Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/678 E. 2021/674 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/678 Esas
KARAR NO : 2021/674

DAVA : Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 11/09/2019
KARAR TARİHİ : 09/07/2021
KARARIN YAZILMA TARİHİ : 14/07/2021

Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Trafik Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde ÖZETLE; müvekkillerine ait olan ……. plakalı araca davalı ……. ‘a ait davalı ……. Sigorta tarafından sigortalı davalı …’ın kullanımında olan …… plakalı aracın kusurlu bir şekilde çarhması sonucu hasar gördüğünü, araçla ilgili sigorta şirketinden alınan para ve hasarlı şekilde aracın satılması sonucu davacının kazadan sonra elde ettiği rakam dışında kalan zararının davalılardan tahsilini talep etmiştir.
CEVAP
Davalı … vekili tarafından sunulan cevap dilekçesinde ÖZETLE; davacıya ödeme yapıldığını ve teminat limitinin tükendiğini ayrıca kusur ve değer kaybı tespiti yapılması gerektiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen zararın sigorta şirketince karşılanması gerektiğini, kusur iddiasını kabul etmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Davalı … tarafından sunulan cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde belirtilen zararın sigorta şirketince karşılanması gerektiğini, kusur iddiasını kabul etmediğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, trafik kazası nedeni ile maddi tazminat (değer kaybı) davasıdır.
Davacı tarafça, 08/03/2019 tarihinde davacıya ait ……. plakalı aracın, davalı sürücü …’ın sevk ve idaresindeki diğer davalı …… ‘a ait olan ve zorunlu mali mesuliyet sigortası davalı … tarafından yapılmış bulunan ……. plakalı araçla geçirdiği trafik kazası sonucunda hasar gördüğü ve değer kaybına uğradığından bahisle zararlarının tazmini için belirsiz alacak davası şeklinde işbu davayı açtıkları, davalı … açısından tazminatın sigorta poliçe limitiyle sınırlı olarak tazminini talep ettikleri anlaşılmıştır.
Davalı … tarafından sunulan cevap dilekçesinde; dava konusu kaza nedeni ile davacıya 10/05/2019 tarihinde 8.222,31 TL değer kaybı tazminatı ödemesi yapıldığını, karşı tarafın aracında meydana gelen hasar bedeline ilişkin olarak 27/05/2019 tarihinde 27.777,69 TL tazminat verilen rücu dosyası olarak ……. Sigorta AŞ’ye ödendiğini, yapılan bu ödemelerle 36.000 TL olan teminat limitinin tükendiğinden bahisle herhangi bir ödeme yapma yükümlülüklerinin bulunmadığını bildirdikleri görülmüştür.
Davalı … şirketine yazılan müzekkereye verilen cevapta, davacıya değer kaybı bedeline ilişkin 10/05/2019 tarihinde 8.222,31 TL ödeme yaptıklarının bildirildiği görülmüştür.
Dosyada mevcut banka dekontlarından, davalı … tarafından 27/05/2019 tarihinde ……. Sigorta AŞ’ye 27.777,69 TL ve 10/05/2019 tarihinde davacı şirkete 8.222,31 TL ödeme yapıldığı anlaşılmıştır.
Taraflarca gösterilen ve uyuşmazlığın çözümünde etkili olabilecek nitelikte görülen trafik kayıtları, hasar dosyası SBGM’den Tramer kayıtları vs.tüm deliller toplanmış ve mahkememizce değerlendirilmiştir.
Davacı şirketin ……. plakalı aracının kaza tarihide geçerli kasko poliçesini yapan ……. Sigorta AŞ’ye yazılan müzekkereye verilen cevapta, 15/04/2019 tarihinde davacı şirkete 95.990,00 TL hasar ödemesi yapıldığının bildirildiği görülmüştür. Yapılan bu ödemenin aracın hasar tazminatı olduğu, içeriğinde değer kaybı tazminatının bulunmadığı anlaşılmıştır.
Mahkememizce bir trafik kusur uzmanı ve bir sigorta uzmanından oluşan iki kişilik bilirkişiden rapor aldırılmasına karar verilmiş, dosyaya sunulan 13/04/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; davalı sürücü …’ın meydana gelen zincirleme kazada tamamen kusurlu bulunduğunu, dosyaya gelen Tramer kayıtlarından dava konusu aracın dava konusu kazadan önce kazaya uğradığının anlaşıldığını, dava konusu kazanın 08/03/2019 tarihinde meydana gelmesi nedeniyle araçtaki değer kaybı hesaplamasının 14/05/2015 tarihli ve 29355 sayılı Resmi Gazetede belirtildiği şekilde hesaplanmasının uygun olduğunu bildirdikleri ve yönetmelikte belirtilen formül uygulanarak değer kaybını 13.619,28 TL olarak hesapladıkları görülmüştür.
Davacı vekilinin bilirkişi raporuna itirazları doğrultusunda değerlendirme yapılarak ek rapor tanzimi için dosya yeniden bilirkişiye tevdi edilmiş ve bilirkişiler tarafından dosyaya sunulan 25/01/2021 tarihli ek raporda kök rapordaki görüşün muhafaza edildiği anlaşılmıştır.
