Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/767 E. 2021/253 K. 15.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/767 Esas
KARAR NO : 2021/253

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/10/2019
KARAR TARİHİ : 15/03/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/04/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkillerinin davalı ile tekstil örme işi ile ilgili anlaşma yaparak sipariş aldıklarını, davalının bu aşamada müvekillerine cari hesap borcu olduğunu, müvekillerinin bu alacağını talep ettiğini, davalının borcunu ödemediğini, bu süreçte müvekillerinin riski büyütmemek için imalat sürecini yavaşlattğını, bunun üzerine müvekillerinin icra takibi başlattığını, davalının haksız olarak takibe itiraz ettiğini, davalının itirazları sonucu iptal olan ödeme emri için tekrar ödemeler sonrası kalan bakiye alacak için itiraz edildiğini belirterek son takip olan Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün …… esas sayılı takibe itirazın iptalini asıl alacak olan 77.267,90 TL üzerinden takibin devamını talep etmiştir.
CEVAP
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davacı ile yaptıkları işin davacı tarafından geç ve kusurlu yapıldığını, ayrıca yaptığı ödemeler mahsup edilmeden takip başlatıldığını, kendisine eksik ve kusurlu işler ile ilgili fatura kesildiğini tüm bu hali ile davacıya borçları olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir.

Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… E. sayılı takip dosyasının incelenmesinde; Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir. Büyükçekmece …… İcra Müdürlüğü’nün …… E. sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı tarafından borçlu yönelik 159.370,72 TL asıl alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki eser sözleşmesi uyarınca davacının davalıdan alacaklı olduğundan bahisle başlattığı icra takibine vaki itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Davacı tarafça; 13/10/2015 tarihli sipariş sözleşmeleri gereği davacının siparişe konu ürünleri imal etmeyi kabul ettiğini, ancak bu süreçte davalıdan öncelikle daha önceki üretimlere ilişkin USD cari hesabı borç bakiyesinin kapatılmasını talep ettiklerini, bu taleplerine olumlu karşılık verilmediğini ve davalının hesap kesimini hep tehi ettiklerini, 15/10/2015 tarihli 16.197,52 USD bedelli son cari borç faturasına ilişkin de mükerrer hatırlatma ve ikazlara rağmen hesap mutabakatı sağlanıp bakiye kapatılmayınca imalat sürecini yavaşlattıklarını ve riski büyütmek istemediklerini, devam eden süreçte hesap mutabakatı yapılmasına rağmen davalının hem geçmiş dönem bakiyesini hem de yeni siparişlere dair borcunu ödemeyince icra takibi yaptıklarını, ilk olarak başlattıkları icra takibine karşı şikayette bulunulması üzerine mahkemece ödeme emrinin iptaline karar verildiğini, bunun üzerine yeniden ödeme emri çıkartıldığını, bu sürede borçlu tarafından keşide edilmiş olan 82.102,82 TL bedelli çekin ödenmiş olması sebebiyle kalan bakiye 77.267,90 TL’nin talep edildiğini, davalının ödeme emrine karşı yetkiye ve borca itiraz etmesi üzerine dosyanın yetkili Büyükçekmece ….. İcra Müdürlüğüne tevdi edilerek yeniden ödeme emri çıkartıldığını, davalının takibe itirazında 13/10/2015 tarihli siparişler için eksik, ayıplı ve geç ifaya ilişkin iddialarda bulunduğu ve bu iddialarına ilişkin gönderdiği ve kendileri tarafında iade edilen faturalara dayalı olarak borçsuzluk iddiasında bulunduğunu, davalının maksadının alacağı geciktirmek olduğunu bildirdikleri görülmüştür.
Davalı tarafça cevaben; taraflar arasında imzalanan sözleşmenin son maddesinde İstanbul Mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili kılındığını, buna göre İstanbul mahkemeleri ve icra dairelerinin yetkili olduğunu, …… isimli yurtdışı firmasından aldıkları sipariş üzerine kumaşların tedariki için davacı firma ile anlaştıklarını, davacının tümüyle kendi belirlediği kumaş teslim tarihlerine göre 13/10/2015 tarihli sipariş sözleşmesiyle 2.640 kg kumaşın 1.500 kg kısmını 13/11/2015 tarihinde, 1.140 kg kısmını ise 23/11/2015 tarihinde teslim edileceğini taahhüt etmiş olmasına rağmen davacı şirketin taahhüdünü yerine getirmediği ve ürünleri geç teslim ettiğini, 03/11/2015 tarihli örme sipariş sözleşmesi ile 1.250 kg kumaşı 03/12/2015 tarihinde tezlim edeceğini taahhüt etmiş olmasına rağmen davacı şirketin taahhüdünü yerine getirmediği ve ürünleri geç teslim ettiğini, geç teslimin yanında 2.640 kg kumaş teslimini taahhüt ettiği halde toplam 2.421,21 kg, 1.250 kg kumaş teslim etmeyi taahhüt ettiği halde toplam 1.055,02 kg teslim edebildiğini, bunun yanında davcının eksik ve geç teslim ettiği kumaşlarda ayrıca hata-sakat-ayıp bulunduğunun görüldüğü ve kumaşların üretim ve teslim sürecinde gecikme ve sakat-ayıp teslim hususunun hep ikaz edildiği ve usulü dairesinde bildirildiğini ileri sürdüğü görülmüştür.
Öncelikle davalı tarafça her ne kadar taraflar arasındaki sözleşmede İstanbul mahkemeleri ve icra müdürlüklerinin yetkilendirildiğinden bahisle yetki itirazında bulunulmuş ise de; taraflar arasında mahkememiz dosyasına yazılı bir sözleşme sunulmamış olduğu ve dosyamıza sunulan sözleşmede tarafların karşılıklı imzaları bulunmadığı ve bu nedenle sözleşmedeki yetki hükmüne dayanılamayacağı kanaatine varılarak yetki itirazının reddine karar vermek gerekmiştir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; taraflar arasındaki yazılı bulunmayan eser sözleşmesi uyarınca davacı tarafça imal edilerek davalıya teslim edilen kumaş ürünlerinin geç ve eksik teslim edilip edilmediği, ürünlerin ayıplı olup olmadığı, varsa ayıbın niteliği ve yasal ihbar sürelerine uyulup uyulmadığı, neticeden davalının geç-eksik ve ayıplı teslim iddiaları da değerlendirilerek davacının davalıdan bakiye alacağı bulunup bulunmadığı ve varsa miktarı hususunda toplanmaktadır.
Taraflarca dayanılan ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte görülen tüm deliller mahkememizce toplanmış ve değerlendirilmiştir.
Tarafların ticari defter ve belgeleri ile dosyada mevcut tüm deliller ve söz konusu kumaş ürünleri üzerinde bir SMMM ve bir tekstil mühendisi marifetiyle inceleme yaptırılarak bilirkişi raporu aldırılmasına karar verilmiştir. Dosyaya sunulan 30/06/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; taraflar arasında 2 adet sözleşme bulunduğu, sözleşme hükümlerine göre sipariş bazında % 5 hata payının standart olup % 5’ten fazlasının iade edilerek fatura edileceğinin, irsaliye tarihini takip eden 20 iş günü süresinde hata/reklamasyon taleplerinin davacıya bildirilmesinin gerektiğinin kararlaştırılmış olduğu, davacı ticari defter kayıtlarına göre 2016 yılı son cari hesap borç bakiyesinin 77.267,90 TL olarak kayıtlara yansıdığını, davalı tarafın ticari defter kayıtlarına göre 686,11 TL borç bakiyesi verdiğini, taraflar arasında davalı tarafça keşide edilmiş 4 adet fatura toplamda 78.099,80 TL davalı defterlerine kayıt edildiğini, ve fakat davacı taraf ticari defterlerinde ilgili faturaların kayıtlı olmadığını, 3 adet fatura için davalı tarafın noter aracılığı ile ihtar gönderdiğini ve davacı firmanın cevap ihtarnamesi ile itiraz ettiğini, yapılan incelemeler sonucunda 2.grup siparişi olan ……… kodlu 1.250 kg’lık % 100 akrilik bej renkli kumaşın tamamı laminasyon projesi uygulanarak tüm kumaşı ile kaplandığı ve bütün kumaşa işlem uygulanmış olması sebebi ile bu siparişlerdeki ayıplı ürün olarak ayrılan kısımlar için (laminasyon projesi için ödenen fason ücreti de dahil olmak üzere) herhangi bir talepte bulunulamayacağı, tabloda belirtilen gecikme gün sayılarına göre geç teslim edilen miktarlar üzerinden her hafta için % 5 gecikme bedeli cezai şartını uygulayabileceği, eksik teslim edilen kumaş miktarı sebebi ile aksesuar olarak kullanılan malzemelerle ilgili olarak işlem görmeyen ve kullanılamadığı için stoklarında kalmış olan malzemelerin hepsinin berelini talep edebileceği (tül olarak kullandığı aksesuarların bedelini kumaşa yapıştırdığı için isteyemeyeceği), ancak stoklarında işlem görmemiş ayıplı akrilik kumaşı ve yapıştırılmamış tüm kumaşı var ise onun bedelini isteyebileceğini, 20/06/2020 tarihinde yapılan inceleme sırasında bu sipariş ile ilgili olarak işlem görmemiş durumda olan …….. Örmeye ait akrilik kumaş ve aksesuarı tül kumaşının depoda görülmediğini, 1.grup siparişi olan J 3168 kodlu 2.640 kg’lık sipariş ile ilgili olarak, kumaş toplarındaki ayıplı yerleri keserek kullandığı için toplam ayıplı malın bedelini sözleşmede yazılı olan “Kesilmiş kumaşların geri dönüşümü dekont/reklamasyon olarak kabul edilemez” maddesine göre geri isteyemeyeceğini, ancak toplam ayıplı mal miktarı üzerinden yine sözleşmede yazılı olan “Sipariş nosuna ait sipariş bazında % 5 hata payı standart olup % 5’ten fazlası tarafımıza iade edilerek fatura edilir” maddesine göre de hatalı olarak ayrılmış kumaş oranı % 5’in üzerinde olduğu için ayıplı kumaşları iade ederek bedelini fatura edebileceği, ayrıca bu siparişlerle ilgili olarak geç teslim edilen 1500 ve 906.75 kg’lık miktar için % 5 haftalık cezai şart uygulayabileceği, eksik ve hatalı kumaşlar sebebi ile kullanamadığı stoklarında kalan tüm aksesuarların bedellerini talep edebileceği, …… Tekstil’in yurtdışı …… sözleşmesi ve proformaları incelendiğinde ve …… Türkiye temsilcisinin termin gecikmesi sebebi ile verilen yeni termini 18/12/2015 olarak değiştirdiğini fakat siparişin adetlerini de …… kodlu …… ve …… nolu siparişini 6000 adetten 4000 adete düşürerek fiyatını 12.97 …… ‘den 10.097 ……. nolu siparişini 3400 adetten 3000 adete düşürerek fiyatını da 12.60 GBP’den 11.97 GBP’ye çektiğini bildiren bir yazı göndererek müşterinin ancak bu şartlarda alım yapabileceğini bildirmiş olduğu, …… Tekstil’in de ürünleri sevk faturalarına bakıldığında bu adetlere ve fiyatlara göre malları ihraç ettiğinin görüldüğü, hazırlanmış olan tabloda da görüldüğü ve tespit edildiği üzere …… Örme’nin kumaşları geç, eksik ve hata oranı yüksek bir şekilde teslim etmesi nedeni ile …… Tekstil’in yurtdışı müşterisi ……’ın siparişlerine uyguladığı sipariş adetlerinin düşürülmesi ve terminlerin gecikmesi sonucu iskonto uygulaması sebebi ile uğramış olduğu zararı talep edebileceği kanaatinin oluştuğunu, davalı tarafında davacıya keşide edilen 4 adet faturanın kısmen kabul kısmen red edilmesi gerektiği, keşide edilen 4 adet fatura toplamı 78.099,80 TL olduğu ve fakat faturaların kısmen kabul kısmen red olma nedeni itibariyle olması gereken tutarın 42.336,56 TL olduğu, bu tutarın mahsubu sonucunda oluşan sonuç itibariyle davalının davacıya 34.931,34 TL borçlu olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Taraf vekillerinin bilirkişi raporuna itirazları üzerine, itirazlarının değerlendirilmesi için bilirkişiden ek rapor alınmıştır. Sunulan 03/11/2020 tarihli ek raporda tarafların kök rapora yaptığı itirazlarının tek tek ve ayrıntılı olarak değerlendirildiği ve netice itibariyle kök rapordaki görüşünü muhafaza ettiği anlaşılmıştır.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; taraflar arasında davacı tarafın davalı tarafa kumaş temini hususunda eser sözleşmesi bulunduğu, bu doğrultuda davacı tarafça davalıya sipariş üzerine teslim edilen malların davalıya geç, eksik ve hata oranı yüksek bir şekilde teslim etmesi nedeni ile davalının yurtdışı müşterisi tarafından sipariş adetlerinin düşürülmesi ve terminlerin gecikmesi sonucu iskonto uygulaması sebebi ile zarara uğradığı, davalının bu zararları nedeni ile davacıya gönderdiği iade faturalarının yasal ihbar süresine uygun bir şekilde düzenlenmiş olması nedeni ile süresinde ihbar yükümlülüğüne uyulmuş olduğu, davalının uğramış olduğu bu zararları davacının alacağından mahsup edilmesi gerektiği, bu suretle bilirkişinin teknik değerlendirilmesi sonucunda davacının davalıdan bakiye 34.931,34 TL alacağı kaldığı, davanın bu kısım yönünden kabulüne ve fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmesi gerektiği, alacağın faturadan kaynaklanması nedeni ile likit olmasından dolayı davacının icra inkar tazminatı talebinin de kabulünün gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile
Davalının Büyükçekmece ……. İcra Müdürlüğünün ……. esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın kısmen iptali ile, takibin 34.931,34 TL asıl alacak üzerinden devamına,
Fazlaya ilişkin talebin REDDİNE
34.931,34 TL asıl alacağa takipten itibaren avans faizi uygulanmasına,
Davalı itirazında haksız çıktığı ve alacak likit olduğundan davacının icra inkar tazminatı talebinin kabulü ile, 34.931,34 TL asıl alacağın %20 si oranında hesaplanacak İcra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacı tarafa verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 2.386,15.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 522,70.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 796,85.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 1.066,60.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 522,70.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan 1.676,40.-TL yargılama giderinin kabul ve red oranına göre hesaplanan 757,86 TL’sinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine, bakiye giderin davacı üzerinde bırakılmasına,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 5.239,70-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 6.303,75-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-6325 sayılı HUAK’nun 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davanın kabul ve red oranına göre 723,25 TL’lik kısmının davacıdan, 596,75 TL’lik kısmının davalıdan alınarak hazineye gelir kaydına,

8-Davacı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
. 15/03/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır