Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/95 E. 2019/142 K. 12.02.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/95 Esas
KARAR NO : 2019/142

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 11/02/2019
KARAR TARİHİ : 12/02/2019
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 12/02/2019

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı VEKİLİ tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilinin elinde bulunan …. Bankası A.Ş. …. keşidecisi …. Tic. Ltd. Şti. olan ….. hesap numaralı tacir olan çek koçanından ….. , ….., …., ve ayrıca …. Bankası A.Ş. …. ….. hesap numaralı ….. numaralı çekleri kaybettiğini, çekin kötü niyetli 3. şahısların eline geçebileceğini belirterek çekler hakkında ödeme yasağı kararı verilmesine ve çekin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İşbu dava; zayii (kaybetme) nedeniyle kıymetli evrakın bir çeşidi olan kambiyo senedi iptali (çek iptali) davasıdır.
Türk Ticaret Kanununun 645–849. maddeleri arasındaki üçüncü kitapta kıymetli evrak düzenlenmiştir.
TTK nun 651–653. maddelerinde kıymetli evrakın genel olarak zayi nedeniyle iptali, TTK nun 657. maddesinde nama yazılı senetlerin zayi nedeniyle iptali, TTK nun 661–669. maddelerinde hamile yazılı senetlerin zayi nedeniyle iptali düzenlenmiştir.
TTK nun 757–765. maddelerinde kambiyo senetlerinden poliçenin zayi nedeniyle iptali düzenlenmiştir. TTK nun 778/1-ı maddesinin yaptığı atıf gereğince kambiyo senetlerinden bononun zayi nedeniyle iptali poliçenin zayi nedeniyle iptali hükümlerine göre olacağı hususu ile TTK nun 818/1-s maddesinin yaptığı atıf gereğince (TTK nun 764/2. maddesi ile 765. maddesi hükümleri hariç olmak üzere) kambiyo senetlerinden çekin zayi nedeniyle iptali poliçenin zayi nedeniyle iptali hükümlerine göre olacağı hususları düzenlenmiştir.
TTK nun çekten cayma-genel olarak başlıklı 799. maddesi; “(1)Çekten cayma ancak ibraz süresi geçtikten sonra hüküm ifade eder. (2)Çekten cayılmamışsa, muhatap, ibraz süresinin geçmesinden sonra da çeki ödeyebilir.” hükmünü amirdir.
TTK nun sahte veya tahrif edilmiş çek başlıklı 812. maddesi; “(1)Sahte veya tahrif edilmiş bir çeki ödemiş olmasından doğan zarar muhataba ait olur; meğerki senette düzenleyen olarak gösterilen kişiye, kendisine verilen çek defterini iyi saklamamış olması gibi bir kusurun yüklenmesi mümkün olsun.” hükmünü amirdir.
HMK gereğince öncelikle dava şartlarının incelenmesi gerekmektedir.
HMK nun DAVA ŞARTLARININ İNCELENMESİ başlıklı 115. maddesi; “(1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler. (2)Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder. (3)Dava şartı noksanlığı, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, dava usulden reddedilemez.” hükmünü amirdir.
Mahkememizce de benimsenen birçok yerleşik Yargıtay kararında belirtildiği gibi TTK nun 651. maddesinde genel hüküm ve özel hüküm niteliğindeki TTK. nun 818/s maddesi yollamasıyla 757. maddesi uyarınca ancak hamilin zayi nedeniyle çek iptal davası açabileceği ve keşideci olan davacının dava açma (aktif husumet) ehliyeti olmadığı anlaşılmıştır.
Zayi olmuş çek hakkında keşideci, ibraz süresi geçtikten sonra çekten cayabilir veya çekte imzası yoksa her zaman muhatap banka şubesini çekteki imzanın kendisine ait olmadığı yönünde uyarabilir veyahut hamile karşı menfi tespit davası veyahut da lehtara karşı menfi tespit ve/veya istirdat davası açabilir.
Ayrıca dava konusu çekler, çek vasfında olmayıp, tüm hanelerinin boş ve keşidecinin imzasını içermediği, TTK. nun 812. maddesi gereğince muhatap bankanın sahte çeki ödemesi halinde bankanın sorumlu olacağı, çek hesabı sahibinin her ne kadar muhatap bankayı ödemeden men yetkisi yok ise de bunun keşidecinin imzasını taşıyan çek için geçerli olduğu, keşidecinin sahte çeki veya sahte imzalı çeki ödemekten men etmesine gerek olmaksızın çekin veya çekteki imzanın sahte olduğunu bankaya bildirmesinin yeterli olacağı, zaten bankanın sahte çeki ödemeyeceği, öderse sonucuna bankanın katlanacağı hususları açıktır. Bu durumda çek hesabı sahibi (keşideci), çekin sahteliğini veya çekteki imzanın sahteliğini bankaya bildirmekle amacına fazlasıyla ulaşacağı da açıktır.
Davacı, boş çekler yönünden zayi nedeniyle iptal davası açamayacağından, HMK nun 114/1-d (tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları dava şartıdır) ve HMK nun 115/2. maddeleri gereğince dava şartlarından olan bu hususun sonradan giderilmesi mümkün olmadığından bu konuda davacıya ek süre vs. verilmesine gerek olmaksızın dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine ilişkin aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının dava konusu yapılan çek iptaline konu çeklerin boş çek yaprağı olması sebebi ile dava açmakta hukuki yararının bulunmaması sebebi ile REDDİNE,
2-Yaptığı masrafların davacı üzerinde bırakılmasına,
3-Harç peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına,
4-Dosyada artan gider avansının talebi halinde iadesine,
Dair, HMK.320/1 maddesi gereğince dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde Mahkememize müracaatla İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere karar verildi. 12/02/2019

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır