Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/877 E. 2021/616 K. 29.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/877 Esas
KARAR NO : 2021/616

DAVA : İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 14/11/2019
KARAR TARİHİ : 28/06/2021
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 05/08/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirkete yıllık nakliyat emtea sigorta poliçesi ve ona tekaddüm eden …… klozu hükümleri kapsamında sigortalı ……. Tekstil A.Ş. Adına teminat altına alınan muhtelif tekstil emtiası Ordu’da bulunan şubesinden İstanbul’da faaliyette bulunan diğer bir şubesine teslim edilmek üzere davalı taşıyıcı sorumluluğunda …… plakalı kamyon ile taşınmak üzere tam ve sağlam teslim edildiğini, emtia yüklü aracın İstanbula ulaştığında yardımcı şahısın aracı herhangi bir park alanı olmayan, güvenliksiz korunaksız bekçisiz bir yol kenarına park ettiğini, kimliği belirsiz şahıslarca emtianın çalındığını, davalı taşıyıcının söz konusu hasardan yardımcı şahıs sürücü ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, sigortalıya ödenen 21.793,00 TL tazminatın ödeme tarihinden itibaren işlemiş ticari avans faizi ile birlikte rücuen tahsili amacıyla icra takibine geçildiğini, takibe itiraz edildiğini, bu nedenlerle takibin kısmen iptali ile asıl alacak ve asıl alacağın takip tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi yönünden devamına, yargılama harç ve masraflarının dava vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı şirketin teminat altına alınan tekstil emtiasını İstanbul’da faaliyette bulunan diğer bir şubesine teslim edilmek üzere kamyon ile taşınmak üzere teslim alındığını, tekstil emtiası yüklü araç İstanbul’a ulaştığında kimliği meçhul şahıslar tarafından emtiaların bir kısmının çalındığını, davacı şirket ile tekstil emtiası çalınan şirket arasında sigorta sözleşmesi imzalanmış olduğunu, davacı şirket emtiası çalınan şirkete tazminat ödemiş bulunduğunu, takibin haksız olduğunu ve itiraz ettiklerini, taşıyıcının en yüksek özeni göstermesine rağmen emtianın bir kısmının çalınmış olması kaçamayacağı sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden ötürü meydana geldiğini, emtia yüklü aracın korunaksız güvenliksiz bir alana park edilmesinin sürücünün pervasız hareketlerinden kaynaklanmamakta olduğunu, sürücünün yoğun trafik nedeniyle acil ihtiyaçlarını karşılayabilmek amacıyla aracı oraya park etmek zorunda olduğunu, taşınan emtianın kaybına, kimliği belirsiz kişi ve kişilerin hırsızlık eyleminin yol açtığını, hırsızlık yapabilmek için aracı takip eden hırsızların bu durumu bir fırsata çevirip araca yüklü tekstil emtiasının bir kısmını çalmış bulunduğunu, davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, bu nedenlerle davanın reddine, takipte haksız olunması nedeni ile %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı taraf üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, rücuan alacağın tahsili istemi ile başlatılan icra takibine vaki itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı sigorta şirketi tarafından, emtian sigorta poliçesi ile teminat altına alınan dava dışı ……. Teks.San.ve Dış.Tic.A.Ş’ne ait muhtelif tekstil emtiasının Ordu ilinden İstanbul’a davalı taşıyıcı firma tarafından taşınması sırasında hırsızlık sonucunda çalındığı ve zayi olduğu, bu nedenle davacı sigorta şirketinin dava dışı sigortalısına 09/11/2018 tarihinde 21.793,00 TL hasar tazminatı ödediği dosyada mevcut hasar dosyası, makbuz ve belgelerden anlaşılmakta olup, davacı tarafça ödenen bu bedelin Küçükçekmece ….. İcra Müdürlüğünün ….. E sayılı takip dosyası ile davalıdan rücuan talep edildiği, araç sürücüsü olan …… aleyhine de takip başlatılmış olduğu, davalının itirazı üzerine icra takibinin davalı yönünden durdurulduğu, davaca tarafça icra takibinde talep edilen işlemiş faizler dava konusu yapılmayarak sadece asıl alacak yönünden takibin devamı istemi ile işbu davanın açıldığı görülmüştür.
