Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/791 E. 2022/2 K. 03.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/791 Esas
KARAR NO : 2022/2

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/10/2019
KARAR TARİHİ : 03/01/2022
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 02/02/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; taraflar arasında 28.03.2019 tarihli yazılı elektrik sözleşmesi yapıldığını, davacı tarafın davalı tarafın inşaat şantiyesinde yüklenici olarak elektrik tesisat işlerini yaptığını, davalı tarafın sözleşme kapsamında peşin ve iş başlamadan malzeme temini vs. için yapılan ödemelerin teminatı olarak teminat istediğini ve kendisine 28.03.2019 tanzim tarihli 283.000,00 TL tutarlı senedin sözleşmeyle teslim edildiğini, davacı tarafin anlaşma gereği tesisatını yapacağı elektrik malzemelerini davalının şantiyesi çalışanlarına teslim edildiğini, teminatın yerine getirilmesine rağmen senedin geri verilmediğini, akabinde davalı tarafa ihtar yollandığını cevap verilmediği beyanla 28.03.2019 tanzim tarihli 283.000,00 TL bonodan davalı veya başkasına borçlu olunmadığının tespitini, yargılama giderleri ile ücreti vekâletin karşı tarafa üzerine bırakılmasını talep etmiştir.
Davalı tarafından cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, dava konusu senedin teminat senedi olduğu ve sözleşmenin yerine getirilmemesine rağmen iade edilmediğinden bahisle açılan menfi tespit davasıdır.
Dava konusu bononun davacı tarafça davalı lehine tanzim edilen 28/03/2019 tanzim tarihli, vade tarihi boş (görüldüğünde ödenecek), 283.000,00 TL bedelli bono olduğu, bononun arka kısmında “İşbu senet 28/03/2019 tarihinde karşılıklı yapılan …… Orta Gerilim Elektrik Sözleşmesine istinaden TEMİNAT senedidir. Kullanılan malzemeler (sözleşme keşfinde) Mod Şantiye tesliminde bu teminat senedi yükleniciye iade edilecektir” şeklinde yazdığı anlaşılmıştır.
Yargılama sırasında, davacı tarafça, dava konusu senedin davalı taraf eski çalışanı ……. tarafından davacıya teslim (iade) edildiği bildirilerek buna ilişkin 21/05/2021 tarihli tutanak suretinin sunulduğu, tutanakta dava konusu senedin davacı tarafa verilmek üzere vekili Av……’ya teslim edildiği belirtilerek tutanağın altının teslim eden sıfatıyla ……., teslim alan sıfatıyla Av. ……. tarafından imzalanmış ve aynı tutanakta dava konusu senet üzerinin çizilerek iptal yazısının yazılmış olduğu görülmüştür. Neticeten dava konusu senet davacı tarafça geri alınmış olmakla dava konusuz kalmış ise de, HMK’nun 331/1.maddesinde yer alan “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder” hükmü uyarınca mahkememizce dava tarihi itibariyle tarafların haklılık durumlarına ilişkin değerlendirme yapmak gerekmiştir.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde mali müşavir marifetiyle bilirkişi incelemesi yaptırılmış ve düzenlenen kök ve ek raporda, dava konusu senedin tarafların ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığının bildirildiği görülmüştür.
Davalı tarafça davaya süresinde cevap verilmemiş ise de sunulan beyan ve dilekçelerle, dava konusu senedin davacı tarafça kendilerine verilmediğinin ve kayıtlarında bulunmadığının bildirildiği görülmüştür. Taraflar arasındaki yazılı sözleşme hükümleri incelendiğinde, sözleşmede dava konusu teminat senedinin davacı tarafça davalı tarafa verileceği hususunda bir hükmün bulunmadığı anlaşılmıştır. Davalı tarafın süresinde cevap vermeyerek HMK’nun 128.maddesi uyarınca davacı tarafça ileri sürülen vakıaları inkar etmiş sayıldığı, sözleşmede dava konusu senedin düzenlenmesine ve davalıya verilmesine ilişkin bir hükmün de bulunmadığı, yine dava konusu senedin her iki tarafın da ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı görülmekle, genel ispat kuralları gereğince dava konusu bononun davalı tarafa teslim edildiğini ispat külfetinin davacı tarafa ait olduğu, her ne kadar davalı tarafın davacı tarafça gönderilen ihtarnameye cevap vermemiş ve arabuluculuk görüşmesine katılmamış iseler de bunun ispat yükünün yer değişmesine neden olmayacağı kanaatine varılmıştır.
Davacı vekiline kesin süre verilmesine rağmen dava konusu senedin davalıya teslimine ilişkin herhangi bir belge sunulmadığı, mahkememizce İstanbul Ticaret Odasına ve SGK’ya yazılan müzekkereye verilen cevaptan, davacı tarafça sunulan 21/05/2021 tarihli teslim tutanağında teslim eden sıfatıyla isim ve imzası bulunan …….’in davalı şirketle bir bağlantısını tespit edilemediği, dolayısıyla söz konusu tutanak ileri sürülerek dava konusu senedin davalı tarafça iade edildiğinin ileri sürülemeyeceği, sonuç itibariyle davacı tarafça dava konusu senedin sözleşmeye istinaden davalıya teslim edildiği hususunun ispatlanamadığı anlaşılmakla, davacı tarafça dava dilekçesinde açıkça yemin deliline dayanılması nedeniyle yemin deliline başvurulmuş, davalı şirket yetkilisinin senedin şirket kayıtlarında bulunmuyorsa teslim edilmemiş olduğu yönünde yemin eda etmesi nedeni ile davanın haksız olduğu kanaatine varılarak HMK’nun 331/1.maddesi ve AAÜT’nin 6.maddesi uyarınca yargılama giderleri ve vekalet ücretlerinden davacı tarafın sorumlu tutulması gerektiği kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafça, davalı tarafın davetiyeye rağmen arabuluculuk ilk oturumuna katılmaması nedeni ile 6325 sayılı HUAK’nun 18/A maddesinin 11.fıkrasının uygulanması talebinde bulunulmuş ise de, davanın menfi tespit davası olduğu, menfi tespit davalarında arabuluculuğun dava şartı olmadığı, davanın zorunlu arabuluculuğa tabi olmaması nedeni ile 6325 sayılı HUAK’nun 18/A maddesinin uygulanma olanağı bulunmadığı kanaatine varılarak davacı tarafın bu yöndeki talebi kabul edilmemiş ve mahkememizce aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın konusuz kalması nedeni ile KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 80,70.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan peşin harçtan mahsubu ile hazineye gelir kaydına, bakiye harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvurma harcı ve 80,70 TL harcın davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı tarafından yapılan toplam 898,80.-TL yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 28.260,00-TL nispi vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,

6-Her ne kadar dava zorunlu arabuluculuğa tabi olmasa da, taraflarca arabuluculuk kapsamında hizmet alındığından 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
7-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair davacı ve davalı şirket vekili ile davacı şirket yetkilisinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.03/01/2022

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır