Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/957 E. 2019/1183 K. 12.12.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/957 Esas
KARAR NO : 2019/1183

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 10/12/2019
KARAR TARİHİ : 12/12/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 12/12/2019

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkileri nezdinde sigortalanmış olan …… plakalı aracın davalının maliki olduğu aracın kusuru ile sebebiyet verdiği kaza neticesinde hasarlandığını, bu nedenle sigortalı araç için 7.171,57 TL ödeme yapıldığını, müvekkilerinin sigortalısının haklarına halef olduğunu, zarar sorumlusuna rücu hakkı doğduğunu, bu nedenle rücuen tahsil amaçlı davalı aleyhine başlatılan İstanbul Anadolu …… İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı dosyasındaki icra takibine davalının haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir.
GEREKÇE:
Dava, davacı kasko sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına kasko poliçesi uyarınca yaptığı hasar ödemesinin dava dışı diğer araç malikinden rücuan tazmini istemiyle başlatılan icra takibine borçlunun itirazı üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Görev hususu dava şartlarından olup, mahkemece resen davanın her aşamasında incelenmesi gereken dava şartıdır. TTK nun 4. maddesinde ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumu düzenlenmiştir. TTK nun 4. maddesine göre; Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Yine tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; TTK ndan, TMK nun 962–969. maddelerinden, TBK nun 202, 203, 444, 447, 487–501, 515–519, 532–545, 547–554, 555–560 ve 561–580. maddelerinden, fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuattan, borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerden ve bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerden doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. TTK nun 5. maddesinde de ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi kurumundan hareket ederek asliye ticaret mahkemelerinin görevli olduğu dava ve işler düzenlenmiştir. TTK nun 5. maddesine göre; Asliye ticaret mahkemeleri tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Yine özel kanunlardan doğan özel hükümler uyarınca ticaret mahkemesinde görülecek diğer dava ve işlere asliye ticaret mahkemesinde bakmakla görevlidir.
Bir davaya asliye ticaret mahkemesinin bakmakla görevli olabilmesi için görülecek dava veya işin; 1-Ya her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davası olması, 2-Ya da TTK nda düzenlenen bir konudan doğan hukuk davası olması, 3-Veyahut TTK 4/1. maddenin (b), (c), (d), (e), (f) bentlerinde sayılan konulardan doğan hukuk davası olması, 4-Yahut da diğer özel kanunlardan doğan hukuk davası olması gerekmektedir.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacının talebi rücuan tazminat olup, talebin dayanağı TTK’nun halefiyet hükümleridir. Yani davacı, kendi sigortalısına yaptığı ödemeyi, kendi sigortalısının haklarına halef olup onun yerine geçerek kazanın diğer tarafından rücuan talep etmektedir. Bu tür davalarda, davacı sigorta şirketinin halefi olarak yerine geçtiği taraf(sigortalı) ile sigorta edilen aracın niteliği ve bu aracın kullanım şekli göz önünde bulundurularak görev hususunun değerlendirilmesi gerekmektedir. Dosyada mevcut kasko poliçesi ve belgelerden sigorta edilen aracın herhangi bir ticari vasfı bulunmadığı, hususi araç olduğu, davacı sigorta şirketinin haklarına halef olduğu sigortalının gerçek kişi olup herhangi bir tacir sıfatı bulunmadığı, davacı ile sigortalı arasında ihtiyari kasko poliçesi bulunduğu ve kasko sigortalarının TTK’nde düzenlenmediği anlaşılmakla davaya bakma görevinin Asliye Ticaret Mahkemelerine ait olmayıp Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu anlaşılmakla davanın görevsizlik nedeni ile usulden reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının HMK 114/1-c maddesi kapsamında mahkememizin görevli olmaması sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince USULDEN REDDİNE,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince gerekçeli kararın tüm taraflara tebliği ile kararın kesinleşmesinden itibaren yasal iki haftalık süre içinde talep edilmesi halinde dava dosyasının görevli BAKIRKÖY NÖBETÇİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE.
3-Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine.
4-HMK nun 331. maddesi gereğince harç, vekâlet ücreti ve yargılama giderlerinin görevli mahkemece bir karara bağlanmasına.
5-Artan gider avansının dosyasına aktarılmasına.
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.12/12/2019

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim …..
¸e-imzalıdır