Emsal Mahkeme Kararı Bakırköy 6. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/673 E. 2020/34 K. 09.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. BAKIRKÖY 6. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2019/673 Esas
KARAR NO : 2020/34

DAVA : Şirketin Feshi
Ortaklıktan Çıkarma, Alacak
DAVA TARİHİ : 12/09/2014
KARAR TARİHİ : 09/01/2020
GEREKÇELİ KARARIN
YAZILDIĞI TARİH : 13/01/2020
Mahkememizde görülmekte olan Ortaklıktan Çıkarma, Alacak, davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekili dilekçesinde özetle, davacının da aralarında bulunduğu 3 ortaklı davalı şirkette davacının 1/3 hissesinin olduğunu, şirketin 16/01/2007 tarihinden beri engelli öğrencilerin eğitimi ile ilgili faaliyet gösterdiğini, 02/12/2010 tarihinde şirket ortaklarından ….. ‘nin müdür olarak seçilmesinden sonra yasa gereği her yıl hesap vermesi gerekirken, hesap vermekten kaçındığını, davacının şirketin defterlerini ve bilançosunu incelemesine izin vermediğini, şirketin kötü yönetilerek zarara uğratıldığını ileri sürerek şirketin fesih ve tasfiyesini , bu mümkün olmadığı takdirde ortaklıktan çıkmış sayılmasına karar verilmesine, davacının hissesine karşılık gelen bedelin tespiti ile tahsilini talep ve dava etmiştir.
Karşı davanın reddini istemiştir.
Davalı karşı davacı vekili cevabında özetle, şirket belgelerinin şirket merkezinde olup, davacının dilediği zaman inceleyebileceğini, davacı ortağın gerek şirket müdürü olduğu dönemde, gerekse müdürlükten istifa ettiği dönemde şirketin işleyişi ile ilgilenmediğini, şirkete zarara davacının uğrattığını savunarak asıl davanın reddini, davacı tarafça eksik ödenen devir bedeli, davacıya yapılan ödemeler, davacının avans olarak aldığı ve geri ödemediği bedeller, bağkur primi, alınamayan ders ücreti olmak üzere toplam 105.171,59 TL alacağın karşı davalıdan tahsilini, karşı davacının ortaklıktan çıkarılmasını talep ve dava etmiştir.
Açılan bu dava Bakırköy ….. Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında görülürken, 6545 sayılı kanun ile değişik 5235 sayılı kanun ve HSYK nın 08/09/2014 tarihli kararı gereğince de Bakırköy …. .Asliye Ticaret Mahkemesinin mahkememiz ile birleşmesi sonucu mahkememizin yukarıdaki esasına kaydedilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Asıl dava yönünden mahkememizce verilen önceki karar kesinleştiğinden ayrıca değerlendirme yapılmayacaktır.
Karşı Davanın konusu limited şirket ortaklığından haklı nedenle çıkarılma ve alacak talebine ilişkindir.
Davalı-karşı davacı vekili; davacı-karşı davalının 2010 yılına kadar şirkette müdürlük yaptığını, gerek şirket müdürü olduğu dönemde gerekse müdürlükten istifa ettiği dönemde şirketin işleyişi ile ilgilenmediğini, davacı-karşı davalının tutum ve davranışları ile şirketi zarara uğrattığını, müvekkili şirketin davacı-karşı davalıdan toplam 105.171,59 TL alacaklı olduğunu ileri sürerek toplam 105.171,59 TL alacağın faiziyle birlikte davacı-karşı davalıdan tahsilini ve davacı-karşı davalının şirket ortaklık payının diğer ortaklara devredilmesini talep ve dava etmiştir. Karşı-davalı ise karşı davanın reddini talep etmiştir.
Yapılan yargılamalar sonucu mahkememizin ….. Esas ve ….. Karar sayılı ilamı ile”….karşı dava yönünden, taraf vekillerinin kabul ettiği üzere karşı davalının şirketteki %33 hissesine karşılık olarak bu hisseye tekabül eden bedelin raporda tespit edilen 101.702 TL olduğu, karşı davalının çalıştığı dönemlerde, değişik tarihlerde kasadan toplam 25.620 TL para çektiği, buna ilişkin düzenlenen belgede imzasının bulunduğu, bu miktar hisse bedelinden düşüldüğünde bakiye 76.082 TL ayrılma akçesinin belirlendiği, karşı davacının alacak ile ilgili diğer iddialarının ispat edilemediği, davacı ortak …’in çizelgelerdeki imza noksanlığı nedeni ile davacı şirketin alacağını gecikmeli olarak aldığı, karşı davacının sunduğu belgelere göre, karşı davalının görevini mazeretsiz olarak terk ettiği, izinsiz olarak belge ve dosyaları aldığı, şirket müdürü olduğu dönemde değişik tarihlerde paralar çektiği, dolayısıyla TTK 640/3 maddesi kapsamında şirketten çıkarılmaya ilişkin haklı sebeplerin oluştuğu anlaşılmakla karşı davanın kısmen kabulüne” karar verilmiş, karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmiş, Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …. Esas , …. Karar sayılı kararı ile bozma kararı verilerek dosya mahkememize iade olunmuş, mahkememizce yeni esas sırasına kaydı yapılmış ve bozma ilamına uyulma kararı verilerek yargılamaya devam olunmuştur.
Mahkememizce yapılan yargılama kapsamında …. Esas ve …. Karar sayıla ilam ile “….karşı davanın kısmen kabulüne, karşı davalı …’in karşı davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına, ayrılma akçesi olarak 101.702,00 TL nin tespitine, ancak karşı davalıya 52.082 TL ayrılma akçesinin karşı davacı tarafından ödenmesine, karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına, karşı davalının şirketteki hisselerinin diğer ortaklara eşit olarak devredilmesine, ayrılma akçesinden karşı davacının ispat edilen alacağı olan 25.620 TL mahsup edildiğinden alacak talebi hakkında ayrıca bir hüküm kurulmasına yer olmadığına..” dair karar verilmiştir. karar davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmiştir.
Yargıtay …. Hukuk Dairesi’nin …. Esas , …. Karar sayılı kararı ile”…Karşı davacı şirket dava dilekçesinde, davalı ortağa 2012 yılı kar payına mahsuben 24.000,00 TL borç verildiğini, şirketin 2012 yılı için elde ettiği kâra göre, davalı ortağa düşen kâr payının 8.425,00 TL olduğunu, verilen avanstan bu kâr payının düşülmesi ile bakiye 15.575,00 TL’nin ise davalı tarafından şirkete ödenmesi gerektiği iddiası ile bakiye 15.575,00 TL için alacak isteminde bulunmasına rağmen, mahkemece, karşı davacı şirketin bu beyanı dikkate alınmaksızın ve talebi aşar şekilde çıkma payı olarak belirlenen 101.702,00 TL’den 24.000,00 TL’nin tamamının mahsup edilmesi doğru görülmemiş” şeklinde bozma kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiştir.
Yargıtay her ne kadar bozma ilamında kar payının düşümü yapılmadan 24.000,00 TL nin tamamının mahsup edildiğini gerekçe göstermiş ise de bu hususta maddi hataya düştüğü, zira bozma ilamına konu hükümde 8.425,00 TL’lik kar payı mahsup edilerek 52.082 TL’lik sonuca varılmıştır. Şöyle ki, karşı-davalı ortağın ayrılma akçesinin 101.702 TL olarak belirlendiği, bu miktardan kar payına ilişkin fazla ödenen 15.575 TL(24.000-8.425), karşı davalı tarafından şirket hesabından nakit alınan 25.620 TL ve karşı-davalının sebep olduğu 12.518,59 TL Bağ-kur ödemesi olmak üzere toplam 49.620-TL’nin ayrılma akçesinden mahsubu neticesinde 52.082 TL’lik miktara ulaşılmıştır.(101.702 TL-49.620-TL=52.082 TL)
Bu sebeple mahkememizce talebi aşar şekilde çıkma payı hesaplanmamış olup, Mahkememizin …. Esas ve …. Karar sayılı ilamında varılan sonuç usul ve yasaya uygun bulunarak, kararda direnilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Mahkememizin …. Esas ve …. Karar sayılı ilamında DİRENİLMESİNE,
1-Asıl dava yönünden mahkememizce verilen önceki karar kesinleştiğinden hüküm kurulmasına yer olmadığına,
2-Karşı davanın KISMEN KABULÜ ile ;
a-Karşı davalı …’in karşı davacı şirket ortaklığından çıkarılmasına,
b-Ayrılma akçesi olarak 101.702,00 TL nin tespitine, ancak karşı davalıya 52.082 TL ayrılma akçesinin karşı davacı tarafından ödenmesine, karar tarihinden itibaren yasal faiz uygulanmasına,
c-Karşı davalının şirketteki hisselerinin diğer ortaklara eşit olarak devredilmesine,
d-Ayrılma akçesinden karşı davacının ispat edilen alacağı olan 49.620-TL mahsup edildiğinden alacak talebi hakkında ayrıca bir hüküm kurulmasına yer olmadığına,
Fazlaya ilişkin alacak talebinin reddine,
Karşı dava yönünden
3-Alınması gereken 1.750,10 TL harcın peşin alınan 1.796,10 TL harçtan mahsubu ile fazla 46,00.-TL harcın karar kesinleşince davacıya iadesine,
4-Kabul edilen kısım yönünden davacı lehine takdir edilen 3.074,40.-TL vekalet ücreti ile davacının yaptığı 1.774,40.-TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine,
5-Reddedilen alacak miktarı yönünden davalı lehine takdir edilen 9.100,67.-TL vekalet ücretinin davacıdan alınıp davalıya verilmesine,
6-Bakiye gider avansının karar kesinleşince yatırana iadesine,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı oy birliği ile verilen karar, kararın taraflara tebliğinden itibaren yasal 15 günlük sürede ilgili Yargıtay Dairesine temyiz başvuru hakları hatırlatılarak açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/01/2020

Başkan …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Üye …
¸E-imzalı
Katip …
¸E-imzalı