Davalı tarafça cevaben; taşıma işini yaparken gereken en yüksek özeni gösterdiklerini, kaçamayacağı ve sonuçlarını önleyemeyeceği sebeplerden ötürü olayın meydana geldiğini, emtia yüklü aracın korunaksız güvenliksiz bir alana park edilmesinin sürücünün pervasız hareketlerinden kaynaklanmadığını, sürücünün yoğun trafik nedeniyle acil ihtiyaçlarını karşılayabilmek amacıyla oraya park etmek zorunda kaldığını, ayrıca alacağın zamanaşımına uğradığını ileri sürmüşlerdir.
Zamanaşımı dolmadan takip başlatılmış ve itirazın iptali davası açılmış bulunması karşısında davalı tarafın zamanaşımı itirazının reddi gerekmiştir.
Mahkememizce bir sigorta uzmanı ve bir taşımacı bilirkişiden bilirkişi raporu aldırılmış, 27/02/2021 tarihli bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; davacı sigorta şirketi tarafından sigorta poliçesi ile teminat altına alınan emtiaların davalı şirket tarafından taşınması esnasında meydana gelen hırsızlık sonucunda çalınarak zayi olduğu, davacı tarafça emtiaların sahibi olan dava dışı sigortalıya 9/11/2018 tarihinde 21.793,00 TL hasar tazminatı ödediği, taşıma işini fiilen yapan araç sürücüsünün yardımcı şahıs niteliğinde bulunduğu ve davalı şirketin bu yardımcı şahsın fiillerinden müteselsilen sorumlu bulunduğu, hırsızlık olayının araç sürücüsünün herhangi bir zaruret olmadan aracı teslim yeri değişikliği yaparak park etmesi sonucunda meydana geldiği ve davalı taraf ve sürücüsünün araçta bulunan emtiaların zarar görmemesi için gerekli tüm önlemleri alması, hırsızlığa karşı gerekli tedbirlere başvurması gerekirken başvurmadığı, bu nedenle meydan gelen tüm zararlardan sorumlu bulunduğu, bilirkişi raporunda her ne kadar davalının ihbar mükellefiyetine uyulmadığı ve spesifik poliçe bulunmaması nedeni ile sigorta ödemesinin lütuf ödemesi olduğu bildirilmiş ise de; davalı tarafın sigortalının ihbar yükümlülüğüne uymadığı veya spesifik poliçe bulunmadığı hususunda cevap dilekçesinde bir itirazı bulunmadığı, davalı tarafın bu hususları sonradan bilirkişi raporuna itiraz dilekçesinde ileri sürmesinin savunmanın genişletilmesi niteliğinde bulunduğu, kaldı ki bildirim yükümlülüğünün olayın meydana gelmesinden sonra olup her taşımadan önce bildirim yükümlülüğü bulunduğuna ilişkin poliçede bir hüküm bulunmadığı, yine abonman poliçesinde yıllık azami sınırların öngörülmüş bulunması nedeni ile her taşıma için ayrı ayrı spesifik poliçe yapılması gerektiğinin ileri sürülemeyeceği kanaatine varılarak davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile,
Davalının Küçükçekmece …… İcra Müdürlüğünün …… Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin takipte talep edilen asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takipten itibaren avans faizi uygulanmasına,
2- 492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.488,68-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 252,55-TL peşin harcın ve icra veznesine yatırılan 119,62 TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1116,51-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 252,55-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 1.402,50-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 4.080,00-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00-TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
8-Taraflarca dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili taraflara iadesine,
Dair davacı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
28/06/2021

Katip ……
¸e-imzalıdır

Hakim ……
¸e-imzalıdır