Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/907 E. 2021/34 K. 15.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/907 Esas
KARAR NO : 2021/34

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 25/11/2019
KARAR TARİHİ : 15/01/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 16/02/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkillerine karşı davalının ticari ilişkiden kaynaklı cari hesap ilişkisisi kapsamında borcu olduğunu, davalının borcunu ödemediğini, açılan icra takibinden sonra kısmi ödeme yapmış olsada haksız olarak borcun tamamına itiraz ettiğini belirterek itirazın kalan bakiye yönünden iptalini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; müvekkilerinin davacı ile açık hesap ilişkisi ile çalıştığını, belirli aralıklarla alım ve ödeme yaptığını, davacının bakiye alacağının kapatıldığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Bakırköy ….. İcra Müdürlüğü’nün ……. E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Bakırköy ……. İcra Müdürlüğü’nün ……. E. sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçlu yönelik 46.707,27 TL alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor hüküm kısmında özetle; davacı tarafın 04/09/2019 tarihinde 46.707,27 TL tutar üzerinden takibe geçtiği, davalı tarafın 19/09/2019 tarihinde 46.707,19 TL ödeme yaptığı, takip tarihi ile ödeme tarihi arası 15 günlük faizin 374,30 TL olarak hesaplandığı, davacı talebinin mahkememiz takdirinde olduğu belirtilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, davacının davalı ile aralarındaki ticari ilişki nedeni ile davalıdan alacağını tahsili amacı başlattığı icra takibine itiraz üzerine, takipten sonra yapılan ödemeler düşüldükten sonra kalan meblağ yönünden itirazın iptaline karar verilmesi talebidir.
Davacının davalı aleyhine 46.707,27 TL asıl alacak üzerinden icra takibi başlattığı, takipten sonra davalının 46.707,19 TL tutarı ödediğinden bahisle bakiye alacak için itirazın iptalini talep ettiği arlaşılmaktadır.
İtirazın iptali davalarında takibin yetkili icra dairesinde başlatılmış olması özel dava şartıdır. Bu konuda davalı/borçlunun borca itiraz dilekçesinde ve cevap dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği görülmekle öncelikli olarak bu hususun tartışılması gerekmiştir. İcra takibinde talep edilen ve davamızın konusunu oluşturan alacak sözleşmeye dayalı para alacağı olup, para alacaklarının ifa yeri 6098 sayılı TBK’nun 89.maddesi uyarınca alacaklının yerleşim yeridir. Bir başka deyişle para borçları götürülecek borçlardandır. İİK’nun 50 ve HMK’nun 10.maddeleri uyarınca sözleşmenin yerine getirileceği yer icra dairesinin de yetkili bulunduğunun açık olması karşısında davacı alacaklının kendi yerleşim yerinde takip yapması usul ve yasaya uygun olup, davalı/borçlunun icra dairesinin yetkisine yaptığı itiraza itibar edilmeyerek bu konudaki özel dava şartının mevcut bulunduğu mahkememizce saptanarak yargılamaya devam edilmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve icra takibi ile talep edilen alacak meblağının kuruş farkı dışında her iki tarafın ticari defter kayıtları ile kayıtlı olduğu ve kuruş farkı dışında örtüştüğü saptanmıştır.
Mahkememizce, davalı tarafın takip tarihinden sonraki ödemesi dikkate alınarak icra kapak hesabı çıkarttırılarak yapılan ödeme düşülmek suretiyle bilirkişiden kalan meblağın hesabı için ek rapor aldırılmıştır.
Davalı taraf cevabında tarafların borç bakiyesi biriktikçe vadeli ödeme yapılacağı konusunda anlaştıklarını, alacağın muaccel hale gelmeden takip başlatıldığını, takipten sonra yapılan ödemenin icra takibine istinaden yapılan kısmi ödeme olmadığını savunmuştur. Ancak her iki taraf da tacir olup, taraflar arasında ödemenin vadeyle yapılacağı hususunda herhangi bir sözleşme veya yazılı delil sunulmamış olup, ticari satımlarda da uygulama alanı bulunduğu açık olan TBK’nun 207/2.maddesinde “Sözleşme ile aksi kararlaştırılmadıkça veya aksine bir âdet bulunmadıkça, satıcı ve alıcı borçlarını aynı anda ifa etmekle yükümlüdürler” şeklindeki hükme göre satılan malın bedelinin peşin olarak yapılması gerekmektedir. Ancak davalı tarafça bedelin vadeye bağlandığına ilişkin sözleşme sunulmadığı gibi, bu konuda bir adetin bulunduğu konusunda da herhangi bir delil ileri sürülmemiştir. Yine davalı tarafça her ne kadar takipten sonra yapılan ödemenin icra takibine istinaden yapılmadığı ileri sürülmüş ise de, yapılan ödemenin miktarının neredeyse takipte talep edilen alacağın miktarı ile aynı olması (sadece kuruş kısmı farklıdır) da ödemenin icra dosyası borcu için yapıldığını, velev ki ödeme o maksatla yapılmamış olsun, ödemenin muaccel olan ve icra dosyasına konu yapılan borçtan düşülmesi gerekmesi nedeni ile davalının bu savunmasına da mahkememizce itibar edilmemiştir.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; bilirkişi marifetiyle incelenen taraf ticari defter ve belgelerine göre davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 46.707,27 TL alacaklı olduğu, davalının borcun vadeye bağlanması nedeniyle muaccel olmadığı yönündeki savunmasına yukarıda açıklanan gerekçelerle itibar edilemeyeceği, davalının takipten sonraki ödemesi düşüldüğünde ödemenin TBK’nun 100.maddesi uyarınca öncelikle asıl alacak dışındaki ferilerden mahsubu gerektiğinden taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne, yapılan ödeme ile ödeme tarihine kadar işlemiş faizler de ödenmiş olduğundan ödeme tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına, asıl alacağın davadan önce ödenmiş olması nedeni ile şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının Bakırköy ….. İcra Müdürlüğünün …… sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın; davalı tarafça icra dosyasına yapılan ödemenin ödeme tarihine kadar işlemiş faiz harç ve takip giderleri ve icra vekalet ücretinden düşülmesi sonucunda talebe bağlı kalınarak 6.624,95 TL bakiye asıl alacak yönünden iptali ile, takibin bu kısım yönünden devamına,
6.624,95 TL asıl alacağa davalının ödeme tarihi olan 19/09/2019 tarihinden itibaren avans faizi uygulanmasına,
Yapılan ödeme içerisinden icra vekalet ücreti, icra harçları ve icra gidereleri ile, ödeme tarihine kadar işlemiş faiz alınmış olduğundan icra müdürlüğü tarafından yeniden alınmamasına
Davalının takibe itirazına rağmen asıl alacağı davadan önce ödemiş olması nedeniyle davacının şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 452,55.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 113,14.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 113,14.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 809,00.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davalı tarafından dosyada yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.. 15/01/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır