Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/713 E. 2020/224 K. 09.03.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/713 Esas
KARAR NO : 2020/224

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 20/09/2019
KARAR TARİHİ : 09/03/2020
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 07/04/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;
Müvekkilerinin davalıya fason kumaş satışı yaptığını, davalıdan 3.077,75 USD cari hesap alacağı ortaya çıktığını, davalının borcunu ödemediğini açılan icra takibinede haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini icra inkar tazminatına hükmedilmesini yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle;
Davacının iddia ettiği gibi davacıya müvekkilerinin borcu olmadığını belirterek davanın reddini kötü niyet tazminatına hükmedilmesini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacıya yükletilmesini talep etmiştir.

Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasının tetkikinde alacaklı … tarafından borçlu …. Giyim Sanayi ve Ticaret Limited Şirketine Yönelik 3.077,75 USD alacağın tahsili için takip yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca itiraz ettiği, takibin durduğu davanın İİK nun 67.Maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre içinde açıldığı tespit edilmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasındaki ticari alış veriş uyarınca davacının davalıdan bakiye alacağı (kur farkı alacağı) bulunduğundan bahisle başlattığı icra takibine itiraz üzerine İİK’nun 67.maddesi uyarınca açılan itirazın iptali davasıdır.
Taraflarca gösterilen tüm deliller toplanmıştır.
Davalı taraf davacı ile aralarında ticari ilişki bulunduğunu ve mal satın aldığını kabul etmiş, ancak davalıdan ABD doları cinsinden mal alımı yapmalarına rağmen ödemelerin TL cinsinden gerçekleştiğini ve faturalar yansıtıldığını, ayrıca iptal edilen ürünler sebebi ile satış kayıpları yaşandığını, … model siparişin 14.439,77 TL lik kısmı ve …. model siparişin tamamının yani 43.575,12 TL lik kısmının iptal edilmek zorunda kalındığını ileri sürerek davacıya borçlu bulunmadığını savunmuştur.
Davacının davalı ile aralarındaki ticari alışveriş nedeni ile kur farkı alacağı talep ettiği anlaşılmıştır.
Mahkememizce tarafların ticari defter ve belgeleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak SMMM bilirkişisinden rapor aldırılmıştır. Sunulan 13/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; her iki tarafın ekstreler farkının 0,02 kuruş olduğunu, alım-satım faturaları, kur farkı faturaları, iade faturaları, banka ve çek mahsup işlemleri iki hesap ekstresinde de tuttuğunu, tarafların aralarında 02/04/2019 tarihinde bir cari kur belirlediklerini ve bu cari kur üzerinden Türk lirasına çevrilmek sureti ile Kur farkı faturasının 5.044,41 TL kayda alınmış olduğunun görüldüğü vs. bildirilmiştir.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; davacı tarafın davalı taraftar kur farkı alacağı talebinde bulunduğu, taraflar arasındaki faturaların ABD doları cinsinden düzenlendiği, her iki tarafın tüm kayıtlarının birbiri ile bire bir örtüştüğünün (0,02 kuruş fark haricinde) bilirkişi raporu ile de saptandığı, dolayısıyla taraflar arasında her ne kadar yazılı bir sözleşme bulunmasa da faturalara fiili ödeme gününde kur farkı yansıtılarak ödeme yapılacağı yönünde bir teamülün bulunduğu ve defterlere işlendiği, davalı tarafın kendi defter kayıtlarının da davacının alacağını doğruladığı, davalı tarafın icra takibine kadar kendi defterlerine kaydettiği kur farkı faturalarına itirazda bulunduğuna veya faturaları iade ettiğine ilişkin bir savunma ileri sürmediği, davalı tarafın cevap dilekçesinde iptal edilen ürünler bulunduğu ve bunlardan dolayı zarara uğradığı yönündeki savunmasını doğrular nitelikte herhangi bir delil de sunmadığı, dolayısıyla davacı tarafın davalıdan fiili ödeme günündeki TCMB döviz alış kuru üzerinden kur farkı talep edebileceği kanaatine varılarak davanın kabulüne ve alacağın likit olup davalının itirazında haksız çıkması nedeni ile davacının icra inkar tazminatı talebinin de kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile
Davalının Bakırköy …. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin 3.077,75 USD asıl alacak üzerinden devamına,
Asıl alacağa takip tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 4/a maddesi uyarınca devlet bankalarının USD ile açılmış bir yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranının uygulanmasına,
İcra inkar tazminatı talebinin kabulü ile asıl alacağın takip tarihindeki döviz satış kuruna göre TL karşılığı olan 17.268,64 TL nin %20 si oranında hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 1.173,14.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 206,93.-TL peşin harç ile icra veznesine yatırılan 86,36.-TL harcın mahsubu ile eksik kalan 879,85.-TL karar harcının davalıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 206,93.-TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 747,60.-TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.400,00.-TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu 18/A-11-13.maddesi uyarınca ve Arabuluculuk Kanunu Yönetmeliği Tarife hükümleri uyarınca Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen 680,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan alınarak hazineye irad KAYDINA,
7-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı. 09/03/2020

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır