının kontrol edilemediğini, mertopost ceza faturası yönünden taraflar arasındaki 11.10.2011 tarihli sözleşmenin 25. Maddesinde feshin taraflar arasında ne zaman hüküm doğuracağının belirlendiğini, bunun feshin tarihli dilekçe ek 5 ve ek 6 belgeleriyle bu ceza faturasının doğruluğunu ispat edemediği, fesih ihbarnamesinin davalı tarafa 11.09.2013 tarihinde tebliğ edildiğini, sürenin bitişinin 10.12.2013 tarihine isabet ettiğini, 29.11.2013 tarihli sözleşmede davacının kaşe ve imzasının olmadığını, sevkiyatsızlığa ilişkin uyarı bilgi belge olmadığını, sözleşmede de sevkiyatsızlık cezasının belirlenmiş bir husus olmadığını, bu nedenle sözleşmeden gelen hak ve talebin olamayacağını belirttiği, ATT MP bedelli faturasına ilişkin, davalı tarafın bu faturanın sözleşmenin 20. Maddesine dayanılarak tanzim edildiğini beyan ettiğini, davalı tarafın 31.08.2013 tarihli fatura ile bu bütçe alacağını aldığını, bu tarihten 3 ay sonra bu defa 30.11.2013 tarihli faturanın tanzim edildiğini, ancak ikinci faturanın tanzimini gerektiren bir bütçenin teorik olarak bulunmadığını, kalan bütçenin tamamını metropostların yapılmamasına rağmen 31.08.2013 tarihli fatura ile tahsil edilmiş olunduğunu, davalını sunduğu mertopost görsellerinin 29.11.2013 tarihi ve sonrasına ait metropost olmadığı, ayrıca 29.11.2013 tarihli sözleşmeninde davacı tarafın kaşe ve imzasının bulunduğu sözleşme olmadığını, reklam bütçesinin bir bütün olduğunu, metropostların bundan ayrı olmadığını, analiz bedeli faturası yönünden, davalının sözleşmeden gelen bir hakkı olduğunu, analiz yaptırdığının davalı tarafın sunduğu belge ile sabit olduğundan faturanın kabulünün gerektiğini, fiyat farkı faturaları yönünden, bu faturaların tablo halinde belirtildiğini, bu fatura sayısının 17 olduğunu, bunların toplamının 2.989,52 TL olduğunu, bu faturaların her biri yönünden düzenleme nedeninin davalı tarafça belirtilmediğini, davalı tarafın bu faturaların taraflar arasındaki sözleşme tahtından düzenlendiğine ilişkin genel açıklama getirdiğini, mal giriş faturalarının fiyat farkı faturalarının hesaplamasına katkı sağlamadığını, 17 adet faturanın neden tanzim edildiği hangi hesaplama yönteminin yapıldığına davalı tarafın açıklama getiremediğini, davalının tanzim ettiği 26 adet 121,851,90 TL olan faturaların tamamına davacı tarafın itiraz edildiğini, 17 adet faturanında itiraz edilip iade edilen bu faturalar içerisinde olduğunu, netice itibariyle davacının alacağının 113.116,20 TL, işlemiş faizin 836,75 TL olduğunun hesaplandığı,
Rapora itiraz üzerine alınan ek raporda, satış prim faturaları yönünden görüşün değişmediğini, hedefe bağlı ciro primi faturası yönünden hesaplamanın itiraz dilekçesi ile sunulduğunu, bu faturanın tanziminde haklı olunduğunu ancak davalı tarafın tanzim etmesi gereken tutarın 1.472,91 TL olarak hesaplandığı, metropost ceza faturası yönünden görüşün değiştirilerek yapılan açıklama sonucunda davalının sunduğu ek 5 ve ek 6 belgeleri ile bu ceza faturasının doğruluğunu teyit edemediğini, ATT MP bedelli fatura yönünden, davalının sunduğu evraklar ile faturayı tanzim etme nedenini açıklayamadığı, fiyat farkı faturaları yönünden davalının 6 adet faturaya yeni açıklama getirdiği 11 adet faturaya yeni açıklama getirmediği, eksik teslimata ilişkin ek 8, ek 9, ek 11 de açıklama yapıldığını bunlardan sadece ek 9 da teslimatın irsaliye üzerinde yapıldığı irsaliye üzerinde eksik teslimatın gösterildiği ve bu faturanın kabule uygun olduğu, ek rapor sonucu sadece 1.472,92 TL kdv dahil hedefe bağlı ciro birimi faturası ile 696,65 TL miktar farkı ciro faturasının ispatlandığı kabul edilerek davacının davalıdan 110.946,63 TL asıl alacak ile 820,70 TL işlemiş faizin talep edilebileceğinin belirtildiği,
Tüm dosya kapsamı uyarınca tarafların düzenlemiş oldukları faturalar yönünden ispat yükünü kendi üzerilerine almış oldukları, raporda itiraza konu satış prim faturaları, hedefe bağlı ciro primi faturalarının, metropost ceza bedeli faturasının, ATT MP bedelli faturasının, fiyat farkı faturasının detaylı olarak irdelendiği, taraflar arasındaki sözleşmelerine göre incelemenin de yapıldığı, davacı tarafın imzasının olmadığı sözleşmenin davacı tarafı bağlayıcı nitelikte olmadığı, faturanın taraflar arasındaki sözleşme hüküm ve şartlarına göre düzenlemesinin gerektiği, bu şartlara göre yapılmayan, düzenleme nedeni, gerekçesi, hesaplama yöntemi belli olmayan, diğer tarafça kabul edilmeyen ihtilaflı faturaların düzenleyen lehine alacak olarak kabul edilemeyeceği, BAM kaldırma kararı uyarınca alınan rapor ve ek raporun denetime ve hükme elverişli olduğu, davacının alacak talep edebileceği miktarın, davalı tarafın haklı olarak düzenlediği fatura bedelleri de düşülerek hesaplandığı, mahkememiz ilk kararının sadece davalı tarafça istinafı üzerine davalı yönünden kazanılmış hak şartlarının oluştuğu hususları da dikkate alınarak aşağıdaki şekilde hüküm kuruldu.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının Bakırköy ……… İcra Müdürlüğünün ……… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen kabulü ile takibin 110.946,63 TL asıl alacak ile 820,70 TL işlemiş faiz üzerinden devamına, devamına karar verilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren yıllık %9 oranında yasal faiz uygulanmasına, fazlaya ilişkin itirazın iptali isteminin reddine,
2- İİK’NUN 67 Maddesi gereğince alacağın faturaya dayalı, likit olduğu ve taraflarca bilindiği değerlendirilerek icra inkar tazminatının koşulları oluştuğundan asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı olan 111.767,33TL nin %20’si üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Davanın reddedilen bölümü yönünden, davacının kötü niyetli olduğu kanıtlanmadığından, davalının kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
4-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 7.578,76.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 3.172,95.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan 4.405,81.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
5-Davacı tarafından yatırılan 25,20.-TL başvurma harcı ile 3.172,95.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı tarafından yapılan toplam 3.831,7‬0.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 1.618,13.-TL’sının davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
7-Davalı tarafından yapılan toplam 941,00.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 543,61.-TL’sının davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine, bakiye kısmın davalı üzerinde bırakılmasına,
8-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan 14.489,93.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
9-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre red edilen miktar üzerinden hesaplanan 18.367,62TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
10-Bakiye avansın karar kesinleşince yatırana iadesine,
Dair, taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 Haftalık Süre İçinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16 HD’i Nezdinde İstinaf Yasa Yolu Açık Olmak Üzere Evrak Üzerinde Yapılan İnceleme Sonunda Karar Verildi. 15/12/2021

Katip …….. ¸e-imzalıdır

Hakim …….
¸e-imzalıdır