Alınan bilirkişi raporları hüküm kurmak için yeterli ve elverişli görülmediğinden ve davacı itirazları da ek raporda tam karşılanmadığından, mahkememizce yeniden seçilecek bilirkişilerden tüm dosya kapsamı, alınan mevcut bilirkişi raporları ve davacı vekilinin rapora itirazları ve ayrıca Anayasa Mahkemesince sigorta genel şartlarının uygulanması konusundaki iptal kararı doğrultusunda genel şartlardaki değer kaybı formülü uygulanmaksızın yeniden rapor alınmasına karar verilmiştir.
Bu surette dosyaya sunulan 22/04/2021 tarihli iki kişilik bilirkişi raporunda özetle; piyasa rayiç değer yöntemine göre yapılan değerlendirmede araçtaki değer kaybının 84.500,00 TL olduğu bildirilmiştir.
Kusur yönünden mahkememizce yapılan değerlendirmede; kaza tespit tutanağı ve dosyada mevcut tüm belge ve delillerden, davalı sürücünün davacı şirkete ait araca arkadan çarptığı, arkadan çarpmanın KTK hükümlerine göre asli kusurlu hallerden olduğu, davalıya ait aracın sürücüsünün kaza anında alabilecek bir tedbir ve önlem bulunmadığından davalı araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde % 100 kusurlu bulunduğu kanaatine varılmıştır.
Davacı tarafça, en son alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davalılar … ve …… yönünden dava değerini bilirleyerek 76.277,79 TL’ye çıkardıkları, ancak davalı … açısından dava dilekçesindeki 1.000,00 TL talepleri yönünden herhangi bir artırım yapmadıkları görülmüştür.
Böylece mahkememizce yapılan yargılama sonucunda toplanan tüm deliller muvacehesinde; dava konusu kazada davalı sürücünün % 100 kusurlu bulunduğu, davalı sürücünün TBK haksız fiil hükümlerine göre, davalı araç sahibi ve ZMMS sigortacısının KTK hükümlerine göre davacının uğradığı zararların tamamınından sorumlu bulundukları, mahkememizce alınan 22/04/2021 tarihli son bilirkişi raporunun piyasa rayiçlerine göre değerlendirme yapıldığından hükme esas alınabileceği, önceki alınan bilirkişi raporlarında yönetmelikteki formül kullanılarak değer kaybı hesaplaması yapılmış ise de Anayasa Mahkemesinin iptal kararı sonucunda yönetmelikteki formülün bir geçerliliği kalmadığı, dolayısıyla davalı tarafça raporlar arasında çelişki bulunduğu ileri sürümmüş ise de herhangi bir çelişki bulunmayıp farklılığın değer kaybı hesaplamasında esas alınan kurallardan kaynaklandığı, dolayısıyla davacının değer kaybı zararının 84.500,00 TL olup davalı … tarafından davacıya ödenen 8.222,31 TL değer kaybı tazminatı ödemesi düşüldüğünde davacının bakiye değer kaybı zararının 76.277,79 TL olduğu, davacının bu zararının tamamını davalı gerçek kişilerden talep edebileceği ancak davalı … tarafından davacıya ödenen 8.222,31 TL değer kaybı tazminatı ile yine dava dışı kasko sigorta şirketi olan ……. Sigorta AŞ’ye yapılan 27.777,69 TL ödeme sonucunda davalı … şirketinin 36.000 TL olan sigorta poliçe limitinin tükendiği, dolayısıyla davalı … şirketine karşı açılan 1.000 TL talepli tazminat davasının reddi gerektiği, davanın davalı gerçek kişiler açısından ise yukarıda açıklanan gerekçelerle kabulünün gerektiği, davanın belirsiz alacak davası olması ve haksız fiil hükümleri nedeni ile kaza tarihinden itibaren faiz talep edilebileceği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davalı … Şirketine karşı açmış olduğu 1.000,00 TL talepli maddi tazminat talebinin REDDİNE,
2-Davacının davalılar … ve …’a karşı açmış olduğu maddi tazminat talebinin KABULÜ ile,
76.277,79 TL değer kaybı tazminatının kaza tarihi olan 08/03/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
3-492 Sayılı Harçlar Kanunu uyarınca alınması gereken 5.210,53.-TL karar harcından mahkememiz veznesine yatırılan 1.330,40.-TL peşin harcın mahsubu ile eksik kalan karar harcının davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40.-TL başvurma harcı ve 1.330,40-TL peşin harcın davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
5-Davacı tarafından dosyada yapılan toplam 2.693,70.-TL yargılama giderinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
6-Davacı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 10.716,11.-TL vekalet ücretinin davalılar … ve …’tan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa verilmesine,
7-Davalı … kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 1.000,00.-TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa verilmesine,
8-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının karar kesinleşince ve HMK 333. maddesi uyarınca ilgili tarafa iadesine,
Dair taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 haftalık yasal sürede İstinaf Başvuru hakları olduğu hatırlatılarak verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.
09/07/2021

Katip …
¸e-imzalıdır

Hakim …
¸e-imzalıdır